Haydi Ağır Metal Detoksu Yapalım

İnsanın bitmeyen çilesi kimyasallar ve çevresel toksinler…!!

Her gün giderek artan miktarda maruz kalındığını muhakkak biliyorsunuz..

Peki güzel.. Biliyorsunuz da ne yapıyorsunuz?

İçinizden bu soruya ne yanıt verdiğiniz size kalsın.

Paranızla, davranışlarınızla kendinize ne kadar zarar verdiiğinizi hatırlamak üzücü olmuştur.

Kimyasallar ve çevresel toksinlerin neler olduğunu tekrar hatırlatmakta fayda var.

☁️ Hava kirleticileri

  • Ağır metaller
  • Araba egzozu
  • Endüstriyel kimyasallar


💦 Pestisitler ve Herbisitler

Merak edenler için yazının sonunda listesi mevcut.


💉 Ağır metaller

  • Kurşun
  • Cıva
  • Arsenik
  • Kadmiyum vb gibi


🧴 Plastik Kimyasalları

  • BPA
  • Ftalatlar
  • Mikroplastikler

🧽 Evsel toksinler

  • Temizlik ürünleri
  • Kokular
  • Kozmetikler


🌭 İşlenmiş gıda katkı maddeleri

  • Koruyucu maddeler
  • Yapay boyalar
  • Emülgatörler

⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️ ⬆️

Ana başlıkları bile okuduğunuzda gündelik yaşamda kaçış olmadığını kabul etmek gerekiyor. Lakin yine de biraz gayretle bazılarından uzak durabiliriz.

Gelin birlikte tamamen doğal malzemelerden oluşan bir tarifi hazırlayarak vücudumuza biraz katkı sağlayalım. Unutmayın mucize iksir yoktur. Doğal takviyeler vücudunuzu çalışma sistemine destek olurlar. Tek mucize insanın kendi vücududur.

Ağır Metal Detoks Yağı Tarifi

Malzeme Listemiz:

🌿 1 demet taze kişniş
🌱 2 yemek kaşığı kişniş tohumu
🧄 4 diş sarımsak
🫒 Zeytinyağı (Malzemelerin tamamını kaplayacak kadar)

Hazırlama:

  • Temiz bir cam kavanoza kişniş, kişniş tohumları ve doğranmış sarımsağı ekleyin.
  • Malzemelerin üzerini tamamen kaplayacak kadar zeytinyağı dökün.
  • Kavanozun ağzını kapatıp su dolu bir tencerenin içine yerleştirin.
  • Suyu kaynatın. Kaynama başlayınca hafif ateşte 1 saatten az olmamak kaydı ile kaynatın ve sonrasında kaynar suyun içinde kavanozun 4 saat demlenmesini bekleyin. (Ne kadar uzun süre kaynarsa o kadar etkili olur.)
  • Kavanozu dikkatlice çıkarıp soğumaya bırakın.
  • Yağı süzün ve temiz bir cam şişede saklayın.
  • Kalan posaları salatanıza her seferinde bir tutam – bir çay kaşığı kadar ilave edebilirsiniz.

Elde Ettiğinizi Yağın Kullanım Şekli:

Doğal bir detoks desteği için salatalarınıza sofraya koyacağınız çiğ sebzelerin üzerine günlük 1 çay kaşığı kadar koyarak tüketin.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Pestisitler

Herbisitler

Pestisit ve Herbisitlerin alıntılandığı adres: Pestisit aktif bileşenleri veritabanı https://ipm.ucanr.edu/home-and-landscape/pesticide-active-ingredients-database/#gsc.tab=0

Daha Fazla

Ağız Kokunuzu Geçirelim mi?

Sabah uyandığınızda çöp kutusu gibi kokan kötü bir nefesle uyanıyor musunuz?

Nefesinizin kokusu gün içinde çevrenizi rahatsız ediyor mu?

Herhangi birine cevabınız ”EVET” ise ; neden olabileceğini ve nasıl geçireceğiniz birlikte inceleyim.

Önce teknik adını bir öğrenelim.. Halitosis (Ağız Kokusu)

Neden Ağız Kokunuz Olabilir?

1 – Tükürük Üretiminin Az Olması

Ağzınızda üretilen tükürük ağız içinde tutunmaya çalışan bakterileri temizlemeye yardımcı olur. Lakin geceleri tükrük salınımı yavaşlar ve tabi ki ağız içinde bakterilerin çoğalması kolaylaşır. Ağız içerisine yerleşmeye çalışan bakteriler diş aralarında kalan artık yiyecekleri parçalayarak beslenir. Bu sırada kötü kokuya neden olan kükürtlü bileşikler meydana gelir.

2 – Ağızdan Solunum ve Horlama

Ağzınız açık uyumak ağzı içinde kurumaya yol açar. Tükürüğün azalması bakteri aktivasyonuna yarar ve sorunu daha da kötüleştirir.

3 – Geç Saatte Yemek Yemek

Yatmadan hemen önce yenilen gıdalar (sarımsak, soğan, alkol ve güçlü baharatlar) mide barsak sisteminizde kalır ve nefesinize yansıyabilir.

4. Kötü Ağız Hijyeni

Dişlerinizi düzgün bir şekilde fırçalamazsanız/diş ipi kullanmazsanız, gıda artıkları diş aralarında ağız içerisinde kaldığı takdirde bakteriler gece boyunca beslenerek çoğalır. Gıdaların parçalanması sırasında yukarıda yazdığı gibi kükürtlü gaz ortaya çıkar.

5. Diş Eti Hastalığı (Diş Eti İltihabı)

Dişlerde ve diş etlerinde plak birikimi = daha fazla koku üreten bakteri anlamına gelir. O sebeple tedavi edilmesi gerekir.

6. Sinüs Enfeksiyonları/Geniz Akıntısı

Sinüslerden postnazal/geniz bölgeden boğazınıza gelen sinüs sıvısı (boğazınızdaki mukus) kötü kokuya neden olabilir.

