Tiroid Bezi Nasıl Çalışır? T3 – T4 – TSH

Her şeyin başı ve vücudun komuta merkezi olan beyin tabi ki endokrin (hormon) sisteminin de yönetimindedir. O sebeple Tiroid Bezimizin çalışmasının anlamak için beyinle başlamak gerekiyor.

Tiroid endokrin bir bezimizdir. vücudumuzdaki yeri; alt, ön boyundadır. İnsan vücudunda tiroid hormonlarının oluşumu ve salgılanmasının yanı sıra iyot homeostazından sorumludur.

Tiroid Hormonlarının Fizyolojik Etkileri:

  • Bazal metabolizma hızını artırır
  • Metabolik duruma bağlı olarak lipolizi veya lipid sentezini tetikleyebilir.
  • Karbonhidrat metabolizmasını uyarır
  • Proteinlerin anabolizması. Tiroid hormonları yüksek dozlarda proteinlerin katabolizmasını da indükleyebilir.
  • Katekolaminler üzerinde izin verici etki
  • Çocuklarda tiroid hormonları, büyüme hormonu ile sinerjik olarak etki ederek kemik gelişimini uyarır.
  • Tiroid hormonunun CNS üzerindeki etkisi önemlidir. Doğum öncesi dönemde beynin olgunlaşması için gereklidir. Yetişkinlerde ruh halini etkileyebilir. Hipertiroidizm aşırı uyarılabilirliğe ve sinirliliğe yol açabilir. Hipotiroidizm hafıza bozukluğuna, yavaş konuşmaya ve uykululuğa neden olabilir.
  • Tiroid hormonu doğurganlığı, yumurtlamayı ve adet kanamasını etkiler.

Hipotalamus, Küçük nukleuslardan oluşur ve en önemli görevlerinden birisi hipofiz aracılığı ile beyin ve endokrin sistem arasındaki bağlantıyı sağlamaktır.

Tüm omurgalılarda bulunur. İnsanda, kabaca bir badem şeklindedir. Memelilerde beyin merkezleri arasında ilinti sağlar. Hipofiz, alt uç kısmında küçük bir yuvarlak durumundadır. Hipofiz arka lobunun salgıladığı antidiüretik hormon ile oksitosin denen madde hipotalamusta yapılıp hipofize aktarılmaktadır.

  • Vücut sıcaklığı mekanizmasını denetler.
  • Sempatik sinir sistemini ve hipofizin çalışmasını denetler.
  • Susama, acıkma hislerinin merkezi olup vücut ısısını ve kan basıncını ayarlar.
  • Ürettiği RF maddesi ile hipofizi uyarır.
  • İç denge (homeostas) hipotalamus ile korunur.
  • Karbonhidrat-yağ-protein metabolizmasını dengeler.
  • Duyguların fiziksel temeli de hipotalamus tarafından oluşturulmaktadır.

HİPOTALAMUS‘tan salgılanan TRH isimli bir hormon gidip Hipofiz Bezini uyarır ve buradan da TSH salgılanır.

⭐️⭐️⭐️⭐️ Soğuk, stres ve egzersiz TRH salınımını artırır.

Tirotropin Salgılatıcı Hormon (TRH Tiroid Releasing Hormon)hipotalamustaki nöronlar tarafından üretilen ve ön hipofizden tiroid uyarıcı hormon (TSH) ve prolaktin salınımını uyaran hipofizyotropik bir hormondur .

TSH ise kanda ilerliyor ve Tiroit Bezi uyarıyor ve 🩸T4+T3 🩸 hormonları üretiliyor.

Tiroid hormonları lipofiliktir ve taşıyıcı proteinlere bağlı olarak dolaşır.

Tiroit Uyarıcı Hormon (tirotropin, tirotropik hormon veya kısaltılmış TSH olarak da bilinir), tiroit bezini tiroksin (T4) ve ardından vücuttaki hemen hemen her dokunun metabolizmasını uyaran triiyodotironin (T3) üretmesi için uyaran bir hipofiz hormonudur.

Hipotalamus ➡️ 〰️ TRH ➡️ Hipofiz Bezi 〰️ TSH ➡️ Tiroit Bezi 〰️ 🩸T4+T3 🩸

Vücutta kontrol mekanizması genelikle geri bildirim (Feedback) sistemi yolu ile işler.

Burada geri bildirim T4 yolu ile olur.

Kanda T4 Referans değer aralığı 0.90 -1.70 ng/dl arasıdır.

Yukarıda yazdığı gibi sistem çalıştı ve Tiroid Bezinde T4 üretildi ve kan seviyesi 1.20 ng/dl oldu. Normal aralıkta ve halen üst sınıra dayanmadığı için üretim devam eder.

1.70 ng/dl seviyesine ulaştığında artık sınır değere gelir.

Kanda yükselen🩸T4 gidip hem hipofiz hem hipotalamus’u etkiler ve yeter artık TRH ve TSH üretme der.

🩸 〰️ T4 ➡️ Hipotalamus

🩸 〰️ T4 ➡️ Hipofiz Bezi

Eğer 🩸 kanda 🩸 T4 seviyesi 0.90 ‘a yaklaşırsa, kanda eksikliği gören Hipotalamus ve Hipofiz Bezi harekete geciyor TRH TSH üretip yine tiroit bezini çalıştırarak 🩸 kanda 🩸 T4 seviyesinin tekrar yükselmesini sağlar.

🩸T4+T3 🩸 seviyesinin nasıl dengelendiğini öğrendik. Lakin bunları nasıl yani ne ile üreteceğiz?

🩸T4+T3🩸 üretiminin ana maddesi İYOT

İYOT 🩸kan🩸 içerisinde sahipsiz bir şekilde dolaşır.

İlk olarak🩸Kan’ daki İYOT, taşıyıcı protein Sodyum-İyot Simporter (NIS) sayesinde Tiroit Bezinin içine girmesi sağlanır.

Taşıyıcı protein Sodyum-İyot Simporter (NIS) bildiğimiz yük taşıyan TIR gibi düşünebiliriz. Yükü de İYOT dur.

Tabi ki bu taşımayı yapan TIR hareket edebilmesi için mazota ihtiyaç duyar.

Bu TIR ‘ın Mazotu’ da hipofizden gelen TSH dır.

⭐️⭐️⭐️⭐️ Somatostatin, glukokortikoidler ve dopamin gibi diğer hormonlar da TSH üretimini engeller.

Akla gelen ilk soru sanırım şu olur. Tiroid Bezi’ne İYOT devamlı mı taşınıyor? 🩸T4+T3🩸 hiç durmadan mı üretiliyor? Hipertiroidi olmaz mı? TIR nasıl duruyor? Nasıl fren yapıyor?

TIR’ ımızın fren sistemini kitleyen ve taşımayı durduran İYOT ‘ dur. Yani kanda İYOT belirli bir seviyenin üzerine çıktığında; Taşıyıcı protein Sodyum-İyot Simporter (NIS) bildiğimiz yük taşıyan TIR otomatik olarak fren yapar ve durur.

🩸 Kanda İYOT Artınca🩸

………………⬇️………………..

Sodyum-İyot Simporter Durur (NIS) Taşıyıcı TIR

………………⬇️………………..

🩸 İYOT 🩸 içeri giremez

Tiroit Bezi İYOT alamayınca)

………………⬇️………………..

🩸〰️ T4+T3 〰️🩸 Üretimi azalır – durur

………………⬇️………………..

Hipofiz Bezi T4+T3 kanda azalınca faliyete geçer

………………⬇️………………..

Hipofizden 〰️ TSH kana salgılır

………………⬇️………………..

Sodyum-İyot Simporter Durur (NIS) Taşıyıcı TIR 〰️ TSHın etkisi ille çalışır

………………⬇️………………..

Sodyum-İyot Simporter Durur (NIS) Taşıyıcı TIR İYOTu yüklenir. Tiroit Bezi’nin içine taşır.

………………⬇️………………..

🩸〰️ T4+T3 〰️🩸 Üretimi artar

İşte burada soru şu: İYOT Tiroit Bezi ‘ne girdiğinde nasıl 🩸T4+T3 🩸 üretiliyor?

İYOT Tiroit Bez ‘ine girdiğinde -1 yüklüdür. Bunu +1 yüklü (yükseltgenme) yapılması gerekir ki TİROGLOBULİN ile birleşebilsin.

⭐️⭐️ Yükseltgenmeyi sağlayan TİROİT PEROKSİDAZ (TPO) enzimidir. ⭐️⭐️

Bu birleşme TİROGLOBULİN üzerinde bulunan TİROZİN aminoasitine İYOT ‘un bağlanması şeklindedir.

İYOT Kimisine 1 kimisine 2 tane bağlanır.

Eğer İYOT 2+2 şeklinde bağlanırsa 4 iİYOT‘lu yani T4 olur. %80 T4 üretilir

Eğer İYOT 2 +1 seklinde bağlanırsa T3 olur. %20 T3 üretilir.

Eveeetttt….T4 ve T3 hormonunu kana verdik.

Verdik Lakin T4 geri bildirim (Feedback) mekanizmasında etkindir metabolizmada bir işe yaramaz.

Aktif olan T3 dür ve metabolizmanın hızını ayarlar, enerji verimini ayarlar.

T3 %20 üretilir ve metabolizma için yeterli değildir

%80 T4 üretilmişti.

Bu durumda T4 ‘de 2+2 şeklinde bağlanırsa 4 İYOT‘ luydu. Bir İYOT koparırsak T3 olur.

Periferik dokularda 🩸 5′ DE İYODINAZ 🩸 isimli bir enzim vasıtası ile İYOT koparılır ve T4’ten T3 oluşur.

Her zaman olduğu gibi enzimin çalışmasını başlatacak (katalizör) gerekir. Burada SELENYUM dur.

Tiroid Bezi çalışmasının basit bir anlatımla ana mekanizması bu şekildedir.

Ayrıca; Herhangi bir tiroid anormalliğini taramak için tercih edilen ilk testler TSH ve serbest tiroksin (serbest T4) testidir.

Bunlar anormalliğin merkezi olarak tiroid bezinden (birincil), periferik olarak hipofizden (ikincil) veya hipotalamustan (üçüncül) kaynaklanıp kaynaklanmadığını belirler.

Birincil hipotiroidizmden şüpheleniliyorsa, tiroid bezi yeterli tiroid hormonu salgılamıyordur. Bu nedenle, TSH seviyeleri uygun şekilde yükselecek, serbest T4 seviyeleri ise daha düşük olacaktır.

Birincil hipertiroidizmde, serbest T4 seviyeleri anormal şekilde artacaktır ve TSH seviyeleri uygun şekilde düşecektir.

TSH reseptör antikorları veya tiroid peroksidaz antikorları gibi diğer laboratuvar testleri sırasıyla Graves hastalığı veya Hashimoto tiroiditinin teşhisine yardımcı olabilir

⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Fizyoloji, Tiroid Fonksiyonu. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/30725724/

⭐️⭐️ Fizyoloji, Tiroid Hormonu https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29763182/

⭐️⭐️ Fizyoloji, Tiroid Fonksiyonu https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK537039/

⭐️⭐️ Tiroid hormonu metabolizmanın düzenlenmesi https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/24692351/

⭐️⭐️ Tiroid Hastalığının Patofizyolojisi ve Tanısı https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK221541/

Tiroid hormonu, insan vücudundaki hemen hemen tüm çekirdekli hücreler üzerinde etki göstererek, genel olarak hücrelerin fonksiyonlarını ve metabolizmalarını artırır.

  • Pozitif kronotropik ve inotropik etkilerle kardiyak çıktı, atım hacmi ve dinlenme kalp hızı artar. Aktif tiroid hormonu, kasılma kuvvetini ve hızını artırmak için miyokardiyal hücre içi kalsiyumu artırır. Eş zamanlı olarak, cilt, kas ve kalpteki damarlar genişler ve bunun sonucunda periferik vasküler direnç azalırken, renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin aktivasyonu yoluyla kan hacmi artar.

  • Bazal metabolizma hızı (BMR), ısı üretimi ve oksijen tüketimi, mitokondriyal ayrıştırma proteinlerinin tiroid hormonu aktivasyonu yoluyla yükselir. Glikoz ve yağ asidi alımı ve oksidasyonu da artar, bu da artan termojenezle sonuçlanır ve artan ısı dağılımını gerektirir. Hipertiroidizmdeki ısı intoleransı, termojenezdeki bu artışa atfedilebilir. Artan termojenezin telafisi, kan akışındaki, terlemedeki ve ventilasyondaki artışlar yoluyla tiroid hormonu tarafından da aracılık edilir.

  • Dinlenme solunum hızı ve dakika ventilasyonu, artan oksidasyon oranlarına karşı arteriyel oksijen konsantrasyonunu normalleştirmek için aktif tiroid hormonu, triiyodotironin (T3) tarafından uyarılır. T3 ayrıca eritropoietin ve hemoglobin üretimini uyararak ve gastrointestinal sistem yoluyla folat ve kobalamin emilimini destekleyerek dokulara oksijen iletimini destekler.

  • T3, fetal büyüme merkezlerinin ve doğrusal kemik büyümesinin, endokondral ossifikasyonun ve doğumdan sonra epifiz kemik merkezi olgunlaşmasının gelişiminden sorumludur. Ek olarak, T3 yetişkin kemik yeniden şekillenmesini ve hücre dışı bağ dokusunda mukopolisakkaritlerin ve fibronektinin bozunmasını simüle eder.

  • T3 sinir sistemini uyarır ve bunun sonucunda uyanıklık, tetikte olma ve dış uyaranlara karşı duyarlılık artar. Tiroid hormonu ayrıca periferik sinir sistemini uyarır ve bunun sonucunda periferik refleksler ve gastrointestinal ton ve hareketlilik artar.

  • Tiroid hormonu ayrıca üreme sağlığı ve diğer endokrin organ fonksiyonlarında da rol oynar. Hem yumurtlama döngüsünü hem de spermatogenezi düzenleyerek hem erkeklerde hem de kadınlarda normal üreme fonksiyonunun düzenlenmesini sağlar. Tiroid hormonu ayrıca hipofiz fonksiyonunu düzenler; büyüme hormonu üretimi ve salınımı tiroid hormonu tarafından uyarılırken prolaktin üretimi ve salınımı inhibe edilir. Ek olarak, bazı ilaçlar da dahil olmak üzere birçok maddenin renal klerensi, aktive edilmiş tiroid hormonunun böbrek kan akışını ve glomerüler filtrasyon hızını uyarması nedeniyle artırılabilir.

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Haydi Kolajen Üretelim

Yunanca’da “kolla” kelimesinden gelmektedir. Tutkal anlamına gelen bu kelime gibi kolajenler dokuların bir arada tutulması için tutkal görevi görür.

Memelilerde ve dolayısı ile vücudumuzda en çok bulunan proteindir. Şimdiye kadar tespit edilen 28 farklı kolajen tipi vardır. Deri, Kemik, Tendon, Damarlar, Göz, Diş, Saç, Tırnak gibi bir çok doku ve organda bulunur. Kemik yapımında oldukça önemlidir.

İnsan 18-20 yaş sonrası her yıl %2 civarında kolajen kaybeder.

Kadınlarda menopoz sonrası kayıp %17 civarına çıkar ve cilt sarkmaya başlar.

Bitkisel kolajen olmaz. (Kanmayın. Bitkilerde kolajen olmaz) Sadece bitkiler vasıtası ile aldıklarımız kolajen sentezini destekleyebilir.

Sırası ile Balık, Tavşan, Tavuk, Sığır etlerinden alınan aminoasitler ile en iyi kolajen elde edilir.

Her yerde duyduğunuz farklı amaçlarla üretilmiş birçok ürün çeşidi de olan bu protein yapıyı Haydi şimdi birlikte yapalım..

İlk olarak ana malzemeleri alalım bunlar Glisin, Prolin ve Hidroksiprolin aminoasitleridir.

Bu 3 aminoasidin herbirini de iplik gibi düşünün. Bu 3 ipliği elimizde birleştirelim sonra da yine elimizde C VİTAMİNİ de kullanarak sola doğru bükelim.

Elde ettiğimize PROKOLOJEN denir. Yani…

Kolajen üretiminin ilk safhası olan prokolojen oluşumunda C vitamini önemlidir. C vitamini eksikse kolajen yapımı da azalır.

Burada hemen kolajen takviyelerine bakalım: Takviyelerde Glisin, Prolin ve Hidroksiprolin aminoasitleri var. Kolajeni hazmetmek (sindirim sisteminde parçalamak ve kan dolaşımına geçirmek) zordur. O sebeple kapsül ve tabletler bu üç aminoasidi içerir.

Kemik suyunun yararı çok olsa da kolajen içeriğinin sindirimi düşük olduğu için kolajen açısından yararı maalesef düşüktür.

Kolajen yapımına devam edelim.

En son üç aminoasidi sola bükerken C vitamini de kullanmış ve prokolajen yapmıştık.

Şimdi bu üçlü demetlerden 15 (on beş) tanesini yan yana koyup ÇİNKO ve MAGNEZYUM desteği ile bu sefer de sağa doğru bükelim.

İşte size KOLAJEN elde ettik.

Yani bu safhada da ÇİNKO ve MAGNEZYUM eksik ise kolajen üretimi azalır.

Kolajen ürettik. Siz rahatladınız hemen de lakin iş öyle değil.

Kolajen elde ettik de sola büktük sağa büktük ya bunlar çözülüverirse. Bir şeyler yapmak lazım. (Endüstride bu durumlarda reçine kullanılır da vücudumuza uygun değil) İşte burada glukoz (Bildiğiniz şeker) devreye giriyor. Eliniz şekerlenince yapış yapış olur ya aynen kolajen lifinin üzerine sıvanınca ipler çözülemiyor. (Şeker çok da zararlı değilmiş demeyin her gıdadan alıyoruz abartmayın sakın)

İşimiz bitti mi? Tabi ki haaayırrr..

Yaptığımız kolajenin elastikiyetini vermedik. Eeee gerdirmedik de.. İşimiz var

Gerdirmek için bize kanca lazım. Kancayı da kilitlemek gerek. Kanca da kilit de vücudumuz içindeki enzimatik sistemler lakin o sistemlerin çalışması için de VİTAMİN A, SELENYUM ve VİTAMİN E gerekli.

EK BİLGİ: Aslında BAKIR da olması gerekli lakin dozajının ayarı çok bilinmeyenli denklem gibi.. O sebeple bilin fakat hekiminiz kontrolü olmadan asla kullanmayın.

Kolajen Tipleri

  • Tip I Kolajen: Vücuttaki en yaygın kolajen türü olan Tip 1 kolajen, cilt, kemikler, tendonlar, deri ve dişler gibi yapıların temel bileşeninde yer alır. Ayrıca saçların güçlü ve elastik olmasında da önemli bir rol oynar. Tip I kolajen, üçlü sarmal yapıya sahip olan alfa zincirlerden oluşur.
  • Tip II Kolajen: Kıkırdak dokusunun ana bileşeni olan Tip 2 kolajen, eklem sağlığı için önemlidir ve eklem kıkırdağının esnekliğini ve dayanıklılığını sağlar. Tip 2 kolajen, tip 1’den farklı olarak sadece alfa zincirlerden oluşur.
  • Tip III Kolajen: Cilt, kan damarları, iç organlar ve bağ dokusunda bulunur. Bağ dokusunun yapısal destekleyicisidir ve tip 1 kolajen ile birlikte çalışarak dokuların dayanıklılığını sağlar.
  • Tip IV Kolajen: Bazal lamina adı verilen ince bir tabakada bulunan bir kolajen türüdür. Bazal lamina tabakası, hücreleri destekler ve organların ve dokuların yüzeyini kaplar. Özellikle böbrekler, akciğerler ve kan damarları gibi filtrasyon görevi olan organlarda bulunur.
  • Tip V Kolajen: Kornealarda ve bazı cilt ve saç katmanlarında bulunan bir kolajen türüdür.

Türkiye’ de ve avrupada genellikle Tip – 1, Tip – 2, Tip – 3 formları mevcut.

Amerika ve Japonyada ise Tip – 5 ve Tip – 10 formları ağırlıktadır.

Gelelim şimdilik 28 farklı tipi olan kolajenin hangi tipini hangi durumda kullanmalısınız?

Kolajenin deriden emilimi zayıftır. Kremleri, serumları bol miktarda satışta. %2.5’tan fazla emilmeyecek bir ürüne değer mi? En doğru karar tabi ki sizin. Alacaksanız da içeriklerinde C, E, A vitamini olmasına dikkat edin.

Tabletlerinde aminoasit içeriği yüksek oranda emilir. C vitamini, Çinko, Magnezyum, Vitamin A, Bakır, Vitamin E, Selenyum, miktarı vücutta yeterli ise Kolajen yapımı da en doğru şekilde gerçekleşir.

Peki yeme içme ile kolajen yapımı için yeterli aminoasit alamama durumunda hekiminize danışarak aşağıdaki dozları alabilirsiniz;

Cildiniz İçin Kolajen

(Tip-1, Tip-3, Tip-10 un bir arada bulunması daha etkilidir.) kullanmak istiyorsanız:

Sabah – Akşam Günlük Toplam 1000 – 2000 mg kullanabilirsiniz.

Ciltteki etkisi kişiye bağlı olmakla birlikte 6 – 10 Haftada kendisini gösterir.

Eklem Ağrısı – Kemik Erimesi İçin Kolajen

(Tip-1, Tip-2 ve Tip-5 daha etkilidir.) kullanmak istiyorsanız:

Sabah – Akşam Günlük Toplam 4000 mg kullanabilirsiniz.

Etkisini 4. haftadan itibaren gösterir.

Kas Gelişimi İçin Kolajen

(Tip-1, Tip-2 ve Tip-5 daha etkilidir.) kullanmak istiyorsanız:

Sabah – Akşam Günlük Toplam 10.000 mg kullanabilirsiniz.

Etkisini 10. haftadan itibaren gösterir.

Yara İyileşmesi İçin Kolajen

(Tip-1, Tip-2 ve Tip-5 daha etkilidir.) kullanmak istiyorsanız:

Sabah – Akşam Günlük Toplam 2000 – 4000 mg kullanabilirsiniz.

Etkisini 8. haftadan itibaren gösterir.

Son dönemde yapılan çalışmalarda 12 haftalık Kolajen kullanımı ile:

🔴 Elastisite artışı %17

🔴 Kırışıklık azalması %19

🔴 Nem oranı artmış

🔴 Kemik erimesi azalmış

🔴 Kıkırdak yapı, bağ doku hasarı azalmış

🔴 Bağırsak duvarı hasarları oranı düşmüş olduğu bulunmuştur.

İdeal olan kolajen takviyesi Tip-1, Tip-2 , Tip-3, Tip-5 ve Tip-10 olmasıdır.

C vitamini, Çinko, Magnezyum, Vitamin A, Vitamin E, Selenyum takviyesi de almalısınız.

(Hekimize danışarak tabi ki)

Daha sonra Kolajen ile ilgili farklı bilgiler yer alan yazılarımızı yine buradan okuyabilirsiniz.

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

Merak edenler için İngilizce anlatımı ile kolejenin..

https://www.youtube.com/watch?app=desktop&v=H3oAFvYsuq8

Daha Fazla