Böbreklerinizin Sesine Kulak Verin

Organlarınıza kulak veriyor musunuz?

Muazzam dizayn edilmiş olan vücudunuzun her bir organı kendi dillerinde size seslenir. Özellikle yanlışlarında size ilk başlarda fısıldarken yanlışlara devam ettiğiniz takdirde zaman içerisinde haykırırlar. Ki o safhaya gelindiğinde diğer organlarınızdan da sesler gelmeye başlamıştır.

Peki siz organlarınıza kulak veriyor musunuz?

Tıp mı okudum ki bileyim

Olur mu öyle canım, daha neler” vb gibi pek çok farklı cevap – reaksiyon verdiğinize eminim.

Bir kısmınız keyfine/kafasına göre ilaç yazdırmayı biliyor..!!

Hatta; ilaç yazdırırken hiç eksik etmedikleri cümleler;

insan kendi kendinin doktoru olmalı

Ben kendimi biliyorum

Bana yarayan ilaçları biliyorum” demeyi de biliyorlar.

Lakin vücutlarının – organlarının seslerini dinlemeyi bilmiyorlar.

Merak edenler için;

Organlarınızın sesine nasıl kulak vereceğiniz konusuna böbreklerinizden başlayalım.

Eğer dikkatle okur ve biraz da pratik yaparsanız, böbrekleriniz sıkıntıda olduklarında ilk başta önemsiz ve normal görünebilen lakin noktaları birleştirmeye başladığınızda size nasıl seslendiğini hatta haykırıp ağladığını öğrenmiş olacaksınız.

Anemi

Anemi, doku ve hücrelere oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerinin sayıca veya fonksiyon olarak yeterli olmaması durumudur.

Böbrekler, kemik iliğinize kırmızı kan hücreleri üretmesini söyleyen eritropoietin adı verilen bir hormon üretir. Böbreklerinizde oluşan hasarlar eritropoietin üretimini ve dolayısı ile de kırmızı kan hücresi üretimini zayıflatır. Sonuç olarak böbreklerde gelişen hasarın büyüklüğü ve hızı ile orantılı olarak anemi gelişir. (Anemi gelişiminin farklı bir çok sebebi olduğu unutulmamalıdır.)

Anemi, doku ve hücrelere giden oksijenin azalması sebebi ile organlarda ve dolaysı ile de vücutta yorgunluk hali oluşturur.

Böbreklerinizin size seslenme yollarından biri anemi – yorgunluk gelişimidir.

Kronik Yorgunluk

Yorgunluk deyip geçmemelisiniz. ”İşyerinden olmuştur, okuldan olmuştur” bahaneleri ile kendinizi oyalamamalısınız. Sağlığınız söz konusu ise her zaman sebep sonuç ilişkisini net ortaya koymalısınız.

Neden yorgunum?

Böbreklerinizin doğal fonksiyonlarından biri de kanı filtreleyerek süzme ve temizleme işlevidir. Bu yolla kan içerisinde oluşan yıkım ürünlerini, kanda oransal artmış maddelerin azaltılması, kana karışmış yabancı maddelerin – kimyasal ve biyolojik atıkların, ilaçların vb gibi maddelerin idrar yolu ile atılmasını sağlar.

Böbreklerde gelişen hasarın büyüklüğü ve hızı ile orantılı olarak kanı filtreleyerek süzme ve temizleme işlevi de yavaşlar – azalır. Devamında kandan temizlenmesi gereken atık maddeler birikmeye başlar. (Böbreğin filtreleme süzme ve temizleme işlevinin azalmasının farklı bir çok sebebi olduğu unutulmamalıdır.)

Böbreklerinizde sorun olup da filtreleme süzme ve temizleme azaldığında kanınızdaki atık ürünlerini temizlemek için farklı metabolik yolları devreye sokarak çok daha fazla çalışması ve dolayısı ile daha fazla enerji harcaması gerekir.

Sonuç olarak bitmeyen – geçmeyen yorgunluğunuz varsa birçok sebebinin yanı sıra böbrekleriniz size sesleniyor olabilir.

Sürekli Üşüme

Burası soğuk mu yoksa tek ben miyim?” diyenlerden misiniz?

Çevrenizdekiler kısa kollarla rahatken siz titriyor musunuz? Üstünüze kat kat giymek ihtiyacı mı hissediyorsunuz?

Kansızlık ortaya çıktığında oksijen azlığı, ısı üretiminin azalmasına neden olur. Yine kanda atık madde birikimi ve dolayısı ile kanda sıvı dengesi bozulması yorguluk ile birlikte vücudun ısı dengesini de bozar. Böbreklerinizin işlevinin azalması – bozulması ile oluşan anemi ve kronik yorgunluk aynı zamanda termoregülasyon mekanizmasını – ısı dengelenmesini etkileyerek sürekli üşümeye sebep olur.

Çevrenizdekilerden farklı iseniz üşümeniz geçmiyor ise böbrekleriniz size sesleniyor olabilir.

Nefes Darlığı

Yaşınıza, genel kas formunuza göre merdiven çıkmanız, yol yürümeniz yavaşladı mı?

Biraz hareketlenince nefes nefese mi kalıyorsunuz?

Enfeksiyon ve benzer hastalıkları dışarıda bıraktığımızda; nefes darlığı, genel olarak akciğerlerde sıvı yoğunluğunun artması (sıvı yüklenmesi) veya anemiye – kansızlığa bağlı kandan yetersiz oksijen gelmesi ile gerçekleşir.

Her iki durum da önceki satırlarda açıkladığım sebep sonuç ilişkileri meydana gelir.

Nefes darlığı başladığında bir çok sağlık sorununun yanı sıra böbrekleriniz size sesleniyor olabilir.

Kuru ve Kaşıntılı Cilt

Cildin doğal görünümü ve sağlıklı kalmasını sağlayan başta su (vücut sıvı dengesi) olmak üzere vitamin mineral vb gibi bir çok yararlı maddenin yanı sıra kana karışan ve cilt için zararlı toksinler, kimyasallar vb gibi maddeler böbreklerde süzülerek idrar yolu ile atılırlar

Yararlı moleküllerin vücut – kan dengesinin kurulmasında zararlı maddelerin bertaraf edilmesi ve dışarı atılmasında etkin rol oynayan böbreklerde gelişen yetersizlikler – sorunlar hem kanda biriken yararlı ve zararlı moleküllerin olumsuz etkileri hem de ter yolu ile deriden atılımlarının artması sonucu ciltte görüntüsel ve sonrasında yapısal değişikliklere. sebep olurlar.

Su yani vücut sıvı dengesinin bozulması aynı zamanda asit-baz dengesinin de olumsuz etkilenmesi ile cilt bariyerlerini bozarak cilt yüzeyinde kurumaya dolayısı ile kaşıntılara sebep olur.

Cildinizde, kuru, pullu, kaşıntılı ve kolayca tahriş olan bir görünüm var ise losyonlarla kremlerle geçiştirmeyin. Unutmayın böbrekleriniz size sesleniyor olabilir.

Şişmiş Ayaklar

Ayaklarıma kara sular indi – iniyor” eskilerde sık duyduğum günümüzde pek rastlamadığım bir cümle. Ayakların şişmesini ve yorgunluğunu ifade ediyor.

Ayakların şişmesine sebep olan bir çok etken mevcut.

Lakin ayak bileklerinizde, elleriniz ve bacaklarınızda şişme oluyorsa sodyum (Na) dengesizliğinden (Na arttığında su çeker ve dolayısı ile çevresinde göllenme – ödem oluşur) kaynaklanan sıvı tutulumu söz konusu olabilir.

Böbrekleriniz sodyum (Na), Potasyum (K), Magnezyum (Mg) başta olmak üzere genel mineral dengesinde önemli bir rol oynar.

Sağlıklı böbrekler normalde fazla tuzu ve suyu dışarı atar, ancak zayıfladıklarında her şey dokularınızda toplanır ve sodyum, suyu bulunduğu yere doğru sürükler. Dolayısı ile özellikle ayaklarda şişmeler meydana gelir.

O sebeple el ve özellikle ayaklarınızda şişmeler oluyorsa böbrekleriniz size sesleniyor olabilir.

Şiş Gözler

Sabah uyandığınızda genellikle kısa sürede geçen göz kapaklarınızda hafif bir şişlikler görüsünüz. Bu normal bir durumdur. Çok uyumak yada az uyumak bu şişliği daha da belirginleştirebilir.

Eğer göz kapaklarınızdaki şişlikler düzelmiyor ise veya normalin ötesinde fazla şişme oluyorsa “Protein kaçağı” olabilir. Böbreklerinizin filtreleme gücü azaldığında yada kaybettiklerinde, kanınızdaki temel proteinler idrarınız yoluyla atılmaya başlar. Protein kaçağının gözle görülür bulgularından önemli bir tanesi göz kapaklarında şişliktir.

Göz kapaklarınızda şişmenin birçok farklı sebebi olabilir. Lakin başka bir sebep yok ise böbrekleriniz bu sefer size seslenmiyor net bir şekilde bağırıyor olabilir. Haberiniz olsun.

Kötü Nefes ve Metalik Tat

Vücudunuzun çalışması sırasında metabolizma bir çok farklı atık üretir. Pek tabi ki kanın içerisindeki fazlaya dair her maddenin atılımı için bir çok ana ve tali yollar vardır.

Atıklarınız kan dolaşımınızda birikmeye başladığında (üremi adı verilen bir durum), ağzınız fazla atıkların kaçış yollarından biri haline gelir. Bunun sonucu olarak da nefesiniz – ağzınız kötü kokmaya tat alma duyularınız sürekli bir metalik tatlar almaya başlar. En sevdiğiniz lezzetlerin bile tadı giderek azalır.

Tad alma kayb ve ağız kokusunun pek çok farklı sebebi olsa da böbrekleriniz size sesleniyor da olabilir.

İştahsızlık – Bulantı – Kusma

Sevdiğiniz gıdalara karşı ilginiz azalmış gennel olarak iştahsınız kesilmişse kanınızın içerisinde atıkların – toksinlerin miktarı artmış olabilir. Kandaki atıkların artması sindirim sisteminizi bozarak mide bulantısı ve kusmaya yol açabilir

Başka bir sebebi yok ve böbreklerinizden kayaklanıyorsa size haykırıyor demektir. Derhal hekiminize danışmalısınız.

Sık İdrara Çıkma

Başta çok sıvı tüketmek olmak üzere, idrar yolu enfeksiyonları veya prostat sorunları gibi pek çok başka sebep idrar çıkışını arttırır. Soğukta biraz fazla kalsanız bile idrar çıkışınız fazlalaşır. Buna rağmen sık idrara çıkma takip edilmesi gereken bir durumdur. Örneğin; Diyabet hastalığının ilk bulgularındandır.

Eğer sık idrara çıkıyorsanız özellikle kendinizi takip etmelisiniz.

Böbreklerinizde gelişmeye başlayan filtrasyon – süzme sorununun ilk bulgularından biri olabilir. O sebeple böbreğinizin sesine kulak verin.

Ağrılı İdrara Çıkma

İdrar yaparken yanma hissiniz mi var? Aynı zaman da ağrı da oluyor mu?

İdrar yollarınızda enfeksiyon veya iltihap olduğu anlamına gelebilir. Çok tipik bir durumdur. Hemen hepiniz biliyorsunuz. Lakin bilmediğiniz kafanıza göre kullandığınız antibiyotiklerin de böbreğinize zarar vereceği. O sebeple hekim kontrolü olmadan ilaç kullanmayın.

Böbreklerden gelen ve genel olarak dinlediğiniz bu sese daha fazla ihtimam gösterin..

Köpüklü veya Kanlı İdrar

Vücudunuzun bir yerinde kan varsa sorun da vardır. Kanın olması gereken yer damarlarınızın içidir. Dışı değil. İdrarınızda kan varsa idrar yollarınızda veya böbreklerinizde sorun vardır. Ya bir zedelenme sebebi ile yara bölgesinden akan kan yada böbreklerinizin hasarlı filtrelerinden geçen kırmızı kan hücreleri idrarınıza karışıyordur.

Bu durum böbreklerinizden kaynaklanıyor ise imdat çığlığıdır. Derhal hekiminize danışmalısınız.

İdrarınıza baktınız köpüklü. Bu durumun tek sorumlusu idrarınızda protein olmasıdır. İdrara protein karışması da böbreklerinizin hasarlı filtreleridir. Bu durum da böbreklerinizin seslenişi değil imdat çığlığıdır. Derhal hekiminize danışmalısınız.

Uyku Sorunu

Kanınızda toksin miktarı arttıkça beyin fonksiyonlarında farklılaşmalar ve dolayısı ile uyku süresinin kısalması, anksiyete, benlik kavramında değişme gibi sonuçlar görülür. Böbrek fonksiyonlarındaki azalma ile ilk meydana gelen uyku bozukluğu olup diğer bulgular ilerleyen süreçlerde ve hastalığın ağırlaştığı durumlarda ortaya çıkar.