7. Asit Reflü (GÖRH)

Geceleri mide asidi ve mide içeriğinin yukarı ağzınıza doğru çıkması kötü bir tat ve kokuya neden olabilir.

8. Diyabet

Kann şekerinin düzensizliği / yükselmesi ağızda – nefestee meyveli veya çürük kokuya sebep olabilir.

9. Kullanılan İlaca Bağlı

  • Alkol
  • Tütün
  • Betel
  • Çözücü kötüye kullanımı
  • Kloral hidrat
  • Nitritler ve nitratlar
  • Dimetil sülfoksit
  • Disülfiram
  • Bazı sitotoksik ajanlar
  • Fenotiyazinler
  • Amfetaminler

İlaç kullanımına dikkat edilmeli. Hekimin onayı alınarak bir süreliğine ilacın kesilmesi ile ağız kokusunun geçip geçmeyeceği kontrol edilebilir.

Ağız Kokusunun Olası Sistemik Nedenleri

  • Akut ateşli hastalık
  • Solunum yolu enfeksiyonu (genellikle üst)
  • Helicobacter pylori enfeksiyonu (?)
  • Farenks-özofageal divertikül
  • Gastroözofageal reflü hastalığı
  • Pilor stenozu veya duodenum tıkanıklığı
  • Karaciğer yetmezliği (fetor hepaticus)
  • Böbrek yetmezliği (son evre)
  • Diyabetik ketoasidoz
  • Lösemiler
  • Trimetilaminüri
  • Hipermetiyoninemi
  • Adet (adet nefesi)

Ağız kokusu kronik hastalık sebebi de olabilir. İlk 8 ve basit sorunun çözümü ile yol alınamaz ve ağız kokusu giderilemez ise kişide kronik hastalıkların araştırılması gerekir.

Ağız Kokusunu Önlemek İçin Ne Yapmalısınız?

✅ Gün içinde ve özelikle yatmadan önce dişlerinizi fırçalayın ve diş ipi kullanın – Diş aralarında ve ağızda kalmış olan yiyecekleri ve plakları temizleyin.
✅ Ağız bakımında dilinizin üst yüzeyini dil kazıyıcı kullanarak temizlemelisiniz – Unutmayın ki dilinizin üst kısmında girintili çıkıntılı (papiller) yapıları bakterilerin yerleşmesi için uygun bir ortamm yaratır.
✅ Ağız kuruluğunu önlemek için şeker düzeyinizi kontrol altında tutmalısınız ve yatmadan önce su içerek ağız içerisinin nemli kalmasını sağlamalısınız.
✅ Viral şüphelerinde karbonatlı su ile bakteriyel şüphelerinizde tuzlu su ile ağzınızı gargara yaparak temizlemelisiniz Sonrasında sade su ile karbonat / tuzu ağızdan uzaklaştırmalısınız.

Unutmayın sabah uyandığınızda hafif bir ağız kokusu normaldir, lakin aşırı kötü kokulu ve sürekli olan ağız kokusunun nedenine yönelik bakımı yapılmalı ağız spreylerinden kaçınılmalıdır.

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Ağız kokusu (halitozis) https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC1570844/

⭐️⭐️ Halitosis https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK534859/

⭐️⭐️ Halitozisin Nedenleri ve Yönetimi: Bir Anlatı İncelemesi https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC10506127/

⭐️⭐️ Halitozisde Standart ve Yeni Terapötik Yaklaşımların Yeniden Gözden Geçirilmesi: Bir İnceleme https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC9516975/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Neden Tüylerim Diken Diken Oluyor?

Ürperecek bir durum yok…!! Rahat olun basit bir konu..

Tüylerinizin diken diken olması bilimsel olarak piloereksiyon olarak bilinir.

Vücudunuzun çeşitli uyaranlara (küçük ürpertiler) hafif tepki vermesiyle oluşur.

Temel olarak uyarılması ile birlikte her bir kıl folikülünün tabanında bulunan arrector pili adı verilen küçük kasların harekete geçmesi ile meydana gelen bir olaydır.

Soğuk Sıcak

Çevresel sıcaklık azaldığında, vücudunuz düşen sıcaklığın derecesi ile orantılı olarak hayatta kalma moduna geçer. İşte bu noktada ısıya tutunur. Arrector pili kasları kasılır, saçlarınız dikleşir ve cildinizin etrafında rahatlatıcı havası tabakası (yalıtım) oluşturur.

Kalın kürklü hayvanlarda olduğu kadar etkili olmasa da, doğanın sizi sıcak tutmaya çalışmasının (ısı kaybetmenizi engellemenin) bir yoludur

Duygusal Tepkiler

Adrenalin… Kiminizin tutkunu olduğunu söylediği vücut hormonu. Heyecanlanınca, korkunca veya hayrete düşmüş olduğunuzda adrenalin damarlarınızdan hücrelerinize yayılan adrenalini yaşamışsınızdır. Adenalin vücudunuzu harekete hazırlar da diyebiliriz. İşte bu duygusal durum değişiklikleri sırasında salgılanan adrenalin Arrector pili kaslarının kasılmasına ve tüylerin diken diken olmasına yol açan bir tepkiyi tetikler. İnsanlığın dünya yüzeyindeki ilk zamanlarından itibaren hayatta kalma dürtüsünün temelinde yer alan adrenalin tüylerinizi de diken diken yapmaktadır.

Stres – Anksiyete

Adrenalin temelinde olan diğer bir durum da kuvvetli duygular benzeri stres veya anksiyete durumudur. Vücudunuzun salgıladığı adrenalin savaş ya da kaç tepkisini harekete geçirir. İşte bu süreçte eş zamanlı oarak arrector pili kasları tekrar çalışmaya başlar ve size konumuz olan ürpertiyi verirken tüyleriniz de diken diken olur.

Ani Reaksiyonlar – Ses – Hareket

Herhangi bir yaşınızda muhakkak korku yaşamışsınızdır. Hatırlayın o anlarda hatta sonrasında bir süre nasıl kalbinizin çarptığını hissettiniz…Normalde kabinizin attığının farkında bile olmazsınız..!!

Yüksek bir ses veya beklenmedik bir olay anlarında otonom sinir sisteminiz harekete geçer. Adrenalinin yine yüksek perdeden damarlarınızda dolaşmasına neden olur. Ki bu da arrector pili kaslarının kasılmasına ve tüylerinizin diken diken olmasına neden olur..!

Adrenalin

Muazzam bir sistem olan vücudunuzun işleyişinde önemsiz gibi değerlendirilebilecek olan tüylerin diken diken olması otonom sinir sisteminizin heyecan verici ve genel olarak da zararsız bir parçasıdır.

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Tüylerin Diken Diken Olmasının Ötesinde: Arrector Pili Kasının Saç Dökülmesinde Rolü Var Mı? https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC4158628/

⭐️⭐️ Arrector pili kası ve yağ bezlerinin foliküler ünite yapısına katkısı https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/15280840/https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/15280840/

⭐️⭐️ Fizyoloji, Kas https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK532258/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Ketojenik Diyet Ekmeği Yapalım

Ketojenik diyet yapıyorum, lakin ekmeği de çok özlüyorum’

Ekmek yiyebilseydim ketojenik diyet yapardım

Diyenlere denemeye değer bir tarif.. (içeriğindeki malzemelerden birine dahi allerjiniz var ise asla uygulamamalısınız)

Malzemeler

  • Yumurta – 4 adet
  • Tuz – 1 çay kaşığı
  • Sirke – 1 çay kaşığı
  • Kabartma tozu – 1/2 paket
  • Tahin – 1 su bardağı
  • Çörek otu – Bir tutam
  • Susam – Bir tutam
  • Ceviz – kırıntı şeklinde bir tutam

Yapılışı

Yumurtaları cam bir kasede uzunca çırparak beyazı – sarısı ayırt edilmez hale getirin. Ardından tüm malzemeyi (Çörek otu – Susam – Ceviz tercihinize göre içine yada fırına koymadan önce üzerini süslemek için kullanabilirsiniz) içine koyarak homojen hale gelene kadar iyice karıştırın. (içerisinde topak parça kalmayacak şekilde)

Fırına uygun olmak şartı ile tercihen porsiyonluk kase veya kek kalıbı kullanabilirsiniz.

Klasik olarak kabı yeter derecede yağlayın..(Tereyağ, kuyruk yağı, iç yağ, zeytinyağı, harici yağ kullanmamanız gerektiğini zaten biliyorsunuz)

Fırını 180 dereceye ısıttıktan sonra hazırladığınız kabı içine yerleştirin. Fırınların pişirme farklılıklarını dikkate alarak 35-40dk pişirin.

Fırından tamamen çıkarmadan önce kürdan kontrolünüzü muhakkak yapın. İçinin piştiğine kanaat getirdiyseniz ve İstediğiniz görüntüde de kızarmış ise fırından çıkarın. Oda sıcaklığında soğuması için beklemeye alın.

Dilimlemek için soğumasını beklemelisiniz.

Ketojenik diyete uygun gıdalar ile birlikte tükettiğinizde hem zihinsel hem de damak tadı olarak ekmek zevkini alacağınızı umuyorum.

Afiyet olsun..

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Düşük karbonhidratlı, ketojenik diyet, egzersiz yapan kadın ve erkeklerde anaerobik egzersiz performansını bozar: rastgele dizili çapraz geçişli bir çalışma https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29619799/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Hiç Bademcikleriniz Şişti mi?

Bademcikler (Tonsiller) Nedir?

Boğazın girişinin her iki yanında yer alan Zindan Kaleler. Surları yok. Topları tüfekleri de yok. Lakin akciğerlere ve sindirim sistemine giden yolu koruyan önemli yapılar.

Daha teknik bir anlatımla, bağışıklık sistemimizde önemli bir rol oynayan lenfoid doku kümeleridir. Solunan veya yutulan zararlı yapılara (enfeksiyonlara ve yabancı patojenlere karşı) karşı ilk bağışıklık (immünolojik) yanıtı oluşturan ön cephe savunması işlevini yerine getirirler.

Kestirip atmak kolay lakin önemli işlevlerinden mahrum kalmanın da sonuçları var elbet.

Bademcikler (Tonsiller) Nasıl Çalışıyor?

Mikropları içine çekerek hapseder ve enfeksiyonları durdururlar.

Bunun yanı sıra;

Bademciklerin yüzeyinde, M hücreleri olarak adlandırılan özel yabancı madde (antijen) yakalama hücreleri bulunur. Bu hücreler, mikroorganizmalar tarafından üretilen yabancı maddelerin (antijenlerin) yakalanmasına izin verir.

M hücreleri, bir antijeni tanıdıktan sonra (bademciklerdeki T ve B hücrelerini aktive ederek) bağışıklık tepkisini başlatır.

Bademcikler, bağırsak bakteri popülasyonunu izleyen ve bağırsak bakterilerinin aşırı çoğalmasını önleyen, gastrointestinal sistem içerisinde yer alan diğer lenf dokularıyla ortak bir yapıya ve fonksiyona sahiptir (Peyer plakları).

Bademciklerin (Tonsillerin) İltihabına Ne Sebep Olur?

  • Virüsler – Çok iyi bildiğiniz soğuk algınlığı sebebi olanlar, grip sebebi olanlar
  • Bakteriler – Staphylococcus aureusStreptococcus pneumoniae ve Haemophilus influenza akla ilk gelen bakterilerdir. Halk arasında ‘Beta olmuşum” ”Boğazımda beta varmış” söylemlerine neden olan bakteridir.

Her ikisinin başlangıcı birbirine benzese de kısa sürede birbirinden çok farklı görünümü ile kolayca ayırt edilebilirler.

Aslında çok karıştırlan ve çoğunlukla yanlış tedavi verilen PAFA da aynı bölgenin (tonsiller) hastalığıdır. Bir başka yazımda PAFA yı okuyabilirsiniz.

Bademcik (Tonsillit) İltihabı Nasıl Anlaşılır?

  1. Boğaz ağrısı (yutma güçlüğü)
  2. Ateş
  3. İştahsızlık
  4. Eklemlerde ağrı – sızlama
  5. Kötü nefes kokusu
  6. Şişmiş, kırmızı bademcikler (bazen fotoğraftaki gibi beyaz lekelerle birlikte)
  7. Şişmiş lenf düğümleri

Şikayet ve bulguları çok tipiktir.

Bademcik İltihabı – Boğaz Enfeksiyonu Farkı Nedir?

Bademcik İltihabı – Boğaz Enfeksiyonu birbirinin içine girmiş (iç içe) olduğu için genellikle ayrı ayrı değerlendirilmez. Tedaviyi belirleyeceği için daha çok enfeksiyonun kaynağı bakteriyel mi viral mi olduğuna bakılır.

Bademcik (Tonsillit) İltihabı : Virüs etken olduğunda burun akıntısı – tıkanıklığı ve öksürük ön plandadır.

📌 Bademcik iltihabı viral veya bakteriyel olabilir.

Boğaz Enfeksiyonu : Öksürük yoktur. Damağınızda kırmızı lekeler görülebilir. (Öpücük hastalığı – enfeksiyöz mononükleoz – kısaca mono hastalığı, Epstein-Barr virüsünün neden olduğu yaygın bir bulaşıcı hastalıktır.)

📌 Boğaz enfeksiyonu sadece bakterilerden kaynaklanır, antibiyotik gerekir.

Bademcik İltihabı (Tonsillit) Nasıl Tedavi Edilir?

💊 Viral ise: Dinlenme, sıvılar, ağrı kesiciler ( Parasetamol / ibuprofen )
💊 Bakteriyel ise: Komplikasyonları durdurmak için antibiyotikler (Penisilin, Amoksisilin)

Bademcik İltihabı (Tonsillit) Tedavi Edilmezse?

Bademcik enfeksiyonu viral ise dinlenme ile zaman içinde kendiliğinden iyileşir. Sadece ateş ve kırgınlık durumunda ilaç ( Parasetamol / ibuprofen ) kullanmak yeterli olur. Kişinin bağışıklığını zayıflatan özel bir sağlık sorunu varsa hastalığının alevlenmesine – ağırlaşmasına sebep olabilir.

Bademcik enfeksiyonu bakteriyel ise;

  1. Peritonsiller apse (Bademciğin çevresinde doku altında iltihabi birikim)
  2. Romatizmal ateş (Özellikle streptok enfeksiyonu tedavi edilmezse)
  3. Kronik kötü nefes ve boğaz enfeksiyonları

Ameliyata Ne Zaman İhtiyacınız Var?

Zamanla değişen bir çok kriter mevcut. Tüm kriterler bir yana hekiminizin sizin hakkınızda vereceği karar en. önemli ve doğru olandır.

  • Bir yıl içerisinde geçirilen bademcik enfeksiyon sayısının belirlenen sayı kriterinden fazla olması
  • Solunum problemlerinin hayati risk oluşturması (uyku apnesi)
  • Sürekli kötü nefes kokusu ve ağrı

⭐️ Apandis ve Bademciklerin Alınması Kalp Krizi Riskini Neden Arttırır? https://tetkik.com.tr/2024/12/25/18518/

Bademcik İltihabı Nasıl Önlenir

  • Bağışıklık sisteminin güçlü tutulması en önemlisidir. Bunun için;
    • Beslenme – Dengeli ve düzenli (Protein, Vitamin, Yağ) alınmalı. Karbonhidrat yaşa uygun minimal alınmalı. İşlenmiş gıdalardan – Yüksek karbonhidratlardan – Tohum Yağlardan uzak durulmalıdır.
    • Uyku – Yaşa ve bedensel egzersize göre ihtiyaca göre (ortalama 7 saat) uyku uyunmalıdır.
    • Egzersiz – Düzenli günlük 30 dk hızlı tempo yürüyüş yapmalısınız. 40 yaş sonrası kas egzersizi (fitnes) yapmayı ihmal etmeyin
    • Su – İdrar renginiz şeffaf veya çok açık sarı olacak şekilde içtiğiniz suyu ayarlamalısınız.
    • Stres – Sorunları çözmenin yanı sıra rahatlamanızı sağlayacak aktiviteleri ihmal etmeyin.
  • Hasta insanlardan uzak durun – Virüsler ve bakteriler yakın temasla ve ağızdan çıkacak damlacıklar yolu ile kolaylıkla bulaşır.
  • Temizliğinize özen gösterin – kişisel hijyen önemlidir.

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Anatomi, Baş ve Boyun, Bademcikler https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK539792/

⭐️⭐️ Bademcik iltihabı https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK544342/

⭐️⭐️ Anatomi, Baş ve Boyun, Palatin Tonsil (Faucial Tonsils) https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK538296/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Kalbinize Nasıl Zarar Veriyorsunuz?

Vazgeçilmez olan kalbinizden, vazgeçmiş gibi yaşadığınızın farkında mısınız?

En beteri de çoğunuz çok geç olana kadar bunun farkına bile varamayacaksınız…!!

Belki bugün bir adım atma ve kalbinizin sağlığına dikkat ederek yaşama zamanınız..!!

Belki de keyfiniz sağlığınızdan daha önemli..!!

Tercih sizin… Hayat sizin olduğu gibi.

Karbonhidrat Tüketimi

Çoğunlukla aklınıza ilk gelen ekmek, makarna, pilav olsa da belki de bilmediğiniz karbonhidratlar hem vücut hem de damarlarınızda yağlanmaya sebep olur.

Vitamin olsun diye yediğiniz meyvelerin özellikle tatlı olanlarında fruktoz (Glukoz + Glukoz) bulunduğunu bilmelisiniz. Bu ise yüksek şeker oranı sebebi ile (portakal, mandalin, karpuz vb gibi) tatlı meyveler tüketildiğinde vücudunuzda kaslarınızda yağ olarak depo edilirken kanda da trigliseride dönüştürülerek damarlarınızın ve dolayısı ile kalp damarlarınızın tıkanma riskini arttırır.

Hareketsiz Yaşam

Uzun süre hareketsiz kalmak (oturmak – yatmak vb. gibi) kan dolaşımınızı yavaşlatır ve zamanla damarlarınızın sertleşmesine neden olur. Bu durum da kan basıncınızı yükseltebilir. İster işte olun, ister televizyon izleyin, ister telefonunuzda gezinin, her saat ayağa kalkmaya, esnemeye veya kısa yürüyüşler yapmaya çalışın.

Yetersiz Su Tüketimi

Su tüketiminizin yeterli olmaması kan damarlarınızın daralmasına neden olur ve kanın düzgün bir şekilde akmasını zorlaştırır. Aynı zamanda vücut sıvılarının ve dolayısı ile kanın hacminin azalmasına ve yoğunlaşmasına da sebep olur. Bu, daha yüksek kan basıncına yol açar. Yeterli su içmek kan hacminizin dengede kalmasına ve kalbinizin sağlıklı çalışmasına yardımcı olur.

Uykusuzluk

Devamlı aktif bir şekilde çalışan organlarınızın özellikle kalbiniz ve kan damarlarınız başta olmak üzere kendini onarması için dinlenmeye (yavaş çalıştığı periyoda) ihtiyacı vardır.

Her ne sebeple olursa olsun yetersiz uyku, kan basıncınızın yüksek kalmasına neden olabilir.

Her gece 7-9 saat kaliteli (Bölünmeyen, tam karanlık ve sessiz bir ortamda, tercihen 19 derece oda sıcaklığında) uykuyu hedeflemelisiniz.

Kafein – Enerji İçeceği – Gazlı İçecekler

Fazladan içtiğiniz kahve (Katkısız Türk kahvesi çeşitleri ve filtre kahve hariç) veya enerji içeceği kan basıncınızı yükseltebilir. Yavaş yavaş gelişen bu durumun farkına varmakta da gecikebilirsiniz.Kafein, kan damarlarınızı daraltarak kan basıncınızı geçici olarak yükseltebilir. Kafeine karşı hassasiyetiniz varsa, yardımcı olup olmadığını görmek için azaltmayı deneyin.

Kahve ve enerji içeceklerinin içeriğini kutularının üzerindeki içerikten yada internetten incelemenizi tavsiye ederim. Vücudunuza zararlı madde listesinin ne kadar kabarık olduğunu görünce sanırım sağlığınız için doğru tercihi yapacaksınız.

Stres

Stres diğer bir deyişle gerilim, vücudunuzun dış kaynaklı yada iç kaynaklı farklı farklı etkilere verdiği refleks tepkidir. Kökeni latinceden gelen ”germek” anlamına gelen “stringere” sözcüğünden gelir. Fizyolojik stres ve ruhsal stres olarak ayırabiliriz.

Akut (Kısa süreli) stres “savaş ya da kaç” tepkisine zorlayarak yaşam mücadelesinin devamını sağlamaya neden olurken, kronik stres ise vücudunuzun devamlı olarak “savaş ya da kaç” modunda tutması ile kan basıncını yükselten hormonların da devamlı salgılanmasına neden olur. Bu durumda kalbin yükünü arttırarak hipoksi (Oksijensiz kalmaya) neden olur.

Sürekli kaygılı veya bunalmış hissediyorsanız kalbiniz ekstra baskı altındadır. Derin nefes almak, egzersiz yapmak ve mola vermek stresi yönetmenize yardımcı olabilir.

Alkol Tüketimi

Azı, kararı gibi miktarları normalleştirilemez. Alkol, vücut için zararlıdır. Kaslarınızı ve dolayısı ile kalbinizi zayıflatır ve vücudunuzun kan basıncını kontrol etmesini zorlaştırır. Zamanla kan basıncınızın yükselmesine ve dolayısı ile tansiyon hastalığı gelişmesi ile birlikte kalbinizin yükünü arttırarak hipoksi (Oksijensiz kalmaya) neden olur.

Tuz Tüketimi Dengesizliği

Tuz (Na) vücudunuz için vazgeçilmez bir mineraldir. Lakin tuz vücudunuzun suyu tutmasına neden olduğu için sürekli olarak ihtiyacınızdan fazla aldığınız takdirde kan basıncınızı artırır. Bu durum kalbinize ve atardamarlarınıza daha fazla yük bindirir. Tabi ki sorunu sadece sofrada tükettiğiniz tuza bağlamamalısınız. İşlenmiş gıdalarda, fast food gıdalarında, konserve ürünlerinde ve hatta bazı ekmeklerde fazla miktarda bulunan tuz sağlığınıza – kalbinize risk oluşturur. Tuzu yeterli miktarda kullanmanız kan basıncınızı kontrol altında tutmanıza da destek olacaktır.

Kalp sağlığınızı korumak için yapmanız ve yapmamanız gerekenlerin listesi uzayıp gider. Bu yazı ile bildiğiniz belki göz ardı ettiğiniz konuların bir kısmını hatırlattım.

Unutmak veya Unutmamak

Uygulamak yada Uygulamamak

Karar Sizin

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Fizyoloji, Kalp Kası https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK572070/

⭐️⭐️ Kalp Sağlığı ve Yaşlanma https://www.nia.nih.gov/health/heart-health/heart-health-and-aging

⭐️⭐️ Kardiyovasküler Sağlık Çalışmasında Yaşlı Yetişkinlerde Kalp Yetmezliği Gelişiminden Sonra Alkol Tüketimi ile Yaşam Süresi Arasındaki İlişki https://jamanetwork.com/journals/jamanetworkopen/fullarticle/2719576

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Bağırsaklarınızı Temizleyelim

Temiz olmayan su ve gıdalar yolu ile bakterileri, virüsleri, mantarları ve parazitleri vücudumuza alırız. Sindirim kanalı içerisinde genel olarak yerleştikleri ve etkilerini gösterdikleri yer barsaklarımızdır.

Özellikle parazitlerin etkileri yavaş ve müphem olduğundan tespitleri de çok daha geç olmaktadır.

Peki bir bakalım…

Parazitler Vücudunuzu Nasıl Etkiler?

– Devamlı geçmeyen şişkinlik ve sindirim rahatsızlığı
– Açıklanamayan yorgunluk, beyin sisi veya ruh hali değişimleri
– Beslenmenin iyi olmasına rağmen besin eksiklikliğine bağlı bulgular
– Sivilceler, döküntüler veya geçmeyen kaşıntı gibi cilt sorunları
– Bağışıklık sisteminin zayıflamasına bağlı sık sık hastalanma

Bu sorunların bir kısmı yada tamamı sizde de var mı? Yada şüpheleriniz mi var?

O zaman her biri ayrı ayrı yararlı malzemelerden oluşan hazırlaması basit bir içecek tarifi vereyim.

Tabi ki içindekilerden herhangi birine allerjiniz varsa yada herhangi bir kronik hastalığınız varsa hekiminize danışmadan kullanmayın.

Malzemeler ve Faydaları

– – 6 diş sarımsak 🧄🧄🧄🧄🧄🧄 (Sarımsak, zararlı bakteri ve parazitleri yok eden güçlü bir antimikrobiyal bileşik olan allisin içerir)
– – 2 çay kaşığı zerdeçal tozu 🥛🥛 (Zerdeçal, iltihap giderici, antioksidan ve parazit öldürücü özelliklere sahip kurkumin açısından zengindir)
– – Bir çay kaşığı karabiber 🌶🌶 (Karabiber kurkuminin emilimini %2000’e kadar artırarak vücudunuzun tüm faydalarından yararlanmasını sağlar)

– – 4 adet dilimlenmiş limon 🍋🍋🍋🍋

– – 1 Lt su 💧💧💧💧

– – Çiğ bal 🐝🐝🐝🐝 (içmeden önce tad katması için ekleyebilirsiniz. Kaynama sırasında asla bal ilave etmeyin)

Hazırlanışı

– Sarımsakları ve limonları ince ince dilimleyin.
– Tüm malzemeleri (bal hariç) 1 Lt su ile birlikte bir tencereye ekleyin.
– Yüksek ateşte 8 – 10 dakika kaynatın. Daha fazla kaynatmayın.
– Ilımasını bekleyin sonra süzün.
– İki hafta boyunca sabahları bir su bardağı aç karnına için. Gerekirse bal ekleyin.
– Artanı buzdolabında saklayın ve içmeden önce ılımasını sağlamak için tekrar ısıtın.

🤯 1 Lt su ile hazırladığınızda miktar 4 günlük olduğu için bittikçe taze yeniden yapmanızı tavsiye ederim.

Ne Faydası Var?

– Zararlı bağırsak parazitlerini ortadan kaldırır
– Şişkinliği azaltır ve sindirimi iyileştirir
– Bağışıklık fonksiyonunu ve genel enerjiyi artırır

Parazitlerle Doğal Yoldan Savaşın!

🧄 🧄 🧄 🧄 Sarımsak – Parazitleri doğal olarak öldürür
🎃🎃🎃🎃 Kabak Çekirdekleri – Parazit yumurtalarını yok eder
🍍 🍍 🍍 🍍 Ananas – Parazitlerle savaşan enzimlerle dolu
🥭 🥭 🥭 🥭 Papaya Tohumları – Parazit büyümesini bozar
🌿 🌿 🌿 🌿 Pelin otu – Güçlü bir anti-paraziter bitki
🍋 🍋 🍋 🍋 Limon – Bağırsakları detoksifiye eder ve temizler
🫚 🫚 🫚 🫚 Zencefil – Sindirimi iyileştirir ve kurtlarla savaşır
🌶️ 🌶️ 🌶️ 🌶️ Cayenne Biberi – Parazit enfeksiyonlarını yakar
🥕🥕🥕🥕 Çiğ Havuçlar – Bağırsaklardan parazitleri temizler
🍯🍯🍯🍯 Çiğ Bal – Antimikrobiyal, parazitleri aç bırakır
🧄🧄🧄🧄 Karanfiller – Parazit larvalarını yok eder

Daha temiz ve sağlıklı bir bağırsak için bunları diyetinize dahil edin!

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma
kastı bulunmamaktadır.

Daha Fazla

Nedir Bu Chia Tohumu ?

Chia tohumu, antik süper besin, enerji artırıcı özellikleri nedeniyle Maya ve Aztek diyetlerinin temel unsurlarındandı.

Hidrasyon ve Elektrolitler 🌱

🔹 Ağırlığının 10-12 katı kadar suyu emer.

🥦 Ispanaktan 3 kat daha fazla demir içerir. (2 yemek kaşığı chia tohumunda)
🍌 Muzdan %64 daha fazla potasyum içerir. (2 yemek kaşığı chia tohumunda)
⚡ Günlük magnezyum ihtiyacınızın %32’sini içerir. (2 yemek kaşığı chia tohumunda)

Kalp Sağlığı 🌱

🔹 İltihabı azaltmak için omega-3 (ALA) açısından zengindir.

🔹 Kanda LDL kolesterolü düşürür

🔹 Kanda HDL kolesterolü artırır.

Kan Şekeri Dengesi 🌱

🔹 Sindirimi yavaşlatır, kan şekerinin ani yükselmesini önler. Diyabet desteği ve insülin direnci olanlar için harikadır.

Beyin Güçlendirici 🌱

🔹 Hafıza için omega-3 ve polifenollerle doludur. Bilişsel gerilemeyi önler.

🐟 Somondan %100 daha fazla omega-3 içerir. (2 yemek kaşığı chia tohumunda)

Kilo Yönetimi 🌱

🔹 Daha uzun süre tok kalmanızı sağlar, açlık hissini azaltır.

Daha Güçlü Kemikler 🌱

🔹 Güçlü kemik ve dişlere sahip olmaya yardımcı olan, fosfor, kalsiyum, magnezyum ve bor açısından zengindir.

🥛 Sütten 5 kat daha fazla kalsiyum içerir. (2 yemek kaşığı chia tohumunda)

Tam Protein 🌱

🔹 9 temel amino asidin tamamını içerir.

💪 Vücudunuza yakıt sağlamak için %20 protein içerir. (2 yemek kaşığı chia tohumunda)

Sağlıklı Cilt 🌱

🔹 Antioksidanlar ve omega-3 yağ asitleri yaşlanmaya ve iltihaplara karşı savaşır.

Yaban mersininin 2 katı antioksidan içerir. (2 yemek kaşığı chia tohumunda)

Detoks ve Bağırsak Sağlığı 🌱

🔹 Yüksek lif sindirime ve toksin atımına yardımcı olur.

🔹 Sindirime yardımcı olur

🔹 Sık bağırsak hareketini teşvik eder

🔹 Sizi daha uzun süre tok tutar

🔹 Kilo vermeye yardımcı olur

🌾 Bağırsak sağlığınız için günlük lif ihtiyacınızın %41’ini içerir. (2 yemek kaşığı chia tohumunda)

Kendinizi şişkin ve rahatsız mı hissediyorsunuz?

Şişkinliğe veda edin, rahatlığa merhaba deyin!

Her sabah kahvaltı öncesi içebileceğiniz keyifli bir içecek hazırlayalım.

İçindekiler:

2 çay kaşığı limon suyu

Bir yemek kaşığı taze zencefil suyu

Bir çay kaşığı çiğ bal

Bir çay kaşığı chia tohumu (isteğe bağlı)

su

Her sabah yemeklerden önce içebilirsiniz.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

⭐️ Ispanağın aksine, chia tohumları böbrek taşına neden olan oksalatlar içermez.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️. Chia tohumları (Salvia hispanica L.): Metabolik bozukluklarda tedavi edici bir silah https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC9834868/

⭐️⭐️ Chia Tohumları (Salvia Hispanica L.): Genel Bakış—Fitokimyasal Profil, İzolasyon Yöntemleri ve Uygulama https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC6994964/

⭐️⭐️ Chia Bitkisi Salvia hispanica L.’nin Umut Vaat Eden Geleceği https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC3518271/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Cildinizi Siz Yaşlandırıyorsunuz

Cildinizdeki kırışıklıkların ve sarkmaların yaşlanmanız sebebi ile olduğunu düşünüyorsunuz değil mi?

Biraz haklısınız lakin biraz…

20 yaşından sonra her yıl %1 oranında kolajen üretimi azalır.

Ama.. Cildinizdeki kırışıklıkların ve sarkmaların sebebine baktığımızda, beslenmenizin büyük payı olduğunu görürüz.

Cildiniz Gerektiğinden Daha Hızlı Yaşlanıyor

Çünkü modern beslenme alışkanlığının %60’ına hakim olan rafine şekerler ve işlenmiş karbonhidratlar cildinizin yapısını içeriden sessizce bozar.

Rafine şekerler ve işlenmiş karbonhidratlar nedir mi diyorsunuz?

  • Beyaz ekmek,
  • Makarna,
  • Hamur işleri,
  • Şekerli içecekler gibi

Bu gıdaları tükettiğinizde, hızla parçalanarak kanınızda glikoza dönüşür. Ki bu da kan şekeri seviyelerinizin yükselmesine neden olur.

Eeee ne olacak şekerim yükseldiyse, cildimle ne alakası var diyorsanız…!!

Yükselen şeker, glikasyon adı verilen bir süreçle vücudunuzdaki proteinlere bağlanır.

Sürekli glikasyon, iltihaplanma ve oksidatif stresle birlikte hızla parçalanmaya başlarlar.

Ve Gelişmiş Glikasyon Son Ürünleri (AGE’ler) olarak bilinen zararlı moleküller oluşturur.

İşte sorun burada başlar çünkü AGE’ler, cildin dolgun, nemli ve sıkı kalmasından sorumlu Kolajen ve elastine zarar verir.

Bolca para harcadığınız kolajen kremleri vb gibi ürünlerden biliyorsunuz.. Cildin genç görünmesi için Kolajen önemli.

Tek sebep beslenme değil elbet.

Kolajen Yıkımı

Vücudunuzda özellikle de cildinizde varolan kolajen yapının yıkımını hızlandıran faktörler var.

  1. Beslenme bozukluğu
  2. Sigara – Alkol kullanımı
  3. Gece hayatı (gece yerine gündüz uyumak – Evinizde otursanız da)
  4. Ani soğuk – sıcak farklılıklarına çok sık maruz kalmak
  5. Yoğun stres
  6. Diyabet (Bu hastalığın genel olarak beslenme ve yaşam düzensizliği kaynaklı olduğunu hatırlayın)
  7. Romatizmal hastalıklar
  8. Hasimato
  9. Graves
  10. FMF
  11. Kanser
  12. Hava kirliliği

Dikkat ederseniz ilk 6 madde kişinin yaşam tercihleri kaynaklı yani önlenebilir – düzeltilebilir.

İlk madde beslenme.

Kolajen Alımı

Bu durumda hangi besinlerden kolajen alabiliriz?
🔸Balık
🔸Tavşan
🔸Tavuk
🔸Sığır

Kolajen Desteği

Kolajen yanında başka almam gereken var mı?

Et yediğimizde proteini direkt kana alamadığımız, aminoasitlere parcaladığımız gibi, kolajeni de direkt alamayız.

🔸 Vitamin C

🔸 Vitamin A

🔸 Vitamin E

🔸 Çinko

🔸 Magnezyum

🔸 Selenyum

Kolajen sentezinde önemli rol üstlenirler. Bu sebeple kolajen desteğinde diyete veya takviyeye eklnmelidirler.

Kolajen Takviyeleri

Tabi ki öncelikle doğal gıdalardan kolajen almanız en doğrusu.

Lakin takviye kullanacaksanız da bilmeniz gerekenler;

Alınan kolajen takviyelerde “kolajene ait aminoasitler” bulunur. Mide asiti zarar vermez ve bağırsaktan emilirler.. Yine de Kapsül olarak almak daha avantajlıdır. Tablet formunda bir miktar kayıp olur.

Cilt için gerekli olan Kolajen Tip 1 – 3 – 10 dur. Alacağınız takviyede bunların olmasına dikkat edin.

Takviye alacaksanız, Mümkünse Kolajen Tip 1 – 2 – 3 – 5 – 10 hep beraber olursa sağlığınız için daha yararlı olacaktır.

Cilt için günlük kolajen 1000-2000 mg almalısınız. Toplam dozu sabah ve akşam şeklinde alın.

Cildinizdeki değişimi 6 – 10 hafta arasında görmeye başlarsınız.

Cildin orta tabakası “dermis” %70-80 arasında kolajenden oluşur. Yani kolajen derin bir yapıdır. krem çok çok az emilir. Bu sebeple kolajen kremleri çok işlevsel değiler.

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

Kolajen Ailesi https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC3003457/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Bağırsaklarınız Sızdırıyor

Evet… Herkesin bağırsakları yararlı ve gerekli maddeleri vücudun içine (sızdırarak) kana geçmesini sağlar.

Lakin sızdırma kelimesi çoğu zaman olmaması gereken bir geçiş anlamında kullanılır.

Sızdıran Bağırsak Sendromu

Literatürde son yıllarda popüler hale gelen lakin halen resmi tıbbi tanı olarak kabul edilmeyen bir arada görülen bulgular topluluğudur.(Sendrom)

İshal, şişkinlik, gerginlik, karın ağrısı ve erken tokluk, mide bulantısı ve yemek sonrası dolgunluk gibi dispeptik semptomlar dahil olmak üzere birden fazla gastrointestinal semptom Sızdıran bağırsak sendromu’na dahil edilir.

Sızdıran Bağırsak Nedir?

Tüm insanların bağırsakları belirli bir seviyede geçirgendir. Normal bağırsak fizyolojisi, çeşitli biyolojik faktörlere yanıt veren seçici geçirgen sıkı bağlantıları içerir.

Bağırsak iç duvarındaki sıkı bağlantıların gevşemesi, sindirilmemiş yiyecek parçacıklarının, toksinlerin ve bakterilerin kan dolaşımına sızmasına neden olmasıyla ortaya çıkan. duruma bağırsak geçirgenliği denir.

Bu geçirimsizlik, bağışıklık sistemi bu istilacılara saldırarak sistemik inflamasyona neden olur.

Bağırsak bariyer fonksiyonunun bozulması ile;

  • İrritabıl Barsak Sendromu – IBS
  • Fonksiyonel dispepsi (FD)
  • İnflamatuar bağırsak hastalığı (IBD)
  • Greft-versus-host hastalığı
  • Tip 1 diyabet
  • HIV / AIDS
  • Çoklu organ disfonksiyonu sendromu

dahil olmak üzere yalnızca sınırlı sayıda durum arasında bir ilişki olduğunu desteklemektedir.

Ayrıca;

  • Fibromiyalji
  • Kronik yorgunluk sendromu
  • Alerjiler
  • Baş ağrısı
  • Beyin sisi 

Bağırsak bariyer fonksiyonunun bozulması ile ilişkili olduğu iddia edilse de henüz kanıtlar yetersizdir.

Bağırsak İltihabı mı?

Sızdıran bağırsak sendromu, sindirim sistemindeki tahriş edici (safra asitleri de dahil) maddelere karşı bağışıklık sisteminizin tepkisidir.

Tahriş edici maddeler tarafından yakıt temin edilen sürekli yanan 🔥🔥ateş 🔥🔥 gibi düşünebilirsiniz.
– İşlenmiş gıdalar 🍟 (Gluten, etanol, emülgatörler ve diğerleri)
– Şeker 🍰
– Alkol 🍷
– Stres 😰 (safra asitleri
– Enfeksiyonlar

Sızdıran Bağırsak Nasıl Oluşur

Yukarıda sayılı nedenlerden her hangi biri veya birden fazlası sebebi ile bağırsaklarda kronnik inflamasyon gelişir.

  1. Adım: Kronik bağırsak infamasyonu bağırsak iç yüzeyine zarar verir.
  2. Adım: Zararlı maddeler (gluten, lektinler gibi) bağırsak duvarında delikler açar.
  3. Adım: Toksinler kan dolaşımına sızar ve vücudun her yerinde inflamatuar reaksiyonlar başlar.

Sızdıran Bağırsak Belirtileri

  • Sindirim: Şişkinlik, gaz, ishal/kabızlık, IBS.
  • Sistemik: Yorgunluk, beyin sisi, eklem ağrısı, cilt sorunları (akne/egzama).
  • Bağışıklık: Gıda hassasiyetleri, otoimmün alevlenmeler.
  • Zihinsel: Anksiyete, depresyon.

Sızdıran Bağırsak Vücudu Nasıl Etkiler?

  • Bağışıklığın aşırı çalışması: Sürekli bağışıklık aktivasyonu → otoimmün riskler.
  • Besinlerin emilim bozukluğu: Hasarlı bağırsak vitaminleri / mineralleri ememez.
  • Beyin-bağırsak ekseni bozulması: Ruh halini ve bilişi etkiler.

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla