İş Güvenliği Uzmanları İçin SEVESO III’ün Şifreleri

Sanayi tesislerinin büyümesi, üretim kapasitelerinin artması ve tehlikeli kimyasalların daha yaygın kullanımı, beraberinde büyük endüstriyel kazaların potansiyelini de artırmıştır. Bu tür kazalar sadece işyerindeki çalışanları değil, çevreyi, halk sağlığını ve ekonomik yapıyı da tehdit eder hale gelmiştir. Avrupa Birliği, bu riskleri önleyebilmek için 1982 yılında “SEVESO Direktifi”ni çıkarmıştır.

Seveso I (82/501/EEC): 1982 yılında kabul edilmiştir. Büyük endüstriyel kazaların önlenmesine yönelik temel çerçeveyi oluşturmuştur.

Seveso II (96/82/EC)1996’da yürürlüğe girmiştir. Risk değerlendirmesi, acil durum planları ve halkın bilgilendirilmesi gibi ek yükümlülükler getirmiştir.

Seveso III (2012/18/EU)2015’te yürürlüğe girmiştir. Kimyasalların sınıflandırılması için CLP (Sınıflandırma, Etiketleme ve Ambalajlama) yönetmeliğine uyum sağlanmış ve halkın bilgilendirilmesi güçlendirilmiştir.

Direktifin son güncellenmiş hali SEVESO III Direktifi olarak anılmaktadır.

Türkiye, Avrupa Birliği müktesebatına uyum çerçevesinde SEVESO III Direktifi’ni iç hukuk sistemine dâhil etmiş ve buna uygun mevzuat düzenlemeleri yapmıştır.

Bu yazıda, SEVESO III Direktifi‘nin temel kavramlarını, kapsamını, yükümlülüklerini ve Türkiye’deki uygulamasını siz iş güvenliği uzmanlarına sunuyorum.

Saygılarımla

Dr. Mustafa KEBAT

SEVESO III Direktifi Nedir?

SEVESO III Direktifi, tehlikeli maddelerin bulunduğu veya işleme tabi tutulduğu tesislerde meydana gelebilecek büyük kazaların önlenmesini ve bu tür kazaların etkilerinin sınırlandırılmasını hedefleyen Avrupa Birliği direktifidir.

Adını 1976 yılında İtalya’nın Seveso kentinde bir kimyasal fabrikanın patlaması sonucu ortaya çıkan ve ciddi çevresel ve sağlık sorunlarına neden olan kazadan alır. Bu olay, Avrupa’da sanayi güvenliği konusundaki yaklaşımın kökten değişmesine neden olmuştur.

Direktifin Kapsamı

SEVESO III Direktifi, tehlikeli maddelerin belirli eşik miktarların üzerinde bulundurulduğu tesisleri kapsamaktadır.

Bu maddeler genellikle:

  • Yanıcı sıvılar ve gazlar (örneğin: pentan, propan),
  • Toksik ve çok toksik maddeler (örneğin: siyanür bileşikleri),
  • Oksitleyici, patlayıcı veya çevre için tehlikeli kimyasallardır.

Yönetmelik kapsamında tesisler, ellerindeki tehlikeli madde miktarlarına göre ikiye ayrılır:

  1. Alt Seviye Kuruluşlar
  2. Üst Seviye Kuruluşlar

Alt ve üst seviyeler, yönetmelikte tanımlanan eşik değerlerle belirlenir. Üst seviyedeki kuruluşlar için yükümlülükler daha fazladır çünkü riskler daha büyüktür.

Temel Amaç ve Hedefler

SEVESO III Direktifi‘nin üç temel hedefi vardır:

  1. Büyük endüstriyel kazaların önlenmesi
  2. Kazaların etkilerinin azaltılması
  3. Kazaya müdahale ve acil durum planlaması

Bunlar, hem teknik önlemler hem de organizasyonel süreçlerle sağlanır.

Türkiye’de Uygulama – Mevzuat Altyapısı

SEVESO III Direktifi, Türkiye’de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı öncülüğünde yürürlüğe alınmış ve şu mevzuatlar ile iç hukuk sistemine entegre edilmiştir:

Bu kapsamda, iş güvenliği uzmanları özellikle BEKAY Yönetmeliği’ni detaylı şekilde bilmeli ve tesislerde uygulanmasını sağlamalıdır.

İş Güvenliği Uzmanlarının Rolü

SEVESO III kapsamında iş güvenliği uzmanlarının aktif ve sürekli görevleri bulunur. Bunlar şu başlıklar altında toplanabilir:

1. Tehlikeli Maddelerin Envanteri

Her bir tesisin, sahasında bulunan kimyasalları tehlike sınıflarına ve miktarlarına göre sınıflandırması gerekir. İş güvenliği uzmanları, bu envanterin güncel tutulmasını ve yönetmelikteki eşiğin aşılıp aşılmadığını denetlemelidir.

2. Risk Analizi ve Değerlendirme

Büyük kaza senaryoları, domino etkisi, yangın-patlama riskleri gibi olası tehditler bilimsel yöntemlerle analiz edilmelidir. Türkiye’de bu değerlendirmeler genellikle “Büyük Kaza Senaryo Dokümanı (BKSD)” ve “Güvenlik Raporu” adı altında hazırlanır. Bu belgelerin hazırlanmasında iş güvenliği uzmanları işletmenin mühendisleri ile birlikte çalışmalıdır.

3. Acil Durum Planları

İç Acil Durum Planları (İADP), alt seviye ve üst seviye kuruluşlar için zorunludur. Bu planlar; yangın, sızıntı, patlama gibi senaryolara göre tahliye, müdahale, bilgilendirme ve kontrol süreçlerini kapsar. İş güvenliği uzmanı bu planların uygulanabilirliğini ve eğitimlerle desteklenmesini sağlar.

4. Çalışanların Bilgilendirilmesi

Çalışanlara tehlikeli maddelerle ilgili riskler, alınacak önlemler ve acil durumda yapılması gerekenler hakkında sürekli eğitim verilmelidir. Bu yükümlülük, doğrudan SEVESO’nun eğitim ve bilgilendirme şartlarıyla ilişkilidir.

5. Denetim Süreçleri

Bakanlık tarafından yapılan denetimlerde, iş güvenliği uzmanının hazırladığı evraklar, yapılan risk analizleri, güvenlik kültürü uygulamaları gözden geçirilir. Eksiklikler doğrudan öncelikle işveren ve vekilinin olup iş güvenliği uzmanın sorumlulukları hem kanun – yönetmelikler hem de işletme içi belgeler ile sınırlıdır.

SEVESO III ile Gelen Yenilikler

SEVESO III Direktifi, önceki versiyonlara göre bazı önemli değişiklikler ve iyileştirmeler içermektedir:

Kimyasalların CLP Tüzüğü’ne göre sınıflandırılması: Maddenin tehlike durumu artık CLP (Sınıflandırma, Etiketleme ve Ambalajlama) sistemine göre yapılır.

Kamu Bilgilendirme Zorunluluğu: Artık halkın da büyük kaza riski olan tesisler hakkında bilgilendirilmesi zorunludur.

Arazilerin planlanması: Tesislerin konumu, çevresindeki yerleşim yerlerine olan mesafe dikkate alınmalıdır.

Şeffaflık ve raporlama: Tüm veriler çevre otoritesine raporlanmalı, güncellenmeli ve istenildiğinde kamuoyuna sunulmalıdır.

Uyum Sürecinde Karşılaşılan Zorluklar

Türkiye’de özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde SEVESO yükümlülüklerinin tam olarak anlaşılmaması veya uygulanmasında eksiklikler yaşanmaktadır. İş güvenliği uzmanlarının bu noktada danışmanlık becerilerini geliştirmeleri, mevzuat takibini sıklaştırmaları gerekmektedir.

Bazı temel sorunlar şunlardır:

  • Kimyasal envanterinin eksik veya yanlış tutulması
  • Acil durum planlarının sadece “kâğıt üzerinde” kalması
  • Eğitimlerin yetersiz veya teorik olması
  • Güvenlik raporlarının uzman olmayan kişilerce hazırlanması

Sonuç ve Öneriler

SEVESO III Direktifi, yalnızca büyük kazaları önlemeye yönelik bir belge değil, aynı zamanda sürdürülebilir sanayi güvenliğini sağlayacak bir yaşam kültürüdür. Türkiye’de bu kültürün yerleşebilmesi için iş güvenliği uzmanlarının aktif rol üstlenmesi hayati önem taşır. (Yetkili makamların işletme yetki izni -denetimi – takibi mekanizmalarını tam ve yetkin işlettiğini varsayarak…)

Bu bağlamda şu öneriler öne çıkar:

  1. Mevzuatın sürekli takibi yapılmalı, yönetmelikteki değişiklikler hızla adapte edilmelidir.
  2. Eğitimler sadece çalışanlara değil, yönetime de verilmelidir. Karar vericiler riskleri anlamadıkça kalıcı çözümler geliştirilemez.
  3. Multidisipliner çalışma teşvik edilmelidir. Kimya mühendisleri, çevre mühendisleri, iş güvenliği uzmanları birlikte hareket etmelidir.
  4. Saha denetimleri göz ardı edilmemelidir. Kağıt üzerinde yapılan işler değil, sahadaki gerçek durum önemlidir.
  5. Halkın bilinçlendirilmesi sağlanmalıdır. Özellikle yerleşim yerlerine yakın tesislerde yaşayan halkın bilgi sahibi olması acil durumlarda kaosu önleyecektir.

Sonuç olarak, SEVESO III Direktifi Türkiye için sadece bir uyum yükümlülüğü değil, aynı zamanda çağdaş sanayi yönetiminin temel taşıdır. Bu taşı yerli yerine oturtmak için iş güvenliği uzmanlarına düşen görev büyüktür.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Mevzuat Okumayı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Bekra (Seveso) https://ced.csb.gov.tr/bekra-i-82669

⭐️⭐️ Seveso Direktifinin Ortaya Çıkışı https://bekrapedia.cevre.gov.tr/seveso-ortaya-cikis

⭐️⭐️ BÜYÜK ENDÜSTRİYEL KAZALARIN ÖNLENMESİ VE ETKİLERİNİN AZALTILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=31298&MevzuatTur=7&MevzuatTertip=5

⭐️⭐️ BÜYÜK ENDÜSTRİYEL KAZALARLA İLGİLİ HAZIRLANACAK GÜVENLİK RAPORU TEBLİĞİ https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=31436&MevzuatTur=9&MevzuatTertip=5

⭐️⭐️ BÜYÜK ENDÜSTRİYEL KAZALARLA İLGİLİ HAZIRLANACAK BÜYÜK KAZA ÖNLEME POLİTİKA BELGESİ TEBLİĞİ https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=31437&MevzuatTur=9&MevzuatTertip=5

⭐️⭐️ BÜYÜK ENDÜSTRİYEL KAZALARLA İLGİLİ HAZIRLANACAK BÜYÜK KAZA SENARYO DOKÜMANI TEBLİĞİ https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2020/06/20200630-10.htm

⭐️⭐️ BÜYÜK ENDÜSTRİYEL KAZALARDA UYGULANACAK DÂHİLİ ACİL DURUM PLANLARI HAKKINDA TEBLİĞ https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=34773&MevzuatTur=9&MevzuatTertip=5

⭐️⭐️ Seveso Direktifi: AB’nin Yeşil Hidrojen Geçişinde Endüstriyel Güvenliğin Güçlendirilmesi ve Risklerin Önlenmesi https://med-gem.eu/PitstopMeeting2-LSamarelli

⭐️⭐️ AB Konseyi Seveso Direktiflerinin Fransa, Almanya, İtalya ve İspanya’da uygulanmasına ilişkin eleştirel bir bakış açısı https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0957582020317821

⭐️⭐️ Seveso kazası: 40 yıllık sağlık araştırmalarına ve ötesine bir bakış https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC6221983/

⭐️⭐️ 24 Haziran 1982 tarihli 82/501/EEC sayılı Konsey Direktifi, belirli endüstriyel faaliyetlerin büyük kaza tehlikeleri hakkında SEVESO I https://eur-lex.europa.eu/eli/dir/1982/501/oj/eng

⭐️⭐️ Tehlikeli maddeleri içeren büyük kaza tehlikelerinin kontrolüne ilişkin 9 Aralık 1996 tarihli 96/82/EC sayılı Konsey Direktifi SEVESO II https://eur-lex.europa.eu/legal-content/en/ALL/?uri=CELEX%3A31996L0082

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Demlenmiş Çaylarda Ortalama Antioksidan Kapasitesi

Bitki çayları yüzyıllardır yalnızca damak tadı değil, aynı zamanda sağlık için de tüketilen doğal içeceklerdir. Modern bilim, bu geleneksel içeceklerin birçoğunun güçlü antioksidan bileşikler içerdiğini ortaya koymuştur.

Bu bileşikler, vücudumuzda serbest radikallerle savaşarak hücre hasarını azaltır, yaşlanmayı yavaşlatır ve çeşitli kronik hastalıklara karşı koruyucu bir rol oynar. Ancak her bitki çayı aynı potansiyele sahip değildir; içerdiği polifenoller, flavonoidler ve fenolik asitlerin miktarı, çayın türüne, işlenme şekline ve demleme koşullarına göre büyük farklılıklar gösterir.

Sık tüketilen adaçayı, ıhlamur, zencefil ve rezene gibi bitki çaylarının yanı sıra, yeşil çay, beyaz çay, oolong, siyah çay ve matcha gibi geleneksel çay türlerinin antioksidan kapasiteleri hem kuru madde bazında hem de demlenmiş sıvı formunda karşılaştırmalı olarak görebilirsiniz.

Bilgiler, µmol TE/g ve µmol TE/100 ml ölçüm birimleriyle ifade edilmiş ve günlük yaşamda ne düzeyde sağlık katkısı sağladıkları bilimsel referanslar eşliğinde değerlendirilmiştir.

Çaylar standart tek demleme (200 ml su, 2 g kuru çay, 5-10 dk demleme) sonrasında; çay sıvısında ölçülen ortalama antioksidan kapasiteleri µmol TE / 100 ml olarak verilmiştir.

Demlenmiş Çaylarda Ortalama Antioksidan Kapasitesi (µmol TE / 100 ml içecek formunda)

Çay / Bitki Türüµmol TE / 100 ml (demlenmiş)Antioksidan GücüNotlar
Matcha Çayı (toz halinde içilir)1,300 – 1,700🚀 Çok Çok YüksekToz tamamen çözündüğü için suya geçme oranı %100’e yakındır.
Yeşil Çay300 – 600🚀 YüksekEGCG oranı yüksek; demleme süresine duyarlıdır
Beyaz Çay250 – 500🚀 YüksekPolifenoller korunmuştur, ancak suya geçiş %100 değildir
Oolong Çayı180 – 300🔶 Orta-YüksekOksidasyon derecesine göre değişir
Siyah Çay100 – 250🔷 OrtaTheaflavin ve tearubigin içerir; hafif buruk tat verir
Adaçayı200 – 400🔷 Orta-YüksekRosmarinik asit çözünürlüğü iyi, ancak acılığı nedeniyle genelde kısa demlenir
Zencefil (taze/kuru)100 – 200🔷 OrtaGingerol çözünürlüğü düşük, ama ısı ile shogaole dönüşür
Rezene80 – 150🔹 Düşük-OrtaAromatik maddeler suya geçse de polifenol miktarı sınırlı
Ihlamur60 – 120🔹 Düşük-OrtaFlavonoid içeriği düşük ama yatıştırıcı etkisi öne çıkar
📌 📌 📌

Ek Bilgiler

Demleme süresi ve sıcaklık: 5 – 10 dakikalık demleme süresi temel alınmıştır. Süre uzadıkça antioksidan geçişi artar ama acılık da artabilir.

Matcha hariç tüm çaylar: İçerdiği antioksidanın tamamını bardağa aktarmaz; geçiş oranı %15–40 civarındadır.

Matcha: Çözünebilen toz formu nedeniyle neredeyse tüm antioksidan içeriği vücuda alınır.

🧭 🧭 🧭

Günlük Tüketim İçin Öneriler (Antioksidan Amaçlı)

Çay TürüGünlük (200 ml) FincanToplam µmol TE (günlük)
Matcha1 fincan (200 ml)~2,600 µmol TE
Yeşil Çay2-3 fincan~1,000 – 1,800 µmol TE
Beyaz Çay2-3 fincan~900 – 1,500 µmol TE
Siyah Çay3 fincan~600 – 700 µmol TE
Adaçayı1-2 fincan~400 – 800 µmol TE
Ihlamur / Rezene / Zencefil2-3 fincan~300 – 500 µmol TE

Doğru bitki çayı seçimi, yalnızca keyif değil aynı zamanda sağlıklı yaşamın bir parçası olabilir. Özellikle matcha ve yeşil çay gibi yüksek antioksidan değerine sahip türler, düzenli tüketildiğinde hücresel düzeyde koruma sağlayabilir. Ancak bu çayların etkisi sadece içerdiği bileşenlere değil, ne kadar ve nasıl tüketildiğine de bağlıdır.

Örneğin 5 -10 dakikalık doğru sıcaklıkta demleme ile çayın biyoyararlılığı ciddi oranda artabilir; fazla kaynatma ya da uzun bekletme bazı faydalı bileşiklerin bozulmasına yol açabilir.

Unutulmamalıdır ki çaylar, dengeli bir yaşam biçiminin parçası olarak tüketildiğinde en çok faydayı sağlar. Antioksidan ihtiyacını karşılamak adına yalnızca tek bir çaya yönelmek yerine, çeşitlilik ilkesine uygun şekilde farklı çayları dönüşümlü tüketmek bağışıklık sisteminin daha geniş spektrumlu desteklenmesini sağlayacaktır.

Sağlıkla kalın, bilinçli tüketin, doğanın bilgeliğinden faydalanın.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Yeşil çay https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK547925/

⭐️⭐️ Yeşil Çay (Camellia sinensis ): Fitokimyası, Farmakolojisi ve Toksikolojisinin İncelenmesi https://www.mdpi.com/1420-3049/27/12/3909https://www.mdpi.com/1420-3049/27/12/3909

⭐️⭐️ Adaçayının (Adaçayı ) Obezite, Diyabet, Depresyon, Demans, Lupus, Otizm, Kalp Hastalığı ve Kanser Gibi Hastalıkları Önleme ve Tedavi Etmedeki Kimyası, Farmakolojisi ve Tıbbi Özelliği https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC4003706/https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC4003706/

⭐️⭐️ Adaçayı, biberiye ve limon otu demans tedavisinde etkili müdahaleler midir? Klinik kanıtların anlatımlı bir incelemesi https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S187638201730149X

⭐️⭐️ Diyet kaynaklı aşırı kilolu ve obez kişilerde oolong çayı tüketiminin faydalı etkileri https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/19271168/

⭐️⭐️ Oolong çayının obezite karşıtı etkisi https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/10094584/

⭐️⭐️ Papatya çayı: Geleneksel tıp için bitkisel hipoglisemik alternatif https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/25176245/

⭐️⭐️ Zencefil Suyu Sıçanlarda Vücut Ağırlığını Azaltır ve Enerji Harcamasını İyileştirir https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC7023345/

⭐️⭐️ Matcha Yeşil Çayının Sağlık Faydaları ve Kimyasal Bileşimi: Bir İnceleme https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC7796401/

⭐️⭐️ Matcha yeşil çayının insan dışkı mikrobiyotası üzerindeki etkisini değerlendiren randomize, çift kör bir çalışma https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC10017316/

⭐️⭐️ Matcha Yeşil Çay: Kimyasal Bileşim, Fenolik Asitler, Kafein ve Yağ Asidi Profili https://www.mdpi.com/2304-8158/13/8/1167

⭐️⭐️ Matcha üzerine bir inceleme: Kimyasal bileşim, sağlık yararları, kemometrik ve çoklu omiklerin uygulanmasıyla kalite kontrolüne ilişkin bilgiler https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0963996923005525

⭐️⭐️ Matcha çayının terapötik potansiyeli: İnsan ve hayvan çalışmaları üzerine eleştirel bir inceleme https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC9792400/

⭐️⭐️ Japon Matcha Yeşil Çayının Antioksidan Aktivitesine Geriye Dönük Bakış – Coşku Eksikliği mi? https://www.mdpi.com/2076-3417/11/11/5087

⭐️⭐️ Matcha yeşil çay içeceği yorgunluğu azaltır ve direnç antrenmanına bağlı adaptasyonu destekler https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC10320999/

⭐️⭐️ In Vitro Sindirimin Matcha Çayı (Camellia sinensis) Aktif Bileşenleri ve Antioksidan Aktivitesi Üzerindeki Etkisi https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC9137484/

⭐️⭐️ Bilişsel gerileme yaşayan yaşlı yetişkinlerde matcha yeşil çayının bilişsel işlevler ve uyku kalitesi üzerindeki etkisi: 12 ay boyunca yürütülen randomize kontrollü bir çalışma https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC11364242/https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC11364242/

⭐️⭐️ Çayın doğal bir bileşeni olan L-theanine ve zihinsel durum üzerindeki etkisi https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/18296328/

⭐️⭐️ Matcha’nın sulu özütü ve kalıntısının yüksek yağlı diyetle beslenen farelerde antioksidan durumu ve lipid ve glikoz seviyeleri üzerindeki etkileri https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/26448271/https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/26448271/

⭐️⭐️ Japonya’da yeşil çay tüketimi ve kardiyovasküler hastalık, kanser ve tüm nedenlere bağlı ölüm oranı: Ohsaki çalışması https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/16968850/https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/16968850/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Prosedürü

1. Neden İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Prosedürü olmalı?

Günümüzde işyerleri yalnızca üretim ve hizmet merkezleri değil, aynı zamanda çalışanların fiziksel, ruhsal ve sosyal güvenliğinin sağlandığı mekânlar olmalıdır.

“Hedefli bireysel şiddet” ve “grup çatışması riski” gibi tehditler, yalnızca bireyleri değil tüm işyeri ortamını etkileyen, kimi zaman ciddi yaralanmalara ve hatta ölümlere varan sonuçlar doğurabilen gerçek ve göz ardı edilemez tehlikelerdir.

Risklerin kaynağında genellikle fark edilmeyen veya bildirilmeyen tehdit unsurları yer almaktadır. Bu nedenle, çalışanların maruz kalabileceği veya tanıklık edebileceği şiddet potansiyelinin sistematik biçimde raporlanması, değerlendirilmesi ve önlenmesi amacıyla her işyerinde uygulanabilir, şeffaf ve erişilebilir bir “Şiddet Riski Bildirimi Prosedürü“nün oluşturulması, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında bir zorunluluk olduğu kadar, işverenin özen yükümlülüğünün de asli parçasıdır.

2. İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Prosedürünün Hukuki Dayanakları

İşyerlerinde şiddet riskine karşı önlemler alınması yükümlülüğü, aşağıdaki mevzuat hükümlerine dayanmaktadır:

  • 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu
    • Madde 4: İşverenin genel yükümlülüğü
    • Madde 10: Risk değerlendirmesi, kontrol, ölçüm ve araştırma
    • Madde 11: Acil durum planları, yangınla mücadele ve ilk yardım
  • 4857 sayılı İş Kanunu
    • Madde 77: İş sağlığı ve güvenliğine ilişkin yükümlülük
    • Madde 24 ve 25: Derhal fesih halleri (şiddet davranışları gerekçe olabilir)
  • Türk Ceza Kanunu
    • Madde 96: Eziyet
    • Madde 106: Tehdit
    • Madde 117: İş ve çalışma hürriyetinin ihlali
  • İşyerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi Genelgesi (2011)

3. İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Prosedüründeki Tanımlar

İşyeri şiddeti: Çalışanlara yönelik olarak gerçekleşen, fiziksel saldırı, tehdit, hakaret, yıldırma (mobbing), sözlü taciz, psikolojik baskı, grup içi çatışma ve benzeri davranışların tümünü ifade eder.

Şiddet riski: Henüz gerçekleşmemiş, ancak ihmal edildiğinde potansiyel olarak çalışanlara zarar verebilecek şiddet eğilimli olayların ihtimali.

Şiddet riski bildirimi: Bir çalışanın, kendisine ya da diğer çalışanlara yönelik oluşabilecek bir şiddet tehdidini işverene veya yetkili birime yazılı ya da sözlü olarak iletmesi.

4. İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Prosedürü Temel Aşamaları

4.1. Riskin Fark Edilmesi

Çalışan ya da gözlemci kişi aşağıdaki örnek durumlarla karşılaştığında şiddet riski algısı oluşabilir:

  • Sürekli olarak tehdit, hakaret veya fiziksel sataşmaya maruz kalmak
  • Aile bireylerinden, eski eşlerden, grup üyelerinden tehdit almak
  • Kan davası, husumet gibi nedenlerle kişisel güvenliğin tehdit altında olması
  • Mesai arkadaşları arasında artan gerilim, sosyal dışlama, sözlü saldırılar
  • Müşteri ya da ziyaretçiden gelen tehdit içerikli mesajlar

4.2. İlk Bildirim

Bildirim şekilleri:

  • Yazılı bildirim (Dilekçe, elektronik form, mail)
  • Sözlü bildirim (İK’ya, amire, İG uzmanına)
  • Anonim kutular veya mobil uygulamalar üzerinden

İçerik:

  • Şiddet riski algısının kim tarafından, ne zaman, nasıl fark edildiği
  • İlgili kişilerin kimlik bilgileri
  • Şiddet tehdidinin içeriği (fiziksel, sözlü, psikolojik vb.)
  • Önceki benzer olaylar varsa bunların özeti

4.3. Değerlendirme Süreci

Bildirim üzerine görevlendirilen birim (İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu, İK birimi, Rehberlik servisi veya Şiddet Önleme Komisyonu) aşağıdaki adımları izler:

  1. Bildirimi kayda alır (KVKK kapsamında gizlilik sağlanarak)
  2. Şiddet riskinin seviyesini belirler:
    • Düşük: Anlık öfke, sözlü gerginlik
    • Orta: Sürekli tehdit, husumet geçmişi
    • Yüksek: Silahlı tehdit, fiili saldırı ihtimali
  3. Taraflar ayrı ayrı dinlenir
  4. Tanık ifadeleri toplanabilir
  5. Gerekirse kolluk kuvvetlerine ön bildirimde bulunulur

5. İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Sonrası Müdahale ve Önlem Planı

Riskin seviyesi tespit edildikten sonra işveren aşağıdaki önlemleri almalıdır:

5.1. Fiziksel Önlemler

  • Kamera sistemlerinin etkinliği artırılır
  • Giriş-çıkışlar kontrol altına alınır
  • Tehlike altındaki çalışan geçici süreyle başka birime alınabilir
  • Gerekirse özel güvenlik desteği sağlanır

5.2. Organizasyonel Önlemler

  • Husumet tarafları fiziksel olarak ayrı birimlerde konumlandırılır
  • Vardiya planlaması yapılır (aynı anda bulunmamaları sağlanır)
  • Şiddet tehdidi olan kişi hakkında disiplin süreci başlatılır
  • Gerekirse iş akdi sona erdirilir (4857/25. madde gereği)

5.3. Psikososyal Destek

  • Taraflara işyeri rehberlik birimi ya da dış destekle psikolojik danışmanlık sağlanır
  • Mobbing veya tehdit sonrası travma etkileri için psikolog/psikiyatrist yönlendirmesi yapılabilir

6. İşyerinde Şiddet Riski Bildirim Gizliliği ve Koruma İlkeleri

Şiddet riski bildiriminde bulunan kişi:

  • Kesinlikle işten çıkarılamaz veya cezalandırılamaz
  • Diğer çalışanlarca dışlanamaz
  • Bildirimi değerlendiren tüm yetkililer gizlilik kuralına uymakla yükümlüdür

Aksi uygulamalar 4857 sayılı Kanun’un 5. maddesi kapsamında “eşit davranma ilkesine aykırılık” teşkil eder.

7. İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Prosedürü İzleme ve Raporlama

Şiddet vakalarıyla ilgili olarak:

  • Olay sonrası raporlar tutulur
  • Risk değerlendirmesi güncellenir
  • Yılda en az bir kez “şiddet olayları değerlendirme toplantısı” yapılır
  • Eğitim ve farkındalık çalışmaları planlanır

8. İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Hakkında Eğitim ve Farkındalık

İşyerinde şiddetin önlenmesine dair yılda en az bir defa şu içerikte eğitimler düzenlenmelidir:

  • Şiddet türleri ve belirtileri
  • Bildirim süreci ve haklar
  • Kriz anında doğru tepki
  • Şiddet mağdurlarının korunması
  • Kurumsal destek mekanizmaları

9. İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Prosedürü Sonuç ve Sorumlulukları

Şiddet riski bildirimi prosedürü;

  • Çalışanların kendilerini güvende hissetmelerini sağlar
  • İşverenin hukuki sorumluluklarını yerine getirmesine yardımcı olur
  • Şiddet olaylarını önceden tespit ederek, zararların önlenmesini mümkün kılar

10. İşyerinde Şiddet Riski Bildirimi Prosedürü Oluşumu Sonrası

İşyerlerinde hedefli bireysel şiddet ve grup çatışması gibi öngörülebilir şiddet riskleri karşısında sessiz kalmak veya bu tehditleri “olağan” kabul ederek görmezden gelmek, yalnızca çalışan güvenliğini değil, işverenin hukuki sorumluluğunu da doğrudan etkileyen ciddi bir ihmaldir.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca işveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlüdür.

Bu kapsamda risk değerlendirmesine tüm olası tehditlerin –şiddet dahil– açıkça ve somut biçimde dâhil edilmesi, irdelenmesi ve sonuçlarının önlenmesine yönelik tedbirlerin alınması esastır.

Birçok Yargıtay kararında da görüldüğü üzere, işverenin çalışanının maruz kalacağı saldırı riskini önceden bildiği ya da bilebilecek durumda olduğu hâllerde, gerekli önlemleri almaması doğrudan sorumluluğuna neden olmaktadır.

Bu bağlamda, “Şiddet Riski Bildirimi Prosedürü” yalnızca bir evrak düzeni değil; çalışanların maruz kalabileceği tehditlerin erken tanılanması, risklerin kontrol altına alınması ve toplu güvenliğin sağlanması adına hayati bir iş sağlığı ve güvenliği mekanizmasıdır.

Etkin bir bildirim kültürü oluşturmak, hem çalışan haklarına duyulan saygının hem de işverenin özen yükümlülüğünün en somut göstergelerindendir.

Her işyerinde bu prosedür; İSG Kurulu kararı ile yazılı hale getirilmeli, tüm çalışanlara duyurulmalı ve uygulanması titizlikle izlenmelidir.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Değerli İş Güvenliği Camiası üyesi,

İş Sağlığı ve Güvenliği konusundaki makalelerimiz ve teknik yazılarımızda eksiklerimiz olabilir. Bizlere her zaman ulaşılabilirsiniz.

Bizlerle nilgi ve tecrübelerinizi paylaşmanız, vereceğiniz katkılar ile web sitemizi ve içindeki yazıları iş güvenliği camiasının daima yararlanacağı büyük ve ayrıntılı bir veri bankası haline getirebiliriz.

Dr. Mustafa KEBAT – 0 530 568 42 75

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Baharatın İçindeki Sessiz Terapi

Bir düşünün
Bir çiçek var.
Sadece birkaç telinden koca bir tencere yemek sarıya boyanabiliyor.

Binlerce yıldır mutfaklarda…
Pahalı, narin, altın renkli bir baharat olarak bilinir safran.
Ama asıl bomba şu:

O çiçeğin sadece rengi değil, morali de değiştirdiği ortaya çıktı.

Evet, yanlış okumadınız…
Safran, tarih boyunca sadece kralların sofralarını değil,
insanların ruh halini de değiştirmiş olabilir.

🔍 🔍 🔍

Melankoliye Karşı Safran

Safran (Crocus sativus), dünya üzerindeki en pahalı bitkisel ürünlerden biridir.
1 kilogramı için yaklaşık 150.000 çiçeğe ihtiyaç vardır.
Ama bu zarif çiçek, yalnızca gurme sofraların değil, tarihin ilk “bitkisel antidepresanlarından biri” olma özelliğini de taşır.

Antik Persler, safranı “içsel gökyüzü bulutlandığında” kullanırdı.
Yani depresyon için.
Hipokrat bile onu “huzur verici” olarak tanımlamış.

Ve şimdi?
2020’lerde yapılan modern bilimsel çalışmalarda şu soruluyor:

“Gerçekten de safran, doğal bir antidepresan olabilir mi?”

Cevap:
Evet… Hem de ilaçlarla boy ölçüşecek kadar!

Ve bu sadece alternatif tıp efsanesi değil – Bilim de bu konuda konuşmaya başladı.

🧠 🧠 🧠

Serotonin Sistemine Baharatlı Dokunuş

Modern bilim, safranın içindeki şu iki bileşeni yakın markaja aldı:

  • Crocin
  • Safranal

Bu iki kahraman, beyin hücrelerinin serotonin gibi “mutluluk kimyasallarını” nasıl kullandığını etkileyebiliyor.

Crocin, safrana o parlak sarı-turuncu rengini verir. Ve bu pigment, beynin limbik sistemine ulaştığında,
sadece görsel değil duygusal uyarım da yaratır.

Ayrıca:

  • Antioksidan etkisi ile beyin hücrelerini koruyor,
  • İnflamasyonu azaltıyor,
  • Bilişsel fonksiyonları destekliyor.

Yani?
Sakinleştiriyor, destekliyor, umut veriyor. Doğrudan ruh halini düzenleyebiliyorlar.

📚 📚 📚

Bilim Ne Diyor?

2005 yılında İran’da, çift kör, plasebo kontrollü, hakemli bir bilimsel araştırmada;
safranın etkisi, 6 hafta sonunda klasik antidepresanla neredeyse eşdeğer bulundu.
Üstelik yan etkileri çok daha az!

👉 6 hafta boyunca günde 30 mg safran alan depresyon hastalarında,
👉 klasik antidepresan Fluoksetin (prozac) alanlarla aynı oranda iyileşme görüldü.

İran, Hindistan ve Avrupa’daki birçok üniversitenin yaptığı çalışmalar, safranın sadece depresyonda değil:

  • Anksiyete,
  • PMS (adet öncesi sendrom),
  • Uykusuzluk,
  • ve hatta cinsel isteksizlikte de etkili olabileceğini gösteriyor.
🧠 🧠 🧠

Safran ve Hafıza – Antidepresan Etki + Bilişsel Destek

İlginçtir ki, sadece depresyon değil, Alzheimer hastalığında da safran etkili bulunmuştur.
Bazı çalışmalar, erken evre Alzheimer hastalarında bilişsel gerilemeyi yavaşlattığını göstermiştir.

Bu da safranı, sadece “moral düzeltici” değil,
aynı zamanda bir zihin koruyucu olarak öne çıkarıyor.

🔸 🔸 🔸

Japonya’da safran “kurumsal tükenmişliğe” karşı öneriliyor

Bazı Japon iş yerlerinde, çalışanlara “sakinleştirici ikram” olarak safran çayı veriliyor.
Tükenmişlik ve depresyon belirtilerini azalttığı gözlenmiş.

👃 👃 👃

Koklayarak Mutluluk?

Safranın etkisi sadece ağız yoluyla alınarak değil. Aromaterapik kullanımı da son derece güçlü.

Bir çalışmada safran kokusu soluyan bireylerin (kortizol düzeylerini düşürmüş) stres düzeylerinde belirgin azalma görülmüş.
Yani bazı mutluluklar sadece bir nefes kadar yakın olabilir!

⚠️ ⚠️ ⚠️

Her Şey Altın Değil Şifa mı, Zehir mi?

Safran doğaldır, evet. lakiin doğal olan her şey zararsız değildir.

Günde 1 gramın üzerindeki dozlar, mide bulantısı, baş dönmesi yapabilir.
Yüksek dozda (örneğin 5 gram ve üzeri) kullanımı?
Toksik.

Alınan dozun artışı ile birlikte:

  • Mide bulantısı,
  • Rahim kasılmaları,
  • Düşük riski (gebelerde),
  • Hatta çok yüksek dozlarda ölüm bile riski taşıyabilir.


Safran, mucizevi olabilir ama ölçüsü kaçınca sihirli değnek değil siyanür etkisi yapar.

Unutmayın Her doğal şey masum değildir.

Güvenli dozu – Günde 15–30 mg arası, ama doktor onayı olmadan düzenli kullanmayın

🤯 🤯 🤯

Peki Neden Eczanede Değil de Baharatçıda?

  • Çünkü üretimi çok pahalı, işlenmesi zahmetli.
  • Çünkü patentlenebilir ve kar elde edilebilir değil.
  • Çünkü “baharatla depresyon geçer miymiş?” denilerek küçümseniyor.
  • Çünkü kutulanmış ürün kulanılmadığında alternatif adı ile tedavile küçümseniyor.
🧘 🧘 🧘

Ruh Haline Altın Dokunuş

Belki bir kapsül değil…
Belki bir çay.
Belki bir pirinç tenceresinde hafifçe yayılan sıcak, tatlımsı bir koku.
Ama içinde bin yıllık bir sakinlik var.

Ve evet,
Safran, ruhunuzu pilav gibi sarı yapmaz… lakin karanlıkta bir ışıltı bırakabilir.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Makale Başlığı: Crocus sativus L. in the treatment of mild to moderate depression: a double-blind, randomized and placebo-controlled trial
Yazarlar: Shahin Akhondzadeh, Najaf Tahmacebi-Pour, Ahamad-Ali Noorbala, Homayoun Amini, Hassan Fallah-Pour, Amir-Hossein Jamshidi, Mousa Khani
Yayın: Phytotherapy Research, 2005; 19(2):148–151
DOI: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/15852492/

Bu çalışmada, hafif ila orta şiddette depresyon tanısı almış 40 yetişkin hasta, 6 hafta boyunca günde 30 mg safran ekstresi veya plasebo alacak şekilde rastgele iki gruba ayrılmıştır. Sonuçlar, safran grubunun Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği’nde plasebo grubuna göre anlamlı bir iyileşme gösterdiğini ortaya koymuştur (p < 0.001). Ayrıca, her iki grup arasında gözlemlenen yan etkiler açısından anlamlı bir fark bulunmamıştır.

Bu çalışma, safranın hafif ve orta şiddette depresyon tedavisinde etkili olabileceğini ve daha geniş çaplı araştırmaların yapılmasının uygun olacağını önermektedir.

⭐️⭐️ Safranın Hafif-orta Şiddette Depresyon Tedavisindeki Etkisi

  • Başlık: Crocus sativus L. in the treatment of mild to moderate depression: a double-blind, randomized and placebo-controlled trial
  • Yazarlar: Akhondzadeh S, Tahmacebi-Pour N, Noorbala AA, Amini H, Fallah-Pour H, Jamshidi AH, Khani M
  • Yayın: Phytotherapy Research, 2005; 19(2):148–151
  • Özet: Bu çalışma, hafif ila orta şiddette depresyon tanısı almış 40 yetişkin hastayı 6 hafta boyunca günde 30 mg safran ekstresi veya plasebo alacak şekilde rastgele iki gruba ayırmıştır. Sonuçlar, safran grubunun Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği’nde plasebo grubuna göre anlamlı bir iyileşme gösterdiğini ortaya koymuştur (p < 0.001). Ayrıca, her iki grup arasında gözlemlenen yan etkiler açısından anlamlı bir fark bulunmamıştır.

⭐️⭐️ Safranın Anksiyete ve Depresyon Üzerindeki Etkileri

  • Başlık: A double-blind, randomized and placebo-controlled trial of Saffron (Crocus sativus L.) in the treatment of anxiety and depression
  • Yazarlar: Mazidi M, Shemshian M, Mousavi SH, Norouzy A, Kermani T, Moghiman T, Sadeghi A, Mokhber N, Ghayour-Mobarhan M, Ferns GA
  • Yayın: Journal of Complementary and Integrative Medicine, 2016; 13(2):195–199
  • Özet: Bu 12 haftalık çalışma, anksiyete ve depresyon tanısı almış 60 yetişkin hastayı günde iki kez 50 mg safran ekstresi veya plasebo alacak şekilde rastgele iki gruba ayırmıştır. Sonuçlar, safran grubunun Beck Depresyon Envanteri (BDI) ve Beck Anksiyete Envanteri (BAI) skorlarında plasebo grubuna göre anlamlı bir iyileşme gösterdiğini ortaya koymuştur (p < 0.001). Yan etkiler nadir görülmüştür.

⭐️⭐️ Safranın Majör Depresif Bozukluk Üzerindeki Etkisi: Meta-Analiz

  • Başlık: Saffron (Crocus sativus L.) and major depressive disorder: a meta-analysis of randomized clinical trials
  • Yazarlar: Hausenblas HA, Saha D, Dubyak PJ, Anton SD
  • Yayın: Journal of Integrative Medicine, 2013; 11(6):377–383
  • Özet: Bu meta-analiz, safranın majör depresif bozukluk tedavisindeki etkinliğini değerlendiren rastgele kontrollü klinik çalışmaları incelemiştir. Sonuçlar, safran takviyesinin depresyon semptomlarını azaltmada plaseboya göre anlamlı derecede daha etkili olduğunu ve bazı antidepresanlarla benzer etkilere sahip olduğunu göstermiştir.

⭐️⭐️ Safranın Depresyon ve Gıda İsteği Üzerindeki Etkileri

  • Başlık: A placebo controlled randomized clinical trial of Crocus sativus L. (saffron) on depression and food craving among overweight women with mild to moderate depression
  • Yazarlar: Akhondzadeh S, Mostafavi SA, Keshavarz SA, Mohammadi MR, Hosseini S, Eshraghian MR
  • Yayın: Journal of Clinical Pharmacy and Therapeutics, 2020; 45(1):134–143
  • Özet: Bu 12 haftalık çalışma, hafif ila orta şiddette depresyon tanısı almış ve fazla kilolu 73 kadını günde iki kez 15 mg safran ekstresi veya plasebo alacak şekilde rastgele iki gruba ayırmıştır. Sonuçlar, safran grubunun depresyon skorlarında plasebo grubuna göre anlamlı bir iyileşme gösterdiğini ortaya koymuştur (p = 0.007). Ancak, gıda isteği üzerinde anlamlı bir etkisi bulunmamıştır.

⭐️⭐️ Safranın Gençlerde Anksiyete ve Depresyon Üzerindeki Etkileri

Özet: Bu 8 haftalık çalışma, hafif ila orta şiddette anksiyete veya depresyon semptomları olan 12-16 yaş arası gençleri günde iki kez 14 mg standartlaştırılmış safran ekstresi (affron®) veya plasebo alacak şekilde rastgele iki gruba ayırmıştır. Sonuçlar, safran grubunun anksiyete ve depresyon semptomlarında plasebo grubuna göre anlamlı bir iyileşme gösterdiğini ortaya koymuştur.

Başlık: affron®, a standardised extract from saffron (Crocus sativus L.) for the treatment of youth anxiety and depression: a randomised, double-blind, placebo-controlled study

Yazarlar: Lopresti AL, Smith SJ, Hood SD, Drummond PD

Yayın: Journal of Affective Disorders, 2018; 232:349–357

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Su – Enerjetik

Su Sizinle Olsun

Star Wars hayranları bilir. ” Güç Sizinle Olsun” klasik repliğidir.

Dünyanın kuruluşundan daha doğrusu insanlığı varoluşundan günümüze elde edilmeye çalışılan ”Güç” . Uğruna kanla yazılan, tarihin belki de tekerrür sebebi olan ”Güç” .

Dünyayı yönetmeyi hedefleyenlerin, ”Güç” elde etme zannı ile çabalarına rağmen tek bir hücrelerini yada bir damla suyu yönetmede kifayetsiz kalmaları ironiktir.

Su, yaşam kaynağı temel yapı taşıdır. Sadece fiziksel varlık ve kimyasal bir bileşik olarak düşünürseniz, hem suyun hakkını yemiş hem de kendi düşün kapasitenizi sığ göstermiş olursunuz.

Oysa suyun; hafıza kapasitesi, frekans taşıma ve bio-rezonans yeteneği vb gibi özelliklerini bilseniz enerjetik bir varlık olarak düşünmeniz gerektiğini kavrayabilirsiniz.

Su Molekülünün Yapısı ve Polaritesi

Suyun enerjetik özelliklerinin temelinde moleküler yapısı yatar.

Su, bir oksijen ve iki hidrojen atomunun kovalent bağlarla birleşmesiyle oluşur. Ancak su molekülü simetrik değildir. Hidrojenler oksijenin bir tarafında yer alır, bu da molekülü polar yapar.

Bu polar yapı sayesinde su:

  • Elektriksel alanlara tepki verir.
  • Yük taşır veya iletir.
  • Elektromanyetik enerjiye duyarlı hale gelir.

Bu özellik, suyun enerji taşıyıcısı olarak davranmasının ilk adımıdır.

Hidrojen Bağları ve Enerji Dinamikleri

Suyun bir başka önemli özelliği, moleküller arası hidrojen bağları kurabilmesidir. Bu bağlar çok zayıf olsa da, suyun sürekli olarak yeniden yapılandığı anlamına gelir.

Hidrojen bağları:

  • Suya akışkanlık ve esneklik kazandırır.
  • Enerji emme ve bırakma kapasitelerini etkiler.
  • Biyoenerjik bilgilerin taşınmasına olanak sağlar.

Bu bağlar sayesinde su, dışarıdan gelen uyarıcılara tepki vererek enerjetik yapısını değiştirebilir.

Su ve Frekanslar – Bilgi Taşıyıcılığı

Yapılan bazı araştırmalar, suyun ses, elektromanyetik dalgalar ve hatta düşünce gibi frekansları kaydedebildiğini ve taşıyabildiğini göstermektedir. En bilinen örneklerden biri Dr. Masaru Emoto’nun deneyleridir.

Bu çalışmalarda su kristalleri:

  • Sevgi, şükran, dua gibi olumlu sözlere maruz kaldığında simetrik, estetik kristaller oluşturmuştur.
  • Kızgınlık, nefret gibi negatif uyarılar karşısında ise bozuk ve dağınık kristaller üretmiştir.

Her ne kadar bu deneyler bazı bilim çevrelerinde tartışmalı bulunsa da, suyun bilgiye ve enerjiye duyarlılığını anlamak açısından dikkat çekicidir.

Hafıza Özelliği – Suyun Bilgi Saklama Potansiyeli

Su molekülleri arasındaki dinamik bağlar, suyun yapılandırılabilir olduğunu gösterir. Bu yapılandırma, suyun bir çeşit “hafızaya” sahip olabileceğini düşündürmektedir.

Homeopati gibi alternatif tıp yaklaşımları, suyun bu hafıza özelliğine dayanır. İçinde fiziksel olarak bulunmayan, ancak titreşimsel olarak kodlanmış maddelerin etkisinin, su tarafından taşınabildiği iddia edilir.

Bilimsel olarak, bu konunun açıklanması karmaşıktır. Ancak nanoyapılı su kümeleri, suyun bilgi taşıyıcısı olabileceğine dair fikir verir.

Biyoelektrik Alan ve Su

İnsan vücudu, %60-70 oranında sudan oluşur ve biyoelektrik sistemlerle çalışır.

Bu bağlamda su:

  • Sinir iletimini destekler.
  • Hücre zarlarındaki elektriksel potansiyeli dengeler.
  • Mitokondriyal enerji üretimini destekler.

Dolayısıyla, içtiğimiz suyun enerjetik saflığı ve uyumu, hücresel enerji üretimini doğrudan etkileyebilir. Bu yüzden bazı uzmanlar, “ölü su” ve “canlı su” ayrımını yapar.

Koherens – Yapılandırılmış Su Kavramı

“Yapılandırılmış su”, yani koherent su, su moleküllerinin düzenli, organize bir yapıda sıralandığı halidir.

Bu form:

  • Enerji iletimini artırabilir.
  • Hücrelerin daha verimli çalışmasına destek olabilir.
  • Antioksidan özellikler gösterebilir.

Koherent su, genellikle doğal kaynaklardan veya özel frekanslarla yapılandırılmış cihazlarla elde edilir. Bazı araştırmalarda, bu tür suyun bitki büyümesini hızlandırdığı, bağışıklık sistemini desteklediği gözlemlenmiştir.

Su ve Niyet – Kuantum Bağlantılar?

Kuantum fizikçiler ve enerji terapistleri, su ile bilinç arasında bir bağ olabileceğini öne sürmektedir.

Bu bağlamda:

  • Meditasyon sırasında suyun yanında bulunması,
  • Pozitif niyetle suya yaklaşılması,
  • Suyun şükrederek içilmesi,

suya enerji yükleyerek, içsel sistemimize daha dengeli bir etki yaratabileceği düşünülmektedir. Bu yaklaşımın ardında, niyetin ve bilincin enerji formu olarak suya geçebileceği fikri vardır.

Elektro-fotonik Ölçümler ve Su

Modern cihazlarla yapılan bazı deneylerde, suya farklı ortamlar veya niyetler yüklendikten sonra elektro-fotonik salınımlar (aura etkileri) ölçülmüştür.

Bu ölçümler:

  • Suyun çevresel enerjilere duyarlılığını,
  • Farklı frekanslara verdiği yanıtları,
  • Enerji yoğunluğundaki değişimleri ortaya koymuştur.

Özellikle Kirlian fotoğrafçılığı, bu alanda yaygın olarak kullanılan yöntemlerden biridir.

Manyetik Alan ve Su

Araştırmalar, manyetik alanların su moleküllerini yapılandırabildiğini göstermektedir.

Bu yapılandırma sayesinde:

  • Yüzey gerilimi azalır.
  • Suyun çözünürlük kapasitesi artar.
  • Tat değişebilir.

Manyetize su, bazı çalışmalarda bitki gelişimini, bağışıklık tepkisini ve sindirim kalitesini olumlu yönde etkileyebilmiştir.

Doğal Kaynak Suları Neden Daha “Enerjik” Hissedilir?

Birçok kişi dağ kaynaklarından akan suyun daha “canlı” olduğunu belirtir.

Bunun birkaç nedeni olabilir:

  • Mineral dengesi ve iyon yoğunluğu daha doğaldır.
  • Sürekli akış hareketiyle doğal yapılandırma yaşanır.
  • Yerkürenin elektromanyetik frekansıyla rezonans içindedir (örneğin: Schumann Rezonansı).

Bu faktörler, suya enerji verici, dengelendirici bir özellik kazandırır.

Su, Sadece Su Değildir

Suyun enerjetik özellikleri, onun basit bir H₂O molekülü olmaktan çok daha öte bir varlık olduğunu göstermektedir.

Fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerinin yanı sıra:

  • Frekans taşıyıcı
  • Enerji kodlayıcı
  • Hafıza kaydedici
  • Bio-rezonans etkili

bir ortam olarak kabul edilmelidir.

Bu perspektif, suya yaklaşımımızı değiştirmeli; onu sadece susuzluğu gideren değil, yaşamı taşıyan ve dengeleyen bir aracı olarak görmemize yardımcı olmalıdır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️

Daha Fazla

Paraşüt Tipi Emniyet Kemeri

Paraşüt tipi emniyet kemeri, düşüş riskine karşı işçiyi destekleyen ve düşüş anında vücudu güvenli bir şekilde durduran tam vücut sarmalı koruyucu sistemdir.

Paraşüt tipi emniyet kemeri (tam vücut emniyet kemeri), yüksekte çalışma güvenliğinde kullanılan en önemli kişisel koruyucu donanımlardan biridir.

🧩 🧩 🧩

1. Ana Parçaları

1.1 Omuz Askıları (Shoulder Straps)

  • Vücut ağırlığını taşımaya yardımcı olur.
  • Genellikle ayarlanabilir ve dayanıklı polyester malzemeden yapılır.
  • Sürtünmeye ve UV ışınlarına dayanıklıdır.

Omuz Askıları (Shoulder Straps)

Olası SorunMuhtemel SonuçÇözüm Yolu
Askılarda aşınma, yırtık veya kopmaDüşüş anında destek kaybı → ağır yaralanma veya ölümGünlük kontrol ile tespit edilmeli, zarar görmüş kemer hemen kullanım dışı bırakılmalı ve yenisiyle değiştirilmelidir.
Askıların gevşek takılmasıVücudun kemerde kayması → iç organ zedelenmeleri, omurga hasarıKullanmadan önce kullanıcıya özel ayar yapılmalı; sıkılık test edilmelidir.

1.2 Bacak Askıları (Leg Straps)

  • Kullanıcının kalçalarının altından geçirilir.
  • Düşüş sırasında kişinin vücudunun kemere sabit kalmasını sağlar.
  • Ayarlanabilir tokalar içerir.

Bacak Askıları (Leg Straps)

Olası SorunMuhtemel SonuçÇözüm Yolu
Kayışların aşırı sıkı ya da gevşek olmasıDüşüş sırasında kan dolaşımının kesilmesi ya da kayma sonucu yaralanmaAskılar kişiye göre ayarlanmalı; bir parmak genişliğinde boşluk bırakılmalı.
Tokaların deformasyonu, paslanmasıAçılma veya kopma riski → düşüş sırasında ölümcül sonuçTokalar kontrol edilmeli, bozulmuş parçalar yenilenmeli. Paslanmayı önleyici bakım yapılmalı.

1.3 Göğüs Askısı (Chest Strap)

  • Omuz askılarını birbirine bağlar.
  • Denge sağlar, askıların kaymasını engeller.
  • Ayarlanabilir olmalıdır.

Göğüs Askısı (Chest Strap)

Olası SorunMuhtemel SonuçÇözüm Yolu
Askının takılmaması veya gevşek bırakılmasıVücudun kemerden kayması → boğulma riski, üst vücut travmasıKullanımdan önce mutlaka takılmalı ve ortada sabitlenmiş olmalı.
Tokaların kopmasıKemerin üst kısmı sabit kalmaz → düşüşte denge kaybıTokalar metal olmalı, deformasyon varsa kemer değiştirilmelidir.

1.4 Dorsal (Sırt) D-Halkası

  • Düşüş durdurma sistemlerine bağlanma noktasıdır.
  • Kemerin sırt kısmında, iki omuz arasına konumlanır.
  • EN 361 standartına uygun olmalı ve 15 kN kuvvet taşıyabilmelidir.

Dorsal D-Halkası (Sırt Bağlantı Noktası)

Olası SorunMuhtemel SonuçÇözüm Yolu
D-Halkasında çatlak, eğilme, pasDüşüş anında kopma riski → ölümcül düşüşEN 361 sertifikalı ve sağlam malzemeden olmalı, düzenli olarak kontrol edilmelidir.
Yanlış konumlandırma (omuz hizası yerine bele yakın)Düşüş sırasında kullanıcı ters dönebilir → baş travmasıBağlantı noktası omuz hizasında olmalı, kullanım öncesi kontrol edilmelidir.

1.5 Yan D-Halkaları (Opsiyonel)

  • Pozisyonlandırma için kullanılır (örneğin enerji direği çalışmaları).
  • Bel hizasında bulunur.
  • Düşüş durdurma için değil, destek için kullanılır.

Yan D-Halkaları (Pozisyonlandırma Halkaları)

Olası SorunMuhtemel SonuçÇözüm Yolu
Yan D-halkalarının düşüş durdurmada kullanılmasıBeklenmeyen şekilde kopma → ciddi yaralanmaKullanım amacı dışına çıkılmamalı, sadece pozisyonlama için kullanılmalıdır.
D-halkasının gevşek montajıBağlantı kancası kurtulabilirMontaj noktaları üretici talimatlarına uygun olarak sabitlenmeli.

1.6 Karın Halkası (Ventral D-Halkası) – Opsiyonel

  • Dağcılık, endüstriyel ip erişim gibi özel uygulamalarda kullanılır.
  • Oturma kemeriyle birlikte kullanılabilir.

1.7 Bel Kemeri / Destek Kuşağı (Belt Support)

  • Uzun süreli çalışmalarda bel desteği sağlar.
  • Kullanıcı konforunu artırır.

Bel Desteği (Support Belt) – opsiyonel

Olası SorunMuhtemel SonuçÇözüm Yolu
Kayışın gevşekliği ya da kopmasıBel bölgesinde ağrı, kullanım konforsuzluğuDoğru ayar yapılmalı, kopuk/gevşek destekler değiştirilmelidir.
Destek kemerinin düşüş sırasında kullanılmasıDüşüş durdurma amacı için tasarlanmadığı için ciddi hasarSadece konfor ve pozisyonlama için kullanılmalı, düşüşe yönelik yükleme yapılmamalı.

Dikişler ve Bağlantı Noktaları

Olası SorunMuhtemel SonuçÇözüm Yolu
Dikişlerde açılma, kopmaKemerin güvenliğini tamamen kaybetmesi → düşüşRenkli iplikli dikişler sayesinde hasar kolayca gözlemlenebilir; hasarlı ürünler kullanım dışı bırakılmalı.
Aşırı ıslaklık, UV maruziyetiLiflerde zayıflama, zamanla dikiş kopmalarıÜrün kuru ve serin yerde muhafaza edilmeli, kullanım sonrası temizlenmeli ve kurutulmalı.
🛠️ 🛠️ 🛠️

2. Teknik Özellikler

ÖzellikAçıklama
MalzemeYüksek dayanımlı polyester veya naylon kumaş
Taşıma KapasitesiEn az 100 kg (çoğu model 140 kg+ taşıyabilir)
Düşüş Kuvvet DayanımıMinimum 15 kN (EN 361 standardı)
Ağırlık1.2 – 2.5 kg arasında değişebilir
RenkYüksek görünürlük için genellikle sarı, turuncu, kırmızı
SertifikalarEN 361 (Avrupa), ANSI Z359.1 (ABD), CE, ISO 10333
DikişlerRenkli ve yüksek mukavemetli ipliklerle güçlendirilmiş
Bağlantı TokalarıPaslanmaz çelik, alüminyum veya yüksek mukavemetli alaşımlar
⚙️ ⚙️ ⚙️

3. Ek Donanımlar ve Bileşenler

Enerji Emici Lanyardlar (Bağlantı İpleri)

Olası SorunMuhtemel SonuçÇözüm Yolu
Enerji emici sistemin açılması/kullanılmış olmasıTekrar kullanımda düşüş enerjisini absorbe etmez → ağır yaralanmaHer kullanımdan sonra görsel kontrol yapılmalı; açılmış emici değiştirilmeli.
Lanyard yıpranması veya kopmasıDüşüşte korumasızlıkLanyardlar periyodik olarak kontrol edilmeli ve sertifikalı ürünlerle değiştirilmelidir.

3.1 Enerji Emici Bağlantılar (Shock Absorber)

  • Düşüş anında oluşan enerjiyi emer, kullanıcının vücuduna iletilen kuvveti azaltır.
  • Genellikle lanyard (bağlantı ipi) ile birlikte gelir.

3.2 Lanyard (Emniyet Halatı)

  • Kullanıcıyı sabit bir noktaya bağlar.
  • Sabit uzunlukta ya da geri sarımlı (retractable) olabilir.

3.3 Karabinalar ve Kancalar

  • D-Halkalarla bağlantıyı sağlar.
  • Otomatik kilitleme sistemleri tercih edilmelidir.

3.4 Kask ile Kombinasyon

  • Baş koruması için sertifikalı endüstriyel kasklar kullanılır.
  • Kemer ile birlikte entegre kullanıldığında tam koruma sağlar.
🧪 🧪 🧪

4. Bakım ve Kontrol

4.1 Günlük Kontroller

  • Yırtık, kesik, aşınma, pas, deformasyon var mı kontrol edilir.
  • Dikişler sağlam mı kontrol edilir.
  • D-Halkalarının deformasyonu gözlenir.

4.2 Periyodik Test ve Belgelendirme

  • En az yılda bir uzman tarafından detaylı kontrol yapılmalıdır.
  • Kullanım kayıtları tutulmalı (seri no, üretim tarihi, kontrol tarihi).

Dikkat

  • Her kullanım öncesi emniyet kemeri detaylı gözle kontrol edilmeli.
  • Her yıl uzman denetiminden geçmeli.
  • Üzerinde üretim tarihi ve seri numarası olan ürünler tercih edilmeli.
  • Kullanım ömrü genellikle 5 yıldır (üreticiye göre değişebilir).
  • Etiketleri yıpranmış ürünler hemen kullanım dışı bırakılmalıdır.

Standartlar

StandartAçıklama
TS EN 361Düşüş durdurucu tam vücut kemeri standardı
TS EN 358Pozisyonlandırma sistemleri için kemer standardı
TS EN 813Oturma tipi kemerler için standard
ANSI Z359.1ABD düşüş durdurma sistemleri standardı

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Paraşüt Tipi Emniyet Kemeri ile İlgili Mevzuatımız

1. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (6331 Sayılı Kanun)

  • Madde 4 – İşverenin Yükümlülükleri:
    İşveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlüdür. Riskleri önlemek, risklerden kaçınmak, riskleri kaynağında yok etmek gibi temel ilkeler çerçevesinde, yüksekte çalışmalarda emniyet kemeri gibi uygun KKD (Kişisel Koruyucu Donanım) sağlamak zorundadır.
  • Madde 5 – Risklerden Korunma İlkeleri:
    Yüksekte çalışmalarda riskler mümkün olduğunca toplu koruma önlemleriyle bertaraf edilmeli, bu yeterli değilse kişisel koruyucu donanım kullanılmalıdır.

2. Kişisel Koruyucu Donanım Yönetmeliği (Resmî Gazete: 01.05.2019 / 30761)

Bu yönetmelik, 89/686/EEC sayılı AB Direktifi ile uyumludur.

Tanım:

Paraşüt tipi emniyet kemeri, çalışanı düşme tehlikesine karşı korumaya yönelik “düşmeye karşı koruyucu sistemler” kapsamında bir KKD olarak tanımlanır.

Madde 7 – Uygunluk:

Emniyet kemeri CE belgeli olmalı, TS EN 361 standardına uygun şekilde üretilmeli ve piyasaya arz edilmeden önce uygunluk değerlendirme işlemlerinden geçirilmelidir.

Madde 10 – Kullanım ve Bilgilendirme:

İşveren, çalışanlara KKD’yi doğru kullanabilmeleri için gerekli bilgileri ve eğitimi sağlamakla yükümlüdür. Bu eğitim dokümante edilmelidir.

3. TS EN 361 – Düşmeyi Önleyici Sistemler – Beden Tipi Emniyet Kemerleri Standardı

Bu standarda göre paraşüt tipi emniyet kemerlerinde bulunması gerekenler:

  • Omuz, bel ve bacak destek noktaları
  • Sırtta yer alan “D” tipi bağlantı halkası (düşme durumunda yükü dengelemek için)
  • Taşıyıcı bantlarda 15 kN çekme dayanımı
  • Kullanıcının ağırlığı ve düşme faktörüne göre sistem testleri
  • CE işareti ve üretici beyanı
  • Türkçe kullanım kılavuzu ve periyodik kontrol talimatı

4. Kişisel Koruyucu Donanımların İşyerlerinde Kullanılması Hakkında Yönetmelik(Resmî Gazete: 02.07.2013 / 28695)

Madde 6 – KKD’nin Kullanımı:

  • KKD, kullanıcıya uygun ebatlarda olmalıdır.
  • Kullanım süresi, fiziki hasar, üretici talimatı ve periyodik kontrol sonuçlarına göre değerlendirilmelidir.
  • Emniyet kemerleri düşme yaşanmışsa kullanımdan çıkarılmalı ve üreticiye danışılmalıdır.

5. İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği (Resmî Gazete: 25.04.2013 / 28628)

Ek-II Madde 4.3 – Yüksekte Kullanılan Ekipmanlar:

Paraşüt tipi emniyet kemerleri gibi kişisel koruyucuların periyodik kontrolleri, uzman kişilerce yapılmalı; kontrol sonuçları belgelenmeli ve arşivlenmelidir.

Periyodik Kontrol ve Muayene

6331 sayılı Kanun ve İş Ekipmanları Yönetmeliği uyarınca:

  • Emniyet kemerleri, yılda en az 1 kez yetkin kişi tarafından kontrol edilmelidir.
  • Bu kontroller kayıt altına alınmalı, herhangi bir deformasyon, esneme, dikiş bozulması tespit edilirse ürün derhal kullanımdan kaldırılmalıdır.
  • Düşme sonrası tek kullanımlık kabul edilir.
🧭 🧭 🧭

Türk mevzuatı, paraşüt tipi emniyet kemerinin yalnızca kullanılmasını değil; uygun şartlarda seçilmesini, uygun beden ölçülerine göre verilmesini, CE belgesine ve standartlara uygun olmasını, düzenli kontrol edilmesini ve doğru biçimde eğitilerek kullanılmasını zorunlu kılmaktadır.

Bu donanımın, düşme gibi ölümcül risklere karşı hayat kurtarıcı olabilmesi için sadece takılması değil, yukarıdaki tüm süreçlere uygun olarak sistemli kullanımı zorunludur.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ TS EN 361 – Kişisel koruyucu donanım – Belirli bir yükseklikten düşmeye karşı – Tam vücut kemer sistemleri https://intweb.tse.org.tr/standard/standard/Standard.aspx?081118051115108051104119110104055047105102120088111043113104073082083083075105069114047049121122

⭐️⭐️ ANSI/ASSP Z359.2-2023: Düşmeye Karşı Koruma Programı Gereksinimleri https://blog.ansi.org/ansi-assp-z359-2-2023-fall-protection-program/

⭐️⭐️ İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık Ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=18318&MevzuatTur=7&MevzuatTertip=5

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Türkiye – ABD – AB Pentan Tankı Denetimi Dayanakları

Pentan Tankı – İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda 45 (Kırk Beş) yazıdan oluşan serinin kırk beşincisi Pentan Tankı Denetimi Dayanaklarını inceleyebilirsiniz.

Yararlı olması dileklerimle.

Pentan tanklarının denetimi ve güvenliği, Türkiye’deki birçok yasa, yönetmelik ve standartla düzenlenmiştir. Bu düzenlemeler, hem iş sağlığı ve güvenliği hem de çevre koruma açısından kritik öneme sahiptir.

Aşağıda, pentan tanklarının denetimi ile ilgili Türkiye’deki önemli kanun ve yönetmelikler listelenmiştir:

Türkiye Cumhuriyeti Kanun ve Yönetmelikleri

1. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (6331 Sayılı Kanun)
  • Amaç: İşyerlerinde çalışanların sağlığını ve güvenliğini korumayı hedefler. Bu kanun, tehlikeli kimyasal maddelerle çalışan işletmelerin, güvenli çalışma koşullarını sağlamak için gereken tüm önlemleri almasını zorunlu kılar.
  • Uygulama: Pentan tankları ve diğer kimyasal maddelerin depolanması sırasında, güvenlik önlemlerinin alınması ve iş kazalarının önlenmesi için bu kanun çerçevesinde çeşitli düzenlemelere yer verilir.

2. Patlayıcı ve Tehlikeli Maddelerle Çalışma Yönetmeliği (2013/10/EC)
  • Amaç: Patlayıcı ve tehlikeli maddelerle çalışan işletmelerde risklerin yönetilmesini sağlar. Bu yönetmelik, tehlikeli maddelerin depolanması, taşınması ve kullanılması sırasında alınması gereken güvenlik önlemlerini belirler.
  • Uygulama: Pentan gibi uçucu ve yanıcı maddelerin depolandığı tanklarda, patlama riski ve tehlikeli kimyasal sızıntılarla ilgili önlemler bu yönetmeliğe dayalı olarak alınır.

3. Tehlikeli Kimyasal Maddelerle Çalışma Yönetmeliği (2013/56/EC)
  • Amaç: Çalışanların sağlığına zarar verebilecek kimyasal maddelerle yapılan işlerde güvenli çalışma ortamlarını oluşturmayı amaçlar. Bu yönetmelik, kimyasal maddelerin depolanmasında ve taşınmasında alınacak güvenlik önlemleri hakkında detaylı bilgi sunar.
  • Uygulama: Pentan tanklarının depolanması ve yönetimi sırasında, bu yönetmelik gereği tehlikeli kimyasallarla ilgili riskler değerlendirilir ve uygun önlemler alınır.

4. Çevre Kanunu (2872 Sayılı Kanun)
  • Amaç: Türkiye’de çevre kirliliğini önlemek ve çevreyi korumak amacıyla düzenlenen en önemli kanundur. Bu kanun, sanayi tesislerinin çevreye olan etkilerini denetler ve bu etkilerin minimize edilmesine yönelik önlemler alır.
  • Uygulama: Pentan tanklarının sızıntı yapması ve çevreye zarar vermemesi için çevresel düzenlemelere uyulması gerekir. Çevre Kanunu çerçevesinde, tehlikeli kimyasal maddelerin güvenli şekilde depolanması ve yönetimi sağlanır.

5. Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği (2872 Sayılı Çevre Kanunu)
  • Amaç: Tehlikeli atıkların kontrol edilmesini ve güvenli şekilde bertaraf edilmesini sağlar. Kimyasal maddelerin depolanması, taşınması ve atıklarının yönetilmesinde bu yönetmelik büyük rol oynar.
  • Uygulama: Pentan gibi maddeler, tehlikeli atık kategorisinde yer alabilir. Bu durumda, tanklarda oluşabilecek sızıntı ve atıkların yönetimi bu yönetmelik çerçevesinde yapılmalıdır.

6. Baskı Altında Çalışan Ekipmanlar Yönetmeliği (2014/68/EC)
  • Amaç: Basınçlı ekipmanların güvenli bir şekilde kullanılmasını sağlamak için düzenlenmiş bir Avrupa Birliği yönetmeliğidir. Bu yönetmelik, depolama tankları gibi basınç altında çalışan ekipmanların tasarım, üretim, denetim ve bakımlarını kapsar.
  • Uygulama: Pentan tankları genellikle basınç altında çalışan ekipmanlar olduğundan, bu yönetmeliğe uygunluk sağlanarak tankların güvenli kullanımına dair kurallar belirlenir.

7. Yangın Güvenliği Yönetmeliği (2019/14/EC)
  • Amaç: Yangın güvenliği konusunda düzenlemeler yaparak, yangınların olumsuz etkilerinin önlenmesini hedefler. Yangın güvenliği ekipmanlarının ve yangın söndürme sistemlerinin yerinde olması zorunludur.
  • Uygulama: Pentan gibi yangın riski taşıyan maddelerin depolandığı tanklarda yangın güvenliği önlemlerinin alınması, yangın algılama ve söndürme sistemlerinin bulunması gerekmektedir.

8. İşyerlerinde Elektrik Tesisatları Yönetmeliği (2014/35/EU)
  • Amaç: Elektrik tesisatlarının güvenli kullanımını düzenler. Elektriksel hatalar nedeniyle kıvılcım çıkışı ve yangın riski oluşturabilecek durumlar engellenir.
  • Uygulama: Pentan tankları gibi yanıcı maddelerin depolandığı tesislerde elektrikli ekipmanların güvenliğini sağlamak için bu yönetmelik doğrultusunda denetimler yapılır.

9. İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği (2012/89/EC)
  • Amaç: İşyerlerinde potansiyel sağlık ve güvenlik risklerinin belirlenmesi, önlenmesi ve bu risklerin azaltılması amacıyla yapılacak değerlendirmenin çerçevesini belirler.
  • Uygulama: Pentan tanklarında risk analizi yapılması, potansiyel sızıntı, yangın, patlama gibi tehlikelerin tespit edilmesi ve bu risklerin önlenmesi için uygun önlemlerin alınması gereklidir.

10. ISO 45001:2018 – İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi
  • Amaç: İş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemleri için uluslararası bir standarttır. Çalışan sağlığı ve güvenliği ile ilgili süreçlerin kontrolünü sağlar.
  • Uygulama: Pentan tanklarının işletilmesinde iş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi uygulanarak, olası risklerin en aza indirilmesi ve çalışan güvenliğinin sağlanması için alınması gereken tüm önlemler belirlenir.

11. ISO 14001:2015 – Çevre Yönetim Sistemi
  • Amaç: Çevreye duyarlı bir yönetim sistemi oluşturulmasını sağlar. Çevresel etkilerin izlenmesi, kontrol edilmesi ve azaltılması amaçlanır.
  • Uygulama: Pentan tankları için çevresel etkilerin yönetilmesi, sızıntıların çevreye zarar vermemesi için gerekli önlemler alınır ve uygun depolama şartları sağlanır.

Bu kanun ve yönetmelikler, pentan tanklarının güvenli bir şekilde işletilmesi, bakımının yapılması ve çevre ile insan sağlığına zarar vermemesi için gerekli düzenlemeleri içermektedir. İşletmelerin, bu düzenlemelere uymaları hem yasal sorumlulukları hem de iş güvenliği açısından kritik önem taşır.

ABD – Occupational Safety and Health Administration (OSHA)

Pentan tanklarının denetiminde Occupational Safety and Health Administration (OSHA), yani İş Sağlığı ve Güvenliği İdaresi tarafından belirlenen çeşitli kanunlar ve yönetmelikler dikkate alınır.

OSHA, Amerika Birleşik Devletleri’nde işyerlerinde güvenlik ve sağlık standartlarını belirleyen bir kurumdur. Pentan tankları gibi tehlikeli kimyasallarla ilgili düzenlemeler, aşağıdaki kanunlar ve yönetmelikler ile denetlenir:

1. Occupational Safety and Health Act of 1970 (OSHA Kanunu)
  • Amaç: Bu temel kanun, Amerika’da işyerlerinde çalışanların sağlığını ve güvenliğini korumayı amaçlar. OSHA Kanunu, iş yerlerinde güvenli çalışma ortamlarının oluşturulmasını zorunlu kılar ve çeşitli standartların uygulanmasını gerektirir.
  • Uygulama: Pentan tankları gibi tehlikeli kimyasal maddelerin depolandığı ve işlendiği tesislerde, çalışanların korunması amacıyla bu kanun çerçevesinde güvenlik önlemleri alınması gerekmektedir.

2. Hazard Communication Standard (HCS) – 29 CFR 1910.1200
  • Amaç: Bu standart, tehlikeli kimyasalların işyerlerinde güvenli bir şekilde kullanılması için gerekli bilgi ve etiketleme sistemlerini düzenler. Kimyasal maddelerle çalışan çalışanlara gerekli güvenlik bilgileri sağlanmalıdır.
  • Uygulama: Pentan tanklarında çalışan personelin kimyasal özellikler, sağlık riskleri ve acil durum prosedürleri hakkında bilgilendirilmesi için bu yönetmelik gereği etiketleme ve veri sayfaları sağlanır.

3. Process Safety Management (PSM) – 29 CFR 1910.119
  • Amaç: Bu yönetmelik, özellikle yüksek risk taşıyan kimyasal süreçlerin güvenli bir şekilde yönetilmesini sağlar. Kimyasal maddelerin büyük miktarda depolanması ve taşınması durumlarında, sürecin güvenliği için gerekli önlemleri belirler.
  • Uygulama: Pentan gibi yanıcı ve patlayıcı maddelerin depolandığı tanklar için PSM yönetmeliği geçerli olup, tanklarda oluşabilecek tehlikelerin değerlendirilmesi, risk analizleri, prosedürler ve acil durum müdahale planları gereklidir.

4. Flammable and Combustible Liquids – 29 CFR 1910.106
  • Amaç: Bu yönetmelik, yanıcı ve tutuşabilir sıvıların depolanması, taşınması ve kullanılması ile ilgili güvenlik standartlarını belirler. Pentan, yanıcı ve patlayıcı bir madde olarak bu düzenlemeye tabidir.
  • Uygulama: Pentan tanklarının güvenli bir şekilde işletilmesi için sıvıların depolanması, taşınması ve kullanımıyla ilgili özel güvenlik önlemleri alınmalıdır. Depolama tanklarının tasarımı ve çevresindeki güvenlik önlemleri bu yönetmelik doğrultusunda belirlenir.

5. Confined Spaces – 29 CFR 1910.146
  • Amaç: Bu yönetmelik, kapalı alanlarda çalışanların güvenliğini sağlar. Kapalı alanlar, zehirli gazlar, oksijen eksikliği veya patlama riski gibi tehlikelerle dolu olabilir.
  • Uygulama: Pentan tanklarının bakım, temizlik ve onarım işlemleri sırasında, tankların içinde yapılan işler, kapalı alan iş sağlığı ve güvenliği yönetmeliğine tabidir. Bu tür alanlara giriş için özel güvenlik önlemleri ve eğitimler gereklidir.

6. Personal Protective Equipment (PPE) – 29 CFR 1910.132
  • Amaç: Bu yönetmelik, işyerlerinde kişisel koruyucu ekipmanların kullanımını düzenler. Tehlikeli kimyasallar ve patlayıcı maddelerle çalışan kişilerin uygun koruyucu ekipmanları kullanmaları zorunludur.
  • Uygulama: Pentan tanklarında çalışan kişilerin, sızıntılar, yangın veya patlama riski gibi tehlikelerden korunması için uygun kişisel koruyucu ekipman (KKD) kullanmaları gerekmektedir. Bu ekipmanlar, eldivenler, maskeler, koruyucu giysiler ve gözlükleri içerebilir.

7. Emergency Action Plan (EAP) – 29 CFR 1910.38
  • Amaç: Bu yönetmelik, işyerlerinde acil durum planlarının hazırlanmasını ve uygulanmasını zorunlu kılar. Acil durum planları, yangın, patlama, kimyasal sızıntı ve diğer tehlikeli durumlarla başa çıkmak için gereklidir.
  • Uygulama: Pentan tanklarının bulunduğu tesislerde, yangın, patlama veya kimyasal sızıntılar gibi acil durumlara müdahale etmek için hazırlanan acil durum planları bu yönetmeliğe uygun olmalıdır.

8. National Fire Protection Association (NFPA) Standartları
  • Amaç: NFPA, yangın güvenliği ile ilgili uluslararası standartlar geliştiren bir kuruluştur. Pentan gibi patlayıcı ve yanıcı maddelerin depolanmasında, bu standartlar doğrultusunda yangın güvenliği önlemleri alınmalıdır.
  • Uygulama: Pentan tanklarının yangın riski taşıyan özellikleri göz önüne alındığında, NFPA standartlarına göre yangın söndürme sistemleri, yangın algılama ve acil durum çıkışları gibi güvenlik önlemleri alınmalıdır.

9. General Duty Clause – 29 USC 654
  • Amaç: OSHA’nın General Duty Clause’u, işverenlerin çalışanlarının sağlığını ve güvenliğini koruma sorumluluğunu düzenler. Bu madde, belirli bir tehlikenin tanımlanıp, önlenmesi gerektiği durumları kapsamaktadır.
  • Uygulama: Pentan tanklarının denetiminde, işverenler tankların güvenli kullanımını sağlamak ve işçileri olası tehlikelerden korumak için gerekli önlemleri almak zorundadır.

10. Electrical Safety – 29 CFR 1910.302-308
  • Amaç: Elektriksel güvenlik, özellikle patlama riski taşıyan ortamlarda büyük önem taşır. Elektriksel ekipmanlar ve hatlar, yangın ve patlama riski oluşturabilir.
  • Uygulama: Pentan tanklarının bulunduğu tesislerde, elektrikli ekipmanların güvenliğini sağlamak için elektriksel güvenlik yönetmeliklerine uyulmalıdır. Bu, özellikle kıvılcım riski ve statik elektrik kaynaklı tehlikelerin önlenmesini içerir.
OSHA

Pentan tanklarının güvenli bir şekilde işletilmesi ve denetlenmesi, OSHA tarafından belirlenen kanunlar ve yönetmeliklere sıkı bir şekilde bağlıdır. Bu düzenlemeler, çalışanların güvenliğini sağlamak, çevreye zarar vermemek ve yangın ya da patlama gibi tehlikeleri önlemek için kritik öneme sahiptir. Pentan gibi tehlikeli maddelerin bulunduğu tesislerde, tüm bu yönetmeliklere uyulması zorunludur ve bu uyum, hem iş sağlığı ve güvenliğini hem de çevreyi koruma açısından büyük bir öneme sahiptir.

Avrupa İş Sağlığı ve Güvenliği Ajansı (EU-OSHA

Pentan tanklarının denetiminde Avrupa İş Sağlığı ve Güvenliği Ajansı (EU-OSHA) tarafından belirlenen kanunlar ve yönetmelikler, işyerlerinde çalışanların güvenliği, sağlıkları ve çevresel etkiler açısından büyük bir öneme sahiptir. Avrupa Birliği (AB) ve EU-OSHA, iş sağlığı ve güvenliği konusunda geniş bir düzenleyici çerçeve sunar. Pentan tanklarının güvenli bir şekilde işletilmesi için dikkate alınması gereken bazı önemli AB düzenlemeleri şunlardır:

1. İş Sağlığı ve Güvenliği Çerçeve Direktifi (89/391/EEC)
  • Amaç: Bu temel direktif, işyerlerinde çalışanların sağlığını ve güvenliğini korumayı hedefler. İşverenlere, çalışanların güvenliğini sağlamak için gerekli önlemleri alma yükümlülüğü getirir.
  • Uygulama: Pentan tanklarının bulunduğu tesislerde işverenler, risk değerlendirmesi yapmalı, iş sağlığı ve güvenliği konusunda tedbirler almalı ve çalışanlara gerekli eğitimleri sağlamalıdır.

2. Patlayıcı Ortamlar için Minimum Sağlık ve Güvenlik Gereklilikleri (ATEX Direktifi 1999/92/EC)
  • Amaç: Bu direktif, patlama riski taşıyan ortamlarda çalışanların güvenliğini sağlamayı amaçlar. Kimyasal maddeler, özellikle yanıcı ve patlayıcı maddelerle ilgili güvenlik gereksinimlerini belirler.
  • Uygulama: Pentan tanklarının bulunduğu alanlar, patlayıcı ortamlar olarak kabul edilebilir. Bu nedenle, ATEX direktiflerine uygun güvenlik önlemleri alınmalı, uygun ekipman kullanılmalı ve patlama koruma sistemleri kurulmalıdır.

3. Kimyasal Maddelerin Etiketlenmesi ve Paketlenmesi (CLP Düzenlemesi – 1272/2008/EC)
  • Amaç: CLP (Classification, Labeling and Packaging) Düzenlemesi, kimyasal maddelerin doğru şekilde sınıflandırılmasını, etiketlenmesini ve paketlenmesini zorunlu kılar. Bu, çalışanların kimyasal maddelerle ilgili tehlikeleri anlamalarına yardımcı olur.
  • Uygulama: Pentan, tehlikeli bir kimyasal madde olarak etiketlenmeli ve doğru güvenlik bilgileri içeren veri sayfaları sağlanmalıdır. Ayrıca, tankların etiketleri de uygun şekilde düzenlenmeli ve çalışanlar bu bilgilere erişebilmelidir.

4. Tehlikeli Kimyasalların Kullanımı ve İşyerlerinde Risk Değerlendirmesi (2006/121/EC – REACH Düzenlemesi)
  • Amaç: REACH (Registration, Evaluation, Authorisation and Restriction of Chemicals) Düzenlemesi, Avrupa’daki kimyasal maddelerin kaydını, değerlendirilmesini, yetkilendirilmesini ve kısıtlanmasını denetler. Bu düzenleme, kimyasal maddelerin güvenli kullanımını sağlamak amacıyla yapılacak testleri ve değerlendirmeleri belirler.
  • Uygulama: Pentan gibi kimyasal maddelerin kullanımında, REACH düzenlemeleri doğrultusunda, kimyasal maddelerin güvenli kullanımına ilişkin gerekli önlemler alınmalı ve uygun güvenlik bilgileri sağlanmalıdır.

5. İşyerlerinde Kapalı Alanlar için Güvenlik (2002/44/EC – Kapalı Alanlar Direktifi)
  • Amaç: Bu direktif, kapalı alanlarda yapılan işler için güvenlik gerekliliklerini belirler. Kapalı alanlar, oksijen eksikliği, zehirli gazlar ve patlama riski gibi tehlikeler taşır.
  • Uygulama: Pentan tanklarının bakım ve temizlik işlemleri sırasında, tanklar kapalı alan olarak kabul edilebilir. Bu yüzden çalışanların kapalı alanlara girişi için özel güvenlik önlemleri alınmalı ve gerekli eğitimler sağlanmalıdır.

6. İşyerlerinde Yangın Güvenliği (2006/42/EC – Makine Direktifi ve 2014/34/EU – ATEX)
  • Amaç: Yangın güvenliği, özellikle patlayıcı maddelerin bulunduğu tesislerde büyük bir öneme sahiptir. Yangınla mücadele ekipmanları, alarm sistemleri ve yangın güvenliği prosedürleri düzenlenmiştir.
  • Uygulama: Pentan tanklarında yangın ve patlama riski vardır. Bu nedenle, yangın söndürme sistemleri, yangın alarm sistemleri ve acil durum müdahale planları bu düzenlemelere uygun olarak kurulmalıdır.

7. İşyerlerinde Kişisel Koruyucu Donanım (PPE) Kullanımı – 89/656/EEC
  • Amaç: Bu düzenleme, işyerlerinde kişisel koruyucu ekipman kullanımını belirler. Çalışanlar, kimyasal maddeler, tehlikeli sıvılar veya patlama riski gibi durumlarla karşılaştıklarında uygun koruyucu ekipman kullanmalıdır.
  • Uygulama: Pentan tanklarında çalışanlar, kimyasal sızıntı, yangın veya patlama gibi tehlikelere karşı uygun kişisel koruyucu ekipmanları kullanmalıdır. Bu ekipmanlar, eldivenler, gözlükler, maskeler, koruyucu giysiler ve ayakkabıları içerebilir.

8. Çevresel Riskler ve Atık Yönetimi – 2008/98/EC (Atık Çerçeve Direktifi)
  • Amaç: Bu direktif, atıkların yönetimi ve işyerlerinden çevreye verilen zararın önlenmesiyle ilgilidir. Kimyasal maddelerin atıkları, çevreye zarar vermemek için uygun şekilde yönetilmelidir.
  • Uygulama: Pentan tanklarının işletilmesinde atık yönetimi de önemli bir faktördür. Kimyasal atıkların doğru şekilde depolanması, taşınması ve imha edilmesi için bu direktife uygun önlemler alınmalıdır.

9. Çalışanların Sağlığına Zarar Veren Kimyasal Maddeler – 2004/37/EC (Kanserojen Maddelere Karşı Koruma Direktifi)
  • Amaç: Bu direktif, kanserojen veya mutajenik etkilere sahip kimyasal maddelerle çalışırken alınması gereken önlemleri belirler.
  • Uygulama: Pentan, patlayıcı ve kanserojen özelliklere sahip olabileceği için, bu tür maddelerle çalışanların korunması için bu direktif gereği gerekli tedbirler alınmalıdır.
Sonuç

Pentan tanklarının güvenli bir şekilde işletilmesi için EU-OSHA ve Avrupa Birliği’nin belirlediği bir dizi kanun ve yönetmelik uygulanmalıdır. Bu düzenlemeler, işyerlerinde kimyasal maddelerin güvenli kullanımını sağlamak, yangın ve patlama risklerini minimize etmek, çalışanların sağlığını korumak ve çevreye zarar vermemek için gereklidir. Pentan tanklarında çalışanların güvenliği için bu düzenlemelere uygun hareket edilmesi, iş sağlığı ve güvenliği açısından büyük bir önem taşır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Değerli İş Güvenliği Camiası üyesi,

Pentan Tankı – İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda ulaşılabilir makale ve teknik yazı sayısı maalesef yeterli değil. O sebeple bu yazıda eksiklerim olabilir.

Bilgi ve tecrübelerinizi paylaşmanız vereceğiniz katkılar ile iş güvenliği camiasının daima yararlanacağı büyük ve ayrıntılı bir veri bankası haline getirebiliriz.

Dr. Mustafa KEBAT – 0 530 568 42 75

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Pentane dış depolama tankının yangın etkisine ilişkin bir çalışma https://koreascience.kr/article/JAKO202430540257020.page

⭐️⭐️ Depolama tankı kazalarına ilişkin bir çalışma https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0950423005000641?via%3Dihub

⭐️⭐️ Kaza Sonucu ve Risk Analizine Dayalı Kimyasal Depolama Tanklarının Güvenlik Aralıklarının Araştırılması https://www.researchgate.net/publication/346406356_Research_on_Safety_Spacing_of_Chemical_Storage_Tanks_Based_on_Accident_Consequence_and_Risk_Analysis

⭐️⭐️ IOC terminalindeki büyük yakıt depolama tankının yangın tehlikesi ve risk analizi https://journals.sagepub.com/doi/10.1177/09544089231207419

⭐️⭐️ Propan depolama tanklarının dinamik risk değerlendirmesi için tahmini bir kaza modelinin geliştirilmesi https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0957582021000896

⭐️⭐️ Pentan https://pubchem.ncbi.nlm.nih.gov/compound/Pentane

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Kanı Sulandıran ve Pıhtılaştıran Gıdalar-Hangi Besin Ne İşe Yarar?

Kanınız çok mu yoğun? Yoksa fazla mı akışkan?
Kanı pıhtılaştıran ve sulandıran besinleri tek tek açıklayalım ve nelere dikkat etmeniz gerektiğini birlikte inceleyelim.

🩸 🩸 🩸
Kanın Pıhtılaşması Nedir? Neden Önemlidir?

Kanın pıhtılaşması, vücudun kendini koruma mekanizmalarından biridir.
Ancak fazla pıhtılaşma, kalp krizi, inme ve damar tıkanıklığı gibi ciddi sağlık risklerine yol açabilir.
Tersine, yetersiz pıhtılaşma da küçük bir kesikten bile tehlikeli şekilde kan kaybetmenize neden olabilir.

Dolayısıyla konu “kan” olunca, beslenme alışkanlıklarımız hayati önem taşır.

🧠 🧠 🧠
K Vitamininin Rolü Ne?

K vitamini, vücudun pıhtılaşma proteinlerini üretmesi için gereklidir.
Bu yüzden K vitamini açısından zengin gıdalar, kanı pıhtılaştırıcı etki gösterir.
Kan sulandırıcı ilaç kullananlar için bu durum risk oluşturabilir.

🧾 🧾 🧾
Kanı Pıhtılaştıran Gıdalar (K Vitamini Deposu Olanlar)

Aşağıdaki gıdalar K vitamini açısından zengin olup kanı pıhtılaştırıcı etkiye sahiptir:

  • 🥦 Brokoli
  • 🥬 Yeşil lahana, marul, maydanoz
  • 🧅 Yeşil pırasa, kereviz
  • 🥚 Yumurta sarısı
  • 🧀 Süt ve süt ürünleri
  • 🫘 Bezelye, taze fasulye
  • 🥦 Karnabahar
  • 🌿 Fesleğen, adaçayı
  • 🍇 Böğürtlen, incir
  • 🍅 Domates
  • 🌾 Buğday, yulaf gibi tahıllar
  • 🍖 Karaciğer, böbrek gibi sakatatlar
  • 🥜 Fındık, ceviz, kaju gibi kuruyemişler
  • 🥬 Pancar veya şalgamın yaprakları (kök değil!)

🔔 Uyarı: Coumadin gibi kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsanız bu gıdaların fazlası ilaç etkinliğini azaltabilir. Bu durumda hekiminizin kontrolünde beslenme programı yapılmalıdır.

💧 💧 💧
Kanı Sulandıran Gıdalar (Pıhtılaşmayı Engelleyenler)

Bu gıdalar, trombositlerin birbirine yapışmasını veya K vitamininin etkisini engelleyerek kanı daha akışkan hale getirir.

  • 🍋 Limon, turunçgiller
  • 🍒 Kiraz, vişne
  • 🍇 Nar, üzüm, üzüm çekirdeği
  • 🧄 Sarımsak (içeriğinde “ajoen” bulunur)
  • 🌶️ Kırmızı biber (salisilik asit içerir)
  • 🌿 Zencefil, zerdeçal (coumarin ve curcumin içerir)
  • 🌰 Kabak çekirdeği, badem, ay çekirdeği, fıstık ezmesi (Vitamin E)
  • 🐟 Balık (Omega-3 + Vitamin E)
  • 🥑 Avokado
  • 🫒 Zeytinyağı
  • 🍵 Ihlamur, papatya
  • 🌱 Tarçın (coumarin içerir)

🧠 Bu gıdalar, kanı daha akışkan hale getirerek damarlarda pıhtı oluşumunu engellemeye yardımcı olabilir.

🧘 🧘 🧘
Denge Neden Çok Önemli?

Her iki gıda grubunun da vücut için faydalı yönleri vardır.
Önemli olan:

  • Kullandığınız ilaçlarla çakışmayacak bir beslenme düzeni oluşturmak
  • Aşırıya kaçmadan, dengeyi koruyarak tüketmek
  • Mevcut bir pıhtılaşma sorununuz varsa doktora danışmadan hareket etmemek
📌 📌 📌
Sık Sorulan Sorular (SSS)
💬 1. Coumadin kullanırken brokoli yemem sakıncalı mı?

Evet. K vitamini yüksek olduğu için ilacın etkisini zayıflatabilir. Günde sabit miktarda ve doktor kontrolünde alınmalıdır.

💬 2. Limon suyu kanı sulandırır mı?

Evet. Limon, doğal kan sulandırıcılardandır. Ama tek başına yeterli etki için sistemli tüketilmelidir.

💬 3. Sarımsak ne kadar tüketilmeli?

Sarımsak, güçlü bir kan sulandırıcıdır. Ancak günlük 1 dişi geçmemek ve kan sulandırıcı ilaç alınıyorsa hekime danışmak gerekir.

✅ ✅ ✅
Önerilen Beslenme Prensipleri
DurumDikkat Edilmesi Gerekenler
Kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsanızK vitamini yüksek gıdalardan uzak durun
Kanınız fazla pıhtılaşıyorsaSarımsak, zencefil, limon gibi doğal sulandırıcılara yer verin
Hiçbir sağlık sorununuz yoksaHer iki gruptan da dengeli tüketin
Ameliyat öncesindeysenizKanı sulandıran besinleri azaltın
🧠 🧠 🧠

Kanın sağlıklı bir şekilde akması; ne çok yoğun, ne çok seyrek olması gerekir.
Bu denge, sadece ilaçla değil; bilinçli bir beslenme ile de korunabilir.
Ne yediğiniz, damarlarınızda neler olup bittiğini belirler.

👉 Unutmayın:
Sağlıklı bir beden, doğru bilgiyle beslenir.


✒️ Not:

📌 Bu yazı bilgilendirme amaçlıdır. Her zaman kişisel sağlık durumunuza uygun kararları hekim kontrolünde almalısınız.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Kalp Damar Sisteminiz İçin Muhteşem Sarımsak https://tetkik.com.tr/2025/05/09/muhtesem-sarimsak/

⭐️⭐️ K Vitamini https://tetkik.com.tr/2025/02/15/22042/

⭐️⭐️ Pıhtı – Kan Sulandırıcı https://tetkik.com.tr/2024/10/31/13845/

⭐️⭐️ Uyku Sorununuza Zerdaçal Keyfi https://tetkik.com.tr/2025/04/13/24343/

⭐️⭐️ Biyokimya, Pıhtılaşma Faktörleri https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK507850/

⭐️⭐️ Endotel hücreleri ve pıhtılaşma https://link.springer.com/article/10.1007/s00441-021-03471-2

⭐️⭐️ Enfeksiyon ve inflamasyon ve pıhtılaşma sistemi https://academic.oup.com/cardiovascres/article/60/1/26/321951

⭐️⭐️ Kanı Sulandıran / Pıhtılaştıran Gıdalar https://tetkik.com.tr/2024/10/23/13056/

⭐️⭐️ Hesperdin https://tetkik.com.tr/2024/09/23/hesperidin-p-vitamini/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Pentan Tankı Üzerinde Statik Elektrik Kaynaklı Yangın Başlangıcı Tatbikatı ve Yangın Söndürme Uygulama Senaryosu

Pentan Tankı – İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda 45 (Kırk Beş) yazıdan oluşan serinin kırk dördüncüsü Pentan Tankı Üzerinde Statik Elektrik Kaynaklı Yangın Başlangıcı Tatbikatı ve Yangın Söndürme Uygulama Senaryosunu…

Pentan gibi yüksek uçuculuğa sahip, düşük parlama noktası olan maddelerin depolandığı tanklarda statik elektrik birikimi ciddi bir yangın ve patlama riskidir. Bu nedenle, statik elektrik kaynaklı yangın başlangıcı senaryoları üzerine tatbikat yapılması, personelin doğru müdahale becerileri geliştirmesi açısından kritik öneme sahiptir.

Tatbikatın Amacı
  • Statik yükten kaynaklı yangın riskinin anlaşılması,
  • Doğru topraklama ve potansiyel dengeleme yöntemlerinin öğretilmesi,
  • Yangın anında ilk müdahale ve söndürme prosedürlerinin uygulanması,
  • Personelin panik yapmadan sistemli müdahale becerilerinin geliştirilmesi,
  • Alan güvenliğinin sağlanması ve tahliye organizasyonunun test edilmesi.

Tatbikatın Kapsamı
  • Tatbikat sadece tank üstü statik kaynaklı kıvılcım ve yangın başlangıcı senaryosunu kapsar.
  • İlgili alanlar: Pentan tank sahası, dolum-boşaltım bağlantıları, tank üstü platform, yangın söndürme ekipmanı odası.
  • Tatbikata tüm dolum, bakım, güvenlik ve acil müdahale ekipleri katılacaktır.

Tatbikatın Temel Senaryosu

Senaryo adımları:

  1. Tank üstünde dolum hortumunun bağlantısı sırasında topraklama ihlali oluşur.
  2. Statik yük birikimi sonucu tank üstü flanş civarında kıvılcım meydana gelir.
  3. Kıvılcım, tank üstü buhar fazındaki pentan gazını tutuşturur.
  4. Küçük çaplı bir alevlenme başlar.
  5. Görevli personel yangını fark eder ve alarm verir.
  6. Yangın ilk müdahale ekipleri çağrılır.
  7. Yangın tüpleriyle ilk müdahale yapılır, köpük sistemleri devreye alınır.
  8. Alan kontrollü şekilde boşaltılır, soğutma ve gaz izleme işlemleri başlatılır.
  9. Alan güvenli hale getirilir.

Tatbikat Hazırlıkları
Malzemeler ve Ekipmanlar
  • Statik yük simülasyon cihazı,
  • Kontrollü ateşleme sistemleri (emniyetli kıvılcım üreticisi),
  • Yangın tüpleri (Köpüklü ve kuru kimyevi tozlu),
  • Sabit köpük sistemleri,
  • El tipi gaz dedektörleri,
  • Kişisel koruyucu donanımlar (KKD),
  • Topraklama ve potansiyel dengeleme sistemleri.

Personel Görev Dağılımı
  • Tatbikat Yöneticisi
  • Yangın Müdahale Ekip Lideri
  • Dolum Operatörleri
  • Bakım Personeli
  • Güvenlik ve Tahliye Koordinatörü
  • İlkyardım Ekibi
Tatbikat Akışı
Başlangıç Hazırlıkları
  • Tüm ekip alanın güvenliğini sağlar.
  • Topraklama sistemleri ve yangın ekipmanları hazır bekletilir.
  • Tatbikatın “gerçek yangınmış gibi” yapılacağı hatırlatılır.

Olayın Başlangıcı
  • Simülasyon ekibi kontrollü kıvılcım çıkarır.
  • Tank üstü bağlantı flanşı çevresinde küçük bir alevlenme görülür.

Alarm Verilmesi
  • Yangını ilk fark eden operatör “Yangın, Yangın, Yangın!” diyerek sesli alarmı başlatır.
  • Yakın alarm butonuna basılarak ana alarm sistemi aktive edilir.

İlk Müdahale
  • Yangın söndürme eğitimi almış olan personel, 10-20 saniye içinde uygun tipte yangın söndürme tüpü ile müdahaleye başlar.
  • Yangın büyümeden köpüklü tüplerle üstten bastırılır.

İkinci Aşama Müdahale
  • Tank çevresindeki sabit köpük sistemleri devreye alınır.
  • Köpük başlıklarından tank üstüne sürekli köpük akışı sağlanır.
  • Bu aşamada, köpüğün yangın bölgesine tam temas ettiğinden emin olunur.

Alanın Boşaltılması
  • Dolum hattı otomatik vana sistemi ile kapatılır.
  • Tüm personel kontrollü bir şekilde toplanma noktasına tahliye edilir.
  • Alanın girişleri kapatılır.

Soğutma ve Gaz İzleme
  • Yangın tamamen söndürüldükten sonra tank üstü ve çevresi soğutma işlemleri yapılır.
  • Portatif gaz ölçüm cihazları ile patlayıcı gaz konsantrasyonu ölçülür.

Tatbikat Sonu Değerlendirme
  • Tüm süreç adım adım gözden geçirilir.
  • Eksikler ve iyileştirme alanları kaydedilir.
  • Katılımcı ekiplerle brifing yapılır.

Özel Uygulama Detayları
Statik Elektrik Önleme Önlemleri
  • Her dolum ve boşaltım öncesi topraklama kontrolü yapılmalı.
  • Tüm bağlantılar potansiyel dengeleme sistemine dahil edilmeli.
  • İletken hortumlar kullanılmalı.

Yangın Söndürme Teknikleri
  • Küçük kıvılcımlarda doğrudan köpüklü tüple müdahale edilir.
  • Gelişen yangınlarda sabit köpük sistemleri kullanılır.
  • Soğutma aşamasında tank cidarlarının sıcaklığı sürekli izlenir.

Tahliye ve Toplanma
  • Tank çevresi riskli alan ilan edilerek 30 metre çapında güvenlik perdesi oluşturulmalıdır.
  • Toplanma noktaları rüzgar yönü göz önünde bulundurularak seçilmelidir.

Riskler ve Önlemler
RiskÖnlem
Statik Elektrik KıvılcımıTopraklama ve potansiyel dengeleme sistemlerinin kontrolü
Yangının BüyümesiHızlı ilk müdahale, sabit köpük sistemlerinin kullanımı
Personel YaralanmasıKKD kullanımı, hızlı tahliye
Patlayıcı Gaz BirikimiSürekli gaz izleme, havalandırma sağlanması

Tatbikat Sonu Değerlendirme Soruları
  • Alarm verme süresi ne kadar sürdü?
  • İlk müdahale doğru ekipmanla ve uygun teknikle yapıldı mı?
  • Alan zamanında ve güvenli şekilde boşaltıldı mı?
  • Köpük sistemi yeterli etki sağladı mı?
  • Tüm personel tahliye prosedürüne uygun davrandı mı?

Sonuç

Pentan gibi yüksek yanıcılık özelliğine sahip kimyasalların depolandığı alanlarda, statik elektrik sadece bir kıvılcım değil, potansiyel bir felaketin tetikleyicisidir. Bu nedenle, olası bir yangın anında panik değil, hazırlık ve refleks hâkim olmalıdır.

Senaryoya dayalı tatbikatlar, olayı kağıt üzerinde değil, gerçek yaşam koşullarında prova etmektir. Tatbikat yapılmayan her gün, riskin fark edilmediği gündür. Bu çalışmalarla sadece yangın söndürme becerisi değil, hayat kurtarma refleksi, sistem güvenliği ve ekip koordinasyonu da pekiştirilir.

Unutmayın: Tatbikat yapılmayan sistemde güvenlik varsayımdır. Tatbikat yapılan sistemde ise güvenlik, kontrol altına alınmış bir gerçekliktir.

Hazırlıklı olan kurumlar sadece iş süreçlerini değil, çalışanlarını da korur.

Pentan Tankı Üzerinde Statik Elektrik Kaynaklı Yangın Başlangıcı Tatbikatı ve Yangın Söndürme Uygulama Senaryosu – Değerlendirme Formu
BaşlıkBilgi
Tatbikat AdıPentan Tankı Üzerinde Statik Elektrik Kaynaklı Yangın Başlangıcı Tatbikatı ve Yangın Söndürme Uygulama Senaryosu
Tatbikat Tarihi…/…/202….
Tatbikat Yeri…………………………… ……..Firması
Dolum Alanı / Pentan Depolama Tesisi
Tatbikat Yöneticisi / İSG Koordinatörü[Ad Soyad]
Gözlemciler[Ad Soyad – Unvan]
Tatbikata Katılan BirimlerOperatörler, Acil Durum Müdahale Ekibi, Güvenlik, İlk Yardım, İletişim
Tatbikata Katılan Personel Sayısı…….
Tatbikat Başlangıç Saati…:…
Tatbikat Bitiş Saati…:…

Yangınla Mücadele ve Kontrol
Değerlendirme BaşlığıPuan (0-10)Açıklamalar
Yangın söndürme tekniklerinin uygunluğu………Köpük tekniği, püskürtme mesafesi, yaklaşım taktiği
Sabit söndürme sistemlerinin devreye alınması………Köpük sisteminin zamanında ve doğru kullanımı
Yangının kontrol altına alınma süresi………Ne kadar sürede yangın kontrol altına alındı?

Değerlendirme BaşlığıPuan (0-10)Açıklamalar
Soğutma işlemleri yeterliliği………Tank ve çevrenin uygun şekilde soğutulması
Gaz dedektörleri ile patlayıcı atmosfer ölçümleri………Hava kalitesi kontrolü, güvenlik teyidi

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Pentane dış depolama tankının yangın etkisine ilişkin bir çalışma https://koreascience.kr/article/JAKO202430540257020.page

⭐️⭐️ Depolama tankı kazalarına ilişkin bir çalışma https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0950423005000641?via%3Dihub

⭐️⭐️ Kaza Sonucu ve Risk Analizine Dayalı Kimyasal Depolama Tanklarının Güvenlik Aralıklarının Araştırılması https://www.researchgate.net/publication/346406356_Research_on_Safety_Spacing_of_Chemical_Storage_Tanks_Based_on_Accident_Consequence_and_Risk_Analysis

⭐️⭐️ IOC terminalindeki büyük yakıt depolama tankının yangın tehlikesi ve risk analizi https://journals.sagepub.com/doi/10.1177/09544089231207419

⭐️⭐️ Propan depolama tanklarının dinamik risk değerlendirmesi için tahmini bir kaza modelinin geliştirilmesi https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0957582021000896

⭐️⭐️ Pentan https://pubchem.ncbi.nlm.nih.gov/compound/Pentane

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla

Yüksekte Çalışmada Termoregülasyon Bozuklukları Odaklı İşe Giriş – Periyodik Muayene – Tetkikleri

Yüksekte çalışmak, sadece düşme riskiyle değil, aynı zamanda çevresel koşulların bedensel sistemler üzerindeki zorlu etkileriyle de dikkatle değerlendirilmesi gereken bir iş alanıdır. Güneşin kavurucu sıcaklığı, rüzgârın etkisi, yüksek nem ya da kuru hava gibi faktörler, çalışanların termal konforunu doğrudan etkilerken, termoregülasyon sistemi üzerindeki yükü artırarak ciddi sağlık sorunlarına zemin hazırlayabilir.

Terleme yoluyla sıvı kaybı, vücut ısısının kontrol edilememesi, sıcak çarpması, hipotermi ya da sıvı-elektrolit dengesizliği gibi durumlar; yüksekte çalışan personelin performansını düşürmekle kalmaz, aynı zamanda ani bayılmalar, refleks zayıflıkları ve karar verme bozuklukları ile düşme gibi kazalara doğrudan neden olabilir.

Bu nedenle, yüksekte çalışacak bireylerin işe giriş muayeneleri yalnızca kas-iskelet sistemi ya da görme gibi klasik tetkiklerle sınırlı tutulmamalı; ısıya yanıt kapasitesi, hidratasyon durumu, nörolojik adaptasyon yeteneği ve kalp-dolaşım sisteminin dayanıklılığı gibi termoregülasyona özel başlıklar da dikkate alınarak değerlendirilmelidir.

Aynı hassasiyet, düzenli yapılan periyodik muayenelerde de sürdürülmeli; özellikle yaz ve kış aylarına girerken termal stres kaynaklı değişimler erken tespit edilmelidir.

Yüksekte çalışmanın oluşturduğu termal konfor bozuklukları ve termoregülasyon risklerinin işe giriş ve periyodik muayene süreçlerine nasıl entegre edilmesi gerektiği konusunda genel olarak görüşlerimi okuyacaksınız.

Pek tabi ki sahadaki çalışma şartları başta olmak üzere birçok faktörü değerlendirecek olan ilgili işyeri hekiminin görüşleri ve uygulamaları farklı olabilir. Hepimizin bildiği ve saygı duyduğu gibi yasal sorumluluğu üstlenen, kanun ve yönetmeliklerin verdiği yetki ile son kararı verecek olan sorumlu işyeri hekimidir.

Tetkik / Tahlilİstenen Neden / Açıklama
Tam Kan Sayımı (Hemogram)Anemi, polistemi, enfeksiyon ve dehidratasyon gibi termoregülasyonu bozabilecek sistemik durumları ortaya koymak için.
Elektrolit Paneli (Na⁺, K⁺, Cl⁻, Ca²⁺, Mg²⁺)Isı stresi altında terlemeyle kaybedilen elektrolitlerin düzeyini değerlendirmek, ısı krampları ve kalp ritim bozuklukları riskini önceden tespit etmek için.
Böbrek Fonksiyon Testleri (Üre, Kreatinin)Dehidratasyon ve ısıya bağlı renal perfüzyon azalması riskini değerlendirmek. Isı bitkinliği ve çarpmasında böbrekler erken etkilenir.
Karaciğer Fonksiyon Testleri (AST, ALT, GGT)Termal stres altında karaciğer fonksiyon bozukluklarını ve oksidatif stres yanıtlarını değerlendirmek için.
Tiroid Fonksiyon Testleri (TSH, FT3, FT4)Tiroid hormonları, bazal metabolizma hızını ve dolaylı olarak ısı üretimini etkiler. Hipertiroidi: ısı intoleransı. Hipotiroidi: soğuğa hassasiyet.
HbA1c / Açlık Kan ŞekeriDiyabetik bireylerde periferik sinir iletimi ve terleme refleksi bozulabilir. Termoregülasyon ciddi şekilde etkilenir.
EKG (Elektrokardiyografi)Isı stresi ve elektrolit kaybı kardiyak iletim sistemini etkileyebilir. Ritim bozukluğu riski açısından önemlidir.
Ekokardiyografi (Gerekiyorsa)Kardiyovasküler rezervi ve kalp pompa gücünü değerlendirmek: sıcak stresine fizyolojik uyum kapasitesi için.
Akciğer Grafisi / Solunum Fonksiyon Testleri (SFT)Soğuk hava ve yüksek irtifa solunum sistemini etkileyebilir. KOAH, astım gibi hastalıklar termal yükle kötüleşebilir.
Terleme Testleri (Quantitative Sudomotor Axon Reflex Test / QSART – gerekiyorsa)Otonom sinir sisteminin terleme refleksini değerlendirmek; ısı regülasyon bozukluklarını saptamak için (özellikle diyabetik nöropatide).
Vitamin D düzeyiTermoregülasyona katkı sağlayan kas fonksiyonu, genel immün sistem durumu ve kardiyovasküler dayanıklılık için.
Doppler Ultrason (Periferik dolaşım için, gerekiyorsa)Soğuk hava koşullarında Raynaud fenomeni veya periferik dolaşım bozukluğu şüphesinde.
Vücut Kitle İndeksi (VKİ) ve Biyoempedans (BIA)Obezite ya da aşırı zayıflık, ısı tutma veya dağıtma kapasitesini etkiler. Kas-yağ oranı termal yanıtı belirler.
Psikiyatrik değerlendirme (Gerekiyorsa)Aşırı sıcak veya soğuk ortamlar anksiyete, panik bozukluk ve bilişsel çökme riskini artırır. Mental dayanıklılık önemlidir.
🔎 🔎 🔎
Neden Bu Tetkikler?

Bu tetkikler, termoregülasyonun merkezi (hipotalamus), otonomik (sempatik-parasempatik sistem) ve periferik (ter bezleri, damar tonusu) bileşenlerini doğrudan veya dolaylı yoldan etkileyen sistemlerin fonksiyonel bütünlüğünü değerlendirir. Ayrıca, yüksekte çalışmanın getirdiği hipobariye ve fiziksel eforlara karşı organizmanın adaptasyon kapasitesini ortaya koyar.

Yüksekte Çalışma İçin Termal Konfor Ve Termoregülasyon Odaklı Tıbbi Değerlendirme Protokolü

🔹 1. Protokolün Amacı

Bu protokol, yüksekte çalışacak bireylerde ısıya veya soğuğa bağlı termal konfor bozuklukları ve termoregülasyon sorunlarına karşı tıbbi riskleri önceden saptamak, gerekli yönlendirmeleri yapmak ve iş sağlığı güvenliği açısından uygunluk kararlarını vermek amacıyla düzenlenmiştir.

🔹 2. Protokolde Hedeflenen Risk Alanları
  • Isı çarpması ve bitkinliği
  • Soğuk stresi / hipotermi / donma
  • Elektrolit dengesizlikleri
  • Kardiyak ritim bozuklukları
  • Nörolojik bilişsel bozukluklar (ısıya bağlı konfüzyon, yavaşlama)
  • Terleme yetersizliği (anhidroz)
  • Termal maruziyete bağlı vasküler sorunlar (Raynaud sendromu, hipotansiyon)

🔹 3. Tıbbi Değerlendirme Adımları
A. Klinik Öykü & Fizik Muayene

İşyeri Hekimi Sorgulama Formu ile:

  • Kronik hastalıklar (HT, DM, kalp, solunum, tiroid vb.)
  • Aşırı terleme veya terleyememe öyküsü
  • Ailede ısıya bağlı rahatsızlık öyküsü
  • İlaç kullanımı (diüretikler, beta bloker, antikolinerjikler vb.)
  • Aşırı zayıflık veya obezite
  • Uyku düzeni, sıvı tüketim alışkanlıkları
  • Soğuğa veya sıcağa tahammülsüzlük
  • Raynaud benzeri parmak beyazlaması, soğukta morarma

📌 Muayenede değerlendirilecekler:

  • Vücut sıcaklığı (termometre ile)
  • Cilt turgoru, terleme paterni
  • Nabız, tansiyon, periferik dolaşım (kapiller dolum)
  • Vücut Kitle İndeksi (VKİ) ve boy-kilo ölçümü
  • Beden ısısı dağılımı (soğuk ekstremite, nemli cilt vs.)

B. Yüksekte Çalışacaklarda Laboratuvar Tetkikleri

Her yüksekte çalışacak birey için:

TetkikDeğerlendirme AmacıUyarı Sınırları
Tam Kan Sayımı (Hemogram)Anemi, enfeksiyon, sıvı kaybıHb <12 g/dL (kadın), <13.5 g/dL (erkek): dikkat!
Elektrolit Paneli (Na, K, Cl, Ca, Mg)Terle kayıp, kramp, aritmi riskiK <3.5 mEq/L veya >5.0 mEq/L: riskli
Üre, KreatininDehidratasyon, böbrek yüküÜre >50 mg/dL → sıvı dengesi sorgulanmalı
TSH, FT3, FT4Tiroid regülasyonuHipertiroidi: sıcak intoleransı; Hipotiroidi: soğuk hassasiyeti
Açlık Kan Şekeri, HbA1cDiyabetik terleme bozukluğuHbA1c >6.5% → ileri değerlendirme gerekebilir
EKGAritmi, kardiyovasküler stres riskiHer yeni çalışan için baz çizgi alınmalı

C. İhtiyaca Göre Planlanacak Ek Tetkikler

Aşağıdaki durumlar varsa hekimin kararıyla:

DurumÖnerilen Tetkik
Dolaşım bozukluğu şüphesi (parmak uçlarında renk değişimi)Periferik Doppler USG
KOAH/astım öyküsüSolunum Fonksiyon Testi, Akciğer Grafisi
Kardiyovasküler hastalık öyküsüEkokardiyografi
Sıcak maruziyet sonrası bilinç değişikliği öyküsüNörolojik değerlendirme, terleme testi
Aşırı terleme veya anhidrozQSART veya Minor testi (terleme testi)

🔹 4. Uygunluk Kriterleri

Yüksekte çalışmaya uygunluk; termoregülasyon sistemlerinde ciddi yetersizlik saptanmayan, sıvı-elektrolit dengesi normal, nörolojik ve kardiyak riski olmayan bireyler için onaylanabilir.

📌 Koşullu Uygun” Notu: Gerekli eğitim, sıvı takibi, gölgeleme/soğutma önlemleri ile termal ortam iyileştirmesi yapılması koşuluyla çalışabilir.

📌 Geçici Uygunsuz” Notu: Akut enfeksiyon, sıvı kaybı, kontrolsüz diyabet gibi geçici durumlarda işe başlaması ertelenmelidir.

📌 Uygun Değil” Notu: Şiddetli kardiyak yetersizlik, anhidroz, hiponatremi gibi hayati risk içeren durumlar.

🔹 5. İşyeri Eğitimi & Ortam Önlemleri

Tüm çalışanlara:

  • Aşırı ısı ve soğuk maruziyetinde belirti ve bulguların tanıtımı
  • Sıvı takibi ve elektrolit desteği eğitimi
  • Uygun giysi, ısı yalıtımı, soğutma/ısıtma ekipmanlarının tanıtımı

🔹 6. Yıllık Takip ve Yeniden Değerlendirme

Yüksekte çalışanlar, yılda en az 1 kez yeniden değerlendirmeye alınmalıdır.
Kronik hastalığı olanlar için izlem sıklığı hekimin takdiri ile artırılabilir.

Yüksekte çalışacaklar için termal konfor ve termoregülasyon açısından risk teşkil eden durumları tespit edebilmek için yardımcı olacak laboratuvar tetkikleri, referans değeri ve değerlendirme tablosunu aşağıda sunuyorum. (Kan tetkiklerinin referans aralıkları kullanılan cihazlarda değişebilir)

Tablo, her tetkikin referans aralığını, uyarı eşiğini ve yüksekte çalışmaya engel olup olmayacağını belirtmektedir.

📊 📊 📊
Yüksekte Çalışma Öncesi Tetkik Değerlendirme Tablosu

(Termal Konfor ve Termoregülasyon Riskleri Açısından)

TetkikReferans AralığıUyarı EşiğiYüksekte Çalışmaya Engel DurumAçıklama
Hemoglobin (Hb)Erkek: 13.5–17.5 g/dL
Kadın: 12.0–15.5 g/dL
Hb <12 g/dLHb <10 g/dL → EngelDüşük Hb → Oksijen taşıma azalır, hipoksi riski artar
Sodyum (Na⁺)135–145 mEq/L<130 veya >150 mEq/L<130 veya >150 → EngelHiponatremi: konfüzyon, bilinç bulanıklığı; Hipernatremi: dehidratasyon riski
Potasyum (K⁺)3.5–5.0 mEq/L<3.2 veya >5.5 mEq/L<3.0 veya >6.0 → EngelAritmi riski taşır, ani kardiyak olaylar gelişebilir
Kalsiyum (Ca²⁺)8.5–10.5 mg/dL<8.0 veya >11.0 mg/dL<7.5 veya >12.0 → EngelKas krampları, nöromüsküler ileti bozuklukları
Magnezyum (Mg²⁺)1.6–2.6 mg/dL<1.5 veya >2.8 mg/dL<1.3 veya >3.0 → EngelNöromusküler eksitabilite, kardiyak risk
Üre10–50 mg/dL>50 mg/dL>70 mg/dL → EngelYüksek üre = sıvı kaybı/dehidratasyon göstergesi olabilir
KreatininErkek: 0.7–1.3 mg/dL
Kadın: 0.6–1.1 mg/dL
>1.5 mg/dL>2.0 mg/dL → EngelRenal rezerv düşüklüğü, sıvı-elektrolit yönetimi zorlaşır
TSH0.4–4.0 µIU/mL<0.1 veya >10.0 µIU/mL<0.1 veya >10.0 → EngelTiroid regülasyon bozuklukları → ısı toleransı etkilenir
FT3, FT4fT3: 2.3–4.2 pg/mL
fT4: 0.8–1.8 ng/dL
Klinik hipertiroidi veya hipotiroidi düzeyleriEvet → EngelIsı tahammülsüzlüğü, çarpıntı, bilinç değişikliği olabilir
Açlık Kan Şekeri70–99 mg/dL>126 mg/dL>180 mg/dL (kontrolsüz DM) → EngelHızlı sıvı kaybı, hipoglisemi riski, terleme bozuklukları
HbA1c<5.7% (normal)
5.7–6.4% (prediyabet)
≥6.5% (diyabet)
>7.5%>8.0% ve kontrolsüz → EngelDiyabetik terleme bozuklukları, ısı regülasyonu bozulur
EKGNormal sinüs ritmiAritmi saptanmasıCiddi aritmi, AV blok → EngelYükseklik, sıcak/soğuk stresi aritmiyi tetikleyebilir
🔎 🔎 🔎

Ekstra Önemli Klinik Bulgular (Muayene ile desteklenmeli)

Klinik BulgularRiskEngel Durumu
Anhidroz (terleyememe)Ciddi termoregülasyon sorunuEngel
Aşırı terleme (hiperhidroz)Elektrolit kaybı riskiKoşullu uygun (takip ve destekle)
Raynaud fenomeniSoğukta parmaklarda renk değişimiKoşullu uygun
Hipotansiyon (TA <90/60 mmHg)Bayılma riski yüksekte çalışmada tehlikeEngel
VKİ > 35 veya <18.5Isı toleransı ve denge zayıflığıKoşullu uygun / Engel
📌 📌 📌

Notlar:

  • Değerler hastaya göre yorumlanmalı; kronik hastalığı olan bireylerde kardiyoloji / endokrinoloji / nöroloji konsültasyonu önerilir.
  • Koşullu Uygun kişiler için: sıvı desteği, periyodik takip ve uygun KKD şartları sağlanmalıdır.
  • Engel” durumlarında tekrar değerlendirme, tedavi sonrası uygunluk değerlendirmesi yapılabilir.

Yüksekte çalışma, sadece teknik beceri değil, aynı zamanda yüksek düzeyde fizyolojik dayanıklılık ve çevresel faktörlere uyum gerektirir. Bu yazıda vurguladığımız gibi, termal konfor bozuklukları ve termoregülasyon sistemi üzerindeki yük, ihmal edildiğinde sadece iş verimliliğini değil, insan hayatını doğrudan tehlikeye sokabilecek sonuçlar doğurabilir.

İşe giriş muayeneleri ve periyodik sağlık kontrolleri; yasal bir zorunluluk olmanın ötesinde, çalışanı tanımak, olası riskleri öngörmek ve koruyucu önlemleri zamanında hayata geçirmek için eşsiz fırsatlardır. Ancak bu muayeneler ne kadar kapsamlı ve özgül olursa, sonuçları da o denli koruyucu ve yaşamsal olur.

İş sağlığı ve güvenliği uygulamalarında “önce insan” yaklaşımını benimsiyorsak, yüksekte çalışan her bireyin sıcak ve soğuk stresine karşı dayanıklılığını doğru ölçmek, sağlık durumunu sürekli izlemek ve riskleri önceden kontrol altına almak bir tercihten öte ahlaki ve mesleki bir zorunluluktur.

Unutmayalım:
Yüksekte alınmayan küçük bir önlem, çok büyük bir düşüşe neden olabilir.
Önleyici sağlık hizmetleri ise iş kazalarının en güçlü fren sistemidir.

Dr. Mustafa KEBAT

İşe Giriş Muayeneleri – Tetkik ve Tahlilleri için firmamız Tetkik OSGB yi arayabilirsiniz.

📞 İsterseniz randevu alabilirsiniz:
📍 Telefon: +90 232 265 20 65 Laboratuvar Telefonumuz: +90 541 125 15 82

📍 Ya da randevusuz da gelebilirsiniz:
🕗 Hafta içi her gün: 08.30 – 17.30 saatleri arasında başvurabilirsiniz.

Cennetoglu Mh., Foliage Cd., Modeko Selgeçen Is Merkezi, No: 230 Kat:4 Daire:424-425, Cennetoğlu, 35110 Karabağlar/İzmir, Türkiye

Hizmetlerimiz Laboratuvar ve muayene ile de sınırlı değil.

İlk yardımcı olmak isteyenler eğitimlerimize katılabilirler.

Hijyen Mesleki Eğitim Belgesi almak isteyenlere de çözümümüz mevcut.

Mesleki Eğitim Belgesi için yine sizlere destek veriyoruz.

İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili tüm konularda her daim sizlerin hizmetindeyiz.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir iş güvenliği uzmanının, ilgili mühendisin ya da teknik ekibin yetki ve kararlarının yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, çalışma sahanız içerisindeki tehlike – risk belirlemesi ya da mevcut işleyişin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla firmanızın işleyişine müdahil olma ya da sorumlularınızın vereceği kararların yerine tutması olarak değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Daha Fazla