Üremik hastalarda, derin uyku süreleri kısalmış ve toplam uyku süresi azalmıştır. BUN seviyelerindeki artış ile uyku bozukluğunun ciddiyeti arasında pozitif korelasyon vardır.

Uyku bozukluğunuz var ise böbrekleriniz kaynaklı olabileceği aklınızda olmalıdır. Böbrekleriniz haykırmasa da kuvvetli bir seslenişi olarak işitmelisiniz.

Konsantre Olma Zorluğu

Beyin fonksiyonlarının zihinsel işlevlerini yerine getirebilmesi için kandaki oksijenin yeterli ve sabit bir oranda devamlılığı önemlidir.

Yazının. başlarında bahsi geçen anemi gelişimi sebebi ile kırmızı kan hücreleri azaldığında taşıyabilecekleri oksijen de orantılı olarak azalır. Zihinsel bulanıklık aneminin ilerlemesi ile artarken unutkanlık, kafa karışıklığı ve odaklanma kaybı gibi sorunlar artarak devam eder.

Kolaycılığa kaçarak bu sorunların kaynağını strese bağlamak yerine böbreklerinizden gelen sesli bir uyarı olarak dikkate almalısınız.

Böbrek Taşları

Böbrek taşlarının birçok oluşum mekanizması mevcut olup hafiften kıvrandırıcı çok şiddetli ağrıya kadar değişen bulguları mevcuttur. İdrarda kan veya pembe görünüm en tipik etkilerindedir. Genelikle belirtiler şiddetli olduğu ve sizler tarafından bilindiği için böbreklerinizden gelen sese yanıt vermeyi biliyorsunuz. Sakın hekiminize danışmayı ihmal etmeyin.

Unutmayın

Böbrekleriniz belki bugüne kadar size hiç seslenmedi. Lakin bu sessizlik, sağlıklı oldukları anlamına gelmeyebilir. Sağlıklı yaşam alışkanlıklarına devam eder ve böbreğinizin sesini zamanında duyabilirseniz hayatınıza sağlıkla devam edebilirsiniz.

Unutmayın, bedeniniz sizinle konuşur — bazen sessizce, bazen de uyarılarla. Bu yazı böbreklerinizden gelen sesleri fark etmeniz ve önemsemeniz için bir çağrıdır. Böbreklerinizi ihmal etmeyin, çünkü onlar sizi ihmal etmiyor.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Obstrüktif Uyku Apnesi ve Böbrek Hastalığı: Olası Çift Yönlü Bir İlişki mi? https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC4513269/

⭐️⭐️ Kronik Renal Yetmezlikli ve Böbrek Nakilli Hastalarda Uyku Bozukluğunun Araştırılması ve Bunun Yaşam Kalitesi Üzerine Etkisi https://jtsm.org/tr/makaleler/kronik-renal-yetmezlikli-ve-bobrek-nakilli-hastalarda-uyku-bozuklugunun-arastirilmasi-ve-bunun-yasam-kalitesi-uzerine-etkisi/doi/jtsm.02.004

⭐️⭐️ Fizyoloji, Böbrek https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK538339/

⭐️⭐️ Fizyoloji, Glomerüler Filtrasyon Hızı https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29763208/

⭐️⭐️ Gebelikte Böbrek Fizyolojisi https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC4089195/

⭐️⭐️ Böbrekteki akuaporinler: fizyoloji ve patofizyoloji https://journals.physiology.org/doi/full/10.1152/ajprenal.00304.2019

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

İdrarda Lökosit Var…. O da Ne Demek?

İdrarınızda görülen lökosit kan tetkikinizde gördüğünüz beyaz kan hücresi (WBC) ile aynıdır. Savaşçı hücrelerdir. Yani ortada savaşmaya gerek bir sorun vardır.

Vücudunuzun neresinde bakteri, mantar, virüs, zararlı madde, taş/kum vb. gibi varsa orada beyaz kan hücresi – lökosit sayısı çoğalır.

Bu durum, “lökositüri” olarak adlandırılır ve çeşitli sağlık sorunlarının belirtisi olabilir.

İdrarınızda normalde Lökosit (beyaz kan hücresi) olmaz, en fazla 2-4 arası olur. Eğer sayı 5 ve 5’ten fazla ise idrar yollarınızda iltihabi veya enfeksiyöz bir sürece işaret eder.

İdrarda Lökosit (lökositüri) Sebepleri

İdrar Yolu Enfeksiyonları (İYE)

Mesane (sistit), üretra (üretrit) ve böbrek (piyelonefrit) enfeksiyonları, idrarda lökosit artışının en yaygın nedenlerindendir.

Bu enfeksiyonlar, sık idrara çıkma, idrar yaparken yanma ve karın ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.

  • En sık görülen sebeptir.
  • Lökositlerle birlikte genelde nitrit ve bakteri de görülür.

Böbrek Taşları (Nefrolitiyazis)

Böbreklerde veya idrar yollarında oluşan taşlar, idrar yolunu tahriş ederek inflamasyona ve dolayısıyla lökosit artışına neden olabilir.

  • Ağrı ve hematüri (idrarda kan) enfeksiyona eşlik edebilir.

Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar

Klamidya ve bel soğukluğu gibi cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, üretrada iltihaplanmaya yol açarak idrarda lökosit seviyesini artırabilir.

  • Klamidya, gonore gibi enfeksiyonlar özellikle genç ve cinsel aktif bireylerde lökositüriye neden olabilir.
  • İdrar kültürü negatif çıkabilir, bu durumda PCR testleri gerekebilir.

Kateter Kullanımı

Farklı sebeplerle idrar sondası takılan kişilerde, sonda. yolu ile bakteri bulaşmasa bile sondanın yarattığı mekanik tahriş nedeniyle lökosit görülebilir.

Prostat İltihabı (Prostatit)

Erkeklerde prostat bezinin iltihaplanması, idrarda lökosit artışına ve idrar yaparken rahatsızlık hissine neden olabilir.

Kontaminasyon (Dışarıdan bulaş)

Özellikle kadınlarda, vajinal akıntı veya düzgün örnek alınmaması durumunda lökosit saptanabilir. Temiz orta akım idrar örneği alınmalıdır.

Steril Piyüri (İdrarda lökosit var ama bakteri yok)

Bazı enfeksiyonlar (örneğin tüberküloz, mantar enfeksiyonları), interstisyel sistit gibi inflamatuar mesane hastalıklarında da olabilir. Antibiyotik kullanımı sonrası kültür negatifleşebilir.

Gebelik

Gebelik fizyolojik bir süreç de olsa metdana gelen hormonal değişiklikler ve idrar yollarına gelen basınç artışı, enfeksiyon riskine sebep olabilir dolayısı ile idrarda lökosit seviyesinin de yükselmesine neden olabilir.

Otoimmün ve İnflamatuar Hastalıklar

Lupus, romatoid artrit gibi bağışıklık sistemi hastalıklarında glomerülonefrit gibi böbrek hastalıklarında idrar yollarında inflamasyona neden olarak idrarda lökosit artışına sebep olabilir.

  • Genellikle proteinüri ve hematüri ile birlikte seyreder.

Doğuştan Gelen İdrar Yolu Anomalileri

İdrar yollarındaki yapısal bozukluklar, idrarın geri kaçmasına ve enfeksiyon riskinin artmasına yol açarak lökosit seviyesini yükseltebilir.

Dikkat Edilmesi Gereken Belirtiler

İdrarda lökosit artışı ile birlikte genellikle ,

  • İdrar yaparken yanma ve ağrı
  • Sık idrara çıkma​
  • Bulanık veya kötü kokulu idrar​
  • İdrarda kan (hematüri)​
  • Alt karın veya bel bölgesinde ağrı​

belirtilerle birlikte görülür.

Dikkate almanız gerken bu belirtiler ciddi sağlık sorunlarınızın ilk sinyalleri olabilir. Hekiminize danışmadan ilaç özellikle de antibiyotik kullanmamalısınız.

Yanlış veya gereksiz kullanacağınız ilaçlar böbreklerinize zarar verebileceği gibi enfeksiyon kaynağı mikroorganizmaların direncini de arttırabilir. Bu durum tedavi süreciniz uzatacağı gibi çekeceğiniz zahmeti de arttırır.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Komplikasyonsuz İdrar Yolu Enfeksiyonları https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK470195/

⭐️⭐️ Hastamın idrar yolu enfeksiyonu açısından taranması veya tedavi edilmesi gerekiyor mu? https://www.ccjm.org/content/89/12/695

⭐️⭐️ Erişkin Hastalarda İdrar Yolu Enfeksiyonlarının Laboratuvar Tanısı https://academic.oup.com/cid/article-abstract/38/8/1150/441696?redirectedFrom=fulltext

⭐️⭐️ İdrar tahlili: Kapsamlı bir inceleme https://www.aafp.org/pubs/afp/issues/2005/0315/p1153.html

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Susuz Kalma Nedir – Ne yapmalı

Havalar güzelleşirken sıcaklarla birlikte şehir içinde veya dışında sağlığınız için önemli bir tehlikenin de riski artıyor.

Her yerde su bulabiliyorken susuz kalmak..!!

Susuz kalma (dehidratasyon)

Susuz kalma (dehidratasyon), vücudun yeterli su almadığı veya aşırı su kaybettiği bir durumdur. Vücutta su kaybı, hücrelerin, dokuların ve organların düzgün bir şekilde çalışabilmesi için gereklidir. Su, vücudun temel işlevlerini yerine getirmesi için hayati öneme sahiptir; bu işlevler arasında sindirim, vücut ısısının düzenlenmesi, besinlerin taşınması, atık maddelerin atılması ve eklemlerin kaygan kalması yer alır. Susuz kalma, bu işlevlerin aksamasına yol açabilir ve ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir.

Susuz Kalma Nedir?

Susuz kalma, vücudun su dengesinin bozulması, yani vücudun kaybettiği suyu yeterince yerine koyamaması durumudur. Susuz kalma, çeşitli nedenlerle oluşabilir, en yaygın nedenler şunlardır:

  • Yetersiz su tüketimi: Günlük su ihtiyacının karşılanmaması.
  • Fazla terleme: Sıcak hava, aşırı egzersiz veya hastalık (örneğin ateş) sonucu vücutta aşırı su kaybı.
  • İshal ve kusma: Sıvı kaybına neden olan mide-bağırsak enfeksiyonları.
  • İdrar söktürücü ilaçlar: Bazı ilaçlar, vücudun su kaybetmesine yol açabilir.
  • Aşırı alkol veya kafein tüketimi: Alkol ve kafein, idrar söktürücü etkiler göstererek sıvı kaybına neden olabilir.
  • Böbrek hastalıkları: Böbrek fonksiyonlarının düzgün çalışmaması sonucu sıvı kaybı.

Susuz Kalma Belirtileri

Susuz kalmanın belirtileri, su kaybının şiddetine göre değişebilir. İşte başlıca belirtiler:

Hafif Dehidratasyon

  • Ağız kuruluğu ve susuzluk hissi
  • Azalan idrar miktarı (veya koyu renkli idrar)
  • Baş dönmesi ve halsizlik
  • Yorgunluk hissi
  • Ciltte kuruluk

Orta Seviye Dehidratasyon

  • Ciltte esneklik kaybı (ciltin daha az elastik olması)
  • Hızlı kalp atışı ve düşük kan basıncı
  • İştahsızlık
  • Daha fazla baş dönmesi
  • Yavaşlayan refleksler ve zihin bulanıklığı

Şiddetli Dehidratasyon (Acil Durum)

  • Derinleşen bilinç kaybı veya sersemlik
  • Şok belirtileri: Hızlı nabız, solunum zorluğu, hipotansiyon
  • Nefes alırken zorlanma
  • Ciltte derin kırışıklıklar, aşırı kuru ve soğuk cilt
  • Hızlı ve yüzeysel nefes alma

Dehidratasyonun Biyokimyasal değişimler

  • Yükseltilmiş serum üre
  • Yükselmiş kreatinin
  • Azalmış tahmini glomerüler filtrasyon hızı (eGFR)
  • Artmış üre:kreatinin oranı
  • Hipernatremi (tuz kaybından daha fazla su kaybı)
  • Yükselmiş serum veya idrar ozmolalitesi
  • Yükselmiş idrar özgül ağırlığı

Susuz Kalma Durumunda Ne Yapmalı?

Susuz kalma durumunda yapılması gerekenler, susuz kalmanın şiddetine bağlıdır. İşte farklı seviyelerde yapılması gerekenler:

Hafif ve Orta Seviye Susuzluk İçin

  1. Su İçmek: Vücudu suyla doldurmak önemlidir. Eğer sıvı kaybı hafifse, doğrudan su içmek en iyi çözüm olacaktır.
  2. Elektrolit İçecekleri: Özellikle ishal veya kusma sonucu su kaybı yaşanıyorsa, elektrolit içecekleri (örneğin, oral rehidrasyon çözümleri) kullanmak faydalıdır. Bu içecekler, kaybedilen sodyum, potasyum ve diğer elektrolitleri yerine koyar.
  3. Yavaşça Sıvı Alımı: Eğer aşırı susuzluk hissediyorsanız, suyu bir anda fazla miktarda içmek yerine, küçük yudumlarla ve sık sık içmek daha etkili olur. Bu, mideyi rahatsız etmeden sıvının emilmesini sağlar.
  4. Ağır Egzersizlerden Kaçınma: Susuzken fiziksel aktivitelerden kaçınılmalıdır. Egzersiz sırasında su kaybı artar.
  5. Serin Bir Yerde Bulunma: Vücut sıcaklığını dengelemek için serin bir ortamda dinlenmek önemlidir.

Şiddetli Susuzluk Durumunda (Acil Durum)

Şiddetli dehidratasyon, acil tıbbi müdahale gerektirir. Aşağıdaki adımlar izlenmelidir:

  1. Acil Tıbbi Yardım Almak: Eğer şiddetli susuzluk belirtileri görülüyorsa (bilinç kaybı, şok belirtileri, aşırı cilt kuruluğu), hemen bir sağlık profesyoneline başvurmak gerekir. Bu durumda hastaneye sevk edilmeniz gerekebilir.
  2. Damardan Sıvı Verme: Şiddetli dehidratasyon durumlarında, genellikle hastanelerde damar yoluyla sıvı tedavisi (IV sıvılar) yapılır. Bu, vücuda hızlı bir şekilde sıvı ve elektrolit verilmesini sağlar.

Susuzluktan Korunma Yöntemleri

  • Yeterli Su Tüketimi: Günlük su ihtiyacını karşılamak önemlidir. Yetişkinlerin genellikle günde 8-10 bardak (yaklaşık 2-2.5 litre) su içmesi önerilir. Ancak egzersiz yapanlar veya sıcak iklimde yaşayanlar daha fazla suya ihtiyaç duyabilir.
  • İçme Suyunu Yanınızda Taşıyın: Her zaman yanınızda su bulundurarak, su ihtiyacınızı ihmal etmeyin.
  • Sıcak Havalarda Dikkatli Olun: Aşırı sıcaklarda dışarıda uzun süre kalmaktan kaçının, ve gerektiğinde bol su içmeye özen gösterin.
  • Elektrolit Dengelemeyi Unutmayın: Isı, egzersiz veya hastalık nedeniyle fazla terleme ve sıvı kaybı yaşadığınızda, sadece su içmek yeterli olmayabilir. Elektrolit içeren içecekler (özellikle potasyum ve sodyum içeren) kaybedilen mineralleri yerine koyabilir.

Susuz kalma, vücutta ciddi sağlık sorunlarına yol açabilecek bir durumdur. Erken evrede önlem alınarak ve sıvı kaybı telafi edilerek durum kontrol altına alınabilir. Ancak, şiddetli dehidratasyon durumunda, tıbbi müdahale gereklidir. Bu yüzden, susuz kalmamak için yeterli su tüketimine özen göstermek ve vücudun sıvı ihtiyacını düzenli olarak karşılamak oldukça önemlidir.

İdeal su tüketiminizi idrarınızın şeffaf veya çok açık sarı olması ile kontrol edebilirsiniz.

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Dehidratasyon ve Hacim Azalması — ve Doğru Yapmanın Önemi https://www.ajkd.org/article/S0272-6386(07)00646-4/fulltext

⭐️⭐️ Yaşlılarda dehidratasyon: Dehidratasyonun sağlık sonuçları, sağlık hizmeti maliyetleri ve bilişsel performans üzerindeki etkilerine ilişkin sistematik bir inceleme https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0167494321000431

⭐️⭐️ Dehidratasyonun kan testlerine etkisi https://wchh.onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1002/pdi.2111

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

İdrarınıza Mikroskopla Bakalım

İdrarınızı Verdiniz

İdrarın analiz edilmesinin bir diğer basamağı da fotoğrafta da gördüğünüz gibi bir miktar idrarı lamın (Lam, mikroskop altında incelenecek maddelerin, üzerine konulduğu ya da yayıldığı, dar ve uzun, yassı cam parçası. Lamel, lam üstüne konularak mikroskop altında incelenecek cismin üstüne kapatılan küçük, dört köşe veya yuvarlak ve çok ince cam parçası) üzerine konur ve üzerine lamel kapatılarak mikroskop altında deneyimli bir laboratuvar personeli tarafından incelenir.

On kat büyütülmüş idrar tortusu bol miktarda epitel hücre gösterir. Bunlar genital organlardan gelen hücrelerdir ve bunların varlığı önerilen idrar örnekleme prosedürlerinin takip edilmediğini gösterir.

Aşağıda bahsedilen maddelerin hemen hepsi eser miktarda olabilir. Lakin normalden fazla görülmesi durumunda ilgili hekim tarafından hastanın şikayetleri ile birlikte değerlendirilerek farklı tetkik ve tahliller istenebilir.

Lökositler (Akyuvarlar)

İdrarda lökositlerin 0 – 5 arası olması normal kabul edilir.

Bu miktarın üstünde lökosit varlığı enfeksiyona, inflamasyona yada kontaminasyona bağlıdır.

Genelde çoğu Nötrofildir.

Örneğin İdrarda eozinofil varlığı Akut İnsterstisyel nefrit hastalığının önemli bir bulgusudur.

Lenfositler üriner tüberkülozda görülür.

Kırmız Kan Hücreleri (Eritrositler)

Her idrarda 5 – 10 arasında normal olarak görülür.

Eritrosit miktarınıN 10’un üzeri olması böbrek, idrar yolları hasarına işaret eder.

1 litre idrarda 1 ml kan varlığı idrarı kırmızı yapmaya yeter = Gros hematüri denir.

Hematüri – İdrarda eritrosit hücresinin yüksek olması. (Halk arasında kanlı idrar)

40 kat büyütülmüş idrar tortusu birçok sağlam (izomorfik) eritrosit gösterir

Gros hematüri her zaman devamlılık arz eden kanama anlamına gelmez.

Mikroskobik hematüri en az 2 – 3 idrar örneğinde her sahada 3 eritrosit görülmesidir.

Hematüriler geçici yada kalıcı olabilir.

Geçici hematüri daha çok gençlerde görülür bir süre sonra kaybolur.

Kalıcı hematüriler ise daha çok >50 yaş üstünde görülür geçici olsa bile ciddiye alınıp incelenmeyi gerektirir.

Kalıcı hematüriler detaylı tetkik edilmelidir, böbrek ve böbrek kaynaklı olmayanlar olarak ikiye ayrılır.

Böbreklerdekiler de glomerüler olanlar ve olmayanlar diye ayrılır.  

Glomerüler renal hematürilerde: Eritrosit silendirler, dismorfik eritrositler ve >500 mg/dl proteinüri görülür.

Glomerüler renal hematürilerde idrar kola rengindedir.

Hematürlierin incelenmesinde hastadan alınan bilgiler çok önemlidir.

Örneğin: Ani başlayan yan ağrısı ile başlayan aynı taraf kasığına yayılan, bulantı kusmanın eşlik ettiği hematüriler genelde taşa bağlıdır.

İdrarda yanma, ateş ile beraber ise pyelonefrite, idrar yolu enfeksiyonuna bağlıdır.

Bir boğaz enfeksiyonunu takiben birkaç hafta sonra ortaya çıkan hematüri post streptokoksik akut glomerülonefrit yada immünglobülin (IgA ) nefropatisidir.

Hematürinin nasıl geldiği de önemli:

  • İşemenin başında görülen hematüri idrar yollarının çıkışına yakın bölge hastalıklarına – sorunlarına bağlıdır,
  • İşemenin sonunda görülen hematüri mesane (idrar torbası)- idrar torbasına yakın ürethra (idrar kanalı) yada prostatik (prostat bölgesi) üretradan kaynaklanabilir.
  • Miksiyon boyunca kanama ise üst üriner sistem kaynaklıdır.

Aile hikayesi de hematüri tanısında çok nem arz eder.

Familal (Ailesel – Genetik) özellikli hematüriler:

  1. Polikistik böbrek hastalıklarında
  2. Alport sendromunda
  3. Orak hücre nefropatisinde
  4. Familial nefropatilerde (thin basal membran nefropatisi) görülür.

Silendir

Böbrek tüplerinde sıkışmış protein, iltihap hücreleri, epitel hücreleri yada atıkların tüp şeklini alarak atılmalarıdır.

Fazlaca görülmesi böbrek hastalığını işaret eder.

Hyalen silendirler normal de bulunabilir bunun dışındaki silindirlerin bulunması renal hastalıkları işaret eder. 

Hatta silendir içerisindeki hücre patolojinin yerini gösterir.

Silendiri oluşturan organik matriks Tamm – Horsfall mukoproteinidir. Silendir oluştukları tübülün şeklini alırlar, sadece distal tüplerde ve toplayıcı kanallarda silendir oluşur. Proksimal tüplerde ve Henle kulpunda silendir oluşmaz.

İdrar pH sının düşük olması ( asit idrar), idrar akımının az olması, idrar elektrolitlerinin yüksek olması silendir gelişimini tetikler. (yani protein denatürasyonu yapan asit, yavaş akım ve tuz varlığı gibi şeyler silendir oluşumunu arttırır).

Hyalen silendir sağlıklı kişilerde de görülür ve varlığı bir hastalığı göstermez. Aşırı egzersiz, susuz kalma, diüretik kullanımı ile artar.

Eritrosit selendir varlığı ise glomerülonefrit ve vaskülit tanısı koydurur.

Lökosit silendir ve piyüri varlığı piyelonefrit, renal tüberküloz, tübüloinsterstisyel nefritte görülür. Çamurumsu kahverengi silendirler akut tübüler nekroz için diagnostiktir. Waxy-kaba silendirler ilerlemiş böbrek yetmezliklerinde görülür. Yağlı (fatty) silendirler ve lipidüri ve polarize mikroskopta Malta haçı görüntüsü nefrotik sendromda görülür.

Bakteri ve mantarlar

Enfeksiyon varlığını gösterirler.

İdrar sedimentinde bakteri enfeksiyona yada kontaminasyona bağlıdır.

Normal idrar da maya hücreleri görülebilir, vajen, ürethra veya mesane kaynaklı olabilir genellikle kandida çeşitleridir.

Normal idrar sedimentinde bakteri görülmez. Ancak idrar iyi bir besiyeridir ve en ufak kontaminasyon oda ısısında hızla ürer.

İdrar tahlilinde nitrit ve lökosit esteraz varlığı üriner enfeksiyonu gösterir.

Ancak her sahada 15 – 20 yassı epitel var ise bu kontaminasyondur.

İdrar tahlilinde 15 – 20 epitel var ise bu idrar kontaminedir. Kültür için yeni örnek alınmalıdır.

Şüpheli vakalarda suprapubik aspirasyon ile alınan idrarda bir koloni bile enfeksiyonu gösterir.

Genel olarak 100.000 koloni/ ml ve üzeri ( tek bakteri) anlamlı bakteriüriyi gösterir. 100.000 koloni/ml nin altı ve birden fazla bakteri çeşidi var ise bu kontaminasyondur.

Epitel Hücreleri

İdrarda squamöz epitel yani yassı epitel dışarıdan bulaşır.

Yassı epiteller eksternal ürethral kaynaklıdır.

Transisyonel epiteller mesane kaynaklıdır.

İdrarda her sahada 15 – 20 yassı epitel varlığı kontaminasyon işaretidir.

40 kat büyütülmüş idrar tortusu tübüler epitel hücreleri – tübüllerin protein dökümlerine birikmesiyle oluşur.

Kristaller

Özellikle ürat kristalleri, oksalat kristalleri gibi metabolik artıklar böbrek taşlarının işaretçisidir. Fazlalığı halk arasında kum dökmek olarak anılır.

Birçok ilaç da idrarda kristal görüntüsüne yol açar. Kristallerin şekli, rengi ve idrar pH sı tanımlamada önemlidir.

Kalsiyum Oksalat (zarf şekilli) kristalleri ile birlikte akut böbrek yetmezliği varlığı etilen glikol (antifiriz) zehirlenmesinde görülür.

Bol miktarda ürik asit kristali (elmas yada fıçı şekilli) ile birlikte akut böbrek yetmezliği tümör lizis sendromunda olur.

Hekzagonal sistin kristalleri sistinüride görülür.

Struvite kristaller: magnezyum amonyum fosfat ve triple fosfat taşları üreyi parçalayan enfeksiyonlar sırasında (Proteus, Klebsiella enfeksiyonu) görülür.

Polarize ışık altında idrarda ürik asit kristalleri. (Gerçek idrar görüntüsüdür)

Aklınızda Olsun

İdrar tahlili tek başına bir hastalık teşhisi koydurmaz.

Hastanın şikayetleri muayene bulguları ve diğer bulgular eşliğinde değerlendirildiği zaman idrar tahlili önemlidir.

Yani ay hali – adet görme sırasında idrarda kan görmek hiçbir şey ifade etmeyecektir.

Birçok ilaç alan hastanın idrarında kristal görmek de taş düşüreceğini göstermez.

Kabaca sağlıklı ve hiçbir yakınması olmayan bir bireyin idrar analizindeki hafif sapmalar genellikle araştırma gerektirmez ancak böbrek, idrar yolları hastalıkları, metabolik hastalıklar nedeniyle tedavi takip altındaki hastalar da ise idrar tahlilindeki değişiklikler çok önem arz eder.

Doğal Yaşayın

Doğal Beslenin

Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilir

⭐️⭐️ İdrar tahlili https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK557685/

⭐️⭐️ İdrar tahlili: kapsamlı bir inceleme https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/15791892/

⭐️⭐️ Böbrek Hastalığının Tanısı ve Tedavisinde İdrar Sediment İncelemesi: Temel Müfredat 2019 https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/30249419/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

İdrar Tahlilini Doğru mu Verdiniz?

İdrar Tahlilini Doğru mu Verdiniz ? – İdrar Numunenizi Doğru mu Aldılar?

İlk soru – Aç mı Tok mu idrar vermeliyim?

Genel olarak idrar tahlili için açlık gerekmez. Lakin idrar tahlilini isteyen hekimin takdirine (muayene ettiği kişi de öngördüğü duruma) göre tok verilmesi istenebilir.

İdrarda şeker öncelikli olarak araştırılıyor ise sabah idrarı verilmesi istenebilir.

Bazı hastalıkların teşhisinde veya takibinde 24 saatlik idrar toplanması istenebilir.

Pek tabi ki unutulmaması gereken önemli bir durum da kişinin kullandığı ilaçlar ve gıda takviyeleri…

Neden?

Çünkü, kişinin kullandığı ilaçlar ve gıda takviyeleri idrar tahlil sonucunu etkiler.

Bu bilgi ışığında idrar tahlili isteyen hekime muhakkak kullanılan ilaçların ve gıda takviyelerinin ayrıntılı olarak bilgisi verilmelidir. Baştan unutulsa bile hekimin idrar tahlilini değerlendirmesi öncesi sırasında kullanılan ilaçların ve gıda takviyelerin beyan edilmesi kişinin faydasınadır.

Bazı özel testlerin gözetim altında alınması gerekebilir.

İdrar tetkiki daha doğru sonuç verdiği için orta idrar istenir. Yani; idrarın ilk kısmını tuvalete yapıp orta kısmından örnek verilmesi istenir.

Bunun yanısıra erkeklerde sünnet derisi bayanlarda da vajina dudaklarına değmeden örneğin verilmesi istenir. Ayrıca kadınlarda idrarı vermeden önce bölgenin iki kez önden arkaya doğru silinmesi gerekir.

İdrar laboratuvara zamanında ulaştırılamayacaksa örnek naylon torba içerisinde buzdolabı kapağında saklanmalıdır.

İdrar kateter yoluyla veya dışarıdan enjektör yoluyla da alınabilir.

Erkeklerde İdrar Örneği Verme

  • Penis ucunu ıslak mendille silinmeli,
  • Kuru kağıt mendille silinmeli,
  • İdrarın bir kısmını tuvalete yapılmalı,
  • Örnek kabına yeterli bir miktar örnek koyulmalı (kabın en az yarısı dolmalı),
  • Kalan idrarı tuvalete yapılmalı,
  • Örnek laboratuvara en geç 60 dk içinde laboratuvara ulaştırılmalıdır.

Erkeklerde İdrar Örneği Verme

  • Vajina dudaklarını elle ayırılmalı,
  • Bölgeyi önden arkaya doğru iki kez ıslak mendille silinmeli,
  • Bölgeyi kuru kağıt mendille önden arkaya doğru bir kez silinmeli,
  • İdrarın ilk kısmını tuvalete yapılmalı,
  • İdrar kabına örnek alınmalı (en az yarısına kadar doldurun),
  • Kalan idrarı tuvalete yapılmalı,
  • Örnek laboratuvara en geç 60 dk içinde laboratuvara ulaştırılmalıdır.

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

Nedir Bu İdrar Tahlili ?

Kanın, içeriğindeki organik – inorganik maddelerin ve hacminin dengelenmesini sağlamak için böbreklerde filtrelenmesiyle oluşan sıvı atığa idrar denir.

Tanıma bakılırsa idrar sadece sıvı bir atık değil..

Bilmelisiniz ki idrar kesinlikle ve kesinlikle sadece sıvı bir atık değil.

Mesela;

Birçok yerde duyduğunuz ”Günlük 3 litre su için”, ”Günlük 5 litre su için”,‘Yazın şu kadar su için, kışın bu kadar su için” , ” örnekleri uzatmak mümkün.

İşte idrarın bir özelliğini öğrenme vakti geldi.

Ne kadar su içmelisiniz sorusunun cevabını idrarınız verir.

Nasıl mı?

İdrar yaparken rengine bakın;

⭐️ Eğer idrarınız su gibi şeffaf veya çok açık sarı ise vücudunuzun suya ihtiyacı yoktur. Yeterli su içmişsiniz.

⭐️ Eğer idrarınız sarı renkli ise vücudunuzun suya ihtiyacı vardır. Hemen bir büyük bardak su için ve bir saat sonra tekrar bir büyük bardak su için. Yeterli olup olmadığını ilk idrarınızda göreceksiniz.

⭐️ Eğer idrarınız koyu sarı renkli ise vücudunuzun suya çok ihtiyacı vardır ve vücudunuza eziyet ediyorsunuz demektir. Hemen bir büyük bardak su için, yarımşar saat ara ile birer büyük bardak su daha için. Yeterli olup olmadığını ilk idrarınızda göreceksiniz.

Kendi kendinize değerlendirmenizi idrarınıza bakarak yaptınız… Süpersiniz.

⭐️ Tuvalete gittiniz.

İdrar yaparken meyve kokusu yada Aseton kokusu geldi. Ohhh mis gibi demeyeceksiniz tabi ki..

Aklınıza ilk gelen Şeker Hastalığı (Diabetes Mellitus) olmalı…

Kesin mi ? Değil tabi ki lakin ihtimal büyük.

⭐️ Tuvalete gittiniz.

İdrar yaparken yada tuvalette terli ayak kokusu aldınız… Neler olabilir.. Hadi biliyorsunuz düşünün..!!

Eveet bildiniz… İzovalerik Asidemi “terli ayak sendromu” veya Glutarik Asidemi düşünülmeli. İç Hastalıkları uzmanından randevu almayı unutmayın.

⭐️ Bebeğinizin bezini açtınız.

Buram buram Akçaağaç Şurubu kokusu (Çemen Kokusu) geldi. Dallı zincirli amino asitleri (Lösin, İzolösin ve Valin) ve zincirli bir-α-keto asit işiyor muhtemelen. Metabolik bir sorunu olabilir. Çocuk Hastalıkları uzmanından randevu almayı unutmayın.

Şu kokuları ve olası hastalıkları şöyle bir listeleyelim

Küf – fare idrarı kokusu — Fenilketonüri

İdrarda lahana kokusu — Herediter Tirozinemi

İdrarda kedi idrarı kokusu — 3-metilkrotonilglisinüri

İdrarda Yüzme Havuzu Kokusu — Hawkinsinüri

İdrarda kokmuş balık kokusu — Trimetilaminüri

Kaynamış Lahana Kokusu — Hipermetiyonemi

Dikkatinizden kaçmamıştır.

Metabolik hastalıkların idrarda hem de koku vasıtası ile belirtilleri mevcut.

Lakin dahası da var.

Yedikleriniz içtikleriniz ile de koku ve renginde değişiklikler olmakta.

Daha analiz bile yapmadık… Baktık..! Kokladık..!

Biraz da eskilere gidelim mi?

Hadi gidelim..

Lancelot Hogben isimli ingiliz biyolog 1930 yılında başladığı çalışmaları 1940 a geldiğinde genel kullanıma girmişti. Neydi bu ?

Gebelik şüphesi olan kadından alınan idrarı dişi kurbağanın (Xenopus cinsi) cilt altına enjekte edildikten sonra kurbağa 12 – 24 saat içerisinde yumurtlarsa kadının gebe olduğunu gösteriyordu.

Çok çok geriye gidelim…İdrar nelere neden olmuş.

Tarihin bir döneminde idrar vergisi çıkarılmış…!!

İdrar vergisi sebebi ile de tüm dünyada çokça söylenen söz ilk kez söylenmiş… “Pecunia non olet..!

Romalı tarihçi Gaius Suetonius Tranquillus, On iki Sezar’ın Hayatı adını taşıyan eserinde;

Roma İmparatoru Nero’ndan sonra tahta geçen imparator Vitellius’un halefi Vespasian; Roma çamaşırhanelerinde amonyak kaynağı kullanılan idrarı, tuvaletlerden ve lağım sistemlerinden toplayıp satanlara vergi koyar.

Vespasian’ ın oğlu Titus, pis kokulu idrardan vergi alınmasının tiksindirici / iğrenç olduğunu düşündüğü için babasını eleştirir.

Bunun üzerine Vespasian lağım odalarından idrar toplayan tüccarların önündeki altın sikkelerden birisini alır ve oğlu Titus’un burnuna yaklaştırarak “bak bakalım oğlum, kötü kokuyor mu?” diye sorar.

Titus, akıllıca ve muzip bir bakışla halen kullanılan çok bilindik cümleyle cevap verir.

Pecunia non olet..!

İşte o günden bu yana bu söz “para kokmaz..!” ya da “paranın kokusu olmaz..!” dillere pelesenk olmuştur.

Daha bitmedi… İdrarın tarih boyunca çok uzun bir serüveni var..

Sibirya’da deriler idrara batırılarak dayanıklı kılınıyordu.

Antik Yunan ve Roma devrinde demirciler kızdırılmış çeliği sertleştirmek için üzerine idrar da döktüler.

Romalılar, Orta Amerika Kızılderilileri ve Afgan halkı yünlü eşyanın rengini korumak ve temizlemek için idrar kullandılar

Himalayalar’da inek idrarı dini törenlerde günahlardan arınmak için kullanılır

Ortaçağ Avrupasın’da fırıncılar mayalanması için hamura idrar kattıkları bilinir.

Antik Mısır’da kadın idrarına yatırılarak yumuşatılan tütünler tercih edilirdi

Kuzey Afrika ülkeleri ve Afganistan’da, halen halıların renklerinin daha parlak olmasını sağlamak için deve idrarı ile yıkanmaktadır

Daha neler var neler. Lakin biz idrar tahlili diyorduk.. Devam edeyim

Yukarıda da kısmen okuduğunuz gibi idrar hastalıkların teşhisinde hem kişinin kendisine hem de hekime yol gösteren önemli bulgular içeriyor.

Kan içeriğinin böbreklerde filtre edilip idrar vasıtası ile atılan her türlü maddeyi laboratuvar testleri yoluyla tespit edebilmekteyiz.

Şimdi genel olarak bir bakalım.

Neden İdrar Tahlili Taparız?

  • Genel sağlık taraması amacı ile yapılan idrar tahlilleri: Bilinen bir hastalığı olmadan rutin muayene veya genel kontrol (Check – Up) sırasında yapılır. Bu sayede birçok hastalığa ilk kez tanı konmasında, cerrahi bir işlem öncesi ve sonrası takiplerde, gebelik kadınların sağlığının takip edimesinde, spora vee okula başlamadan önceki genel muayenelerle birlikte ve benzeri birçok durumda genel sağlık durumunu gösteren önemli bir testtir.

  • Hastalık tanısı için yapılan idrar tahlilleri: Öncelikle böbrek ve idrar yolu hastalıkları – enfeksiyonları gibi hastalıkların teşhis edilmesinde idrar tahlili önemli role sahiptir.

  • Hastalıkların takibi, tedavinin takibi amacıyla: diyabet, böbrek hastalıkları, cerrahi girişim sonrası, metabolik hastalıklar, kronik hastalıklar vb gibi hastalıklarda tedaviye verilen cevabı görmek için idrar tahlili istenir. Yine gebelik testi, uyuşturucu testi gibi durum tespiti yapılması gereken süreçlerde idrarda bakılır.

Son demiyorum. Çünkü basit gibi görünen idrar, üzerine kafa yorulması ve dikkate alınması gereken çok önemli atığımız. Anlayacağınız idrar konulu yazılar bitmedi.

Doğal yaşayın Aklınıza Mukayyet Olun

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla