Yangın Kapılarında Ülkelere Göre Standart Farklılıkları ve İSG Açısından Teknik Değerlendirme

Yangın güvenliği, yalnızca yapı güvenliğiyle sınırlı olmayan; aynı zamanda yaşam güvenliği, iş sağlığı ve iş sürekliliği açısından kritik bir bileşen olarak değerlendirilmelidir. Bu bağlamda, yangın kapıları gibi pasif yangın önlemleri, can ve mal güvenliğini doğrudan etkileyen, teknik şartnamelerle uyumlu olarak tasarlanması ve uygulanması gereken temel yapılardır.

Türkiye’de 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve buna bağlı olarak yayımlanan Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik, İşyeri Bina ve Eklentilerinde Alınacak Sağlık ve Güvenlik Önlemlerine İlişkin Yönetmelik gibi düzenlemeler, işyerlerinde yangın riskine karşı koruyucu önlemlerin alınmasını zorunlu kılmaktadır. Ayrıca, TS EN 1634-1, TS EN 13501-2 ve TS 12655 standartları, Türkiye’de yangın kapısı üretimi, test edilmesi ve kullanımına ilişkin teknik kriterleri tanımlayan temel referans normlardır.

Bu kısa makalede farklı ülkelerdeki yangın kapısı standartlarını karşılaştırmalı olarak ele alarak; Ulusal. mevzuatımızın uluslararası uygulamalarla hangi yönlerden örtüştüğü veya ayrıştığını teknik açıdan değerlendirmeye çalıştım. Aynı zamanda yangın kapılarının seçimi, kurulumu ve denetiminin iş sağlığı ve güvenliği çerçevesinde nasıl ele alınması gerektiğine dair ilgililere – firma yetkililerine bir bakış açısı da sunmaya çalıştım.

🔥 🔥 🔥

Yangın Kapısı Nedir ve Neden Kritik Bir Unsurdur?

Yangın kapısı, yangın durumunda dumanın ve alevin yayılmasını belirli bir süre engellemek için özel olarak tasarlanmış, duman sızdırmazlığı ve ısı dayanımı testlerinden geçmiş, kaçış yollarını güvence altına alan kritik bir güvenlik ekipmanıdır.
İş yerlerinde, özellikle de çok katlı binalarda, fabrikalarda ve kalabalık ofislerde yangın kapıları, çalışanların güvenli tahliyesi için hayati bir bileşendir.

Ancak ülkelere göre yangın kapısı standartları, malzeme kalitesinden montaj tekniğine, test yöntemlerinden sertifikasyon sürecine kadar önemli farklılıklar gösterebilmektedir.

Bu farklar, iş sağlığı ve güvenliği politikalarını doğrudan etkilemektedir.

🌍 🌍 🌍

Ülkelere Göre Yangın Kapısı Standartları – Teknik Kıyaslama

Ülke / BölgeStandart KoduDayanım SüresiTest YöntemiSertifikasyon KurumuÖne Çıkan Unsurlar
Avrupa (EU)EN 1634-1 / EN 13501-230, 60, 90, 120 dkTam duman, alev, sıcaklık testleriCE Sertifikası / Notified BodyDuman sızdırmazlığına özel vurgu yapılır.
ABDNFPA 80 / UL 10C20, 45, 60, 90, 180 dkPozitif basınç altında test edilirUnderwriters Laboratories (UL), IntertekAlev dayanımından çok kaçış süresi ön plandadır.
İngiltereBS 476-2230, 60, 90 dkİngiliz Yangın Tüneli TestiBSI, BRE GlobalHızlı montaj ve tahliye verimliliği önceliklidir.
TürkiyeTS EN 1634-1 / TS 1265530, 60, 90 dkAvrupa ile uyumlu testlerTSE / Akredite KurumlarCE Uyumlu sistemler kullanılmaktadır.
AvustralyaAS 1905.1 / AS 1530.430–240 dkYüksek sıcaklıkta kademeli testlerSAI Global / CSIROYangına maruz kalan tarafın çökme anı analiz edilir.
KanadaCAN/ULC-S10420–180 dkUL benzeri testlerULC StandardsYalıtım özellikleri ön plandadır.

🧯 🧯 🧯

İş Sağlığı ve Güvenliği Açısından Standartların Etkileri

Avrupa Standartları (EN 1634-1, EN 13501-2)

Avantaj: Duman sızdırmazlık sınıfları (Sa, S200) ile çalışanların dumandan boğulma riskine karşı korunması ön plandadır. Bu, özellikle ofis yapılarında panik anında yön kaybını azaltır.

İSG Açısından: Dumanın geçişini engelleyen yapı sayesinde, tahliye süresinin uzaması durumunda dahi personel güvenliği sağlanabilir. Yangın tatbikatlarında kaçış rotaları daha etkili olur.

🧯 🧯 🧯

ABD Standartları (NFPA 80 / UL 10C)

Avantaj: Pozitif basınç testi, yangın anında kapının ne kadar iyi sızdırmazlık sağladığını ölçer. Kapıların açılış yönleri, menteşe sistemleri dahil değerlendirilir.

İSG Açısından: Kaçış yollarının sürekliliği ve yönlendirme sistemi ile entegrasyonu yüksek seviyededir. Kritik tesislerde (örneğin petrol rafinerileri) yüksek performanslı tahliye sistemleri desteklenir.

🧯 🧯 🧯

Türkiye’deki Uygulama (TS EN 1634-1 / TSE Uyumlu Sistemler)

Türkiye, Avrupa standardizasyonu ile paralel bir sistem uygulamakla birlikte, uygulayıcı firmaların kalifikasyonu kritik bir farklılık noktasıdır.

İSG Açısından: Teoride CE belgeli ürün kullanılsa da, montaj hataları ve denetim eksiklikleri nedeniyle kapılar işlevsizleşebilir. Bu da çalışanlar için sahte güvenlik hissi yaratabilir.

🧯 🧯 🧯

❗ İleri Seviye Uygulamalar (Avustralya, Kanada)

Bu ülkelerde kapıların çökme süresi, kapı ile duvar birleşim yerlerinin tepkimesi gibi mikro detaylar analiz edilir.

İSG Açısından: Özellikle endüstriyel tesislerde, kimyasal dumanlara karşı yalıtım performansı ön plandadır. Bu, toksik gaz maruziyeti riskini minimize eder.

Yangın Kapısı Bir Yapı Öğesi Değil, Bir Yaşam Hattıdır.

🔍 🔍 🔍

Kritik Farklılıkların Neden Olduğu Riskler ve Örnekler

🧯 🧯 🧯

🔸 Duman Sızdırmazlığı Olmayan Kapılar (ABD’de 20 dk sınıfında yaygın)

Sorun:
Yangın başlamadan önce yayılan duman, tahliye sürecinin baş aktörüdür. Duman sızdırmazlığı olmayan iç kapılar, yangın çıkmadan önce bile dumanın yaşam alanlarına geçmesine sebep olur. Bu durum tahliye gecikmelerine, yön kaybına ve boğulma riskine neden olur.

Mevzuat Notu (NFPA & EN):

  • NFPA 105 ve EN 1634-3, kapılarda duman sızdırmazlığını test eden ve belgeleyen standartlardır.
  • “20 dakikalık yangına dayanımlı” kapılar ABD’de yaygındır ancak yalnızca yangına dayanıklılık, dumanı önleme konusunda yeterli değildir. Duman contası ve uygun kilitlenme mekanizmaları gereklidir.

İSG Açısından Risk:

  • Duman tahliyesi eğitimi olmayan çalışanlar, birkaç dakikada panikle yönünü kaybeder.
  • İlk 5 dakika, duman kaynaklı yaralanmaların ve ölümlerin çoğunun yaşandığı kritik süredir.
  • Hatalı mimari planlamalarda, dumanla dolu koridorlar çıkışı tamamen engeller.

Yorum:
Duman sızdırmazlığı, çoğu zaman yangın kapısı kadar kritik önemdedir. Özellikle ofis katları gibi çoklu geçiş alanlarında, ilk kaçış rotasını güvence altına almazsanız, yangına değil dumana yenilirsiniz. Türkiye’de bu farkındalık oldukça düşüktür.

🔸 Montaj Kalitesi Eksik Kapılar (Türkiye’de sık görülen bir durum)

Sorun:
CE belgeli yangın kapıları, montaj hataları nedeniyle koruma fonksiyonunu kaybedebilir. Genellikle şu hatalar yapılır:

  • Kapı çerçevesi uygun sabitlenmemiştir.
  • Yangın contaları eksiktir ya da yanlış konumlandırılmıştır.
  • Kapının menteşe-pivot montajında deformasyon vardır.

Mevzuat Notu:

  • EN 16034, yangına dayanıklı dış kapılar için performans ve montaj koşullarını düzenler.
  • Kapı, belgeliyse bile montajı sertifikalı kişi veya ekip tarafından yapılmalıdır.
  • Türkiye’de montaj sonrası kontrol ve belgelendirme kültürü çok zayıftır.

İSG Açısından Risk:

  • Duman dedektörü çalışsa da kapı, alevin yayılmasını engelleyemez.
  • Kapıların yıllık kontrol ve bakım kayıtları genellikle tutulmaz (İSG dosyalarında bu eksik görülür).
  • Yangın sırasında çalışanlar, “yangın kapısı olduğu için güvenli” zannettikleri kapının açılmaması ya da işlevsiz kalması nedeniyle büyük tehlikeye girer.

Yorum:
Yangın kapısı, yalnızca “görünüşte” bir kapı değil; doğru monte edilmezse hiçbir anlamı olmayan bir yangın güvenlik sistemidir. CE belgesi varsa da montaj hataları bu belgeyi geçersiz kılar. Özellikle taşeron sisteminin yaygın olduğu küçük ve orta ölçekli sanayi tesislerinde bu durum çok sık yaşanır.

🔸 Küçük Endüstriyel İşletmelerde Yangın Kapısı Yerine Basit Demir Kapı Kullanımı

Sorun:
Endüstriyel atölye, marangozhane, tamirhane gibi küçük işletmelerde yangın çıkış noktalarında EN 1634 onaylı yangın kapısı yerine sıradan demir veya sac kapılar tercih edilir.

Bunlar:

  • Isı karşısında genleşip kilitlenir.
  • Duman ve alevi sızdırır.
  • “Panik bar” (kaçış anında açmayı kolaylaştıran kol sistemi) içermez.

Mevzuat Notu:

  • Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik, (Türkiye), toplu kullanım alanları ve sanayi yapılarında yangın çıkış kapılarının EN 1634-1 uyumlu olması gerektiğini belirtir.
  • Panik bar, dışa açılma, dumandan korunma bu yönetmelikte açıkça zorunlu tutulmuştur.

İSG Açısından Risk:

  • Yangın anında çalışan kapıyı açamaz, içeride sıkışır.
  • Psikolojik panik ortamında kaçış rotasının “yanlış kapı” olması ölümlere neden olur.
  • Bu tür kapılar genellikle kilitli veya istif malzemeleriyle kapanmış durumdadır (çoğu denetimde tespit edilir).

Yorum:
Küçük işletmelerde “çıkış kapısı var” algısı, “yangın çıkış kapısı var” algısıyla karıştırılır. Sıradan demir kapılar, yangın kapısı değildir. Özellikle psikolojik panik ve karbondioksit birikimi etkisiyle birlikte bu kapılar birer tuzağa dönüşebilir.

📌 📌 📌
Değerlendirme

🔎 Bu üç durum arasındaki ortak riskler:

  • Yanıltıcı güven hissi: Kapı varsa güvendeyiz algısı.
  • Gizli ihmaller: Bakım, kontrol ve uygunluk belgelerinin eksikliği.
  • İletişim eksikliği: Çalışanlara gerçek yangın davranışı eğitiminin verilmemesi.
  • Yön kaybı ve panik: Yangın planı okunmamış, kapılar tanınmıyor, kaçış bilinmiyor.

🛠️ 🛠️ 🛠️

İş Güvenliği Değerlendirmesi İçin Teknik Tavsiyeler

  1. Yangın Kapısı Seçiminde
    • EN veya UL belgeli olmasına veya ikisini birden karşılayan hibrit ürünleri tercih edin.
    • Sadece kapı değil, kasa, menteşe ve kilit sisteminin de sertifikalı olduğuna dikkat edin.
  2. Montaj ve Uygulamada
    • Sertifikalı montaj firmalarıyla çalışın.
    • Yıllık test ve bakım takvimi oluşturun.
    • Kapıların üzerine yangın dayanım süresi ve sertifika kodu etiketlenmiş olmalı.
  3. Çalışan Farkındalığı Açısından
    • Yangın kapılarının önüne masa, koltuk gibi engeller konulmaması için sürekli uyarı yapın.
    • Kapıların açık tutulmaması için manyetik kilit sistemleri kurun.

Standartlar Hayat Kurtarır, Uygulama Sorumluluktur

Yangın, etkisi itibariyle yalnızca dakikalar içinde büyük can ve mal kayıplarına neden olabilen, çok yönlü ve yıkıcı bir tehlikedir. Bu tehdide karşı pasif güvenlik sistemlerinin —özellikle yangın kapılarının— doğru seçimi, montajı ve sürdürülebilir şekilde denetlenmesi, mevzuatla sınırlı kalmamalı; teknik yeterlilik ve uygulama disipliniyle desteklenmelidir.

Bir Yangın Kapısı, Ya Yaşatır Ya da Geciktirir.

Bu nedenle ülkesel farklılıklar ne olursa olsun, en yüksek standardı uygulamak, İSG’nin omurgasıdır.

Ülkemizde yürürlükte olan Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik, yangın kapılarına ilişkin temel hükümleri barındırsa da uygulamada görülen hatalar, mevzuata uygun ürünlerin yetkisiz kişilerce monte edilmesi, periyodik kontrollerin yapılmaması ve teknik şartnamelerin sahada karşılık bulmaması gibi sorunlar, iş sağlığı ve güvenliği açısından önemli zafiyetler doğurmaktadır.

Uluslararası standartlarla kıyaslandığında; Ülkemizin teknik altyapısı yeterli olmakla birlikte, uygulamada denetim, belgelendirme ve çalışan farkındalığı açısından gelişime ihtiyaç duyulan alanlar olduğu aşikardır. Bu nedenle, yangın kapılarını yalnızca bir yapı bileşeni değil, bir yaşam koruma mekanizması olarak gören bir anlayışın kurumsallaşması elzemdir.

İş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, teknik personel ve işverenler bu konuda sorumluluk almalı; yasal yükümlülüklerin ötesinde, teknik doğruluk ve insan hayatını önceleyen bir refleksle hareket etmelidir. Unutulmamalıdır ki bir yangın kapısı doğru tasarlandığında hayat kurtarır; ihmal edildiğinde ise tehlikeyi katlar.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

İlgili Mevzuat Arayanlar Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=200712937&MevzuatTur=21&MevzuatTertip=5

⭐️⭐️ National Fire Protection Association (NFPA) https://www.nfpa.org/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️

Daha Fazla

Proteini Hayvansal mı Bitkisel mi Alalım?

Günümüzde sağlıklı beslenme yalnızca kilo kontrolü ya da estetik bir hedef olmaktan çıktı; yaşam kalitesi, dayanıklılık ve iş performansının ayrılmaz bir parçası haline geldi. Özellikle fiziksel efor gerektiren işler, yoğun zihinsel performans ya da uzun süreli dikkat gerektiren görevler, vücudun doğru proteinlerle desteklenmesini zorunlu kılıyor.

Peki, bu proteini nereden almalıyız?

Et mi, mercimek mi?

Yumurta mı, kinoa mı?

Halk arasında sıkça tartışılan ve zaman zaman yanlış bilgilere dayalı seçimlere neden olan proteini hayvansal mı bitkisel mi almalıyız, sorusununa bilimsel veriler ışığında sizler için karşılaştırıyorum. Amacım, karmaşık terimlerle kafa karıştırmak değil; sade, net ve doğru bilgilerle herkesin sağlıklı tercihler yapmasını sağlamak.

Hayvansal ve Bitkisel Proteinlerin Karşılaştırma Tablosu
KriterHayvansal ProteinBitkisel Protein
KaynaklarEt, tavuk, balık, yumurta, süt, peynirBaklagiller (mercimek, nohut, fasulye), soya, kinoa, kuruyemişler
Amino Asit ProfiliTam protein: Tüm 9 esansiyel aminoasidi içerirÇoğu eksik protein: Tek başına bazı esansiyel aminoasitlerden yoksundur (örn. metiyonin, lizin)
Protein Kalitesi (PDCAAS skoru)Yüksek (genellikle 0.9–1.0 arası)Değişken (örneğin soya: 1.0, buğday: 0.4–0.5)
Sindirim Kolaylığı (Biyoyararlanım)Yüksek – Sindirimi kolaydırGenelde daha düşük – Lif ve antinutrientler emilimi azaltabilir
Biyoaktif BileşiklerKreatin, B12 vitamini, demir (heme form), çinkoFitokimyasallar, lif, antioksidanlar (polifenoller)
B12 Vitamini İçeriğiYüksek – sadece hayvansal kaynaklarda bulunurYok – Veganlar dışarıdan takviye almalıdır
Demir FormuHeme demir – Emilimi yüksektirNon-heme demir – Emilimi düşüktür (C vitamini ile desteklenmeli)
Lif İçeriğiYokturYüksektir – Sindirim sağlığına katkı sağlar
Kolesterol İçeriğiVardır (özellikle kırmızı et, yumurta sarısı)Yoktur – Kalp sağlığı için avantajlı olabilir
Doymuş Yağ İçeriğiGenellikle yüksekGenellikle düşüktür
Sürdürülebilirlik / Karbon Ayak İziYüksek çevresel maliyet – Su ve yem tüketimi fazladırDüşük çevresel etki – Tarım kaynaklıdır
Fiyat / EkonomiklikDaha pahalı (özellikle kırmızı et)Genellikle daha ucuz
Alerji RiskiSüt ve yumurta alerjen olabilirSoya, yer fıstığı, gluten içeren tahıllar alerjen olabilir
Vegan/Tercih UyumuVeganlar için uygun değildirVeganlar için uygundur
Kas Gelişimi Üzerine EtkiKas sentezini daha etkili tetiklerEtkili olabilir ancak daha yüksek miktarlarda tüketilmelidir
Yüksek Protein İçeriği (g/100g)Tavuk: ~27g
Yumurta: ~13g
Peynir: ~25g
Mercimek: ~9g
Soya: ~36g
Kinoa: ~14g (pişmemiş)
Emilimde Engelleyici FaktörlerYokFitik asit, tanen gibi emilimi zorlaştırıcı antinutrientler içerir
Antioksidan DeğeriDüşükGenellikle yüksektir (özellikle baklagiller ve tohumlar)
Yemekle Kullanım ÇeşitliliğiAz pişirme süresi – Yüksek lezzet potansiyeliDaha fazla hazırlık gerekebilir; baharat ve teknik uyum gerekir
Örnek Tüketim TavsiyesiGünde 1–2 porsiyon (100–150g et/yumurta/süt ürünü)Günde 2–3 porsiyon baklagil veya 1 kase kinoa/karışık tahıl

Kısa Değerlendirme
AlanHangisi Üstün?Açıklama
Kas gelişimi ve tam amino asit✅ Hayvansal ProteinKas sentezi için ideal yapıdadır
Kalp sağlığı ve lif katkısı✅ Bitkisel ProteinKolesterol içermez, lif oranı yüksektir
Sindirim ve emilim✅ Hayvansal ProteinAminoasitler daha kolay emilir
Sürdürülebilirlik✅ Bitkisel ProteinÇevresel etki düşüktür
Vitamin içeriği (B12, heme demir)✅ Hayvansal ProteinVücut için gerekli mikrobesinlerde daha zengindir
💬 💬 💬
Sonuç

Hayvansal proteinler, özellikle fiziksel işlerde kas sentezi, onarım ve hızlı refleks için çok etkili kaynaklardır.

Bitkisel proteinler, lif ve antioksidanlarla genel sağlığa büyük katkı sağlar, ancak kas gelişimi ve esansiyel aminoasit dengesi için çeşitlilik şarttır (örneğin mercimek + pirinç kombinasyonu). Bitkisel proteinlerin kas gelişimi üzerindeki etkisi, yeterli miktarda ve çeşitlendirilmiş tüketimle, özellikle lösin açısından zenginleştirildiğinde, hayvansal proteinlere yakın düzeye gelebilir. Ancak genel olarak hayvansal proteinlerin kas onarımı ve büyümesinde daha etkili olduğu kabul edilir

İdeal beslenme için her iki kaynaktan dengeli faydalanmak, sağlık, performans ve çevresel sürdürülebilirlik açısından en doğru yaklaşımdır.

Protein, yalnızca kas yapmak için değil; vücudu onarmak, bağışıklığı güçlendirmek, zihni açık tutmak ve iş kazalarını önlemek için de vazgeçilmezdir. Ancak hangi proteinin, hangi durumda daha faydalı olduğunu bilmeden yapılan seçimler, bazen yarardan çok zarar getirebilir.

Hayvansal proteinler kas sentezinde daha etkili olabilirken, bitkisel proteinler uzun vadede kalp sağlığı ve sindirim sistemi için avantaj sağlayabilir. Anahtar nokta; bu iki kaynak arasında dengeli, bilinçli ve ihtiyaca uygun bir seçim yapabilmektir.

Unutmayalım: Sağlıklı bir beden, güvenli bir iş yaşamının temelidir. Bilgiyle beslenen her tabak, geleceğe yapılan güçlü bir yatırımdır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Yaşlılar İçin Protein Gereksinimleri ve Önerileri: Bir İnceleme https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC4555150/

⭐️⭐️ İnsanlarda diyet protein alımı sorunlarının gözden geçirilmesi https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/16779921/

⭐️⭐️ Vejetaryen Diyetlerde Diyet Proteini ve Amino Asitler—Bir İnceleme https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC6893534/

⭐️⭐️ Protein Eksikliği Anemisi https://link.springer.com/chapter/10.1007/978-1-4615-7308-1_21

⭐️⭐️ Protein zamanlamasının kas gücü ve hipertrofisi üzerindeki etkisi: bir meta-analiz https://jissn.biomedcentral.com/articles/10.1186/1550-2783-10-53

⭐️⭐️ Beslenme: Makrobesin Alımı, Dengesizlikler ve Müdahaleler https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK594226/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Paraşüt Tipi Emniyet Kemeri Kullanacakların Fiziksel Sınırlarını Biliyor muyuz?

Yüksekte çalışmalarda kullanılan paraşüt tipi emniyet kemerleri, düşme durdurma sistemlerinin en kritik bileşenlerinden biridir.

Paraşüt tipi emniyet kemeri (tam vücut emniyet kemeri), kullanıcıyı düşmeye karşı korumak üzere tasarlanmış bir kişisel koruyucu donanımdır. Bu ekipmanın güvenli ve etkili çalışabilmesi için, kullanacak personelin fiziksel özellikleri belirli sınırlar içinde olmalıdır. Çünkü kullanıcıların fiziksel özellikleriyle uyumlu olduğu sürece maksimum koruma sağlayabilir.

Ağırlık sınırları, beden ölçüleri, medikal durumlar ve kas-iskelet sistemi kapasitesi gibi faktörler, kemerin performansını doğrudan etkiler.

Aşağıda, ideal bir paraşüt tipi emniyet kemerini kullanacak personelin fiziksel alt ve üst sınırları detaylandırılmıştır:

✅ ✅ ✅
1. Ağırlık Sınırları

Ağırlık, kemerin taşıma kapasitesi ve enerji emici sistemlerin etkinliği açısından en önemli parametrelerden biridir.

ParametreMinimumMaksimumAçıklama
Kullanıcı Ağırlığı (vücut ağırlığı)45 kg140 kgÇoğu EN 361 ve ANSI Z359 standartlarına sahip kemerler için geçerlidir. Enerji emici sistemler, bu aralıkta optimum çalışır.
Toplam Sistem Ağırlığı (Ekipman dahil)45 kg160 kgKask, el aletleri, yedek ekipmanlar gibi taşınan yüklerin de dahil olduğu toplam yüktür.

🔸 Not: 100 kg üzerindeki kullanıcılar için, özel olarak test edilmiş modeller tercih edilmelidir. Yük arttıkça, enerji emici sistemlerin etkisi azalabilir.

✅ ✅ ✅
2. Boy Aralığı

Emniyet kemerinin omuz, bel ve bacak askıları ayarlanabilir olmalıdır; ancak bazı modeller belirli boy sınırlarıyla üretilir.

ParametreMinimumMaksimumAçıklama
Kullanıcı Boyu150 cm200 cmAyarlanabilir kemerler çoğunlukla bu boy aralığını kapsar. 150 cm altındaki kullanıcılar için çocuk/XS modeller; 190 cm üzeri için özel L/XL/XXL bedenler tercih edilmelidir.

🔸 Boy/kilo dengesizliği varsa (örneğin 150 cm boyda ama 120 kg gibi) kemer mutlaka denetimli olarak denenmeli ve test edilmelidir.

✅ ✅ ✅
3. Bel ve Uyluk Çevresi Sınırları

Vücut çevre ölçüleri, kemerin kullanıcının üzerine düzgün şekilde oturabilmesi açısından kritiktir.

ParametreMinimumMaksimumAçıklama
Bel Çevresi65 cm140 cmEmniyet kemeri bel kısmı çok sıkı ya da gevşek olmamalı. Uzun süreli kullanımlarda konfor için ortalama 70–110 cm idealdir.
Uyluk (Bacak) Çevresi45 cm95 cmBacak askılarının altına dolanabileceği ve güvenli şekilde kapanabileceği genişlik aralığıdır.
✅ ✅ ✅
4. Sağlık ve Fiziksel Yeterlilik

Emniyet kemerini kullanacak personelin sadece fiziksel ölçüleri değil, fizyolojik yeterlilikleri de dikkate alınmalıdır:

  • Omurga, diz, kalça, omuz gibi iskelet sisteminde bozukluk olmamalı.
  • Bilinç bulanıklığı, denge bozukluğu veya panik atak geçmişi olanlar kullanmamalıdır.
  • Kas gücü yetersizliği veya ileri yaş (>65) durumlarında ek değerlendirme yapılmalıdır.
✅ ✅ ✅
5. Özel Kullanım Durumları

Kadın kullanıcılar: Göğüs bölgesi nedeniyle kemerin uygun oturup oturmadığına özel dikkat edilmelidir.

Genç çalışanlar (<18 yaş): Kullanımına yasal ve fiziksel sınırlar çerçevesinde izin verilmeli, kemer uygun şekilde ayarlanmalıdır.

Aşırı terleyen veya aşırı zayıf bireyler: Kemerin kaymaması ve sürtünmeye bağlı cilt lezyonları oluşmaması için ek destek pedleri kullanılabilir.

✅ ✅ ✅
Kullanıcı Fiziksel Sınırları Tablosu
ParametreMinimum SınırMaksimum SınırAçıklama
Vücut Ağırlığı (Kullanıcı)45 kg140 kgEN 361 ve ANSI Z359 standartları kapsamında emniyet kemerlerinin çoğu bu aralığa göre test edilir.
Toplam Sistem Ağırlığı (Ekipman Dahil)45 kg160 kgKask, el aletleri, yük taşıma ekipmanı gibi unsurlar dahil edilmelidir.
Boy (Kullanıcı)150 cm200 cmÇoğu ayarlanabilir emniyet kemeri bu aralıkta kullanıcıyı kapsayacak şekilde üretilmiştir.
Bel Çevresi65 cm140 cmKemerin orta kısmının konforlu ve emniyetli şekilde oturması için ideal aralık.
Uyluk (Bacak) Çevresi45 cm95 cmBacak askılarının düzgün şekilde bağlanabilmesi ve emniyeti sağlaması için gereken aralık.
Yaş (Tavsiye Edilen)18 yaş60–65 yaşFiziksel yeterlilik ve kemer taşıma kabiliyeti göz önünde bulundurulmalıdır.
Fiziksel Sağlık DurumuSağlıklı bireyOmurga/dolaşım/dengenin etkilendiği durumlarda kullanımı sakıncalı olabilir.
Cinsiyet ÖzellikleriKadın/ErkekKadın kullanıcılar için göğüs bölgesine göre ayarlanabilir modeller önerilir.
✅ ✅ ✅

Kişi sınır değerlere yakınsa (örneğin 135–140 kg ya da 195–200 cm): Kullanıcı kemeri mutlaka denemeli ve teknik personel gözetiminde uygulamalı test yapılmalıdır.

Yüksek kilolu kullanıcılar için özel modeller: Petzl, 3M, Honeywell gibi üreticiler, 150 kg üzeri kullanıcılar için tasarlanmış özel “yüksek kapasiteli” modeller sunmaktadır.

Farklı beden ölçülerine uygunluk: Kemerde XS, S, M, L, XL, XXL gibi beden seçenekleri olmalı; omuz, bel ve bacak askıları kişiye göre ayarlanabilir yapıda olmalıdır.

Ped takviyeleri ve destekler: Zayıf ve aşırı kilolu kişilerde sürtünme kaynaklı yaralanmaları önlemek için omuz, bel ve bacak bölgelerinde koruyucu pedler kullanılmalıdır.

✅ ✅ ✅

İş güvenliğinde kişisel koruyucu donanımların etkisi, yalnızca standartlara uygunlukla değil, insan ergonomisine ve biyomekanik gerçekliğe uygun kullanımla tamamlanır.

Paraşüt tipi emniyet kemerlerinin fiziksel sınırları ihmal edildiğinde, düşme sonrası travma riskleri artmakta, hatta sistemin işlevi ortadan kalkmaktadır.

Kullanıcı profili sınırdaysa (örneğin 140 kg ya da 2 metre boya yakın), kemer mutlaka denenmeli, mümkünse kullanım öncesi kaldırma testleri yapılmalıdır. Üretici firmanın teknik veri sayfası incelenmeli ve CE belgesi, EN/ANSI uyumluluğu kontrol edilmelidir.

Bu nedenle yalnızca donanım seçimi değil, kullanıcı uygunluğunun teknik kriterlerle değerlendirilmesi de iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının ayrılmaz bir parçası olmalıdır.

Paraşüt Tipi Emniyet Kemeri ile İlgili Mevzuatımız
1. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (6331 Sayılı Kanun)
  • Madde 4 – İşverenin Yükümlülükleri:
    İşveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlüdür. Riskleri önlemek, risklerden kaçınmak, riskleri kaynağında yok etmek gibi temel ilkeler çerçevesinde, yüksekte çalışmalarda emniyet kemeri gibi uygun KKD (Kişisel Koruyucu Donanım) sağlamak zorundadır.
  • Madde 5 – Risklerden Korunma İlkeleri:
    Yüksekte çalışmalarda riskler mümkün olduğunca toplu koruma önlemleriyle bertaraf edilmeli, bu yeterli değilse kişisel koruyucu donanım kullanılmalıdır.

2. Kişisel Koruyucu Donanım Yönetmeliği (Resmî Gazete: 01.05.2019 / 30761)

Bu yönetmelik, 89/686/EEC sayılı AB Direktifi ile uyumludur.

Tanım:

Paraşüt tipi emniyet kemeri, çalışanı düşme tehlikesine karşı korumaya yönelik “düşmeye karşı koruyucu sistemler” kapsamında bir KKD olarak tanımlanır.

Madde 7 – Uygunluk:

Emniyet kemeri CE belgeli olmalı, TS EN 361 standardına uygun şekilde üretilmeli ve piyasaya arz edilmeden önce uygunluk değerlendirme işlemlerinden geçirilmelidir.

Madde 10 – Kullanım ve Bilgilendirme:

İşveren, çalışanlara KKD’yi doğru kullanabilmeleri için gerekli bilgileri ve eğitimi sağlamakla yükümlüdür. Bu eğitim dokümante edilmelidir.

3. TS EN 361 – Düşmeyi Önleyici Sistemler – Beden Tipi Emniyet Kemerleri Standardı

Bu standarda göre paraşüt tipi emniyet kemerlerinde bulunması gerekenler:

  • Omuz, bel ve bacak destek noktaları
  • Sırtta yer alan “D” tipi bağlantı halkası (düşme durumunda yükü dengelemek için)
  • Taşıyıcı bantlarda 15 kN çekme dayanımı
  • Kullanıcının ağırlığı ve düşme faktörüne göre sistem testleri
  • CE işareti ve üretici beyanı
  • Türkçe kullanım kılavuzu ve periyodik kontrol talimatı

4. Kişisel Koruyucu Donanımların İşyerlerinde Kullanılması Hakkında Yönetmelik(Resmî Gazete: 02.07.2013 / 28695)

Madde 6 – KKD’nin Kullanımı:

  • KKD, kullanıcıya uygun ebatlarda olmalıdır.
  • Kullanım süresi, fiziki hasar, üretici talimatı ve periyodik kontrol sonuçlarına göre değerlendirilmelidir.
  • Emniyet kemerleri düşme yaşanmışsa kullanımdan çıkarılmalı ve üreticiye danışılmalıdır.

5. İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği (Resmî Gazete: 25.04.2013 / 28628)

Ek-II Madde 4.3 – Yüksekte Kullanılan Ekipmanlar:

Paraşüt tipi emniyet kemerleri gibi kişisel koruyucuların periyodik kontrolleri, uzman kişilerce yapılmalı; kontrol sonuçları belgelenmeli ve arşivlenmelidir.

Periyodik Kontrol ve Muayene

6331 sayılı Kanun ve İş Ekipmanları Yönetmeliği uyarınca:

  • Emniyet kemerleri, yılda en az 1 kez yetkin kişi tarafından kontrol edilmelidir.
  • Bu kontroller kayıt altına alınmalı, herhangi bir deformasyon, esneme, dikiş bozulması tespit edilirse ürün derhal kullanımdan kaldırılmalıdır.
  • Düşme sonrası tek kullanımlık kabul edilir.
🧭 🧭 🧭

Türk mevzuatı, paraşüt tipi emniyet kemerinin yalnızca kullanılmasını değil; uygun şartlarda seçilmesini, uygun beden ölçülerine göre verilmesini, CE belgesine ve standartlara uygun olmasını, düzenli kontrol edilmesini ve doğru biçimde eğitilerek kullanılmasını zorunlu kılmaktadır.

Bu donanımın, düşme gibi ölümcül risklere karşı hayat kurtarıcı olabilmesi için sadece takılması değil, yukarıdaki tüm süreçlere uygun olarak sistemli kullanımı zorunludur.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ TS EN 361 – Kişisel koruyucu donanım – Belirli bir yükseklikten düşmeye karşı – Tam vücut kemer sistemleri https://intweb.tse.org.tr/standard/standard/Standard.aspx?081118051115108051104119110104055047105102120088111043113104073082083083075105069114047049121122

⭐️⭐️ ANSI/ASSP Z359.2-2023: Düşmeye Karşı Koruma Programı Gereksinimleri https://blog.ansi.org/ansi-assp-z359-2-2023-fall-protection-program/

⭐️⭐️ İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık Ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=18318&MevzuatTur=7&MevzuatTertip=5

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Türkiye – AB – ABD Mesleki Maruziyet Limitlerinin Kıyaslaması

Kimyasal Maruziyetin Evrensel Dili – TLV, TWA, STEL

Kimyasal maddelere maruziyet, modern endüstriyel üretim süreçlerinin kaçınılmaz bir parçasıdır. Solunan bir buhar, ciltle temas eden bir çözücü ya da gözle fark edilmeyen bir toz tanesi; eğer doğru sınırlar içinde denetlenmezse, çalışan sağlığı üzerinde kalıcı hasarlar bırakabilir. Bu nedenle ülkeler, bilimsel veriler ışığında “ne kadarına, ne kadar süreyle ve hangi sıklıkla maruz kalınabileceğini” belirlemek amacıyla mesleki maruziyet limitleri geliştirmiştir.

Bu bağlamda, TLV (Threshold Limit Value), TWA (Time-Weighted Average) ve STEL (Short-Term Exposure Limit) gibi kavramlar, yalnızca birer teknik terim değil; aynı zamanda insan hayatını güvence altına alan bilimsel eşik değerlerdir. Ancak bu değerlerin yorumlanışı, hesaplanışı ve uygulama biçimi her ülkenin mevzuatına, teknolojik alt yapısına ve iş sağlığı kültürüne göre farklılık gösterebilir.

Mesleki Maruziyet Limitlerinin Üçlü Kıyaslaması: Türkiye – AB – ABD

KriterTürkiyeAvrupa Birliği (AB)Amerika Birleşik Devletleri (ABD)
Yasal Dayanak28733 sayılı “Kimyasal Maddelerle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik”Direktif 98/24/EC (Kimyasal Ajanlar Direktifi) ve 2000/39/EC (İlk Limitler Direktifi)OSHA (Occupational Safety and Health Administration) – 29 CFR 1910.1000
Uygulanan Limit TürleriTWA (zorunlu), STEL (bazı maddeler için), TLV değerleri ACGIH referanslıdır ama bağlayıcı değildir.TWA ve STEL kullanılır, “Binding” ve “Indicative” değerler ayrımı yapılır.PEL (Permissible Exposure Limit), REL (Recommended Exposure Limit – NIOSH), TLV (ACGIH önerisi olarak).
Yasal BağlayıcılıkYönetmelikte verilen değerler bağlayıcıdır. TLV, tavsiye niteliğindedir.Binding (zorunlu) değerler tüm üye devletlerde uygulanmak zorundadır.OSHA PEL değerleri yasal zorunluluktur; TLV ve REL yalnızca öneri niteliğindedir.
Referans KurumlarİSGÜM (İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü), Çalışma ve Sosyal Güvenlik BakanlığıSCOEL (bilimsel komite), Avrupa KomisyonuOSHA (yasal), NIOSH (araştırma), ACGIH. (bilimsel referans)
TWA Süresi8 saatlik zaman ağırlıklı ortalama.8 saatlik zaman ağırlıklı ortalama.8 saat (PEL-TWA), ayrıca bazı maddeler için 10 saatlik REL-TWA tanımları da mevcuttur.
STEL Süresi ve Kullanımı15 dakikalık sınır, sadece bazı maddelerde belirtilmiştir.Genellikle 15 dakika olarak uygulanır, sıkça kullanılır.15 dakikalık kısa süreli limit (STEL) OSHA ’da az yer alır, NIOSH ve ACGIH daha kapsamlı kullanır.
TLV KullanımıYasal değil, ancak İSG uzmanları tarafından teknik referans olarak yaygınca kullanılır.SCOEL değerleri TLV benzeri bilimsel verilerden etkilenir; ACGIH verileri dolaylı etki yapar.ACGIHTLV listesi teknik dünyada çok yaygın; OSHA yalnızca bazı TLV’leri yasal PEL olarak benimser.
Güncelleme SıklığıÇok yavaş – Türkiye’deki maruziyet limitleri 2013 yılında yayımlandı ve az sayıda güncellendi.Periyodik olarak gözden geçirilir, bilimselliği yüksek sistemdir.OSHA limitleri genellikle eskidir (1970’lerden kalma birçok değer hâlâ geçerli). ACGIH her yıl günceller.
Denetim MekanizmasıİSG denetçileri ve müfettişler aracılığıyla uygulanır.AB ülkeleri kendi ulusal otoriteleri ve iş müfettişleriyle kontrol eder.OSHA aracılığıyla doğrudan yaptırım uygulanır.
Uygulama AlanıTüm sektörlerde geçerli. Örnek: boya, solvent, metalurji, petrokimya, laboratuvarlar.Sanayi, sağlık sektörü, gıda üretimi, atık yönetimi vb.Madencilik, sanayi, enerji, tarım ve hatta ofis ortamlarına kadar geniş bir kapsama sahiptir.
Eğitim ve Uygulama BilinciİSG uzmanları ve işyeri hekimlerine yönelik eğitimlerde vurgulanır; ancak sahada uygulama kalitesi değişkendir.Teknik personel genellikle yüksek farkındalığa sahiptir, mevzuat detaylı açıklanır.Mühendisler, teknisyenler ve İSG profesyonelleri için zengin dokümantasyon ve uygulamalı rehberler mevcuttur.
Maruziyet Limitlerinin Etki AlanıTürkiye’de limitler genel sağlık koruması için belirlenir; hassas gruplara özel limitler nadiren tanımlanmıştır.AB limitleri, genetik yatkınlıklar, gebe çalışanlar ve kronik hastalıklar gibi özel durumları da dikkate alabilir.ABD’de hassas popülasyonlara yönelik araştırmalar vardır ancak limitler genelde “ortalama işçi” için belirlenir.
🎯 🎯 🎯

Öne Çıkan Farklılıklar

ÖzellikTürkiyeABABD
Güncelleme sıklığıYavaş (2013 sonrası büyük değişiklik yok)Orta – Bilimsel kurul önerisiyle güncellenirACGIH: Yıllık, OSHA: Çok yavaş
Yasal geçerlilikTWA: Bağlayıcı
STEL: Sınırlı
TWA & STEL: Bağlayıcı veya öneri (duruma göre)PEL: Bağlayıcı
REL & TLV: Öneri
Risk kontrol zinciriKKD ve havalandırma ön plandaİş organizasyonu ve mühendislik önlemleri öncelikliRisk hiyerarşisi katı: Eliminasyon > Substitüsyon > Mühendislik
💡 💡 💡

Sınır Güvence Değil – Maruziyet Limitlerinin Evrensel Sorumluluğu Var

Maruziyet limitleri, yalnızca rakamsal değerler olarak görülmemelidir. Her TLV, TWA ya da STEL; ardında yüzlerce toksikoloji çalışmasının, binlerce iş kazası kaydının, on binlerce işçinin yaşanmış deneyimlerinin damıtılmış halidir. Bu nedenle bu limitlere uymak, sadece yasal bir zorunluluk değil; aynı zamanda etik ve insani bir sorumluluktur.

Türkiye’nin mevcut sistemi, Avrupa Birliği ile büyük ölçüde uyumlu olmakla birlikte, güncelleme sıklığı, bazı maddelerdeki eksik limitler ve uygulama pratiklerinin zayıflığı gibi sorunlarla mücadele etmektedir.

Ülkemiz, genellikle AB mevzuatıyla uyumlu olarak TWA ve STEL değerlerini baz almaktadır. Ancak AB’ye kıyasla güncelleme sıklığı daha düşük ve belirli maddelerde STEL eksikliği gözlenmektedir.

TLV değerleri, İSG profesyonellerinin teknik değerlendirmelerinde sıkça başvurulan kaynaklar arasında yer alır lakin yasal geçerliliği yoktur.

Türkiye’de kimyasal güvenlik eğitimi, sahada uygulama kalitesini artıracak şekilde yeniden yapılandırılmalı; ölçüm ve izleme altyapısı güncellenmelidir.

Öte yandan, Amerika Birleşik Devletleri örneği, bilimsel üretim kapasitesi ile mevzuat arasında ciddi bir zaman farkı olduğunu, OSHA limitlerinin yıllarca güncellenmeden kaldığını söyleyebiliriz

Bu tablo, bize şunu öğretmektedir: Mesleki maruziyet sınırları, statik ve sabit değil, sürekli yeniden yorumlanması gereken canlı bilgiler bütünüdür. Bu sınırları sadece belgelemek değil, aynı zamanda anlamak, uygulatmak ve denetlemek, yaşamı korumanın bilimsel adımıdır.

İş güvenliği kültürünün derinleştiği bir gelecekte, bu limitlerin yalnızca “kaç ppm tehlikelidir” sorusuna değil; aynı zamanda “bir insanın sağlığı, hangi eşikte bozulur?” sorusuna da yanıt verdiği bilinciyle hareket etmek gerekir.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolü

Çalışanların kalp ve damar sağlığını korumak ve erken riskleri tespit ederek müdahale etmek amacıyla geliştirilen kapsamlı bir “Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolü” yer almaktadır. Bu protokol, işyeri hekimleri, İSG profesyonelleri ve yöneticiler için uygulanabilir, ölçülebilir ve sürdürülebilir bir yol haritası sunar.

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Amacı

Çalışanların kalp-damar sağlığını korumak, risk gruplarını erkenden belirleyerek yaşam kalitesini ve iş gücü verimliliğini artırmak, ani kalp krizlerini ve kardiyovasküler olayları önlemeye yönelik bilimsel ve sistematik bir tarama programı geliştirmektir.

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Kapsamı

Bu protokol, aşağıdaki çalışan gruplarını kapsamaktadır:

  • 40 yaş ve üzeri tüm çalışanlar
  • Ailesinde kalp hastalığı öyküsü bulunanlar
  • Sigara içenler
  • Diyabet, hipertansiyon veya obezite hastaları
  • Yoğun stres altında çalışanlar (ör: vardiyalı işçiler)
  • Grip sonrası göğüs ağrısı, nefes darlığı gibi şikâyetleri olanlar

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Uygulama Basamakları

Ön Değerlendirme ve Anamnez

  • Ailede kalp hastalığı öyküsü
  • Kişisel sağlık geçmişi (diyabet, hipertansiyon vb.)
  • Sigara, alkol ve madde kullanımı
  • Fiziksel aktivite ve beslenme alışkanlıkları
  • Şikayet değerlendirmesi: Göğüs ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı, bayılma

Başta olmak üzere ayrıntılı bir anamnez (soy – şahsi geçmişi ve anlık durumunun soru cevap ile değerlendirilmesi) çalışanın sağlık durumunun değerlendirilmesi için çok önemlidir.

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Fiziksel Muayene ve Vücut Ölçümleri

DeğerlendirmeSıklıkNotlar
Vücut Kitle İndeksiYılda 1>30: Obezite riski
Bel çevresiYılda 1Erkek >102 cm, Kadın >88 cm riskli
Kan Basıncı (Tansiyon)Her muayene>140/90 mmHg: Hipertansiyon şüphesi
NabızHer muayene60-100 normal, aritmi varsa ileri tetkik

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Laboratuvar Testleri ve Sıklığı

Test AdıFrekansRisk Göstergesi
Total KolesterolYılda 1>200 mg/dL risklidir
LDLYılda 1>130 mg/dL riskli
HDLYılda 1<40 mg/dL riskli
TrigliseridYılda 1>150 mg/dL riskli
Açlık Kan GlukozuYılda 1>100 mg/dL pre-diyabet
HbA1cYılda 1>5.7 pre-diyabet, >6.5 diyabet
hs-CRP2 yılda 1>2 mg/L: yüksek kardiyovasküler risk
Homosistein3 yılda 1>15 µmol/L: ateroskleroz riski
Kreatinin, GFRYılda 1Böbrek fonksiyonları
(tansiyon ilaçlarıyla ilişkili)
TSH, B12, D Vitamini2 yılda 1Kalp ritmi ve genel sağlık için destekleyici

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Görüntüleme ve İleri Tetkikleri

TetkikEndikasyon
EKG40 yaş üstü herkese yılda 1
Efor Testi (Treadmill) Kardiyolog Gerek GörürseŞikâyeti olanlar veya anormal EKG sonrası
Ekokardiyografi Kardiyolog Gerek GörürseÜfürüm, nefes darlığı, hipertansiyon durumunda
Holter (EKG/Tansiyon) Kardiyolog Gerek GörürseRitim bozukluğu şüphesi
Koroner BT Anjiyografi Kardiyolog Gerek Görürse10 yıl içinde kardiyak risk ≥ %20 çıkanlar
Kalp MR / Sintigrafi Kardiyolog Gerek GörürseEfor testine kontrendikasyon varsa
Kalsiyum Skoru Kardiyolog Gerek GörürseDüşük riskli fakat aile öyküsü olan bireylerde

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Risk Sınıflandırması

Risk puanlamaları SCORE ya da Framingham Risk Skoru kullanılarak yapılır.

Risk SkoruAnlamıÖneri
<10%Düşük risk2 yılda 1 kontrol
10–20%Orta riskYılda 1 kontrol ve yaşam tarzı değişikliği
>20%Yüksek riskİleri tetkik, uzman yönlendirmesi, tedavi

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün İşyeri Uygulama Stratejisi

  • Yıllık Tarama Programı: Mobil sağlık taramaları veya sağlık birimi aracılığıyla
  • Eğitim Modülü: Kalp sağlığı eğitimi (sigara bırakma, tuz azaltma, fiziksel aktivite)
  • Beslenme Danışmanlığı: Diyetisyen desteğiyle metabolik sendrom önleme
  • Psikososyal Destek: Stres yönetimi ve iş-yaşam dengesi atölyeleri

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Veri Takibi ve Raporlama

  • Her çalışanın bireysel sağlık kartı oluşturulur
  • Veriler dijital ortamda gizlilikle kaydedilir
  • Yılda 1 defa toplu analiz raporu hazırlanır
  • Yüksek riskli çalışanlar için bireysel geri bildirim verilir

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Acil Durum Eylem Planı (İşyeri Kalp Krizi Senaryosu)

  • İlk Yardımcı Personel Listesi güncel tutulur
  • Tüm çalışanlara Temel Yaşam Desteği (TYD) eğitimi
  • AED (Otomatik defibrilatör) cihazı temini ve eğitimi
  • Acil durumda 112’ye ulaşım protokolü belirlenir

Kurumsal Kardiyovasküler Risk Takip Protokolünün Performans Göstergeleri (İzleme ve Başarı Kriterleri)

GöstergeHedef Değer
Yıllık tarama katılım oranı>%85
Sigara bırakma programına katılım>%50
Kalp-damar hastalığı nedeniyle işe devamsızlık%10’dan az
Acil kardiyak olay sayısıYıllık <5 vaka
Riskli bireylerde yaşam tarzı değişikliği başarısı>%60

Çalışanların kalp-damar sağlık durumlarını değerlendirmek, riskleri teşhis etmek ve olası kardiyovasküler hastalıkları erken saptamak için yapılması gereken tetkik ve tahliller aşağıda kapsamlı bir şekilde listelenmiştir.

Bu liste, tarama (risk belirleme), tanı (mevcut hastalık saptama) ve izlem (mevcut durumun takibi) açısından kategorize edilmiştir:


🧪 1. Temel Kan Testleri (Biyokimyasal Tetkikler)

Test AdıAmacı / Değerlendirme
Total KolesterolGenel kolesterol düzeyi
LDL (Kötü Kolesterol)Ateroskleroz (damar tıkanıklığı) riskini belirler
HDL (İyi Kolesterol)Kalp koruyucu rol oynar
TrigliseridYağ metabolizması ve pankreas hastalıklarıyla ilişkili
Açlık Kan ŞekeriDiyabet riski (kalp hastalığıyla yakından ilişkilidir)
HbA1cSon 3 ayın ortalama kan şekeri düzeyini gösterir
HomosisteinYüksek düzeyi damar içi hasarı ve pıhtı riskini artırır
CRP (C-Reaktif Protein) – Yüksek Duyarlıklı (hs-CRP)Damar iltihabı göstergesi, kalp krizi risk tahmini
Lipoprotein (a)Genetik yatkınlıkla ilişkili, bağımsız kalp hastalık riski
Troponin I / TKalp kası hasarını gösterir (akut durumlar için)
CK-MBKalp kasına özgü enzim; miyokard infarktüsü tanısı
BNP / NT-proBNPKalp yetmezliği tanısı ve izleminde kullanılır
D-DimerPıhtılaşma bozuklukları ve emboli riskini değerlendirir

🩺 2. Fiziksel Muayene ve Klinik Değerlendirme

Muayene / İşlemAmacı
Kan Basıncı Ölçümü (Tansiyon)Hipertansiyon taraması
Nabız ÖlçümüAritmi veya dolaşım bozuklukları
Vücut Kitle İndeksi (BMI)Obezite değerlendirmesi
Bel Çevresi ÖlçümüKardiyovasküler riskin göstergesi

🫀 3. Kardiyolojik Görüntüleme ve Fonksiyon Testleri

Test / GörüntülemeAmacı / Ne Zaman Kullanılır
Elektrokardiyografi (EKG)Kalp ritmi, iskemik değişiklikler, hipertrofi taraması
Efor Testi (Treadmill Testi)Eforla gelen iskemik değişikliklerin saptanması
Ekokardiyografi (EKO)Kalp kapakları, duvar hareketleri ve pompalama gücü
Ritim Holter (24-48 Saat EKG)Günlük yaşamda aritmi saptanması
Tansiyon HolterGünlük tansiyon değişikliklerinin incelenmesi
Koroner BT AnjiyografiDamar tıkanıklıklarının non-invaziv görüntülenmesi
Kalp Sintigrafisi (MIBI Testi)Kan akımı bozukluklarının belirlenmesi (gama kamera)
Manyetik Rezonans Kardiyak MRKalp kası ve yapılarının ayrıntılı değerlendirilmesi
Kalsiyum Skoru (Koroner Kalsifikasyon)Kalp krizi riskini öngörmede önemli

🧬 4. Genetik ve İleri Risk Testleri

TestAmacı
Ailevi Hiperkolesterolemi Gen TestiGenetik kolesterol yüksekliğini teşhis eder
Kardiyovasküler Risk Paneli (Genetik)Genetik yatkınlık ve pıhtılaşma riski analizleri
Fibrinojen DüzeyiPıhtılaşma riski değerlendirmesi

🧫 5. İlgili Yardımcı Testler (Destekleyici Risk Analizi)

TestAmacı
Karaciğer Fonksiyon Testleri (ALT, AST, GGT)Statin kullanımına bağlı karaciğer hasarı izlemi
Böbrek Fonksiyon Testleri (Üre, Kreatinin, GFR)Tansiyon ilaçları ve kalp ilaçlarının güvenli kullanımı
Tiroid Fonksiyon Testleri (TSH, fT3, fT4)Hipotiroidi, hipertiroidi kalp hızını ve tansiyonu etkiler
Vitamin B12 / D SeviyesiDamar sağlığı, ritim bozukluğu ve nörolojik destek

📋 Risk Değerlendirme Araçları (Klinik Skorlama Sistemleri)

AdıAmaç
Framingham Risk Skoru10 yıllık kalp hastalığı riski hesaplaması
SCORE (Systematic Coronary Risk Evaluation)Kardiyovasküler ölüm riskinin tahmini
QRISK3Modern klinik algoritma, geniş popülasyon verisiyle

🧑‍⚕️ Kimlere Bu Testler Uygulanmalı?

  • 40 yaş üstü tüm çalışanlara (özellikle erkekler)
  • Sigara içenler
  • Hipertansiyon hastaları
  • Ailede erken yaşta kalp krizi öyküsü olanlar
  • Obez bireyler
  • Diyabet hastaları
  • Sedanter yaşam tarzına sahip olanlar
  • Geçirilmiş COVID-19 sonrası kalp şikayetleri olanlar

Daha Fazla

İşe Giriş Muayeneleri Sırasında Tespit Edilen ve Çalışanın Hayatını Kurtaran Durumlar

Değerli Çalışan Arkadaşlarımız,

Hepimiz işe başlamadan önce bir dizi sağlık kontrolünden geçiyoruz. Kiminiz bunu bir formalite olarak görüyor, kiminiz ise “zaten sağlıklıyım, bir şey çıkmaz” diye düşünüyor olabilirsiniz. Ancak bilin ki, işe giriş muayeneleri sadece kâğıt üzerinde yapılan bir işlem değil; bazen hayat kurtaran çok önemli bir adımdır.

Bugüne kadar birçok çalışanın, işe giriş muayenesi sırasında hiç farkında olmadığı ciddi sağlık sorunları tespit edilmiş ve zamanında müdahale sayesinde hayatı kurtulmuştur.

Sizlere yaşadığım gerçek örneklerle bu muayenelerin ne kadar hayati olduğunu anlatmak istiyorum:

🩺 🩺 🩺
❤️ 1. Sessiz Kalp Ritmi Bozukluğu (EKG ile Tespit)

Bir inşaat ustası kardeşimiz, hiçbir şikâyeti olmamasına rağmen işe giriş muayenesi sırasında EKG testine alındı.
Test sonucunda, kalp ritminde ciddi bir düzensizlik (aritmi) saptandı.

➡ Bu durum fark edilmese, yüksekte çalışırken bayılabilir, ciddi bir kaza geçirebilir hatta kalp krizi yaşayabilirdi.
Erken teşhis sayesinde hemen kardiyolojiye yönlendirildi ve tedavisi başladı.

🩸 2. Gizli Akciğer Lezyonu (Akciğer Grafisi ile Tespit)

Bir kaynak ustası, işe giriş sırasında çekilen akciğer filminde şüpheli bir gölge ile karşılaşıldı.
Oysa kendisinin hiçbir öksürük, balgam ya da nefes darlığı şikâyeti yoktu.

➡ Gönderildiği göğüs hastalıkları uzmanında erken evrede akciğer kanseri teşhisi konuldu.
Zamanında ameliyat oldu, hayati tehlike atlattı ve bugün sağlığı yerinde.

🧠 3. Beyin Tümörü Belirtisi (Görme Muayenesi ile Fark Edildi)

Bir güvenlik görevlisi adayı, görme muayenesinde bir gözünde ani görme kaybı yaşadığını söyledi.
Bu durum, işyeri hekimi tarafından önemsenerek ileri tetkiklere yönlendirildi.

➡ Beyin görüntülemesinde tümöre bağlı baskı yapan bir kitle saptandı.
Erken operasyonla tümör alındı ve hayatı kurtuldu.

🩸 4. Ağır Kansızlık ve Gizli Kan Kaybı (Hemogram ile Belirlendi)

Bir depo çalışanı, sadece yorgun hissettiğini söylemişti ama işe girişte yapılan kan sayımı (hemogram) testi ciddi bir kansızlık gösterdi.
Daha ileri testlerde, sindirim sisteminde gizli bir kanama odağı ve mide ülseri tespit edildi.

➡ Bu kanama ilerleseydi iç kanama riski taşıyacaktı.
Erken teşhis sayesinde tedavisi yapıldı.

💉 5. Gizli Şeker (Diyabet) (Kan Testi ile Belirlendi)

Bir şoför adayı, hiçbir şikâyeti olmamasına rağmen işe giriş muayenesi sırasında yapılan açlık kan şekeri testinde çok yüksek bir değere sahipti.

➡ Bu değer, henüz belirti vermeyen ama ileride göz, böbrek ve damar hastalıklarına yol açabilecek tip 2 diyabetin başlangıcıydı.
Zamanında tedaviyle hem sağlığı hem iş güvenliği korunmuş oldu.

👂 6. Ciddi İşitme Kaybı (Odiyometri Testinde Saptandı)

Bir üretim işçisi, yıllardır yüksek sesli ortamlarda çalışmıştı ama farkında olmadan duyma yetisinde önemli bir kayıp yaşamıştı.
Yeni bir işe girişi öncesi muayenesinde yapılan odiyometri testi, bu kaybı tespit edildi.

➡ Bu çalışan, daha uygun bir pozisyonda işe başlaması sağlandı ve işitme cihazıyla yaşam kalitesi geri kazandı.
Bu test yapılmasa ileride tam işitme kaybı yaşanabilirdi.

📌 📌 📌
SONUÇ OLARAK

İşe giriş muayenesi, sadece işe uygun olup olmadığınızı değerlendiren bir prosedür değil;
aynı zamanda vücudunuza dair erken uyarı sistemidir.

Belki siz hiçbir belirti hissetmiyorsunuz.
Belki “Ben zaten sağlıklıyım” diyorsunuz.
Ama unutmayın:

Birçok hastalık, sessiz başlar. Tehlike fark edildiğinde ise bazen geç olabilir.

📣 Bu yüzden işe giriş muayenesini hafife almayın.
Bu kontroller sayesinde:

  • Hem kendi sağlığınızı korursunuz,
  • Hem iş arkadaşlarınızı riske atmazsınız,
  • Hem de gelecekteki olası büyük problemleri bugünden önleyebilirsiniz.

Sağlık ihmale gelmez. Unutmayın: İşyeri hekiminiz sadece işe onay vermek için değil, sizi hayatta tutmak için de oradadır.

🩺 Sağlıklı ve güvenli iş günleri dileriz.

Dr. Mustafa KEBAT

İşe Giriş Muayeneleri – Tetkik ve Tahlilleri için firmamız Tetkik OSGB yi arayabilirsiniz.

📞 İsterseniz randevu alabilirsiniz:
📍 Telefon: +90 232 265 20 65 Laboratuvar Telefonumuz: +90 541 125 15 82

📍 Ya da randevusuz da gelebilirsiniz:
🕗 Hafta içi her gün: 08.30 – 17.30 saatleri arasında başvurabilirsiniz.

Cennetoglu Mh., Foliage Cd., Modeko Selgeçen Is Merkezi, No: 230 Kat:4 Daire:424-425, Cennetoğlu, 35110 Karabağlar/İzmir, Türkiye

Hizmetlerimiz Laboratuvar ve muayene ile de sınırlı değil.

İlk yardımcı olmak isteyenler eğitimlerimize katılabilirler.

Hijyen Mesleki Eğitim Belgesi almak isteyenlere de çözümümüz mevcut.

Mesleki Eğitim Belgesi için yine sizlere destek veriyoruz.

İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili tüm konularda her daim sizlerin hizmetindeyiz.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

GHS Sistemiyle Kimyasal Güvenliğe Yolculuk

GHS (Globally Harmonized System) – Küresel Uyumlaştırılmış Sistem

Kimyasalların sınıflandırılması, etiketlenmesi ve güvenlik bilgi formlarının standardize edilmesi, iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının temel taşlarından biridir. Bu kapsamda GHS (Globally Harmonized System of Classification and Labelling of Chemicals – Kimyasalların Sınıflandırması ve Etiketlenmesine İlişkin Küresel Uyumlaştırılmış Sistem), Birleşmiş Milletler tarafından geliştirilmiş, kimyasal güvenlik bilgilerini evrensel bir standartla sunan bir sistemdir.

Bu yazıda, özellikle Türkiye’deki iş güvenliği uzmanları ve iş yeri hekimlerinin, Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS sisteminin teknik detaylarını anlaması ve uygulamaya entegre etmesi amacıyla kapsamılı bir açıklama sunulacaktır.

GHS – Küresel Uyumlaştırılmış Sistem Nedir? Amaç ve Kapsam

Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS, farklı ülkelerde ve sektörlerde kullanılan çeşitli kimyasal sınıflandırma sistemlerini tek bir çatı altında toplamayı hedefleyen bir sistemdir.

Amaçları şunlardır:

  • Kimyasal tehlikelerin tutarlı bir şekilde iletilmesini sağlamak,
  • İşyerlerinde ve kamu alanlarında maruziyeti azaltmak,
  • Ticareti kolaylaştırmak için standartlaştırılmış bilgiler sunmak.

Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS; sınıflandırma kriterleri, tehlike bildirimi için etiketleme kuralları ve güvenlik bilgi formu (GBF/SDS) içeriği düzenlemelerini kapsar.

Küresel Uyumlaştırılmış SistemGHS’nin Yapısı ve Bölümleri

Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS sisteminin teknik yapısı şu üç temel bileşen üzerinden kurulur:

Tehlike Sınıflandırması

Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS kapsamında tehlikeler genel olarak üç kategoriye ayrılır:

  • Fiziksel Tehlikeler: Patlayıcılık, alevlenebilirlik, oksitleyicilik, kendiliğinden tepkimeye girme vb.
  • Sağlık Tehlikeleri: Akut toksisite, cilt/göz tahrişi, solunum hassasiyeti, kansorejenite vb.
  • Çevresel Tehlikeler: Sucul ortama akut/kronik toksisite.

Her bir tehlike sınıfı, alt kategorilere ayrılarak (1, 2, 3 vs.) tehlike seviyesi belirlenir. Kategori 1, genellikle en yüksek riski ifade eder.

Etiketleme

Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS‘ye göre kimyasal etiketlerde bulunması gereken zorunlu bilgiler:

  • Tehlike piktogramları (simge)
  • Sinyal kelimesi (“Tehlike” veya “Dikkat”)
  • Tehlike ifadeleri (H cümleleri)
  • Önlem ifadeleri (P cümleleri)
  • Ürün tanımlayıcı (kimyasal ad vs.)
  • Tedarikçi bilgileri

Güvenlik Bilgi Formları (GBF / SDS)

Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS, Güvenlik bilgi formu (GBF/SDS)‘lerin 16 bölümlü standart bir yapıda sunulmasını önerir:

  1. Madde/Mümessil Tanımı
  2. Tehlike Tanımı
  3. Bileşenler / İçerik
  4. İlk Yardım Tedbirleri
  5. Yangınla Mücadele Tedbirleri
  6. Kaza Sonrası Yayılmayı Kontrol Tedbirleri
  7. Taşıma ve Depolama
  8. Maruziyet Kontrolleri / KKD
  9. Fiziksel ve Kimyasal Özellikler
  10. Kararlılık ve Tepkime
  11. Toksikolojik Bilgiler
  12. Ekolojik Bilgiler
  13. Bertaraf Bilgileri
  14. Taşıma Bilgileri
  15. Mevzuat Bilgileri
  16. Diğer Bilgiler

Türkiye’de GHS Uygulaması ve Mevzuatlar

Türkiye, Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS sistemini esas alan düzenlemeleri şu mevzuatlar çerçevesinde yürütlmektedir:

Bu yönetmeliklerde, Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS sınıflandırma sistemi referans alınmakta, maddelerin etiketi ve güvenlik bilgi formu (GBF/SDS) bilgileri bu yapıya uygun olmalıdır.

Ayrıca, SEVESO III Direktifi kapsamında büyük endüstriyel kazaların önlenmesinde kimyasalların Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS bazlı sınıflandırması esas alınmaktadır.

İş Güvenliği Uzmanları ve İş Yeri Hekimleri İçin GHS’nin Uygulama Kritikleri

İş Güvenliği Uzmanları İçin

  • Kimyasal risk değerlendirme formlarında Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS sınıflandırma kodlarını (H/P ifadeleri) doğru yerleştirmek,
  • Etiket kontrollerini yaparken Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS piktogram, sinyal kelimesi ve ifadeleri denetlemek,
  • Yangın, patlama ve KKD seçiminde fiziksel tehlike sınıflandırmasına uygun analiz yapmak.

İş Yeri Hekimleri İçin

  • Kimyasal maruziyetleri tehlike sınıflandırmasına göre belirlemek,
  • Güvenlik bilgi formu (GBF/SDS)‘lerdeki toksikolojik bilgilerden hareketle maruziyet süre ve seviyelerini yorumlamak,
  • KKD ve medikal tarama planlarını Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS tehlike bilgilerine göre planlamak.

GHS ve NFPA Arasındaki Farklılıklar

KriterGHS (Küresel Uyumlaştırılmış Sistem)NFPA 704 (Elmas Sistemi)
AmacıKimyasalların sağlık, fiziksel ve çevresel tehlikelerini küresel ölçekte standartlaştırmakAcil müdahale ekipleri için kimyasalların anlık risklerini hızlıca göstermek
Hedef KullanıcıTüm kullanıcılar: üreticiler, ithalatçılar, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, çalışanlarİtfaiyeciler, ilk müdahale ekipleri, acil durum yöneticileri
Yasal Dayanak (Türkiye)SEA Yönetmeliği (Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması)Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik, NFPA kılavuzları
Tehlike Kategorileri16’ya kadar farklı tehlike sınıfı (patlayıcı, oksitleyici, toksik, aşındırıcı, çevresel vb.)3 ana kategori: Sağlık (mavi), Yangın (kırmızı), Reaktivite (sarı)
Sembol/İşaret Formatı9 farklı piktogram (kırmızı çerçeveli beyaz zeminli elmaslar)4 bölmeli renkli elmas
Renk KodlarıRenk kullanılmaz; semboller (piktogramlar) ile ifade edilirMavi (sağlık), Kırmızı (yanıcılık), Sarı (reaktivite), Beyaz (özel tehlikeler)
Derecelendirme Sistemi“Kategori 1” en tehlikeli, artan numarayla tehlike azalır0 (az tehlike) – 4 (çok tehlike) arası puanlama
Bilgi KaynağıGüvenlik Bilgi Formu (SDS), ürün etiketiKimyasal ambalaj üzerindeki elmas işareti
Uluslararası GeçerliliğiBirleşmiş Milletler tarafından oluşturulmuş, 70’ten fazla ülkede uygulanırABD odaklıdır; NFPA tarafından geliştirilmiştir
Yasal Zorunlulukİşyerlerinde kimyasal etiketlemede ve SDS hazırlamada zorunludurGönüllülük esaslıdır; bazı endüstrilerde iç prosedürlerle zorunlu tutulabilir
Çevresel Tehlike BilgisiÇevresel riskler için ayrı piktogram bulunur (örneğin, balık/ağaç simgesi)Çevresel riskler değerlendirilmez
Özel Tehlike BilgisiAyrıntılı ifade edilir (örneğin: kanserojen, solunum duyarlılığı vb.)Beyaz bölmede kısaltmalarla (örnek: OX = oksitleyici, W = su ile tepkime)
Eğitim GereksinimiEtiket okuma, SDS analizi, piktogram yorumlama eğitimleri gerektirirRenk ve rakam sisteminin hızlı anlaşılması için acil ekip eğitimi gerekir
Etki Süresi OdaklılıkUzun vadeli maruziyet ve sağlık riskleri üzerine yoğunlaşırAnlık tehlike, hızlı karar alma ve acil durum tepkisi için uygundur
KapsamHem sağlık hem çevre hem fiziksel tehlikelerSadece fiziksel ve sağlık tehlikeleri (çevresel hariç)
Etiketleme FormatıÜrün etiketinde: sinyal kelimeleri (“Tehlike”, “Dikkat”), tehlike ifadeleri, önlem ifadeleri, piktogramlarKimyasal ambalaj veya tank üzerine yapıştırılan renkli elmas sembolü

Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS, kimyasallarla çalışan tüm taraflar için ortak bir dil yaratmakta, bu da iş sağlığı ve güvenliği açısından ciddi bir kazanç sunmaktadır. İş güvenliği uzmanları ve iş yeri hekimleri, Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS sınıflandırmasına dayalı olarak risk değerlendirmelerinden KKD seçimine, maruziyet izlemelerinden acil durum planlamasına kadar geniş bir alanda daha isabetli kararlar verebilir.

Bu nedenle, her İSG profesyonelinin Küresel Uyumlaştırılmış Sistem – GHS sistemini sadece bir etiketleme formatı olarak değil, yaşam kurtaran bilgilerin kodlandığı bir güvenlik dili olarak görmesi hayati önem taşır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Sakkarin (E954) Bağırsak Sağlığınıza Etkileri

Modern yaşamın yoğun temposu ve estetik kaygılar, pek çok insanı şekerden uzak durmaya ve “kalorisiz” çözümler aramaya yöneltti. Raflarda “şekersiz”, “light” ya da “diyet” etiketleriyle sunulan ürünler, masum görünen tatlı zevkler vaat ederken aslında vücudumuzda büyük değişimlerin kapısını aralayabiliyor.

Özellikle suni tatlandırıcılar, kalori alımını azaltmak amacıyla sıkça tercih edilen kimyasallar arasında yer alıyor. Ancak son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar, bu tatlandırıcıların en başta gelen hedeflerinden biri olan bağırsak mikrobiyotası üzerinde düşündüğümüzden çok daha karmaşık ve olumsuz etkiler yarattığını ortaya koymaktadır.

Bağırsaklarımız yalnızca sindirim organı değil; bağışıklık sistemimizin merkezi, ruh halimizin şekillendiricisi, hatta hormon dengemizin sessiz yöneticisidir. Suni tatlandırıcıların bu hassas dengeyi nasıl bozabileceğini anlamak, sağlığımız adına atacağımız bilinçli adımların başlangıcı olabilir.

Tatlı bir tercihin nasıl acı sonuçlar doğurabileceğini aşağıda inceleyeceğiz. Amacım, korkutmak değil; farkındalık yaratmak ve doğru seçimleri teşvik etmektir.

Sakkarin (E954) Nedir?

Sakkarin, gıda katkı maddesi kodu: E954 dir. Şekerden yaklaşık 300-700 kat daha tatlı olup yapay tatlandırıcılar ailesinin en eskilerindendir. Kalori içermez. Uzun bir kullanım geçmişine sahiptir ve özellikle diyabetli kişiler için ve diyet ürünlerde, içeceklerde ve işlenmiş gıdalarda şeker yerine yaygın kullanılır – tercih edilir. Çünkü kan şekeri üzerinde doğrudan bir glisemik etkisi yoktur. Aspartam, Sukraloz gibi diğer yapay tatlandırıcılardan farklı metabolize edilir.

Sakkarinin Sindirim Sistemindeki Yolu
  • Sindirim sisteminde büyük oranda emilmeden kalır.
  • Kolona ulaşabilme özelliği vardır.
  • Dışkıda büyük oranda bozulmadan atılır.
  • Bağırsak bakterileri tarafından kısmen metabolize edilir.

Sakkarinin Bağırsak Mikrobiyotasına Etkileri
  • Bağırsak mikroflorasındaki dengeyi (disbiyoz) bozar.
  • Bacteroides spp. ve Clostridiales türlerinde artışa neden olur.
  • Mikrobiyotanın metabolize etme yeteneğini değiştirir.
  • Bağırsak enzimatik aktivitesini değiştirme potansiyeli mevcuttur.

International Journal of Molecular Sciences da yayınlanan araştırmada sakarin, sukraloz ve aspartam gibi suni tatlandırıcıların farklı konsantrasyonları E.coli ve E. faecalis türü bağırsak bakterilerine maruz bırakıldı.

Laboratuvar ortamında bunların patojeniteleri (hastalık yapma potansiyelleri) ve bağırsak Caco-2 hücreleriyle etkileşimleri incelendi.

İnsan bağırsak hücreleriyle yapılan kültürlerde bu bakterilerin Caco-2 hücrelerine yapışma, onları istila etme ve ölümlerine sebep olma kabiliyetlerinin arttığı, tatlandırıcıları bloke eden çinko sülfatın ise bu etkileri önlediği belirlendi.

Sakkarinin Sindirim Sistemi Semptomları
  • Mide bulantısı ve karın ağrısı
  • İshal veya kabızlık şikayetleri
  • Karında şişkinlik hissi
  • Bağırsaklarda gaz üretiminde artış

Metabolik Etkiler
  • 5 mg/kg dozlarda glukoz intoleransına neden olur.
  • Karaciğer enflamasyonunu tetikleme riski vardır.
  • Metabolik sendrom gelişimine katkıda bulunma potansiyeli mevcuttur.
  • Diyabet riski ile ilişkilendirilmektedir.

⭐ 10 gün boyunca karbonhidratla beraber sukralozla tatlandırılmış 7 içecek tüketmenin, sağlıklı katılımcılarda insülin duyarlılığını azalttığı gösterildi.

Bu metabolik bozulma, şekere verilen nöral tepkilerdeki azalma ile ilişkili olmakla beraber tatlı tat algısı değişmedi.

İnsülin duyarlılığı sadece sukraloz veya karbonhidrat tüketimi ile değişmedi.

Sukralozun Karbonhidratlı (Karbonhidratsız) Kısa Süreli Tüketimi İnsanlarda Şekere Karşı Sinirsel ve Metabolik Duyarlılığı Bozuyor

Diğer Sistemik Etkiler
  • Düşük dereceli bağırsak enflamasyonudur.
  • Bağırsak mukus bariyerinde incelme riski mevcuttur.
  • Enflamatuar bağırsak hastalığı gelişimine katkıda bulunur.
  • Uzun vadede kolon karsinogenezini destekleme bulguları vardır.

⭐ ABD’ de en çok kullanılan suni tatlandırıcı olan sukralozun insanlarda DNA hasarına yol açtığı gösterildi. (3.6.2023) Sukraloz-6-asetat ve ana maddesi olan sukralozun toksikolojik ve farmakokinetik özellikleri: in vitro tarama testleri

Suni tatlandırıcılar, ilk bakışta “şekere sağlıklı bir alternatif” gibi görünse de, bağırsak sağlığı üzerindeki etkileri göz ardı edilemeyecek kadar ciddi ve çok yönlüdür. Mikrobiyotanın yapısal bozulması; bağışıklık sisteminin zayıflaması, kronik inflamasyon, insülin direnci, hatta bazı otoimmün rahatsızlıklara yatkınlık gibi zincirleme sorunlara neden olabilir. Yani vücudun “ikinci beyni” olan bağırsaklarımız sessizce zarar görürken, biz farkında bile olmadan genel sağlığımızı riske atıyor olabiliriz.

Tatlıdan vazgeçmek istemeyebilirsiniz. Ancak bedelini bağışıklığınızla, enerjinizle, hatta ruh halinizle ödemek zorunda kalmak, doğru bir takas olmayabilir. Bu nedenle, sağlıklı yaşamak adına yapılan her tercihin uzun vadeli etkilerini göz önünde bulundurmak şarttır.

Doğallıktan sapmadan, bilinçli tüketimle hareket etmek, sadece bugünün değil, yarının sağlığını da korumanın en etkili yoludur. Unutmayın: Gerçek sağlık, yalnızca kalorisiz değil; bütünsel ve dengeli seçimlerle mümkündür.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐⭐ Yapay Tatlandırıcılar İki Model Bağırsak Bakterisinin, E. coli ve E. faecalis’in Patojenik Özelliklerini Olumsuz Şekilde Düzenliyor https://www.mdpi.com/1422-0067/22/10/5228

⭐⭐ Sukraloz-6-asetat ve ana maddesi olan sukralozun toksikolojik ve farmakokinetik özellikleri: 
in vitro tarama testleri https://www.tandfonline.com/doi/full/10.1080/10937404.2023.2213903

⭐⭐ Sukralozun Karbonhidratlı (Karbonhidratsız) Kısa Süreli Tüketimi İnsanlarda Şekere Karşı Sinirsel ve Metabolik Duyarlılığı Bozuyor https://www.cell.com/cell-metabolism/fulltext/S1550-4131(20)30057-7

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Beyin Yarımkürelerinde Seyahat – Küçük Gençlere

Hatice Öğretmen ve Beyin Yarımküresi Macerası

Sınıfın duvarlarına asılı renkli afişler, el işi kağıtlarından yapılmış beyin şekilleri ve tahtada kocaman yazılmış bir başlık: “SAĞ MI, SOL MU?” Hatice Öğretmen sınıfa girdiğinde öğrenciler çoktan dikkat kesilmişti.

“Günaydın çocuklar!”

“Güüünaaaydın Haaaatice Öğretmenimmmm!” dediler hep bir ağızdan.

“Bugün sizinle beynimizin sağ ve sol yarımküresi hakkında çok ilginç bir yolculuğa çıkacağız. Hazır mısınız?”

“Eveeet!”

Hatice Öğretmen tahtaya ikiye bölünmüş bir beyin çizdi. Sağ tarafı mavi, sol tarafı kırmızıyla renklendirdi. Ardından cebinden iki kukla çıkardı: biri gökkuşağı gibi renkli elbiseler giymişti (Sağ Beyin Kuklası), diğeri ise ceketli, gözlüklü ve cetvel tutuyordu (Sol Beyin Kuklası).

Sol Beyin Mantıklı, Sağ Beyin Hayalperesttir.

Hatice Öğretmen: “Şimdi bir oyun oynayalım. Ben size bir durum söyleyeceğim, siz de hangi beyin tarafının öne çıkacağını tahmin edeceksiniz.”

“Ali, diyelim ki annene neden geç kaldığını anlatıyorsun ama çok mantıklı sebepler sıralıyorsun.”

Ali: “Hmm… Mesela otobüs 12 dakika rötar yaptı, trafik ışığı çok uzundu falan…”

Hatice Öğretmen: “Aferin! Hangi yarımküre?”

“SOL BEYİN!” dediler hep birlikte.

“Peki Zeynep, eğer anlattığın şey bir uzaylı tarafından kaçırıldığın bir macera olsaydı?”

Zeynep gülerek: “O zaman SAĞ BEYİN olurdu!”

Sol Beyin Ayrıntıları Sever, Sağ Beyin Bütünü Görür.

Hatice Öğretmen Tahtaya bir manzara çizdi: bir orman, güneş, birkaç kuş…

“Şimdi gözlerinizi kapatın ve ne gördüğünüzü anlatın.” dedi.

Elif: “Güneşi gördüm, bulutları, kuşları…”

“Bu detayları gören sol beyin.” dedi Hatice Öğretmen.

Mehmet: “Ben kocaman huzurlu bir orman hissettim.”

“Bravo! Bu sağ beyin iş başında.”

Sol Beyin Dildir, Sağ Beyin Resim ve Müziktir.

Hatice Öğretmen sınıfın bir köşesine küçük bir müzik hoparlörü koydu. Mozart çalmaya başladı.

“Şimdi resim defterlerinizi çıkarın ve müziği dinlerken aklınıza geleni çizin.”

Çocuklar pastel boyaları kaptı. Bir süre sonra eserlerini gösterdiler.

“İşte sağ beyinle resim yapan harika çocuklar!” dedi Hatice Öğretmen.

Sol Beyin Sıralamayı Sever, Sağ Beyin Serbestliği.

Hatice Öğretmen İki grup oluşturdu.

  1. Grup: “Kahvaltıdan sonra ne yapılır?” sorusuna madde madde yazdı.
  2. Grup: “Hayalindeki sabah nasıl geçerdi?” sorusuna serbest hikâyeler yazdı.

Birinci gruba: “Sol beyin!” İkinci gruba: “Sağ beyin!” diye alkışlandı.

Sol Beyin Matematikçidir, Sağ Beyin Ressamdır.

“Şimdi tahtaya bir problem yazacağım. 24×3 = ?”

Ayşe parmaklarıyla işlem yaptı. “72!”

“Sol beyin!” dediler hep birlikte.

Ardından bir gökyüzü manzarası çizdirip, “Bu resim size ne hissettirdi?” diye sordu. “Barış, özgürlük, serinlik…”

Sol Beyin Geçmişte Yaşar, Sağ Beyin Anın İçindedir.

“Bunu ise sağ beyin hisseder.”

Oyunun adı: “Hatırla mı, hisset mi?”

Her öğrenci sırayla bir kart çekti. Kartta ya “Dün ne yedin?” ya da “Şu an ne hissediyorsun?” yazıyordu.

Geçmişi hatırlayanlara: “Sol beyin”, hislerini anlatanlara: “Sağ beyin” denildi.

Sol Beyin Analiz Eder, Sağ Beyin Hayal Eder.

“Şimdi size bir meyve vereceğim. Elma.”

“Sol beyin bu elmanın ağırlığını, kalorisini hesaplar.”

“Sağ beyin ise bu elmayı dans ettirir!”

Zeynep elmayı alıp minik bir dans yaptı. Tüm sınıf güldü.

Sol Beyin Gerçekçidir, Sağ Beyin Sezgiseldir.

Oyunun adı: “Bilim mi, Sezgi mi?”

Her öğrenci ya bir bilimsel bilgi söyledi (örneğin: “Dünya Güneş etrafında döner”), ya da hissettiği bir şeyi (“Bu sabah sanki yağmur yağacak gibi hissettim.”)

Birinci grup: Sol beyin, İkinci grup: Sağ beyin olarak ayrıldı.

Sol Beyin Kelimeleri, Sağ Beyin Yüz İfadelerini Çözer.

Hatice Öğretmen bazı duyguları yalnızca yüz ifadeleriyle canlandırdı. Öğrenciler hangi duyguyu gösterdiğini tahmin etti.

“Bu sağ beynin işi. Kelime olmadan anladınız!”

Sonra tahtaya bir şiir yazdı ve analiz ettirdikten sonra: “Bu da sol beyinle yapılan bir yorum.” dedi.

Sol Beyin Detaylara, Sağ Beyin Sanatlara yetkindir.

Öğrencilerden biri, bir kedi resmi çizerken bir yandan da sayılarla renklendirme yaptı.

“Bakın burada iki beyin de çalışıyor! Harika!” dedi Hatice Öğretmen.

🎲 🎲 🎲
Final Oyunu – Hangi Yarımküre?

Hatice Öğretmen, sınıfı iki gruba ayırdı: Grup A ve Grup B.

“Şimdi her grup sırayla diğerine 5 cümle kuracak. Bu cümleleri yazarken düşünün: Bu düşünce sağ beyinle mi, sol beyinle mi kurulmuştur?

Diğer grup cümleyi dikkatlice dinleyecek ve hangi yarımküreye ait olduğunu hem söyleyecek hem de nedenini açıklayacak.”

Grup A Soruyor, Grup B Cevaplıyor

Grup A’nın Cümleleri:

  1. “Sabah kalktığımda önce yüzümü yıkarım, sonra kahvaltımı yapar, çantamı kontrol ederim.”
  2. “Bir dairenin alanı πr² formülüyle hesaplanır.”
  3. “Bugün rüyamda renkli bir ormanda uçan filler gördüm.”
  4. “Bir resmi incelerken en çok renk geçişlerine ve şekillerin ahengine bakarım.”
  5. “Dün yaptığım ödevi sırayla planladım: önce konuyu okudum, sonra not aldım, en son özet çıkardım.”

Grup B’nin Cevapları ve Gerekçeleri:

  1. Sol Beyin – Çünkü sıralı ve planlı bir işlem anlatılıyor.
  2. Sol Beyin – Matematiksel bir işlem var, mantık devrede.
  3. Sağ Beyin – Hayal gücüyle kurulan bir düş var, gerçeklik dışı.
  4. Sağ Beyin – Görsel sanatsal yorumlama, bütünsel bakış içeriyor.
  5. Sol Beyin – Planlama, analiz ve sıra bilgisi içeren bir yaklaşım.

🎉 Grup B hepsini doğru bildi! +5 puan

Grup B soruyor, Grup A cevaplıyor

Grup B’nin Cümleleri:

  1. “Bu tablo bana hüzün ve umut duygusunu aynı anda hissettirdi.”
  2. “Bir haftalık ders programımı renkli kalemlerle planladım: pazartesi matematik, salı fen…”
  3. “Şiirin içinde geçen ‘gökyüzüne uzanan eller’ metaforu beni etkiledi.”
  4. “Bugün içimde bir heyecan var ama nedenini bilmiyorum.”
  5. “Bir problemi çözmeden önce önce verileri yazar, sonra adım adım çözüm yolunu kurarım.”

Grup A’nın Cevapları ve Gerekçeleri:

  1. Sağ Beyin – Duygu hissi ve yorum var, kelimelerden çok hisler devrede.
  2. Sol Beyin – Sistemli bir program yapılıyor, planlama var.
  3. Sağ Beyin – Şiirsel, soyut anlam çözümü ve sanatla ilişki var.
  4. Sağ Beyin – Sezgi ve içgüdü devrede, nedeni bilinmeyen duygu.
  5. Sol Beyin – Mantıklı sıralı problem çözüm süreci anlatılıyor.

🎉 Grup A da hepsini doğru bildi! +5 puan

🏆 🏆 🏆
Kazanan Yarımküre?

Hatice Öğretmen:
“Görüyorum ki iki grup da beyinlerinin her iki tarafını çok iyi tanımış! Bu oyunun kazananı hepiniz oldunuz. Her iki yarımkürenizi de hep birlikte çalıştırdınız.

Yani kazanan: BEYİN BÜTÜNLÜĞÜ! 👏🧠👏”

Tüm öğrenciler ayağa kalktı ve kendi bedenlerine sarılarak şöyle dedi:

“Benim sağım hayal kurar, solum planlar! Birlikte harikayız!”

Ve sınıf o gün beyninin hem sağ hem sol tarafını coşkuyla kutlayarak dersi neşeyle bitirdi.

Dr. Mustafa KEBAT

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Yukarıda yer alan hikaye firmalarımız Tetkik OSGB – Tetkik Danışmanlık tarafından sosyal sorumluluğumuz olan çocuklarımızı bilgilendirmek, okumaya, çalışmaya, doğal hayata heveslendirmek ülkemize ve geleceğimize yararlı bireyler olabilmelerine katkı sağlamak maksadı ile yayınlanmıştır.

Dr Mustafa KEBAT

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz. Varsa hatalarımızı bildirmeniz daha faydalı olmamıza desteğiniz bizim için çok değerli.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

İş Yerinde Psikososyal Riskleri Ölçme ve Değerlendirme

Görünmeyen Tehditlerle Yüzleşmek

Modern çalışma yaşamı, fiziksel tehlikeler kadar görünmeyen risklerle de doludur. Günümüz iş yerlerinde çalışanları yalnızca makine gürültüsü, ağır yükler ya da kimyasal maddeler değil; sürekli baskı, rol belirsizlikleri, sosyal çatışmalar ve duygusal tükenmişlik gibi unsurlar da tehdit eder. Bu görünmeyen tehditlere verilen isim ise psikososyal risklerdir.

Bir çalışanın üretkenliği, güvenliği ve genel sağlığı; yalnızca iş tanımına değil, kendini ne kadar değerli hissettiğine, adaletli muamele görüp görmediğine ve iş ortamının sosyal yapısına da doğrudan bağlıdır. Ancak bu tür riskler çoğu zaman sessizdir; fark edilmediklerinde hızla kronikleşir, iş kazalarına, verim kaybına, hatta toplu iş yeri huzursuzluklarına yol açabilir.

Bu nedenle iş sağlığı ve güvenliği alanında artık “ne kadar çalıştığın” değil, “nasıl hissettiğin” de büyük önem taşımaktadır.

Psikososyal riskleri belirlemek için kullanılan araçlar, yalnızca sorunları ölçmekle kalmaz, aynı zamanda bir kurumun “çalışanına verdiği değerin göstergesi” hâline gelir.

Bu yazıda iş yerlerinde psikososyal risklerin tespiti ve yönetimi için kullanılan en etkili yöntemleri başlıkları ve tanımları ile okuyacaksınız. Bu yöntemlerin ayrıntılandırıldığı yazılarımızı da okuyabilirsiniz

İş yerinde psikososyal riskleri ölçmek ve değerlendirmek için en etkili araçlar ve yöntemler şunlardır:

  • Psikososyal Risk Değerlendirme Anketleri ve Ölçekleri
    İş yerindeki psikososyal risk faktörlerini nicel olarak ölçmek için geliştirilmiş standart anketler kullanılır. Örneğin:
    • NHUMAN PSR-Q (Psikososyal Risk Ölçeği): Türkiye normlarına uygun, 17 alt boyut ve 84 maddeden oluşan kapsamlı bir ölçektir. İşin içeriği, organizasyonu, sosyal faktörler, çalışma ortamı ve tehlikeli görevler gibi alanları değerlendirir. Güvenirlik ve geçerlik çalışmaları yapılmıştır.
    • Kopenhag Psikososyal Risk Değerlendirme Ölçeği (KOPSOR): İş yükü, kontrol, destek, ilişkiler, rol belirsizliği gibi psikososyal riskleri ölçer ve Türkçe uyarlaması mevcuttur7.
    • HSE Indicator Tool (İş Sağlığı ve Güvenlik Göstergesi Aracı): İşe bağlı stresin potansiyel belirleyicilerini ölçer (talepler, kontrol, destek, ilişkiler, rol, değişim).
  • Görüşmeler ve Odak Grup Çalışmaları
    Çalışanlarla yapılan birebir görüşmeler veya grup tartışmaları, psikososyal risklerin daha derinlemesine anlaşılmasını sağlar. Bu yöntem, anketlerde ortaya çıkmayan sorunların tespiti için önemlidir.
  • Gözlemler
    İş yerindeki çalışma koşulları, sosyal etkileşimler ve davranışların doğrudan gözlemlenmesi, psikososyal risklerin değerlendirilmesinde destekleyici bir yöntemdir.
  • Risk Değerlendirme Formları ve Ön Değerlendirme Araçları
    Organizasyonel yapı, iş yükü, rol belirsizliği gibi risk faktörlerinin hızlıca tespiti için kullanılan ön değerlendirme formları.
  • Psikososyal Risk Yönetim Sistemleri
    İş yerinde psikolojik sağlık ve güvenlik kültürünü geliştirmek için bütüncül yaklaşımlar ve sistematik yönetim modelleri uygulanır. Bu sistemler, ölçme, değerlendirme, müdahale ve izleme süreçlerini kapsar.
  • Uluslararası Standartlar ve Rehberler
    ISO 45003 gibi standartlar, psikososyal risklerin değerlendirilmesi ve yönetimi için çerçeve sağlar. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Avrupa İş Sağlığı ve Güvenliği Ajansı (EU-OSHA) rehberleri de yol göstericidir.

Özetle, psikososyal risklerin etkin ölçümü için standardize edilmiş anket ve ölçekler (NHUMAN PSR-Q, KOPSOR vb.), çalışan görüşmeleri, gözlemler ve ön değerlendirme formları bir arada kullanılır.

Bu araçlar, iş yerindeki psikososyal tehlikelerin kapsamlı ve sistematik olarak belirlenmesini, risklerin önceliklendirilmesini ve uygun müdahalelerin planlanmasını sağlar.

Türkiye’de özellikle NHUMAN PSR-Q ölçeği, ulusal normlara uygunluğu ve kapsamlı yapısıyla öne çıkmaktadır.

Güvende Olmak, Yalnızca Fiziksel Değildir

İş kazalarının büyük kısmı, yalnızca teknik eksikliklerden değil, aynı zamanda çalışanların stres altında karar verme becerisinin bozulmasından, tükenmişlikten ve iletişim kopukluklarından kaynaklanır. Bu nedenle iş yerinde güvenliği sağlamak, artık sadece baret ya da çelik burunlu ayakkabı giymekle sınırlı değildir. Gerçek güvenlik, çalışanların kendilerini duygusal olarak güvende, anlaşılmış ve desteklenmiş hissetmesiyle başlar.

NHUMAN PSR-Q, KOPSOR ve HSE Indicator Tool gibi bilimsel geçerliliği olan ölçekler; iş yerinde görünmeyen baskıları, iletişim kopukluklarını, adaletsizlik duygularını ve duygusal yıpranmayı açığa çıkarmak için güçlü araçlardır. Ancak bu araçlar tek başına yeterli değildir. Çalışan görüşmeleri, sahada yapılan gözlemler ve işyeri psikososyal ikliminin bütüncül analizi, bu ölçümleri tamamlamalıdır.

Unutulmamalıdır ki, iyi yönetişim, çalışanların sadece işini değil, duygusunu da yönetebilen kurumlardan çıkar. Bu sebeple, psikososyal risklerin ciddiyetle ele alınması, yalnızca iş sağlığı açısından değil, aynı zamanda kurumsal sürdürülebilirlik açısından da bir zorunluluktur.

İyi analiz edilen bir psikososyal yapı, hem çalışanların yaşam kalitesini artırır hem de iş yerlerini daha verimli, daha sağlıklı ve daha huzurlu alanlara dönüştürür.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Sağlık ve Davranış: Biyolojik, Davranışsal ve Toplumsal Etkilerin Etkileşimi https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK43750/

⭐️⭐️ Psikososyal riskler ve çalışan sağlığı https://oshwiki.osha.europa.eu/tr/themes/psychosocial-risks-and-workers-health

⭐️⭐️ Çalışma Yaşamında Esenlik ve Psikososyal Riskler: Değişen Dinamiklerle Başa Çıkma Stratejileri İşyerinde Refah ve Psikososyal Riskler: Değişen Dinamikleri Yönetme Stratejileri https://www.researchgate.net/publication/377014012_Calisma_Yasaminda_Esenlik_ve_Psikososyal_Riskler_Degisen_Dinamiklerle_Basa_Cikma_Stratejileri_Well-being_and_Psychosocial_Risks_in_the_Workplace_Strategies_for_Navigating_Changing_Dynamics

⭐️⭐️ İş Stresi Kardiyovasküler Hastalıklar İçin Bir Risk Faktörüdür https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/26238744/

⭐️⭐️ İşyerinde psikososyal riskler ve ruh sağlığı https://osha.europa.eu/en/themes/psychosocial-risks-and-mental-health

⭐️⭐️ Çalışma Yaşamında Esenlik ve Psikososyal Riskler: Değişen Dinamiklerle Başa Çıkma Stratejileri https://dergipark.org.tr/tr/pub/ohsacademy/issue/85769/1393212

⭐️⭐️ Fazla Saatlerle Çalışmanın Iş Sağlığı ve Güvenliği Üzerine Etkileri https://www.proquest.com/openview/29e975929e3587a0d68322e2e822c18e/1?cbl=2026366&diss=y&pq-origsite=gscholar

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla