Küçük Lakin Etkili Darbeler Üzerine Bir Yolculuk

Gıda Bazlı Kan Viskozitesi Değişimlerinin Mikroyaralanmalara Etkisi

İnce kan, kalın kan ve küçük ama etkili darbeler üzerine bir yolculuk…

🩸 🩸 🩸

Kanın Kalınlığı Neden Önemlidir?

Vücudumuzdaki kan, sadece oksijen taşıyan bir sıvı değildir; aynı zamanda bir yaşam sistemi, savunma mekanizması ve iyileşme aracıdır. “Kan viskozitesi” dediğimiz şey ise, bu sıvının akışkanlık düzeyini ifade eder.

Basitçe söylemek gerekirse:

  • Yoğun (kalın) kan, ağır akar, pıhtılaşmaya daha meyillidir.
  • İnce (sulandırılmış) kan, hızlı akar ama gerektiğinde durması (pıhtılaşması) zorlaşabilir.

Kullandığımız gıdalar, bu dengeyi doğrudan etkileyebilir. Özellikle bazı meslek gruplarında mikroyaralanmalar – örneğin: küçük kesikler, morluklar, çizikler – oldukça sık görülür. Bu yazıda, kanın kıvamını değiştiren gıdaların bu küçük ama etkili yaralanmalarla nasıl ilişkilendirilebileceğini inceleyeceğiz.

🩸 🩸 🩸

Kan Viskozitesini Etkileyen Gıdalar – Ne Yiyoruz, Kanımız Ne Yapıyor?

Bazı yiyecekler vücudumuzda kanın pıhtılaşma mekanizmasını yavaşlatırken, bazıları hızlandırır. İşte birkaç örnek:

Kanı Sulandıran Gıdalar

  • Sarımsak, zencefil, zerdeçal: Anti-inflamatuar etki göstererek kanın incelmesine yardımcı olur.
  • Yeşil çay, kiraz, üzüm çekirdeği: Antioksidan etkileriyle dolaşımı artırır.
  • Balık (özellikle omega-3 yönünden zengin olanlar): Kanın akışkanlığını artırır.

Kanı Pıhtılaştıran Gıdalar

  • Koyu yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak, pazı): Yüksek K vitamini içerikleriyle pıhtılaşmayı destekler.
  • Kırmızı et, yumurta: Bazı proteinler ve yağlar aracılığıyla pıhtılaşmayı tetikleyebilir.

🩸 🩸 🩸

Mikroyaralanmalar Nedir, Neden Önemlidir?

Mikroyaralanmalar, genellikle farkında bile olmadan yaşadığımız ama iyileşme süreci açısından hayati olan küçük hasarlardır.

Örneğin:

  • Marangozun elinde oluşan küçük bir çizik
  • İnşaat işçisinin kolundaki morluk
  • Metal atölyesindeki çalışanın parmak kenarındaki delici zedelenme

Bu tür yaralanmalarda önemli olan, kanamanın zamanında durması ve yaranın çabuk kapanmasıdır. Ancak eğer kan çok sulanmışsa, bu küçük yaralanmalar fazla kan kaybına neden olabilir. Tersi durumda, yani kan çok kalınsa, yaranın çevresinde yoğun pıhtı oluşabilir ve bu da iyileşmeyi geciktirebilir.

🩸 🩸 🩸

Gıda – Kan – Yaralanma İlişkisi Nasıl Kurulur?

Gelin bir örnekle açıklayalım:

Senaryo 1: “Sarımsaklı Kahvaltı” ve İnce Kan

Sabah işe gitmeden önce bol sarımsaklı, yeşil çaylı bir kahvaltı yaptınız. Vücudunuzun kanı bir miktar daha akışkan hâle geldi. Aynı gün, atölyede metal keserken eliniz hafifçe kesildi. Normalde birkaç dakikada duran kanama, bu kez uzun sürdü. Kanınızın kıvamı düşüktü; pıhtı geç oluştu.

Senaryo 2: “K Vitamini Yüklemesi” ve Kalın Kan

Öte yandan, başka bir işçi sabah kahvaltısında bolca yumurta, ıspanak ve peynir yedi. Vücudunda pıhtılaşmayı tetikleyen vitaminler yüksek. Gün içinde aldığı küçük bir darbe sonrasında kanama çabucak durdu ama yaranın içinde sert pıhtılar oluştu. Bu, iyileşmenin uzamasına ve ağrının artmasına neden oldu.

🩸 🩸 🩸

İş Sağlığı Açısından Neden Önemlidir?

  1. Mavi yakalı çalışanlar için küçük yaralanmalar kaçınılmazdır. Bu nedenle kanın çok ince ya da çok yoğun olması, iş kazalarının ardından vücudun verdiği tepkiyi etkiler.
  2. Gece vardiyasında çalışanlar veya yoğun terleme yaşayanlar, susuzluk nedeniyle kan yoğunluğunu artırabilir.
  3. Ağır yük taşıyanlar, aç çalışanlar ya da sürekli ayakta olanlar, beslenmeden doğrudan etkilenir.
  4. İlaç kullanan çalışanlar (örneğin aspirin, kan sulandırıcılar) bu etkileri gıdalarla istemeden güçlendirebilir.

🩸 🩸 🩸

Hangi Gıdalar Ne Kadar Tüketildiğinde Risk Oluşturur?

Bu konuda genel bir fikir vermek gerekirse:

GıdaGünlük Tüketim MiktarıEtki SüresiOlası Risk
Sarımsak2 dişten fazla3-4 saatUzamış kanama
Zencefil1 tatlı kaşığından fazla2-3 saatMorarma eğilimi
Ispanak1 tabaktan fazla6-8 saatAşırı pıhtılaşma
Yumurta2 adetten fazla8-12 saatDamar tıkanıklığı eğilimi
Balık (somon vb.)150 g’dan fazla4-6 saatKanama süresinin uzaması

Not: Her bireyin metabolizması farklı olduğundan bu süreler ve etkiler kişiden kişiye değişir.

🩸 🩸 🩸

Ne Yapmalı? Denge Nasıl Kurulur?

  1. İş öncesi kahvaltılarda aşırı uçlara kaçılmamalı.
    Ne çok sulandırıcı ne de çok pıhtılaştırıcı gıdalar tüketilmeli.
  2. Yaralanmaya meyilli mesleklerde çalışanlar, özellikle yoğun bitkisel çaylar, sarımsak-zencefil gibi doğal ilaç etkili gıdaları dikkatli tüketmelidir.
  3. Yaralanma anında alınacak ilk yardım uygulamaları, kanın kıvamına göre farklılık gösterebilir. Örneğin ince kanlı bir bireyde baskılı pansuman daha uzun sürmelidir.
  4. Yemekhanede veya işe başlamadan önce yapılacak kısa bir bilgilendirme, hem bireysel farkındalığı artırır hem de iş kazası sonrası komplikasyonları azaltır.

🩸 🩸 🩸

Gerçek Hayattan Bir Örnek

Bir torna atölyesinde çalışan Ahmet Usta, son zamanlarda kalp sağlığı için her sabah sarımsaklı yoğurt yemeğe başlamıştı. Bir gün, elini küçük bir çiviyle yaraladı. İlk bakışta basit bir kesikti ancak kanaması tam 12 dakika sürdü. Arkadaşları “biraz kan sulandırıcı yemişsin galiba” diye espri yaptı ama durum ciddi olabilirdi. Ahmet Usta, daha sonra bu alışkanlığını haftada 2 güne indirdi.

🩸 🩸 🩸

Bilinçli Beslenme, Bilinçli Çalışma

İş kazalarını yalnızca baret, eldiven veya kural ihlaliyle açıklamak eksik olur. Bedenin içindeki görünmeyen riskler, dış etkenlerden çok daha kritik sonuçlar doğurabilir. Kan viskozitesini etkileyen gıdalar, iyileşme süreci ve küçük yaralanmalar konusunda bilinçli davranmak, sadece sağlığımız için değil, iş güvenliği açısından da büyük önem taşır.

Sonuç olarak:

  • Kan ne çok ince olmalı, ne de çok yoğun.
  • Gıdalar ilaç kadar etkilidir; doz ve zamanlama hayati önem taşır.
  • İş sağlığı sadece dış tehlikelerle değil, iç dengenin korunmasıyla da sağlanır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Kalp Damar Sisteminiz İçin Muhteşem Sarımsak https://tetkik.com.tr/2025/05/09/muhtesem-sarimsak/

⭐️⭐️ K Vitamini https://tetkik.com.tr/2025/02/15/22042/

⭐️⭐️ Pıhtı – Kan Sulandırıcı https://tetkik.com.tr/2024/10/31/13845/

⭐️⭐️ Uyku Sorununuza Zerdaçal Keyfi https://tetkik.com.tr/2025/04/13/24343/

⭐️⭐️ Biyokimya, Pıhtılaşma Faktörleri https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK507850/

⭐️⭐️ Endotel hücreleri ve pıhtılaşma https://link.springer.com/article/10.1007/s00441-021-03471-2

⭐️⭐️ Enfeksiyon ve inflamasyon ve pıhtılaşma sistemi https://academic.oup.com/cardiovascres/article/60/1/26/321951

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Hesperdin https://tetkik.com.tr/2024/09/23/hesperidin-p-vitamini/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Gıdalarla Kandırdığımız Kanımızın Sırları

Kan Pıhtılaşsın mı, Sulansın mı? – Gıdalarla Kandırdığımız Kanımızın Sırları!

Hayatımızda her gün yediğimiz içtiğimiz şeyler sadece midemizi doyurmuyor, aynı zamanda kanımızın bile nasıl davrandığını belirliyor! Kimi yiyecekler kanımızı adeta “kalınlaştırırken”, bazıları onu “incecik” yaparak damarlarımızda ipek gibi süzülmesini sağlıyor. Ama işin içine biraz da ilaçlar ve sağlık sorunları girince… Eyvah! Bir anda yediğimiz bir tabak bezelye, kullandığımız kan sulandırıcı ilacın etkisini sıfırlayabiliyor!

Peki bu işler nasıl oluyor?

Hadi, “kanımızı kaynatmadan” anlatalım…

🩸 🩸 🩸

Kan Pıhtılaşması Nedir, Neden Olur?

Aslında kanın pıhtılaşması kötü bir şey değil.

Düşünün, parmağınızı kestiğinizde kan durmuyorsa ne olurdu?

İşte vücudun pıhtılaşma sistemi bu yüzden var. Ama bu sistem bazı gıdalarla “fazla gaza gelirse”, bu sefer damarlarda istenmeyen pıhtılar oluşabilir – özellikle kalp-damar hastalıkları, pıhtı atması ve felç riski olanlar için!

Kanı Pıhtılaştıran Gıdalar – Damara Fren, Ama Gerektiğinde!

Bu yiyecekler, bolca K1 vitamini içerir. Bu vitamin, kanınız “dikiş makinesi” gibidir; açık yara görünce hemen pıhtı hazırlar.

Ne güzel değil mi? Ama dikkat! Eğer kan sulandırıcı (özellikle Coumadin gibi) ilaç kullanıyorsanız, bu gıdalar ilacınızın etkisini kırabilir.

Dikkat Edilmesi Gereken Bazı “Pıhtıcılar”

  • Brokoli, yeşil lahana, marul, maydanoz, bezelye
  • Yumurta sarısı, karnabahar, pırasa, kereviz, taze fasulye
  • Fesleğen, kuşkonmaz, incir, böğürtlen, pancar yaprağı
  • Domates (evet, şaşırtıcı ama öyle), buğday ve yulaf
  • Süt ve süt ürünleri, karaciğer ve sakatatlar
  • Kuruyemişler: Fındık, ceviz, kaju
  • Adaçayı (sakinleştirici ama kanı sıkı tutar!)

Küçük uyarı: Eğer kalp hastasıysanız, kalp kapak protezi taşıyorsanız ya da pıhtılaşma riski taşıyan bir ilaç kullanıyorsanız, bu yiyecekleri hekiminizin kontrolünde tüketin.

🔔 🔔 🔔

Kanı Sulandıran Gıdalar – Damarın İpek Eşarbı

Bu yiyecekler kanınızın daha akışkan olmasına yardımcı olur. Damar tıkanıklığı, yüksek tansiyon, felç ve kalp krizi riski taşıyanlar için adeta doğal koruyucudur.

Bazılarının içinde kanı “şımartan” kimyasallar gizlidir

  • Coumarin → Tarçın, zencefil
  • Curcumin → Zerdeçal
  • Salisilik Asit → Kırmızı biber
  • Ajoen → Sarımsak
  • Vitamin E → Balık, avokado, badem, fıstık ezmesi, ay çekirdeği
  • Omega-3 → Yağlı balıklar
  • Bitkisel salisilatlar → Limon, kiraz, nar, üzüm, ıhlamur, papatya

Bazı Doğal “Kan Sulandırıcılar”

  • Limon, nar, vişne, kiraz, üzüm ve çekirdeği
  • Zencefil, tarçın, zerdeçal (baharatın efendileri)
  • Sarımsak (bir diş mucize!), ıhlamur, papatya
  • Kırmızı biber, avokado, balık, kabak çekirdeği
  • Zeytinyağı, turunçgiller ve fıstık ezmesi!

📌 Not: Bu gıdalar ilaç gibi çalışmaz ama bazı ilaçlarla birlikte kullanıldığında kanı gereğinden fazla sulandırabilir. Bu da morarmalara, ani burun kanamalarına, hatta iç kanamalara yol açabilir.

⚖️ ⚖️ ⚖️

Peki Ne Yapmalı? Dengede Tut!

Kanımız hassas bir terazidir. Pıhtı da sulanma da kendi yerinde güzeldir. Dengeli beslenmek, bilinçli ilaç kullanımı ve düzenli doktor kontrolü şart!

Öneriler

  • Eğer kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsanız, K1 vitamini bakımından zengin gıdaları bir günde aşırıya kaçmadan ama her gün sabit miktarda tüketin. Yani, bir gün 5 tabak brokoli yiyip ertesi gün hiç yememek dengeleri alt üst eder!
  • Bitkisel ya bu, zararsızdır” deyip kilo kilo sarımsak yemek de yanlış! Kan sulandırıcı etki gösteren her besin dikkatle tüketilmeli.
🧠 🧠 🧠

Son Söz “Doğal” Her Zaman Zararsız Değildir!

Doğanın gücü büyük ama onunla iş birliği içinde davranmazsak, en sağlıklı besin bile baş belası olabilir. Hele ki iş kalp-damar sağlığıysa…

Unutmayın! Mutfaktaki seçimleriniz, kanınınızın akışına yön veriyor.
Bir tutam tarçın, bir dilim avokado ya da bir dal maydanoz…
Hepsi siznn yaşam tarzınla kimyasal dans yapıyor.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Pıhtı – Kan Sulandırıcı https://tetkik.com.tr/2024/10/31/13845/

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Kalp Damar Sisteminiz İçin Muhteşem Sarımsak https://tetkik.com.tr/2025/05/09/muhtesem-sarimsak/

⭐️⭐️ Biyokimya, Pıhtılaşma Faktörleri https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK507850/

⭐️⭐️ Endotel hücreleri ve pıhtılaşma https://link.springer.com/article/10.1007/s00441-021-03471-2

⭐️⭐️ Enfeksiyon ve inflamasyon ve pıhtılaşma sistemi https://academic.oup.com/cardiovascres/article/60/1/26/321951

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Hesperdin https://tetkik.com.tr/2024/09/23/hesperidin-p-vitamini/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Aspirin ➖ İbuprofen Birlikte Asla

Sıkça yapılan bir hata..

Hekime giden hasta muayene tetkik ve tahliller sonrası reçetelenen “ASPİRİN”i kullanmaya başlıyor…

Burada bir sorun yok..

Lakin bir süre sonra kas – iskelet sisteminin herhangi bir yerinde ağrı olduğunda sorun – risk başlıyor…!!

Nasıl mı?

  • Arkadaşından alınan yada tavsiyesi ile
  • Eczaneye gidip kafasına göre
  • Hekim muayenesi olup reçete ile (hastalar genellikle aspirin kullandıklarını muayene sırasında söylemiyorlar)
  • Ve aklıma gelmeyen pek çok yol ile

İBUPROFEN de kullanmayla başlıyor..

İbuprofenbir tür iltihap giderici ağrı kesici ilaçtır. Non-steroidal antiinflamatuar ilaçlar (NSAİİ) adı verilen ilaç grubuna aittir. İbuprofen, ateş, hafif ila orta şiddette ağrı ve iltihabın kısa süreli tedavisinde kullanılabilir.

Çünkü;

Kanda pıhtılaşmayı önlemek – kanı sulandırmak için Aspirin kullanıyorsanız birlikte İbuprofen etken maddeli ilaçlardan kullandığınız takdirde Aspirin’i boşuna kullanmış oluyorsunuz…

O da ne demek?

İbuprofen; aspirinin pıhtılaşmayı önleyici etkisini engellediği için kullanmakla kullanmamak arasında fark olmuyor.

Tabi ki burada asıl soru şu olacak.

Aspirin kullanımına ne kadar çok ihtiyacınız var?

Eğer kanda pıhtılaşmayı engellemek için elzem bir kullanımınız var ve hassas bir denge ile yürüyen bir durumda iseniz İbuprofen kullanımı sizde çok ciddi riskler ihtiva edecektir.

Yani şunu düşünmemelisiniz Aspirin ➖ İbuprofen birlikte kullanan herkese pıhtı atacak değil elbet. Lakin kan dengenizin hassasiyetine göre risk artacaktır.

Bu riski almaya değer mi?

Mevsim dengesizliklerinde (Soğuk algınlığı, grip vb gibi hastalıklar için), vücudunuzda ağrılar olduğunda (Eklem, kas vb gbi) İbuprofen içerikli ilaçlar sık tercih ediliyor.

Artık biliyorsunuz ve Aspirin kullanmanız şart ise İbuprofen içerikli ilaçları tercih etmemelisiniz. Etmeyeceksiniz.

Tabi ki bazı özel durumlar olabilir.

Eğer her ikisi de kullanılması gerekiyor ise İbuprofen içeren ilaçlar Aspirin‘den
➖Ya 1 saat sonra
➖Ya 8 saat önce kullanılmalıdır.

Hazır yeri gelmişken İbuprofen ve Aspirin kullanımı ile ilgili toplu bir değerlendirme de yapalım

  • Hamilelik sırasında aspirin veya ibuprofen önerilmez
  • Mide bağırsak sistemi (Gastrointestinal) rahatsızlıkları olanlar aspirinden uzak durmalı, ibuprofen’i sadece hekimleri reçete ederse kullanmalıdır.
  • Kanama bozuklukları veya hemofili hastaları asla hekim onayı olmadan aspirin kullanmamalıdır. İbuprofen’i ise sadece elzem olduğunda ve hekimi reçeye yazdığında kullanmalıdır.
  • Aspirin kalp krizi veya felç riskinizi azaltmak için reçete edilirse, sadece ibubrufen değil herhangi bir NSAID almadan önce hekim onayı alınmalıdır.
  • Hem aspirin hem de ibuprofen böbrek toksisitesine ve alerjik tip reaksiyonlara neden olabilir. Etkileşimler de benzerdir. Hem aspirin hem de ibuprofen anjiyotensin-II reseptör blokerleri (ARB’ler), diüretikler, klopidogrel, varfarin, dabigatran ve aspirin ile etkileşime girer.

Çoklu ilaç kullanımları (polifarmasi) hemen her zaman için kimyasal riskleri arttırır.

İlaç etkileşimlerinin (özellikle ikili kullanımların) bir kısmının sonuçlarını bilsek de maalesef ilaç sayısı arttıkça bilinmezlik ve dolayısı ile riskler de artıyor.

O sebeple ilaç kullanımı kaçınılmaz (başka bir alternatif yok) ise evet gereği kadar miktar ve süre ile çoklu ilaç kullanmak da gerekli.

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ İbuprofenin aspirinin kardiyoprotektif etkisine etkisi https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/12598144/

⭐️⭐️ Aspirin ve ibuprofen kullanımının aspirin ile karşılaştırılması ve miyokard enfarktüsü riski https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/15111370/

⭐️⭐️ Aspirin ile ibuprofenin zamana bağlı etkileşiminin farmakokinetik/farmakodinamik bir model kullanılarak tahmini https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/22122406/

⭐️⭐️ Aspirin, ibuprofen ve PLCO Kanser Tarama Denemesinde ileri kolorektal adenom insidansı ve tekrarı ve kolorektal kanser riskinin azalması https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/33974712/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Pıhtı – Kan Sulandırıcı

Herkesin ağzındankan sulandırıcıduyar olduk.

Cümleler birbirine benzer.”Pıhtılaşmadan korkuyorum ve kan sulandırıcı kullanıyorum.’‘ ”D-dimerim yüksek çıktı kan sulandırıcı kullanıyorum.” ”Corona geçirdim o yüzden kan sulandırıcı kullanıyorum’Bu örnekleri çoğaltmak çok kolay..

Lakin… Bu kan sulandırıcı kullanma modası ne kadar doğru? Gerçekten işe yarıyor mu? Hastalığı tedavi mi ediyor ? Yoksa gizliyor muyuz?

Damarlarımızın içerisinde devamlı hasar oluşuyor. O kadar çok sebebi var ki

  • Diyabet
  • Hipertansiyon
  • Coronavirus
  • Bazı aşılar
  • Bazı ilaçlar
  • Virüsler / Bakteriler
  • Yüksek kan yağları (Trigliserid) veya kalsifikasyon
  • Yediğimiz, içtiğimiz besinlerden gelen Pestisitler başta olmak üzere tarım ilaçları
  • Aşırı geçirgen bağırsaklardan geçen toksinler, bakteri parçaları, ağır metaller
  • Serbest oksijen radikalleri

Ve daha pek çok sebep mevcut. Her ne sebeple olursa olsun damarın iç duvarı olan endotel hücreleri hasarlandığında tamir gerekir. Vücut içerisinde tamir mekanizması çalışmaya başlar.

Hasarlı bölgeye kandaki trombositler (PLT) kümeleşerek yapışır, pıhtılaşır. (Trombositleri inşaat harcındaki çimento gibi düşünün)

Kanda yapılan hemogram testinde trombosit (PLT) yüksekse (450-500 üzeri) pıhtılaşmayı düşünürüz.

Bu kümeleşme yani pıhtıyı aspirin çözer.

Bu kümeleşme yani pıhtının kuvvetlenmesi ve çimentonun dağılmaması için üzerine çelik ağ örülmesi gerekir. Bu ”Fibrin Ağlar” dır.

(Trombositlere inşaat harcındaki çimento demiştik, Fibrin Ağları da inşaat demiri gibi düşünün, Demiri koymazsak çimento dağılır.)

Kanda Fibrinojen (400 üzeri) yüksekse, yine pıhtılaşmayı düşünürüz. Çok fazla ağ örülmesi anlamına gelir.

Baştan bir düşünelim…

Trombositle (PLT) çimentoyu koyduk, fibrin ağ örerek demir döşeyip kuvvetlendirdik. Sonuç olarak damarın içindeki hasar onarıldı ve dışarıya kan ve içeriği sızmaz ve damar patlamaz.

Fakaaattt…

Tüm bu tamirat sonucunda damarın içerisinde bir tümseklik oluşur ve damarı daraltır. Buna Fibrinoid Nekroz denir.

Vücudumuz bu duruma da hazırlıklıdır. Oluşan tümseği yani Fibrinoid Nekroz‘u traşlar, düzeltir ve fibrinleri yıkar.

Bu yıkım sonrası ortaya çıkan ürün D-DİMER‘ dir.

Kan değerlerinize baktırıyorsunuz ve sürekli D-DIMER yüksek çıkıyor ise;

………………..⬇️…………………

Damar Endoteli hasar alıyor

………………..⬇️…………………

Trombosit (PLT) yapışıyor

…………………⬇️…………………

Fibrin ağ örüyoruz ve tümseklik traşlanıyor

…………………⬇️…………………

Sürekli son ürün D-DIMER oluşuyor deriz.

D-dimer yüksekse kanda pıhtılaşmayı düşünürüz.

Damarın içerisinde gelişen bu durum devamlı olarak damarın pek çok yerinde oluşabilmektedir.

Vücudumuz bu duruma da hazırlıklıdır. Oluşan tümseği yani Fibrinoid Nekroz‘u traşlar, düzeltir ve fibrinleri yıkar.” yazmıştım.

Fakat ciddi bir sorunumuz var.

Fibrinoid Nekroz’un traşlanan tümseklerinin maalesef hepsi erimez. Erimeyen bu parçalar kalbe gittiğinde kalp krizine, akciğer damarlarına gittiğinde akciğer embolisi gelişimine neden olabilir.

Şimdi de bu sonuca nasıl gidiyor inceleyelim

Kanı sulandırmak için aspirin (asetil salisilik asit) verdiğimizde

…………………⬇️…………………

Trombositlerin bir araya gelip kümeleşmesini engeller ve endotelde hasar olan yere yapışmasını, çok kümelenip pıhtı oluşturmasını da engelleriz.

Pıhtı oluşmaz…Ohhhh süper değil mi pıhtı engellendi.

…………………⬇️…………………

Sonucunda Fibrinojen ve D-dimer de düşük (Normal sınırlarda) çıkar.

Kan değerlerimiz normal çok güzel lakin ciddi bir sorunumuz var. Kanı sulandırdık trombositler kümeleşmedi ve damar duvarında endotel hasar devam ediyor.

Hasarlı damar ciddi bir sorundur. Çünkü;

Kişide yüksek tansiyon varsa veya tansiyonunda ciddi bir yükselme olduğunda damar içi basınç artar ve hasarlı yerden yırtılabilir. Bu durumda hasarlı olup yırtılan damarın nerede olduğu önem kazanıyor. Örneğin beyin kanaması.

Tabi ki vücudun diğer yerlerinde olduğunda damarın beslediği bölgenin kanlanması bozularak iskemi oluşabilir. Kılcal damaları da düşünmelisiniz.

Aklımıza başımıza devşirip düşünelim…

Tek başına kan sulandırmak pıhtılaşmayı engeller lakin damarlarda hasar kalır.

Bu durumda kan sulandırıcıyı uygun doz almalı aynı zamanda da damar endotelinde oluşan hasar engellenmelidir. Kanda her zaman hasar olan yeri onaracak kadar Trombosit, Fibrinojen, D-dimer bulunur. Bunların sınır değerlerinin üzerine yükselmesi olağan dışı hasarı belirtir.

Her şey tamam da peki biz ne yapmalıyız bu durumda diyorsunuz değil mi?

  1. Hekim kontrolü ve kan tetkiki olmadan kan sulandırıcı KULLANMAYIN
  2. Beslenmenizi düzenleyin – Fazla kilolarınızı verin.
    • Karbonhidrat tüketiminizi kısıtlanmalısınız. Zannedildiği gibi Protein ve Yağlar değil damarlarımızı mahveden karbonhidratlardır. Başta da fruktoz (Meyve) gelmektedir.
  3. Antioksidan hem doğal yoldan hem de katkı olarak almalısınız. Hasarlı bölgeye oksijen akımı olur. Dolayısıyla serbest radikal çoğalır. Zaten tek başına bile endotel’e zarar veren serbest radikaller tamir esnasında da zarar verir. Glutatyon düzeyi düşük olmamalı.
  4. Hesperidin Endotel hücrelerde iskemi-reperfüzyon (dokulara kan ve oksijen gidip hasarlı bölgenin canlanması / tamir olması) inflamasyonun erken evresinde nötrofil birikimini önler. Endotel hasarın onarılmasında önemlidir. Turunçgillerin kabuklarının iç tarafında beyaz süngerimsi maddeler yoğun hesperidin içerir. İlgili yazımızı okuyun
  5. Vitamin ve Mineraller Vücudumuzda hücrelerin oksijeni kullanması için oksijenin diğer moleküllerle olan reaktivitesi son derece kısıtlıdır. Bunun adı SPİN KISITLAMASI denir. Bu kısıtlamayı önlemek gerekir. Önleyebilmek için;
    • Çinko (Glukonat)
    • Magnezyum (Sitrat)
    • Demir (Kan değeri düşükse)
    • Selenyum
    • Alfa lipoik asit (Mümkünse R-Lipoik Asit)
    • D3 Vitamini
    • B12 Vitamini
    • B9 Vitamini
    • C Vitamini
    • E Vitamini ……gereklidir
  6. Egzersiz İnsan vücudu hareketsiz kalmaya uygun değildir. Lakin ağır egzersize de uygun değildir. Bu sebeple haftada 3 gün aç karnına 30’ar dakika tempolu yürüyüş yeterlidir. Unutmayın oğun egzersiz dokuların oksijen ihtiyacını arttırır. Bu oksijen ihtiyacı karşılanamadığında da serbest radikaller artar ve başta kan damarlarında endotelde olmak üzere tüm dokularda hasarlar oluşur.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Biyokimya, Pıhtılaşma Faktörleri https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK507850/

⭐️⭐️ Endotel hücreleri ve pıhtılaşma https://link.springer.com/article/10.1007/s00441-021-03471-2

⭐️⭐️ Enfeksiyon ve inflamasyon ve pıhtılaşma sistemi https://academic.oup.com/cardiovascres/article/60/1/26/321951

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Hesperdin https://tetkik.com.tr/2024/09/23/hesperidin-p-vitamini/

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

Daha Fazla