Kaygıya Karşı Mutfakta Büyüyen Sessiz Güç

“Zencefil Sinir Uçlarında – Kaygıya Karşı Mutfakta Büyüyen Sessiz Güç”
🍃 🍃 🍃
Zencefil Sadece Boğazı mı Yakıyor?

Kış gelince annelerimizin balla karıştırıp boğazımıza sürdüğü, çaylara serptiği o keskin aromalı zencefili hatırlarsınız. Peki o sert ve sıcak kökün, sadece boğazımızı değil, beynimizin en derin korkularını da yatıştırabildiğini söylesem?

Evet, yanlış duymadınız:

Zencefil, yalnızca mideyi değil, zihni de yatıştırabiliyor.

🧠 🧠 🧠
Kaygının Mutfağa Girdiği Yer – Bilim Ne Diyor?

Günümüzde milyonlarca insan anksiyete yani kaygı bozukluğu yaşıyor. El ayak titremesi, kalp çarpıntısı, boğulma hissi, “kötü bir şey olacak” korkusu… Bu hisler beynin “amigdala” denilen korku merkezinde başlıyor.

Zencefil, içinde bulunan gingerol, shogaol ve zingeron gibi aktif maddelerle:

  • Serotonin düzeylerini etkileyebiliyor (beynin mutluluk kimyasalı)
  • Kortizol seviyesini azaltabiliyor (stres hormonu)
  • İnflamasyonu düşürüyor (beyin de iltihaplanabilir, özellikle stresle!)

Bazı deneysel çalışmalarda, zencefil verilen deney hayvanlarında daha az donakalma, daha az kaçınma davranışı ve daha hızlı toparlanma gözlemlenmiştir.

🌍 🌍 🌍
Geleneksel Bilgeliğin Merceğinden Zencefil ve Kaygı
Hint Ayurveda’sında Zencefil ve Vata Dengesizliği

Ayurveda, insan bedenini üç temel “doşa” üzerine kurgular: Vata, Pitta ve Kapha.
Her bireyin kendine has bir doşa dengesi vardır. Kaygı bozukluğu, özellikle Vata doşasının fazlalığıyla ilişkilendirilir.

🔸 Vata, hareketin, değişkenliğin, soğukluğun ve kuruluğun enerjisidir.

Bu özelliklerin zihinsel izdüşümü:

  • Huzursuzluk
  • Aşırı düşünme
  • Unutkanlık
  • Gece uykularının kaçması
  • Sebepsiz korkular

Ayurvedik hekimler, Vata dengesizliği yaşayan kişilere, ısınma, topraklama ve sabitleyici gıdalar önerirler.

Zencefil, bu niteliklerin hepsini taşır

  • Isıtır: Vücudu ve zihni ısıtarak “soğuk endişe” hissini azaltır.
  • Topraklar: Hareketli ve dağınık Vata enerjisini sabitler.
  • Sindirim yoluyla zihin etkisi: Ayurveda’ya göre, zihinsel denge agni (sindirim ateşi) ile ilişkilidir. Zencefil, agni’yi kuvvetlendirerek, hem bedeni hem de zihni dengeler.
🧘 🧘 🧘

“Bir bardak ılık zencefil çayı, sabahları içten titreşen bir fırtınayı dindirebilir.”

– Ayurveda sözlüğünden

🌿 🌿 🌿
Çin Tıbbında Zencefil ve Yang Enerjisi

Çin tıbbında evren ve beden, Yin ve Yang prensipleriyle açıklanır.

  • Yin: Soğuk, pasif, içe dönük, karanlık
  • Yang: Sıcak, aktif, dışa dönük, aydınlık

Kaygı ve depresif bozukluklar çoğu zaman Yin fazlalığı veya Yang eksikliği olarak değerlendirilir.
Özellikle “soğukluk” içeren kaygı tipleri – sabah kalkmakta zorlanma, halsizlik, el-ayak soğukluğu, karamsarlık – Yang eksikliği belirtileridir.

🔸 Zencefil, bu durumda devreye girer:

  • Vücudun içindeki Yang’ı canlandırır
  • Kan ve enerji (qi) dolaşımını hızlandırır
  • Böbrek meridyenlerini (korku ile ilişkili enerji yolları) güçlendirir
  • Özellikle sabah saatlerinde zencefil alınması önerilir. Çünkü sabahlar, doğanın Yang enerjisinin doğduğu zamandır.

🧪 🧪 🧪

Bazı Çinli şifacılar, kaygı yaşayan kişilere günde üç kez taze zencefil parçası çiğneterek enerji kanallarını aktive ederler.

🌿 🌿 🌿
Arap Halk Hekimliğinde Zencefil – Şeytanın Korktuğu Koku

Arap halk kültüründe zencefil, sadece bir baharat değil; aynı zamanda mistik bir arınma aracıdır.

🧿 🧿 🧿

Halk İnanışları:

  • Şeytanın korktuğu üç kokudan biri olarak geçer. (Diğer ikisi: Tütsülenen mür ve misk)
  • Zihni kemiren vesvese, kuruntu, kıskançlık gibi negatif enerjileri temizlediğine inanılır.
  • Özellikle gece anksiyetesi, “karabasan” ya da “cin vesvesesi” ile ilişkilendirilen ruh halleri için zencefilli karışımlar hazırlanırdı.
🌙 🌙 🌙

Uygulamalar

  • Yatmadan önce, zencefil kaynatılarak hazırlanan suyla alınan ayak banyoları, hem uykuyu getirir hem de “kötü rüyalardan korur”.
  • Yeni doğmuş bebeğin odasında kaynatılan zencefil suyu buharı gezdirilirdi: hem havayı temizler hem de “göz değmesine” karşı korunma sağlardı.
  • Ruhsal sıkıntılar yaşayan kadınlara, zencefil + gül + karanfil karışımı tütsü yapılırdı.
💬 💬 💬

Rivayet

Bir Arap halk hikâyesine göre, bir adam yıllarca uyuyamaz, geceleri korku ve panikle yatağından fırlarmış. Bir derviş ona şöyle demiş:

“Geceleri kalbini yakan korku, dilini yakan kökle susturulur.”
Ve eline bir parça zencefil vermiş. O günden sonra huzurlu uykular başlamış.

🧩 🧩 🧩
Ortak Nokta – Zencefilin Zihinsel Isıtıcılığı

Hint, Çin ve Arap geleneklerinde ortak olan birkaç tema göze çarpar

  1. Zencefil = Isı + Hareket + Koruma
  2. Zihinsel “soğukluk”, kararsızlık, vesvese gibi sorunlarda önerilmesi
  3. Hem bedensel hem spiritüel boyutta kullanılabilmesi

Modern bilim, zencefilin bu etkilerini bugün GABA reseptörlerine, serotonin düzeylerine veya kortizol etkilerine bağlasa da; atalarımız onu çok daha derin bir sezgiyle tanımış gibidir.

🍵 🍵 🍵
Zencefilin Kaygıya Fısıldayan Reçeteleri

🔹 Altın Sakinlik Çayı

  • 1 çay kaşığı rendelenmiş taze zencefil
  • 1 çay kaşığı zerdeçal
  • 1 tatlı kaşığı bal
  • Birkaç damla limon suyu
    → Sinir sistemini yatıştırır, mideyi sakinleştirir, serotonin desteği sağlar.

🔹 Bileğe Zencefil Yağı Sürme Ritüeli

Bazı kültürlerde, avuç içi ve bileğe zencefil yağı sürmek, panik hissini bastırmak için kullanılır. Nabız noktalarına masajla uygulandığında beynin “sakin ol” mesajını daha hızlı aldığına inanılır.

📚 📚 📚
Bilimin Arka Bahçesinden Az Bilinen Bulgular
  • 2012 – İran, Tahran Üniversitesi: Hafif anksiyetesi olan kadınlarda 6 hafta boyunca zencefil takviyesi verilen grubun kaygı skorları, plaseboya göre %26 daha düşük çıkmış.
  • 2021 – Japonya: Zencefilin içindeki gingerol maddesinin GABA reseptörleriyle etkileşime girerek, kaygıyı baskıladığı tespit edilmiş. (Aynı hedefi, bazı antidepresan ilaçlar da kullanır.)
  • Osmanlı Sarayında: Haremde huzursuzluk ve içsel karmaşa yaşayan cariyelere, içine zencefil katılmış “şerbet-i ferahfeza” verildiği kayıt altına alınmış.
🤯 🤯 🤯
Zencefil Neden İlaç Gibi Ama İlaç Değil?

Zencefil, eczane raflarında bulduğumuz kimyasal antidepresanlar gibi doğrudan nörotransmitterlere baskı yapmaz.

Bunun yerine:

  • Vücudu ve zihni birlikte etkileyerek,
  • Hormonları ve sinir ağlarını uyumlu hale getirerek,
  • Kendi iç kimyamızı düzenlememizi sağlar.

Üstelik bağımlılık yapmaz, kilo aldırmaz, cinsel işlevi bozmaz. Ama şunu unutmayalım: Her şey dozunda güzel. Zencefil güçlüdür, fazlası mideyi yakar, tansiyonu oynatabilir.

🔚 🔚 🔚
Kaygı İlaçsız Geçer mi? Bazen… Ama Boşuna Geçmesin!

Zencefil, kaygıya karşı mucize mi?

Belki değil. Ama mutfağınızda kaygı duygusunu yavaşça söndüren doğal bir yoldaş olabilir.

Onu tanımak, ne zaman ve nasıl kullanacağını bilmek, hem damak tadınızı hem zihinsel sağlığınızı güçlendirebilir.

Çünkü bazen çözüm, beyninizin kimyasında değil… mutfak rafınızda saklıdır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Kan Akışını Hızlandıran Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Kan akışını hızlandırmak ve dolaşım sisteminizi sağlıklı tutmak için yaşam tarzınızda yapabileceğiniz önemli değişiklikler şunlardır:

Düzenli Egzersiz: Haftada en az 3-4 gün, 30 dakika süreyle yürüyüş, hafif koşu, bisiklet sürme veya yüzme gibi aerobik aktiviteler yapmak kalp atış hızını artırır, damarları güçlendirir ve kan dolaşımını hızlandırır. Özellikle bacak kaslarını çalıştıran egzersizler, bacaklardaki kan akışını iyileştirir ve dolaşım bozukluklarını önler.

Sağlıklı ve Dengeli Beslenme: Omega-3 yağ asitleri (somon, ceviz, keten tohumu), antioksidanlar (meyve ve sebzeler), potasyum, magnezyum ve lif açısından zengin besinler tüketmek damar sağlığını destekler ve kan akışını iyileştiri. Herhangi tuz tüketimi doğru değildir. Kaya tuzu tüketmelisiniz. Tabi ki tuz tüketiminizi terleminiz ile orantılı olarak dengelemelisiniz. Ve meyve-sebze ağırlıklı beslenmek kan basıncını dengeler.

Yeterince Su İçmek: Günlük en az ……. bardak su tüketmek gibi bir yanılgıya düşmeyin.İdrarınız su renginde veya çok açık sarı olmasını sağlayacak şekilde tüketiğinz su miktarını günlük ayarlamalısınız. Yeterli su içmek,kanın akışkanlığını artırır ve dolaşımın yavaşlamasını önler.

Sigara ve Alkolü Sınırlamak: Sigara damarları (nitrik oksit miktarını azaltarak) daraltır ve kan akışını olumsuz etkiler; alkolün aşırı tüketimi de dolaşım sistemine zarar verir. Bu alışkanlıklardan kaçınmak veya sınırlandırmak önemlidir.

Uzun Süre Hareketsiz Kalmamak: Özellikle masa başı çalışanlar veya uzun yolculuk yapanlar, sık sık ayağa kalkıp kısa yürüyüşler yapmalı, bacakları hareket ettirmelidir. Uzun süre oturmak veya ayakta kalmak kan dolaşımını zorlaştırır.

Bacakları Yüksekte Tutmak: Gün içinde bacakları 15-20 dakika yüksekte tutmak, kanın kalbe geri dönüşünü kolaylaştırır ve şişlikleri azaltır.

Kompresyon Çorapları Kullanmak: Dolaşım bozukluğu riski yüksek kişilerde kan akışını desteklemek için kompresyon çorapları önerilir.

Kilo Kontrolü ve Sağlıklı Vücut Ağırlığı: Fazla kilo damarlar üzerinde baskı oluşturur ve kan akışını zorlaştırır. Sağlıklı kilo aralığında kalmak dolaşımı iyileştirir.

Stres Yönetimi: Kronik stres damar sağlığını olumsuz etkiler. Meditasyon, nefes egzersizleri ve düzenli uyku ile stres kontrolü kan akışına olumlu katkı sağlar.

Bu yaşam tarzı değişiklikleri, damarlarınızın esnekliğini artırır, kanın daha rahat akmasını sağlar ve kalp-damar hastalıkları riskini azaltır.

Sağlıklı alışkanlıklarla kan dolaşımınızı güçlendirerek daha enerjik ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilirsiniz.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Kalp Damar Sisteminiz İçin Muhteşem Sarımsak https://tetkik.com.tr/2025/05/09/muhtesem-sarimsak/

⭐️⭐️ K Vitamini https://tetkik.com.tr/2025/02/15/22042/

⭐️⭐️ Pıhtı – Kan Sulandırıcı https://tetkik.com.tr/2024/10/31/13845/

⭐️⭐️ Uyku Sorununuza Zerdaçal Keyfi https://tetkik.com.tr/2025/04/13/24343/

⭐️⭐️ Biyokimya, Pıhtılaşma Faktörleri https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK507850/

⭐️⭐️ Endotel hücreleri ve pıhtılaşma https://link.springer.com/article/10.1007/s00441-021-03471-2

⭐️⭐️ Enfeksiyon ve inflamasyon ve pıhtılaşma sistemi https://academic.oup.com/cardiovascres/article/60/1/26/321951

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Hesperdin https://tetkik.com.tr/2024/09/23/hesperidin-p-vitamini/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

İşe Giriş Muayenesi Nerede Olabilirim

İşe Giriş Muayenesi İçin Güvenli Adres: Tetkik OSGB
“İşe sağlıklı başla, güvenle devam et.”

İşe yeni başlayan bir çalışanın ilk durağı neresi olmalı?
Cevap basit: İşe giriş muayenesi yapan güvenilir bir sağlık kuruluşu.
İşte tam bu noktada, Tetkik OSGB, uzman kadrosu ve yüksek standartlı laboratuvar altyapısıyla devreye giriyor.

🩺 🩺 🩺
İşe Giriş Muayenesi Neden Önemlidir?

Bir çalışanın işe başlamadan önce sağlık durumunun, yapacağı işe uygun olup olmadığının belirlenmesi yalnızca bir prosedür değil, iş güvenliği zincirinin ilk halkasıdır.

Tetkik OSGB işe giriş muayene hizmeti sayesinde;
✅ Olası sağlık riskleri önceden tespit edilir,
✅ İş kazalarının önlenmesi desteklenir,
✅ Yasal zorunluluklar eksiksiz yerine getirilir,
✅ Çalışanlar işe bilinçli ve güvenli başlar.

💼 💼 💼
İşverenler İçin Avantajlar – Profesyonellik, Hız ve Güven

İşverenler açısından işe giriş sürecinde en önemli konu, hızlı, doğru ve mevzuata uygun sağlık raporlarına erişmektir. Tetkik OSGB, bu süreci eksiksiz şekilde yöneterek işverenlere şu avantajları sunar:

  • 📊 Dijital arşivleme ve yedekleme sistemleri ile tüm muayene kayıtları güvence altında,
  • 🩺 Her sektöre özel işe uygunluk değerlendirme protokolleri,
  • 📁 Denetimlere hazır, düzenli ve mevzuat uyumlu raporlama,
  • 🕒 Aynı gün içinde tamamlanan işe giriş muayene süreci.
🧪 🧪 🧪
Tetkik OSGB İşe Giriş Laboratuvar Hizmetleri

İşe giriş muayenesinin bilimsel temelini oluşturan laboratuvar testleri, Tetkik OSGB bünyesinde uluslararası standartlara uygun biçimde yapılır.

Hizmet kapsamımız:

  • Hemogram, biyokimya, EKG, akciğer grafisi, işitme ve solunum fonksiyon testleri,
  • Göz, renk körlüğü ve refleks testleri,
  • Toksik maruziyet tespiti için özel tetkikler (kurşun, silika, VOC vb.),
  • İşyeri hekimlerinizin isteyeceği diğer tüm tetkikler.

📌 Tüm sonuçlar, gizlilik ilkesine uygun, dijital olarak raporlanır ve işveren ile çalışan erişimine güvenli sistem üzerinden sunulur.

Hem Çalışan Hem İşveren İçin Kolaylık

Tetkik OSGB, çalışanlara da kolaylık sağlayan bir sistemle çalışır:
📤 Hızlı rapor teslimi – web sitemizden sonuç takibi
📍 Ulaşımı kolay, merkezi lokasyonlar
⏱️ Bekletmeyen hızlı muayene akışı

İşe giriş muayenesi sadece bir formalite değil, sağlıklı bir başlangıcın garantisidir.

📞 Tetkik OSGB ile Hemen Tanışın!
📞 İşe Giriş İçin Sağlık Raporu Nerede Alınır? Cevap: Tetkik OSGB’de!

İster ilk işe girişte olun, ister iş yeri değişikliği nedeniyle yeniden muayene gereksin; Tetkik OSGB, deneyimli işyeri hekimleri, hızlı laboratuvar sonuçları ve yüksek hasta memnuniyetiyle süreci sizin için kolaylaştırır.

Hemen Başvurun – Sağlıkla Başlayın!

📍 Tetkik OSGB Merkezleri: Yeşillik Cad. No:230 Kat:4/424, Selgeçen Modeko İş Merkezi – Karabağlar/İZMİR
📞 Laboratuvar Telefon: +90 232 265 20 65

📞 Laboratuvar Telefon: +90 541 125 15 82
🌐 Web sitemiz: https://tetkik.com.tr/
📧 Bilgi: [email protected]

Unutmayın:

İşe giriş muayenesi, yalnızca bir kağıt parçası değil;
Sizin sağlığınızın, işyerinin güvenliğinin ve yasal sorumluluğun en kritik başlangıç noktasıdır.
Tetkik OSGB ile ilk adımı sağlıklı atın.

📍 Randevusuz da gelebilirsiniz:
🕗 Hafta içi her gün: 08.30 – 17.30 saatleri arasında başvurabilirsiniz.

Hizmetlerimiz Laboratuvar ve muayene ile de sınırlı değil.

İlk yardımcı olmak isteyenler eğitimlerimize katılabilirler.

Hijyen Mesleki Eğitim Belgesi almak isteyenlere de çözümümüz mevcut.

Mesleki Eğitim Belgesi için yine sizlere destek veriyoruz.

İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili tüm konularda her daim sizlerin hizmetindeyiz.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

TLV – TWA – STEL Üçgeninde Maruziyetin Anatomisi

Değerli arkadaşlar,

Bu çalışmada, TLV, TWA ve STEL gibi üç önemli sistemin tarihsel gelişimini, etkileşimlerini, ayrışmalarını ve Türkiye’deki uygulama örneklerini araştırarak elde ettiğim bulguları genel başlıklar ve kısa açıklama – yorumlar olarak sunuyorum.

Her bir başlık kendi içinde çok daha kapsamlı bilgiler barındırıyor. Sahada karşılaştığım sorunların – konuların mihvalinde okuyup araştırmaya ve sizlere sunmaya devam edeceğim. Yazımın işverenlere, işveren vekillerine, yöneticilere, iş güvenliği uzmanlarına ve işyeri hekimlerine faydalı olmasını umut ediyorum.

Saygılarımla.

Dr. Mustafa KEBAT

Kimya, Tarih ve Türkiye Perspektifiyle Derinlemesine Bir Analiz

Kimyasalların çalışma ortamlarındaki varlığı, hem üretimin kaçınılmaz bir parçası hem de çalışan sağlığı açısından kontrol edilmesi gereken ciddi bir risk unsurudur.

Bu riskin yönetilmesinde başvurulan en kritik araçlardan biri “mesleki maruziyet limitleri“dir. Ancak bu limitler sadece birer sayı değildir; her biri farklı zaman dilimlerine, toksikolojik verilere, işyeri dinamiklerine ve hatta ülkelerin politik tercihlerine göre şekillenen kapsamlı bir bilginin ürünüdür.

TLV Nedir, Nereden Geliyor?

Threshold Limit Value” yani “Eşik Sınır Değeri“, Amerikan Hükümeti’nin dışındaki bağımsız bir kuruluş olan ACGIH (American Conference of Governmental Industrial Hygienists) tarafından geliştirilen bir tanımdır.

TLV, bir kimyasal maddeye, olumsuz bir sağlık etkisi gözlenmeksizin maruz kalınabilecek en yüksek konsantrasyonu ifade eder. Ancak bu değer “güvenli” anlamına gelmez; TLV’ler birer öneridir ve yasal bağlayıcılığı yoktur.

Tarihçesi: 1940’lı yıllarda sanayi devriminden sonra hızla artan kimyasal maruziyet vakaları, iş sağlığı alanında bilimsel sınır değerlerin tanımlanması gerekliliğini doğurdu. ACGIH bu ihtiyaca yanıt olarak 1946 yılında ilk TLV listesini yayımladı. Zamanla bu liste genişledi, uluslararası kabul gördü, ancak her zaman bilimsel bir öneri niteliğinde kaldı.

TWA – Zaman Ağırlıklı Ortalama

TWA (Time-Weighted Average), bir kimyasalın 8 saatlik vardiya süresince, aritmetik ortalama şeklinde hesaplanan maruziyet miktarını ifade eder. TWA kavramı, aslında TLV-TWA’nın bir parçasıdır.

ACGIH’in önerdiği üç ana TLV tipinden biridir:

  • TLV-TWA: 8 saatlik zaman ağırlıklı ortalama.
  • TLV-STEL: 15 dakikalık kısa süreli maruziyet sınırı.
  • TLV-C (Ceiling): Hiçbir zaman aşılmaması gereken tepe değeri.

Dikkat:
TWA, ortalamaya dayandığı için yüksek kısa süreli maruziyetleri maskeleyebilir. Bu nedenle TWA’nın yanında STEL ve Ceiling değerlerinin de değerlendirmeye katılması gerekir.

STEL – Kısa Süreli Maruziyetin Nabzı

STEL (Short-Term Exposure Limit), 15 dakikalık sürede bir kimyasalın maruz kalınabilecek en yüksek ortalama konsantrasyonunu ifade eder. STEL değeri, gün boyunca en fazla dört kez aşılabilir ve bu aşmalar arasında en az 60 dakika geçmesi gerekir.

STEL Neden Önemlidir?
Bazı kimyasallar, birkaç dakikalık yoğun maruziyette bile akut etki yaratabilir. Örneğin amonyak ya da hidrojen sülfür gibi maddelerde STEL değeri hayati önem taşır. TWA’nın maskeyle göremediği kısa süreli “zirve” tehlikeleri, STEL ile saptanır.

NFPA, OSHA ve GHS Gibi Sistemlerle İlişkisi

OSHA (Occupational Safety and Health Administration), yasal sınır değer olarak PEL (Permissible Exposure Limits) kullanır. Bu değerler çoğu zaman TLV-TWA’ya dayanır ancak yasal bağlayıcılığa sahiptir.

NIOSH, REL (Recommended Exposure Limits) önerir ve STEL değeri konusunda daha katı standartlar önerebilir.

NFPA Elmas Sistemi, sağlık riski sınıflandırmalarında TLV/TWA/STEL verilerine başvurur.

GHS (Globally Harmonized System) ise bu değerleri Güvenlik Bilgi Formu (MSDS/GBF/SDS) içinde zorunlu kılar.

Türkiye’de Hangi Sistem Uygulanıyor?

Türkiye’de mesleki maruziyet sınır değerleri 20 Ağustos 2013 tarihli ve 28741 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Kimyasal Maddelerle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik” kapsamında belirlenmiştir.

Bu yönetmelikteki sınırlar, büyük ölçüde Avrupa Birliği’nin Indicative Occupational Exposure Limit Values (IOELVs) sistemine dayansa da TLV/TWA/STEL formatı da kullanılmaktadır.

Türkiye’deki temel uygulama biçimi:

  • TWA (8 saatlik ortalama): Temel ölçüt.
  • STEL (15 dakikalık kısa süre): Kritik kimyasallar için ayrıca belirtilir.
  • Ceiling değeri: Yönetmelikte nadiren yer alır, ancak uluslararası formlarda dikkate alınır.

TLV – TWA – STEL Arasındaki Keskin Ayrımlar

ÖzellikTLV-TWASTELCeiling (C)
Zaman Aralığı8 saat15 dakikaAnlık
AşılabilirlikEvet (ortalama bazlıdır)Günde 4 kez, 60 dk ara ileHiçbir zaman aşılmamalı
Kullanım AlanıKronik maruziyetAkut/kısa süreli etkilerAni toksik etki
Hukuki Bağlayıcılık (TR)Var (yönetmelikte belirtilmiş)Belirli maddeler için geçerliNadir
Kaynak KuruluşlarACGIH, EU-IOELVNIOSH, OSHA, ACGIHACGIH, OSHA

Kritik Bir Soru – Hangisi Daha Güvenli?

Hiçbiri tek başına yeterli değildir.

Çünkü:

  • TWA ortalamaya bakar ama zirve tehlikeleri gözden kaçırır.
  • STEL, ani etkileri saptar ama günün genelini değerlendirmez.
  • Ceiling, sadece çok toksik maddeler için uygundur.

Dolayısıyla iş güvenliği uzmanları ve hekimler bu üç değeri birlikte değerlendirmelidir.

Türkiye Açısından İlginç Bir Durum: AB Uyumu – ABD Kaynaklı Değerler

Türkiye, AB mevzuatına uyumlu görünse de birçok iş güvenliği uzmanı, Güvenlik Bilgi Formlarında (MSDS/GBF/SDS)ABD kökenli TLV’leri referans alıyor. Bu durum, mevzuat ile uygulama arasında ikili bir yapı yaratmaktadır. Özellikle ithal kimyasal maddelerde TLV-TWA-STEL değerleri, ACGIH kaynaklı olarak doğrudan kullanılmakta ve sahada bunlara göre risk analizleri yapılmaktadır.

Maruziyetin Bireysel Duyarlılığı

TWA/STEL/TLV değerleri, “ortalama birey” için geçerlidir. Ancak astım hastası bir işçide ya da kronik akciğer hastalığı olanlarda bu değerler yetersiz kalabilir. Bu nedenle işyeri hekimlerinin kişiselleştirilmiş maruziyet değerlendirmesi yapmaları gerekebilir.

Kimyasal Risk Yönetiminin Üçlü Paradigması

TLV, TWA ve STEL, kimyasal güvenliğin üç saç ayağını oluşturur.

Bunların her biri ayrı bir yönü temsil eder:

  • TLV bilimsel temele dayanır.
  • TWA sürekliliği kontrol eder.
  • STEL ani tehditleri saptar.

Türkiye’de bu üçlü yapı, hem AB uyumuyla hem de ABD kaynaklı literatürle harmanlanmış durumdadır. İş güvenliği uzmanları ve işyeri hekimlerinin bu sistemi çok iyi kavramaları, saha uygulamalarında her üç değeri de birlikte analiz etmeleri gerekir.

Bu başlık ile konuyu çok daha ayrıntı olarak 25 temmuz 2025 tarihli yazımda ele alacağım.

Unutulmamalı ki: Bir kimyasalın tehlikesi sadece içeriğinde değil, ne kadar, ne süreyle ve hangi hızla maruz kalındığında saklıdır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

İşe Giriş Muayenesi Öncesi Çalışanlar Nelere Dikkat Etmeli?

Değerli Çalışan Arkadaşlarımız,

Yeni bir işe başlarken yapmanız gereken en önemli adımlardan biri, işe giriş muayenesi sürecidir. Bu muayene; hem sizin sağlığınızı korumak, hem de yapacağınız işe uygun olup olmadığınızı değerlendirmek için zorunlu ve son derece önemlidir.

Peki, işe giriş muayenesi öncesinde nelere dikkat etmelisiniz? İşte size yol gösterecek önemli başlıklar:

🩺 🩺 🩺
1. Gerekli Belgeleri Yanınızda Getirin

İşe giriş muayenesine gelmeden önce mutlaka şu belgeleri hazır bulundurun:

  • Nüfus cüzdanınız veya kimlik kartınız
  • İşe başvuracağınız firmanın adı ve bilgileri
  • İşverenin talep ettiği özel tahlil ve tetkik listesi (varsa)
  • Önceki sağlık raporlarınız veya geçirdiğiniz operasyonlara ait belgeler (varsa)
  • Sürekli kullandığınız ilaçların isimleri (bir liste olarak yanınızda bulunsun)

📌 Not: Bu belgeleri eksiksiz getirmek, zaman kazanmanızı sağlar ve işlemleri hızlandırır.

🩺 🩺 🩺
2. Muayeneye Gelmeden Önce Alkol ve Ağır Yemekten Kaçının
  • İşe giriş muayenesi sırasında kan tahlili ve idrar gibi testler yapılabilir. Bu testlerin sağlıklı sonuç verebilmesi için, önceki 8-12 saat boyunca alkol almamış ve hafif yemeklerle beslenmiş olmanız önerilir.
  • Ayrıca, kafein (kahve, çay) tüketiminizi sınırlandırın. Özellikle tansiyon ölçümü sırasında yanıltıcı sonuçlar çıkabilir.
🩺 🩺 🩺
3. İlaç Kullanıyorsanız Mutlaka Bildirin

Sürekli ilaç kullanıyorsanız (tansiyon, şeker, tiroid, nörolojik ilaçlar vb.), bunları hem formda belirtin hem de sağlık personeline açıkça söyleyin. İlacınız varsa ilaç kutusunu veya reçetesini de yanınızda getirin.

Bu bilgi, hem uygun işe yönlendirilmeniz hem de muayene sonuçlarının doğru yorumlanabilmesi açısından çok önemlidir.

🩺 🩺 🩺
4. Dinlenmiş Olun – Uyku Düzeninize Dikkat Edin

İşe giriş muayenesi, sadece laboratuvar testlerinden değil; nabız, tansiyon, EKG, görme, işitme, solunum gibi bir dizi ölçümden oluşur.
Uykusuzluk, bu değerleri etkileyebilir ve yanlış yönlendirmelere neden olabilir.

En az 6-8 saat uyumuş şekilde ve dinlenmiş olarak muayeneye gelmeniz önerilir.

🩺 🩺 🩺
5. Aç/Karnınız Tok Durumu Hekime Bildirilmelidir

Bazı testler (örneğin kan şekeri, kolesterol) aç karnına yapılması gerekirken, bazı testler tok karna da yapılabilir.
Bu nedenle, muayeneye geldiğinizde mutlaka görevliye:

  • “Aç mısınız, tok musunuz?”
  • “Son ne zaman yemek yediniz?”
    bilgilerini açık şekilde verin.
🩺 🩺 🩺
6. İşe Giriş Formunu Dürüstlükle Doldurun

Size verilen işe giriş sağlık beyan formunu (EK-2) dikkatle okuyarak, kendi el yazınızla, doğru ve eksiksiz bilgilerle doldurun.

‼️ Bilerek yanlış veya eksik bilgi vermek, ileride hem hukuki sorunlara hem de sağlığınızla ilgili risklere yol açabilir.
Bu belgeyi siz ve işyeri hekimi birlikte değerlendirir. Lütfen “Benim hiçbir hastalığım yok.” demeden önce emin olun.

🩺 🩺 🩺
7. Rahatsızlıklarınızı ve Önceki İş Kazalarını Anlatın

Daha önce geçirdiğiniz önemli hastalıklar, alerjiler, iş kazaları, ameliyatlar veya bayılma nöbetleri gibi durumları mutlaka hekime bildirin.

Bu bilgiler sizi:

  • Yanlış bir işe yönlendirilmekten
  • İleride doğabilecek iş kazalarından
  • Hak kayıplarından
    korur.
🩺 🩺 🩺
8. Temiz Giyimli ve Kişisel Hijyene Dikkat Ederek Gelin
  • Muayene sırasında fiziksel kontrol yapılabileceği için vücut temizliğinize dikkat edin.
  • Kolay çıkarılabilir kıyafetler giymek, muayeneyi kolaylaştırır (EKG, akciğer dinleme gibi işlemler için).
📌 📌 📌
SONUÇ OLARAK

İşe giriş muayenesi, sizi sağlıklı bir iş hayatına güvenle başlatmak için yapılan ilk adımdır.
Bu adımı bilinçli, dikkatli ve özenli bir şekilde tamamlamak sizin yararınızadır.

Unutmayın:
🔸 Doğru bilgi,
🔸 Zamanında başvuru
🔸 Ve sağlığınızı önemseyen yaklaşım = Güvenli İş Hayatı

Sağlıklı günlerde çalışmanız dileğiyle…

Dr. Mustafa KEBAT
Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

İşe Giriş Muayeneleri – Tetkik ve Tahlilleri için firmamız Tetkik OSGB yi arayabilirsiniz.

📞 İsterseniz randevu alabilirsiniz:
📍 Telefon: +90 232 265 20 65 Laboratuvar Telefonumuz: +90 541 125 15 82

📍 Ya da randevusuz da gelebilirsiniz:
🕗 Hafta içi her gün: 08.30 – 17.30 saatleri arasında başvurabilirsiniz.

Cennetoglu Mh., Foliage Cd., Modeko Selgeçen Is Merkezi, No: 230 Kat:4 Daire:424-425, Cennetoğlu, 35110 Karabağlar/İzmir, Türkiye

Hizmetlerimiz Laboratuvar ve muayene ile de sınırlı değil.

İlk yardımcı olmak isteyenler eğitimlerimize katılabilirler.

Hijyen Mesleki Eğitim Belgesi almak isteyenlere de çözümümüz mevcut.

Mesleki Eğitim Belgesi için yine sizlere destek veriyoruz.

İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili tüm konularda her daim sizlerin hizmetindeyiz.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Yorgun Değilsin, Tükeniyorsun

İş Tükenmişliği (Burnout) – Sessiz Tükenişin Farkına Varın

İş tükenmişliği, işle ilgili kronik stresin fiziksel, zihinsel ve duygusal yıpranmaya yol açması durumudur. Bu durum, kişinin kendisini güçsüz, işe yaramaz, hatta “boş” hissetmesine neden olabilir. Tükenmişlik sendromu sadece bireyi değil, ailesini, iş ortamını ve iş verimliliğini de olumsuz etkileyebilir.

📌 📌 📌

Tükenmişlik Kavramının Kökeni

İş tükenmişliği kavramı ilk kez 1974 yılında psikolog Herbert Freudenberger tarafından tanımlanmıştır. Freudenberger, tükenmişliği, özellikle idealist ve kendini işine adamış bireylerde gözlenen duygusal tükenme hali olarak açıklamıştır. Bu tanım zamanla genişlemiş ve üç temel bileşenle ifade edilir hale gelmiştir:

  • Duygusal tükenme
  • Duyarsızlaşma (kişilere karşı ilgisizlik)
  • Kişisel başarı duygusunda azalma

📚 Maslach, Schaufeli ve Leiter (2001), stresin bu üç boyutunun farklı kombinasyonlarının farklı tükenmişlik profillerine yol açabileceğini vurgulamışlardır.

🧠 🧠 🧠

Tükenmişlik Tıbbi Bir Tanı mıdır?

Tükenmişlik, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından tıbbi bir hastalık değil, işle bağlantılı bir sendrom olarak tanımlanmaktadır. Ancak depresyon gibi tıbbi durumlarla ilişkili olabilir. Tükenmişlik, zamanla depresyon riskini artırabilir ama ikisi aynı şey değildir ve farklı yaklaşımlarla ele alınmalıdır.

❓ ❓ ❓

Tükenmişlik Yaşayıp Yaşamadığınızı Nasıl Anlarsınız?

Kendinize şu soruları sorun:

  • İşimin bir anlamı var mı, sorguluyor muyum?
  • İşe başlamakta zorlanıyor muyum?
  • İşimden ya da iş arkadaşlarımdan uzaklaştığımı hissediyor muyum?
  • Sabrım azaldı mı, kolay sinirleniyor muyum?
  • Enerjim tükendi mi?
  • İşime odaklanamıyor muyum?
  • Başarı hissim azaldı mı?
  • İşim beni hayal kırıklığına uğrattı mı?
  • Kendimden şüphe duyuyor muyum?
  • Duygularımı bastırmak için yemek, alkol ya da başka maddeler kullanıyor muyum?
  • Uyku düzenim bozuldu mu?
  • Sebepsiz fiziksel şikayetlerim var mı?

Bu sorulardan birkaçına “evet” yanıtı verdiyseniz, tükenmişlik riski altında olabilirsiniz. Birçok “evet” cevabı veriyorsanız mutlaka iş yeri hekiminizle veya bir ruh sağlığı uzmanıyla görüşün.

⚠️ ⚠️ ⚠️

Tükenmişliğe Yol Açan Temel Etkenler

🔹 Kontrol Eksikliği

İş üzerinde söz hakkı olmamak, çalışma saatlerinin esnek olmaması, işin gereklilikleri için yeterli araç ve desteğin sağlanmaması.

🔹 Rol Belirsizliği

Çalışan neyin beklendiğini, hedefinin ne olduğunu bilmediğinde başarı hissi zayıflar.

🔹 İlişki ve İletişim Problemleri

Zorba yöneticiler, dışlayıcı iş arkadaşları veya baskıcı ortamlar tükenmişliği tetikler.

🔹 Taleplerin Dengesizliği

İş yükü ya çok fazla ya da çok az olduğunda çalışan ya ezilir ya da değersiz hisseder.

🔹 Sosyal Destek Eksikliği

Kendini yalnız, dışlanmış veya onaylanmamış hissetmek, stresi artırır.

🔹 İş-Yaşam Dengesi Bozukluğu

İş saatlerinin özel hayatı engellemesi ya da eve iş taşıma gibi durumlar özel hayatı gölgeler.

🔹 Duygusal Yük ve Empati Baskısı

Özellikle sağlık, sosyal hizmetler gibi empati gerektiren mesleklerde duygusal yük fazladır.

💥 💥 💥

Tükenmişliğin Sonuçları Neler Olabilir?

Tükenmişlik ihmal edilirse:

  • Uyku bozuklukları
  • Duygusal patlamalar (öfke, umursamazlık)
  • Madde kullanımı
  • Kalp hastalıkları, hipertansiyon, diyabet gibi fiziksel hastalıklar
  • Artan hastalık riski ve iş kaybı
💡 💡 💡

Tükenmişlikle Başa Çıkmanın Yolları

🗣️ 1. Etkili İletişim Kurun

Sizi zorlayan konuları işvereninizle veya yöneticinizle paylaşın. Kasıtsız sorunlara dikkat çekmek çözüm olabilir. Hedeflerinizi sadeleştirin ve ulaşılabilir hale getirin.

İpucu: Eisenhower Matrisi’ni öğrenin. İş ve özel hayat dengenizi bu planlama aracıyla yönetin.

🤝 2. Sosyal Destek Alın

İş arkadaşlarınız, dostlarınız, ailenizle konuşun. Bir yardım programı varsa faydalanın. Sosyal bağlar tükenmişliğe karşı koruyucudur.

🌱 3. Zihninizi Dinlendirin

Hobi edinin: bahçeyle ilgilenmek, hayvan beslemek, çiçek yetiştirmek. Meditasyon, yoga, nefes egzersizleri ile zihninizi gevşetin.

🏃‍♂️ 4. Fiziksel Aktivite Yapın

Yürüyüş, koşu, bisiklet veya halı saha maçı gibi faaliyetler hem bedeninizi hem zihninizi canlandırır.

😴 5. Uyku Düzeninize Dikkat Edin

Kaliteli uyku hem ruhsal hem bedensel sağlığınız için kritiktir.

🧘 6. Farkındalık Geliştirin

Duygularınızı bastırmadan fark edin. Yargılamadan, kendinizi suçlamadan farkında olun. Tepki vermek yerine gözlem yapın.

📣 📣 📣

Unutmayın!

Tükenmişlik, çaresiz olduğunuz anlamına gelmez. Belirtileri fark ettiğinizde harekete geçmek, hem kendinizi hem çevrenizi korumanın ilk adımıdır. Sağlıklı ve dengeli bir yaşam için iç sesinize kulak verin.

İş yeri hekiminiz ve psikolojik danışmanlık birimleri size destek olmaya hazır. Gerekli durumlarda lütfen başvurun. Çünkü önce siz değerlisiniz.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Tükenmişlik Araştırması https://www.sciencedirect.com/journal/burnout-research

⭐️⭐️ Tükenmişlik deneyimini anlamak: Son araştırmalar ve psikiyatri açısından etkileri https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC4911781/

⭐️⭐️ Sağlayıcı Tükenmişliği https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK538330/https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK538330/

⭐️⭐️ Tükenmişlik olgusu: nörofizyolojik faktörler, klinik özellikler ve yönetim yönleri https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC9478693/

⭐️⭐️ Tükenmişliğin biyolojisi: Nedenleri ve sonuçları https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/33783308/

⭐️⭐️ Tükenmişlik: Teori ve Ölçümün İncelenmesi https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/35162802/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Ofislerde CO₂ Birikiminin İş – Trafik Kazalarına Etkisi

Sessiz, Kokusuz ve Tehlikeli

Modern çalışma hayatında konforlu ofisler, teknolojik altyapı ve kapalı alan iklimlendirme sistemleri vazgeçilmez hale geldi. Lakin, bu konforun ardında ciddi bir sağlık ve güvenlik tehdidi yatıyor:

Karbon Dioksit (CO₂) Birikimi

Kokusuz, renksiz ve hissedilmesi zor olan bu gaz, çalışma saatleri boyunca birikerek hem çalışan sağlığını hem de iş güvenliğini doğrudan etkileyebiliyor. Üstelik bu etki, sadece iş saatleriyle sınırlı kalmıyor—çalışanlar iş çıkışı yorgun ve dalgın şekilde direksiyon başına geçtiğinde, iş – trafik kazalarının görünmeyen bir nedeni haline geliyor.

🧪 🧪 🧪

CO₂ Nedir ve Ofislerde Nasıl Birikir?

CO₂, insanların nefes alıp verirken doğal olarak dışarı saldığı bir gazdır. Her bir birey, dakikada yaklaşık 4 ila 5 litre CO₂ üretir. Kapalı ortamlarda, özellikle yetersiz havalandırma koşullarında bu gaz hızla birikmeye başlar. Birçok modern ofis binasında, enerji tasarrufu amacıyla camlar açılmaz, iç hava sirkülasyonu merkezi sistemler aracılığıyla kontrol edilir. Lakin bu sistemler zamanla bakım yetersizliğinden işlevini yitirir ya da yeterli hava değişimini sağlayamaz.

Ne Kadar CO₂ Ne Kadar Tehlikeli?

400 ppm (parça/milyon) – Dış ortam havasındaki ortalama CO₂ seviyesi.

600-800 ppm – İyi havalandırılmış kapalı alanlarda normal kabul edilir.

1000 ppm – Rahatsızlık başlar. Dikkat dağınıklığı ve baş ağrıları görülebilir.

1500 ppm ve üzeri – Bilinç bulanıklığı, tepki süresinde uzama, bilişsel fonksiyonlarda zayıflama başlar.

5000 ppm ve üzeri – Uzun süreli maruziyet ciddi sağlık sorunlarına, hatta bilinç kaybına yol açabilir.

Çalışma ortamlarında 1000 ppm üzeri CO₂ seviyesi artık “yüksek risk” olarak kabul edilmektedir.

🧠 🧠 🧠

CO₂ Maruziyetinin Çalışan Sağlığına Etkileri

Bilişsel Yavaşlama

Yale, Harvard ve Berkeley üniversiteleri tarafından yapılan çalışmalarda, CO₂ düzeyinin 1000 ppm üzerindeki ofislerde karar verme hızı ve doğruluğunun %50’ye kadar düştüğü görülmüştür. 1400 ppm’de bu oran %70’e kadar çıkar.

Baş Ağrısı ve Yorgunluk

CO₂ düzeyi yükseldikçe beyin yeterli oksijen alamaz. Bu da sabah saatlerinde enerjik olan bir çalışanın öğlen saatlerinde halsizlik, baş ağrısı, konsantrasyon kaybı ve dikkat dağınıklığı yaşamasına neden olu

Göz ve Boğaz Tahrişi

CO₂’nin dolaylı etkisiyle nem dengesinin bozulması göz kuruluğu, boğazda yanma ve alerjik reaksiyonları artırır.

Uykuya Eğilim ve Uykusuzluk

Yüksek CO₂ seviyelerinde çalışmak, merkezi sinir sistemini baskılar ve uyku baskısını artırır. İlginç biçimde, gece ise uykusuzluk yaşanabilir. Bu durum, çalışanların zihinsel toparlanmasını engeller.

🛣️ 🛣️ 🛣️

İş Sonrası CO₂ Maruziyeti ve Trafik Kazası Riski

Kapalı ofislerde gün boyu yüksek CO₂’ye maruz kalan çalışanlar, işten çıkışta araç başına geçtiğinde hâlâ zihinsel performans düşüklüğü yaşamaktadır.

Bu durumun sonuçları ağır olabilir:

Tepki Süresinde Uzama

Düşük oksijen alımı ve yüksek CO₂ seviyesi, refleksleri yavaşlatır. Bu da özellikle şehir içi trafiğinde ani durumlara müdahaleyi geciktirir.

😵 😵 😵

Mikro Uyku ve Uyuşukluk

Yüksek CO₂ ortamında çalışmış bireylerde “mikrouyku” denilen birkaç saniyelik uyku halleri artar. Bu kısa süreli bilinç kayıpları, yüksek hızda araç kullanırken ölümcül olabilir.

📉 📉 📉

Karar Verme Yetisinde Bozulma

Trafikte anlık kararlar hayati önemdedir. CO₂ maruziyetiyle zayıflayan karar verme yetisi, geç frenleme, yanlış şerit değiştirme gibi kazalara davetiye çıkarır.

🧨 🧨 🧨

Anksiyete ve Sinirlilik

Karbon dioksit düzeyinin artması, panik hissi ve sinirlilik yaratabilir. Bu durum trafik ortamında sabırsızlık, agresif sürüş ve kavgalara yol açabilir.


💼 💼 💼

CO₂ ve İş Verimliliği

İşyerinde verimlilik; sadece yetkinlik ve motivasyonla değil, aynı zamanda çevresel koşullarla da ilişkilidir. Harvard Üniversitesi’nin Buildingomics araştırmasına göre:

  • CO₂ seviyesi 600 ppm altına çekilen ofislerde çalışanlar, günlük ortalama %61 daha hızlı, %56 daha doğru kararlar almıştır.
  • 1400 ppm seviyesinde ise çalışanların verimliliği %50’ye kadar düşmüştür.

Bu kayıp, çalışan başına yılda binlerce dolar üretkenlik maliyetine dönüşebilir.

CO₂ Seviyesini Azaltmak İçin Ne Yapmalı?

Düzenli Havalandırma

Her gün en az 2-3 kez camların açılarak taze hava alınması sağlanmalı. Klima sistemlerine fazla güvenilmemelidir.

CO₂ Sensörleri Kullanılmalı

Ofislerde anlık CO₂ takibi yapılmalı ve 800 ppm üzerindeki değerlerde uyarılar verilmelidir.

Yeşil Bitkilerle Donatım

Özellikle “areka palmiyesi”, “barış çiçeği” ve “kauçuk bitkisi” gibi iç mekân bitkileri havadaki CO₂’yi oksijene çevirmede etkilidir.

Döngüsel Çalışma Modelleri

Gün boyu aynı kapalı alanda çalışmak yerine dış mekan aktiviteleri, yürüyüş molaları, esnek masa düzeni gibi çözümler hayata geçirilmelidir.

Araç Kullananlar İçin Uyarı Sistemleri

Yoğun bilişsel yorgunluk yaşayan çalışanlara iş çıkışında araç kullanmama tavsiyesi verilmeli ya da dijital yorgunluk testleri yapılmalıdır.

🔚 🔚 🔚

Soluduğun Hava, Alacağın Karar Kadar Önemlidir

Ofis ortamlarında CO₂ birikimi, bugüne kadar “konforsuzluk” olarak algılanan bir sorunken, yapılan yeni bilimsel çalışmalarla iş kazalarına, üretkenlik kaybına ve hatta ölümlü iş – trafik kazalarına sebep olabilecek bir iş sağlı ve halk sağlığı problemine dönüştüğü görülmüştür.

Artık iş sağlığı kavramını, sadece fiziksel yaralanmalardan ibaret kabul edemeyiz. Beyin fonksiyonlarını, karar alma süreçlerini ve refleksleri etkileyen çevresel faktörler de en az diğer riskler kadar önemli olduğunu bilmeli, planlamalarımıza – uygulamalarımıza önleyici tedbirleri dahil etmeliyiz.

Yüksek CO₂, görünmez olabilir ama etkisi çok nettir.

Soluduğumuz havayı kontrol altına almak, hem çalışanı korur hem işletmeyi.


⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bir 0dada Kabul Edilebilir CO2 Seviyesi Nedir?

Temiz havadaki normal CO2 seviyeleri yaklaşık 400 ppm (milyonda parça) veya hacimce havadaki %0,04 CO2’dir. Aşağıdaki tablo, kapalı bir alanda artan CO2 seviyelerinin insan – çalışan üzerinndeki etkilerini göstermektedir.

400 ppm0,04%Normal dış hava
400-1.000 ppm0,04-0,1%Kapalı alanlarda bulunan tipik CO2 seviyeleri
1.000-2.000 ppm0,1-0,2% Uyuşukluk veya kötü hava kalitesiyle ilgili yaygın şikayetler
2.0005.000 ppm 0,2-0,5%Baş ağrısı, yorgunluk, durgunluk, tıkanıklık, konsantrasyon eksikliği, odaklanma kaybı, kalp atış hızında artış, mide bulantısı
> 50.000 ppm> %5Oksijen eksikliğinden kaynaklanan toksisite meydana gelir
> 100.000 ppm> %10Oksijen eksikliği saniyeler içinde: konvülsiyonlar, koma ve ölüm

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ İşyerinde havalandırma https://www.hse.gov.uk/ventilation/using-co2-monitors.htm

⭐️⭐️ Ofis ortamındaki yüksek iç mekan CO2 konsantrasyonları, bilişsel çalışma sırasında transkutanöz CO2 seviyesini ve uykululuğu artırır https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/26273786/

⭐️⭐️ Ofis Ortamında Yüksek İç Mekan CO2 Konsantrasyonları Bilişsel Çalışma Sırasında Transkutanöz CO2 Seviyesini ve Uykululuğu Artırır https://www.researchgate.net/publication/281056249_High_indoor_CO_2_concentrations_in_an_Office_Environment_Increases_the_Transcutaneous_CO_2_Level_and_Sleepiness_during_Cognitive_Work

⭐️⭐️ Kapalı Alanlarda Düşük Karbondioksit Seviyesi – Bir Kirlilik Göstergesi mi Yoksa Bir Kirletici mi? Sağlık Temelli Bir Bakış Açısı https://www.mdpi.com/2076-3298/8/11/125

⭐️⭐️ Kapalı ortamlarda düşük düzeyde karbondioksit solunmasının etkileri: İnsan sağlığı ve psikomotor performans üzerine kısa bir inceleme https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0160412018312807

⭐️⭐️ Sınıflardaki CO2 Seviyeleri : Ortamların ve Alanların Kalitesini İyileştirmek İçin Hangi Eylemler Yapılmalı https://www.mdpi.com/2071-1050/16/19/8619

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Karaciğeriniz Hakkında Düşünün

🔶 Karaciğeriniz sessiz çalışır ama çok yorulursa size “ciltte sararma” ve “kronik yorgunluk” olarak fısıldar. Bu sinyaller fark edilmezse ciddi hastalıkların habercisi olabilir.


🔶 Her gün fast food yiyen birinin karaciğeri, ayda sadece birkaç kez alkol alan birininki kadar zorlanır. Yağ ve katkı maddeleri karaciğerde toksik yük oluşturur.


🔶 Sabahları ağızda acı tatla uyanmak, karaciğer safra akışının bozulduğunun erken göstergesi olabilir. Bunu ara ara yaşıyorsanız dikkate alın.


🔶 Karaciğerinizin 500’den fazla görevi vardır ama en çok bilinen görevlerinden biri: tüm zehirleri süzüp temizlemektir. Bu nedenle onun yorgun düşmesi tüm vücudu etkiler.


🔶 Günde 2 litreye yakın su içmek, karaciğerin toksinleri dışarı atmasını kolaylaştırır. Yeterince su içmeyenlerde yağlanma riski artar.


🔶 Alkol sadece sarhoş etmez, düzenli kullanımda karaciğer hücrelerini öldürür ve yerlerine bağ dokusu bırakır. Bu durum siroza giden yoldur.


🔶 Sabah aç karna 1 tatlı kaşığı zeytinyağı ve birkaç damla limon karışımı, karaciğerin safra üretimini nazikçe destekler. Ama mide hassasiyeti olanlar dikkatli kullanmalı.


🔶 Karaciğer hücreleri kendini yenileyebilir, ama yağlanma belli bir eşiği geçerse bu yeteneğini kaybeder. O noktadan sonra geri dönüş çok zor olur.


🔶 Gece geç saatlerde yemek yemek, karaciğerin gece detoksuna engel olur; çünkü sindirimle uğraşırken temizliğe vakit bulamaz.


🔶 Karaciğer yağlanmasının en yaygın sebebi alkol değil, yüksek şekerli ve rafine karbonhidrat ağırlıklı beslenmedir. Özellikle gazlı içecekler gizli bir düşmandır.


🔶 Karaciğeriniz toksinleri temizlemek için B12, folik asit ve demire ihtiyaç duyar. Bu yüzden kronik B12 eksikliği sadece sinir değil, karaciğer sağlığını da tehdit eder.


🔶 Aşırı parfüm ve kimyasal temizlik ürünlerine maruz kalmak, cilt yerine karaciğeri yorar; çünkü bu maddelerin çoğu vücutta karaciğer tarafından işlenir.


🔶 Karaciğeriniz hasta olsa bile uzun süre hiç belirti vermeyebilir; bu yüzden hekiminiz gerek gördüğünde yılda bir karaciğer enzim testleri (ALT, AST) yaptırmak önemlidir.


🔶 Sürekli uykusuzluk ve gece geç saatlere kadar ayakta kalmak, karaciğerin gece detoks zamanını bozar. Bu saatler genellikle 23:00–03:00 arasıdır.


🔶 Sigara içmiyorsanız bile pasif içicilikten aldığınız toksinlerin büyük kısmı karaciğerinize gider. Tütün dumanı sadece akciğeri değil, karaciğeri de bozar.


🔶 Turp, enginar ve pancar gibi sebzeler karaciğerin sevdiği “doğal destekçiler”dir. Haftada birkaç kez tüketmek büyük fayda sağlar.


🔶 Sürekli ilaç kullanımı (ağrı kesiciler dahil) karaciğerde birikim yaratabilir; bu yüzden hekim önerisi olmadan “ara sıra alınan” ilaçlar bile zararlı olabilir.


🔶 Vücudunuzda nedeni açıklanamayan kaşıntılar varsa, sebep cilt değil karaciğer olabilir. Özellikle safra akış bozukluklarında bu sık görülür.


🔶 Gün içinde düzenli hareket (yürüyüş gibi) karaciğer yağlanmasını azaltmada ilaçtan bile etkili olabilir. Hareketsizlik ise en sinsi risk faktörüdür.


🔶 Karaciğerin yorgun olduğu insanlar genellikle sabahları baş ağrısı, ağız kuruluğu ve halsizlikle uyanır. Bu sinyalleri ciddiye almak gerekir.


🔶 Karaciğer, vücuttaki toksinleri temizlerken adeta bir sünger gibi tüm zararlı maddeleri emer ama kendini sıkıp temizleyemez; bu işi siz yapmak zorundasınız.


🔶 Karaciğeriniz düzgün çalışmazsa ilaçlar sizi koruyamaz; çünkü yağ dengesi en çok karaciğere bağlıdır.


🔶 Her gün içilen 1 kutu meyve suyu, karaciğeri haftada bir gün içki içmek kadar zorlayabilir; çünkü fruktoz doğrudan karaciğerde işlenir ve yağlanmaya yol açar.


🔶 Ağız kokusu sadece mide ya da dişle ilgili değil; karaciğer safra salgısında sorun varsa da ortaya çıkabilir.


🔶 Karaciğeriniz sağlıksızsa, cilt renginiz zamanla “soluk gri” bir tona dönebilir; çünkü toksinler cilt yoluyla atılmaya çalışır.


🔶 Karaciğer yağlanması olan kişilerde kilo vermek daha zordur, çünkü enerji dengesi bozulmuştur. Diyetle birlikte karaciğeri destekleyen besinler alınmalıdır.


🔶 Her sabah aç karnına içilen ılık suya eklenen birkaç damla elma sirkesi, karaciğerin sindirim sıvılarını uyarır. Ama mide problemi olanlar dikkatli kullanmalıdır.


🔶 Karaciğeriniz günde 1.5 litre safra üretir; bu sıvı hem yağları sindirir hem de vücudu zehirlerden arındırır. Safra akışı bozulursa hem sindirim hem enerji düşer.


🔶 Bitkisel takviyeler masum değildir: bazı karaciğer dostu bitkiler (örneğin deve dikeni) dikkatli dozda alınmazsa faydadan çok zarar verebilir.


🔶 Kahve karaciğeri yormaz, aksine günde 2 fincan sade kahve karaciğer kanseri riskini düşürebilir. Ama şekerli veya kremalı içiliyorsa faydası kaybolur. Türk kahvesi ve filtre kahve tabi ki…


🔶 Karaciğeri en çok yoran alışkanlıklar: ara öğünler, akşam yemeğini geç saatlere bırakmak ve geceleri abur cubur tüketmektir.


🔶 Özellikle 40 yaş üstü bireylerde açıklanamayan kas ağrıları karaciğer kaynaklı olabilir. Nedeni: toksin birikimi vücut genelini etkiler.


🔶 Karaciğeriniz hastaysa zihniniz de bulanık çalışır. Bu duruma tıpta “hepatik ensefalopati” denir; toksinler beyine kadar ulaşır.


🔶 D Vitamini eksikliği, karaciğer yağlanmasının ilerlemesini hızlandırabilir. Bu nedenle sadece kemikler değil, karaciğer de güneşe ihtiyaç duyar.


🔶 Karaciğerin sağlıklı çalışması için magnezyum ve çinko gibi minerallere ihtiyaç vardır; bu yüzden kaliteli proteinler ve sebzelerden eksik kalmayın.


🔶 Lif oranı yüksek beslenmek, karaciğerin yükünü azaltır çünkü toksinlerin bağırsakta daha hızlı atılmasını sağlar. Kabızlık karaciğeri daha fazla çalıştırır.


🔶 Dışkı renginiz açık griye döndüyse, bu safra akışının bozulduğunun işareti olabilir ve karaciğer ciddi bir sinyal gönderiyor demektir.


🔶 Karaciğer hücreleri, 5-6 haftada bir yenilenebilir; ancak bu süreçte sağlıksız beslenme varsa yeni gelen hücreler de hasta olur.


🔶 Aşırı stres karaciğeri doğrudan etkiler; çünkü kortizol hormonunun fazlası, karaciğerin yağ depolama kapasitesini bozar. Stresli kişilerde yağlanma daha yaygındır.


🔶 Karaciğeriniz size düşman değil, tam zamanlı çalışan sadık bir işçidir; ona destek olmazsanız sessizce çalışmayı bırakabilir.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Futbolcuların Bacakları Niye Eğri – Küçük Gençlere

🏫 🏫 🏫
Sihirli Kapı

Bir sabah, 4-A sınıfında öğrenciler neşeyle derslerini dinliyorlardı. Hatice Öğretmen, sınıfa gülümseyerek döndü:

Hatice Öğretmen: “Çocuklar, bugün vücudumuzun yapısı hakkında konuşacağız. Sorusu olan var mı?”

Bora elini hızla kaldırdı:

Bora: “Öğretmenim, futbol oynayanların bacakları neden yamuk olur? Televizyonda bazı futbolcuların bacakları çok eğri görünüyor.”

Sınıf bir anda sessizleşti. Herkes merakla Hatice Öğretmen’in cevabını bekliyordu. O ise gülümsedi, parmağını şıklattı ve sınıfın ortasında sihirli bir kapı belirdi.

Hatice Öğretmen: “Haydi bakalım, beni takip edin. Bu sorunun cevabını sihirli bilim evreninde birlikte keşfedeceğiz!”

🌟 🌟 🌟
Sihirli Bilim Evrenine Yolculuk

Öğrenciler, merakla sihirli kapıdan geçtiler ve kendilerini dev bir spor salonunun ortasında buldular. Etraflarında hologramlarla çevrili bir alan vardı. Birden, beyaz önlüklü, gözlüklü ve neşeli yaşlı bir adam belirdi.

Yaşlı Adam: “Hoş geldiniz çocuklar! Ben Profesör Sporbilim. Bugün sizlere futbolcuların bacak yapısının neden farklı olduğunu anlatacağım.”

🦵 🦵 🦵
Bacak Yapısının Sırları

Profesör, bir hologram açtı. Ekranda, bir futbolcunun iskelet sistemi detaylı bir şekilde gösteriliyordu.

Profesör Sporbilim: “Futbolcuların bacak yapısındaki farklılıkların birkaç nedeni vardır. Öncelikle, sürekli antrenman ve maçlar sırasında bacak kasları ve kemikleri belirli bir şekilde gelişir. Özellikle diz eklemi, sürekli tekrarlanan hareketlerle zamanla şekil değişikliğine uğrayabilir.”

Bora: “Yani çok futbol oynamak bacakları eğri mi yapar?”

Profesör Sporbilim: “Tam olarak değil, Bora. Ancak, sürekli aynı hareketlerin tekrarı ve aşırı yüklenme, diz ekleminde iç kısımlarda daha fazla baskıya neden olabilir. Bu da zamanla ‘genu varum’ yani halk arasında ‘parantez bacak’ olarak bilinen duruma yol açabilir.”

🧬 🧬 🧬
Genetik ve Diğer Faktörler

Mehmet Han: “Peki bu sadece futbolculara mı olur?”

Profesör Sporbilim: “Hayır Mehmet Han. Genetik faktörler, D vitamini eksikliği, raşitizm gibi hastalıklar da bacak yapısında eğriliklere neden olabilir. Ancak, futbolcularda bu durum daha belirgin olabilir çünkü bacaklarına daha fazla yük biner.”

⚽ ⚽ ⚽
Futbol ve Bacaklardaki Değişim

Sihirli bilim evreninde, Profesör Sporbilim öğrencilere doğru döndü. Elindeki sihirli tablet kalemi ile havaya dokundu ve bir futbol sahası hologramı açtı. Sahada bir futbolcu ısınma yapıyor, koşuyor, top sürüyor ve şut çekiyordu.

Profesör Sporbilim:
“Çocuklar, şimdi size çok ilginç bir şey göstereceğim. Dikkatlice izleyin…”

Futbolcu, önce düz bir çizgide koşmaya başladı. Sonra hızlıca durup yön değiştirdi. Sonra birden hızlandı, topu sürdü ve topa sert bir şut çekti. Aynı hareketleri defalarca yaptı.

Profesör Sporbilim:
“İşte bu hareketler, futbolun temelidir. Ama bu kadar çok tekrar edildiğinde, vücudun bazı bölgelerine daha fazla yük biner. Özellikle de dizlerin iç kısmına!”

Bora:
“Dizlerin iç kısmı mı? O nasıl oluyor?”

Profesör Sporbilim:
“Şöyle düşün Bora. Sen her gün bir sopayı hep aynı yöne doğru eğmeye çalışırsan, zamanla o sopa o yöne doğru bükülür, değil mi?”

Bora (gözleri büyüyerek):
“Evet! Eğilir!”

Profesör Sporbilim:
“İşte futbolcuların bacakları da benzer bir şekilde çalışır. Futbolda yapılan ani duruşlar, sert şutlar, koşarken sürekli yön değiştirme gibi hareketler, dizin iç tarafına baskı yapar. Bu baskı, kemiklerin gelişim döneminde daha etkilidir. Yani büyüme çağında futbol oynayan biri, dikkat etmezse zamanla dizleri dışa doğru eğilmeye başlar. Bu duruma ‘genu varum’ yani parantez bacak denir.”

Mehmet Han:
“Yani bacakları bu yüzden eğri gibi görünüyor!”

Profesör Sporbilim:
“Aynen öyle Mehmet Han! Özellikle de küçük yaşlarda çok yoğun futbol oynayan, ama yeterince dinlenmeyen ve vücut dengesini koruyacak egzersizleri yapmayan kişilerde bu daha sık görülür.”

🦵 🦵 🦵
Kaslar, Kemikler ve Denge Oyunu

Profesör bir başka hologram açtı. Bu kez bir futbolcunun iç ve dış bacak kasları gösteriliyordu. Kaslar çalışırken renk değiştiriyordu.

Profesör Sporbilim:
“Bakın, bu kaslar bacağımızı dengede tutar. Ama futbol oynarken, bazı kaslar diğerlerinden çok daha fazla çalışır. Örneğin, dizin iç kısmındaki kaslar aşırı yük alırsa zamanla yorgun düşer, dış kısmı ise güçlü kalabilir. Bu dengesizlik de bacağın şeklini etkileyebilir.”

Mehmet:
“Ama bu tehlikeli değil mi? O zaman futbol oynamamalı mıyız?”

Profesör Sporbilim (gülümseyerek):
“Hayır hayır, futbol harika bir spordur! Sadece doğru şekilde yapılmazsa bazı sorunlara yol açabilir. Bu yüzden profesyonel futbolcular özel egzersizler yapar, fizyoterapistlerle çalışır, her iki bacak kasını da dengeli geliştirir.”

Hatice Öğretmen:
“Yani dengeli çalışmazsak, bacaklarımızın şekli değişebilir. Ama doğru antrenman ve dinlenmeyle bunu önleyebiliriz.”

Profesör Sporbilim:
“Harika özetlediniz öğretmenim! Ve unutmayın çocuklar:
Kaslarınızın sadece bir kısmını çalıştırmak, vücudunuzu dengesiz bir şekilde geliştirmek demektir. Ama her kas grubuna eşit önem verirseniz, bacaklarınız hem güçlü hem de düz kalır.”

📝 📝 📝
Profesörün Altın Tavsiyeleri

Profesör Sporbilim, sihirli tahtaya 5 maddelik bir liste yazdı. Her maddenin yanında sevimli bir ikon vardı:

  1. ⚽ Dengeli Antrenman Yap!
    – Hem sağ hem sol bacağını hem iç hem dış hem ön hem de arka kas gruplarını dengeli çalıştır.
  2. 🧘 Esnemeyi Unutma!
    – Kaslar sıkışırsa kemikleri çekebilir.
  3. 🍎 İyi Beslen!
    – D vitamini ve kalsiyum, kemik sağlığı için çok önemlidir. Kalsiyum için bol yeşil yapraklı sebze yemelisiiniz
  4. 😴 Yeterince Dinlen!
    – Vücut gelişimi uykuda tamamlanır.
  5. 💪 Her Kas Grubunu Çalıştır!
    – Sadece topa vuran bacağı değil, destek bacağını da güçlendir!
🎉 🎉 🎉
Sürpriz Ziyaretçi – Efsane Futbolcu

Tam o sırada Hatice Öğretmen parmağını şıklattı ve sihirli kapıdan bir başka kişi girdi. Bu, herkesin televizyondan tanıdığı efsane futbolcu Lionel Messi’ydi!

Lionel Messi:

“Hey guys! When I was younger, I also had a bit of a curve in my knees. But thanks to my physiotherapist, I was able to strengthen my legs in a balanced way. Now I have strong and healthy legs!”
Merhaba gençler! Ben de küçükken dizlerimde biraz eğrilik yaşamıştım. Ama fizyoterapistim sayesinde bacaklarımı dengeli şekilde güçlendirdim. Şimdi hem güçlü, hem sağlıklı bacaklara sahibim!”

Öğrenciler (hep bir ağızdan):
“Vaaayyyy!”

Lionel Messi:

“If you train carefully, you can become a great football player and protect your legs at the same time.”
“Siz de dikkatli antrenman yaparsanız hem süper futbolcu olabilir hem de bacaklarınızı koruyabilirsiniz.”

Sonra Lionel Messi’ Hatice Öğretmenden izin istedi ve geldiği gibi sihirli kapıdan geri döndü..

🎬 🎬 🎬
Dönüş Zamanı

Hatice Öğretmen gülümsedi ve öğrencilere döndü:

Hatice Öğretmen:
“Şimdi ilk olarak Porfesör’e teşekkür edelim ve sonra öğrendiklerimizi düşünerek geri dönelim. Bu bilgiler sadece futbol için değil, tüm hayatınız için önemli.”

Sınıf, hep bir ağızdan Profesör Sporbilim‘ e teşekkür etti. Sihirli kapıdan geçip tekrar kendi okullarına dönerken Bora kendi kendine mırıldandı:

Bora:
“Artık sadece şut çekmekle yetinmeyeceğim… Esneyeceğim, dinleneceğim ve her iki bacağımı da çalıştıracağım!”

🧠 🧠 🧠
Öğrenilen Dersler

Hatice Öğretmen, 4-A sınıfı öğrencilerine:

Hatice Öğretmen: “Gördüğünüz gibi çocuklar, vücudumuzun yapısı birçok faktöre bağlı olarak değişebilir. Spor yaparken dikkatli olmak, doğru teknikleri öğrenmek ve sağlığımıza dikkat etmek çok önemlidir.”

Bora: “Teşekkür ederim öğretmenim! Artık futbolcuların bacaklarının neden farklı olduğunu anlıyorum.”

Dr. Mustafa KEBAT

Sayın okuyucu,

Yukarıda yer alan hikaye firmalarımız Tetkik OSGB – Tetkik Danışmanlık tarafından sosyal sorumluluğumuz olan çocuklarımızı bilgilendirmek, okumaya, çalışmaya, doğal hayata heveslendirmek ülkemize ve geleceğimize yararlı bireyler olabilmelerine katkı sağlamak maksadı ile yayınlanmıştır.

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz. Varsa hatalarımızı bildirmeniz daha faydalı olmamıza desteğiniz bizim için çok değerli.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Kan Akışımı Hızlandırmak İçin En Etkili Besinler

Kan akışını hızlandırmak için en etkili besinleri düzenli ve pratik şekilde tüketmek, kalp-damar sağlığınızı destekler ve genel yaşam kalitenizi artırır.

İşte bu besinleri günlük rutininize kolayca dahil etmeniz için öneriler:

Sarımsak: Sabahları aç karnına 1-2 diş taze sarımsak çiğ olarak ya da yemeklerinize doğranmış şekilde ekleyebilirsiniz. Sarımsağın kokusunu azaltmak için yoğurt veya limonla tüketmek faydalıdır.

Nar: Taze nar meyvesini ara öğünlerde atıştırabilir veya nar suyu olarak günde 1 su bardağı tüketebilirsiniz. Kahvaltıda yoğurt veya smoothie içine eklemek de lezzetli bir seçenektir.

Yağlı Balıklar (Somon, Uskumru, Ton Balığı): Haftada en az 2 kez ızgara, fırın veya buğulama şeklinde pişirerek sofralarınıza dahil edin. Konserve ton balığı da pratik bir alternatiftir.

Zencefil: Taze zencefili rendeleyip sıcak suya ekleyerek çay şeklinde tüketebilirsiniz. Gün içinde 1-2 bardak zencefil çayı içmek kan dolaşımını destekler.

Zerdeçal: Yemeklerinize toz veya taze zerdeçal ekleyebilir, süt veya bitki çayları ile karıştırarak içebilirsiniz. Günde yarım çay kaşığı zerdeçal tozu yeterlidir.

Yeşil Yapraklı Sebzeler (Ispanak, Karalahana, Çin Lahanası): Salatalarınıza, çorbalarınıza veya sebze yemeklerinize bolca ekleyin. Haftada birkaç kez taze veya hafif pişmiş olarak tüketmek önerilir.

Kırmızı Üzüm: Taze üzüm olarak ara öğünlerde yiyebilir veya kuru üzüm, üzüm suyu şeklinde tüketebilirsiniz. Özellikle varis problemi olanlar için faydalıdır.

Kırmızı Biber (Acı Biber): Yemeklerinize taze veya kurutulmuş acı biber ekleyerek kan dolaşımınızı destekleyebilirsiniz. Baharat olarak kullanımı kolaydır.

Soğan: Günlük yemeklerde soğan kullanımı hem lezzet katar hem de damar sağlığını destekler. Salatalarda çiğ, yemeklerde pişmiş olarak tercih edilebilir.

Bitter Çikolata: Günlük 20-30 gram, en az %70 kakao içeren bitter çikolata tüketimi kan akışını iyileştirir ve kalp sağlığını destekler.

Turunçgiller (Limon, Portakal): Kahvaltıda taze sıkılmış meyve suyu olarak veya yemeklerde limon suyu kullanarak tüketebilirsiniz. Günde 1-2 porsiyon meyve yeterlidir.

Bu besinleri düzenli ve dengeli şekilde tüketmek için:

  • Haftalık yemek planı yaparak balık, sebze ve meyveleri dengeli dağıtın.
  • Çay ve kahve yerine yeşil çay veya zencefil çayı gibi alternatifler tercih edin.
  • Atıştırmalık olarak ceviz, kuru meyve ve taze meyve tüketin.
  • Yemeklerinizi baharatlandırırken zerdeçal, kırmızı biber gibi kan dolaşımını destekleyen baharatları kullanın.

Unutmayın, sağlıklı beslenmenin yanı sıra düzenli egzersiz yapmak, sigaradan uzak durmak ve yeterli su tüketmek de kan dolaşımını olumlu etkiler. Bu basit alışkanlıklarla kalp-damar sağlığınızı güçlendirebilir ve kendinizi daha enerjik hissedebilirsiniz.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Kalp Damar Sisteminiz İçin Muhteşem Sarımsak https://tetkik.com.tr/2025/05/09/muhtesem-sarimsak/

⭐️⭐️ K Vitamini https://tetkik.com.tr/2025/02/15/22042/

⭐️⭐️ Pıhtı – Kan Sulandırıcı https://tetkik.com.tr/2024/10/31/13845/

⭐️⭐️ Uyku Sorununuza Zerdaçal Keyfi https://tetkik.com.tr/2025/04/13/24343/

⭐️⭐️ Biyokimya, Pıhtılaşma Faktörleri https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK507850/

⭐️⭐️ Endotel hücreleri ve pıhtılaşma https://link.springer.com/article/10.1007/s00441-021-03471-2

⭐️⭐️ Enfeksiyon ve inflamasyon ve pıhtılaşma sistemi https://academic.oup.com/cardiovascres/article/60/1/26/321951

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Hesperdin https://tetkik.com.tr/2024/09/23/hesperidin-p-vitamini/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla