Tahlillerimin Hepsi Normal Lakin Hemoglobinim Düşük

Tahlillerimin Hepsi Normal Lakin Hemoglobinim Hep Düşük

Eveeettt…

O kadar sık ki bu durum..

Hep aynı cümleleri kuruyorlar;

Demirim de ne güzel yüksek, Yıllardır kan ilacı kullanıyorum. B12 hapları kulanıyorum. Ara veriyorum sonra tekrar kullanıyorum. ” ”Biraz iyileşir gibi oluyorum sonra tekrar halsizlik başlıyor

Tabi ilk sorum: ”Kan sonuçlarınızı görebilir miyim?”

Ve sonuçlarını açıyor telefonunun ekranından.

Demir seviyesi 95 ug/dL – Normal

Ferritin seviyesi 80 ml /ng – Normal
B12 seviyesi 680 pg/mL – Normal

B9 seviyesi 14 ng/mL – Normal

Hemogram (CBC) Sonuçlarına Bakıyorum

Hemoglobin (Hgb) 7.8 gram (g/dL)Çok Düşük – (Normal değerler: Erkekte: 13,8 ila 17,2 gram (g/dL Kadında 12,1 ila 15,1 gram (g/dL)

Eritrosit (RBC) 3.2 milyon hücre/mikrolitreÇok Düşük – (Normal değerler: Erkeklerde 4.7–6.1 milyon hücre/mikrolitre, Kadınlarda 4.2–5.4 milyon hücre/mikrolitre)

Sonuçları inceledikten sonra kullandığı ilaçları daha ayrıntılı sorgulamaya çalışırım…

  • Mide koruyucu ilaçlar (Güzel bir reklam sloganı), ağrı kesici ilaçlar, zayıflama için metformin grubu ilaçlar vb gibi düzenli – düzensiz ilaç kullanımını,
  • Beslenmesini,
  • Uyku düzenini,
  • İçki tüketimini,
  • Barsak alışkanlığını,

Aslında her biri hastanın değerlendirilmesi ve tedavisinin planlanması için çok değerli ve önemli olan bu soru – cevaplar ne yazık ki hastalar tarafından dikkate alınmadığı gibi kısa kesip bir an önce ilaç yazılması talebi ile cümlelerimi bölüyorlar aslında çoğu dinlemiyor.

Ben bu hastalığa dair problemi çözmeye alışkınım. Lakin açıklamalarımı dinlemeyen hastalara 30 yıldır alışamadım.

Sonuçlara bakarken hastaya ne yapması gerektiğini anlatmaya çalışırken hastada tespit ettiğim ve daha önceki tedavi planlarında eksik – sorun ne biliyor musunuz?

Açıklamayı temelinden yapayım…

Bildiğiniz gibi;

Eritrositler (RBC – Kırmızı kan hücreleri) ve hemoglobin (Hgb) kemik iliğinde üretilir. Bu üretimin yapımı sırasında demir, B12, B9 (folik asit) elzemdir.

Sonra

Demir iyonları hemoglobine bağlanır. (Bu bağlanma ile kana kırmızı rengi verir)

Solukla aldığımızda oksijen, demirin bağlandığı hemoglobin le taşınır.

Oksijen vücut için çok önemli… Taşınması ve tüm dokulara ulaşması şart.

Eğer oksijen hemoglobin ile taşınamaz ise dokular, hücreler, mitokondriler oksijensiz kalır.

Mitokondri enerji üretim merkezidir. Eğer oksijen mitokondriye ulaşamazsa enerji üretilemez.

Enerji üretilemediğinde;

  • Halsizlik
  • Yorgunluk
  • Güçsüzlük
  • Viral ve bakteriyel hastalıklara çabuk yakalanma gibi sorunlar oluşur


Hastaların aldığı ilaçları incelerken genel olarak kullandıkları demir ilaçlarında demir ile birlikte B9 vitamini ve B12 vitamini de bulunur. Çünkü tedavi reçetelenirken genel olarak hemoglobin üretimini sağlamak hedeflenir.

Hep atlanan yere geldik…!!!

Yukarıda, Demir iyonları hemoglobine bağlanır. (Bu bağlanma ile kana kırmızı rengi verir) yazmıştım hatırlayın.

Aslında demir iyonları hemoglobine direkt bağlanamaz. Hemoglobinin yapısında yer alan PORFİRİN isimli proteine bağlanabilir.

Evet bu durumda hemoglobinde PORFİRİN olmasını sağlamak lazım.

Aslında karmaşık ve uzun süreçleri olan PORFİRİN üretimini 4 adımla özetleyeyim

1️⃣➖Glisin + Siksünil CoA birleşir.
2️⃣➖ALA (5′-aminolevülinat) sentaz enzimi aracılığıyla ALA oluşturulur. (burası konumuz için çok önemli çünkü ALA sentaz enziminin kofaktörü yani asıl işi yapan bölümü B6 vitaminidir)
3️⃣➖ALA reaksiyonu ilerler ve PORFİRİN yapılarak hemoglobin yapısına katılır.
4️⃣➖Demir iyonları da bu porfirine yapışır.

Eveeeettt… Kırmızı yazılı 2. adım can alıcı ve ihmal edilen nokta.

B6 vitamin eksik olduğunda ALA üretilemez. Üretilemediğinde de PORFİRİN üretimi aşamasına geçilemez. Yani PORFİRİN üretilemez.

PORFİRİN yoksa demirin yapışacağı yer. yok demektir. Bu durumda demir hücreye giremez kanda dolaşır. Kanda demir ölçüldüğünde de yüksek çıkar.

Demirim de ne güzel yüksek” diye gelmişti hasta en başta hatırlayın…!!

Artık siz de biiyorsunuz. Vitamin B6 eksik olduğu için demir PORFİRİN’ e bağlanamıyor. (Demir eritrosit hücresine girip hemoglobine tutunamıyor.) Kısa zaman içinde de porfirini olmayan hemoglobinlerin hepsi patlar.

Bu durumda hemoglobin seviyeniz düşükse tedavi panlarken

Sadece

  • Demir
  • Vitamin B12
  • Vitamin B9 ile tedavi edemeyiz. Vitamin B6 da tedaviye eklenmelidir.

Tabi ki bu kadar basit değil. Ekle Vitamin B6 yı sorun çözülsün diyemiyoruz…

Çünküüüü….

Vitamin B6‘ nın vücuda alınması da yeterli değil. Vücutta aktifleştirilmeden kullanılamaz. Daha da önemlisi insanların çoğunda Vitamin B6‘ yı aktifleştirecek sistem az çalışıyor veya doğru çalışmıyor.

Ne yapacağız…??

Vitamin B6 kullanmak gerektiğinde aktif formu olan p5P kullanılmalı.

Özetle;

  • Demir
  • Vitamin B12
  • Vitamin B9
  • Vitamin B6

Başta olmak üzere komple bir beslenme – tedavi yapılmadığı sürece tam bir iyilik hali söz konusu olamaz.

Doğal Yaşayın – Doğal Beslenin – Aklınıza Mukayet Olun

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Sayın okuyucu,

Aşağıdaki linkten yazımızda yer alan konu hakkında sorularınızı ve görüşlerinizi, merak ettiğiniz ve yazılarımıza konu olmasını istediğiniz hususları iletebilirsiniz.

Bilginin paylaştıkça çoğalacağı düşüncesi ve sizlere daha iyi hizmet verme azmi ile her gün daha da iyiye ilerlemede bizlere yorumlarınız ve katkılarınız ile yardımcı olursanız çok seviniriz. https://g.page/r/CTHRtqI0z0gjEAE/review

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Bilimsel Yazı Sevenler Devam Edebilirler

⭐️⭐️ Hemoglobin: Yapı, İşlev ve Allosteri https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/32189307/

⭐️⭐️ Hemoglobin: Yapı, İşlev ve Allosteri https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC7370311/

⭐️⭐️ Biyokimya, Hem Sentezi https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK537329/

⭐️⭐️ Biyokimya, Hemoglobin Sentezi https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK536912/

⭐️⭐️ Hücre içi hem trafiğinin düzenlenmesi, hücre altı haberciler tarafından ortaya çıkarıldı https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/27528661/

⭐️⭐️ Hemoglobin ve Hematokrit https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK259/

⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır
.

Daha Fazla

HbA1c (ÜÇ AYLIK ŞEKER)

HbA1c, halk arasında üç aylık şeker olarak bilinir, diyabet takibinde, obezite, aşırı yorgunluk, halsizlikte gibi sağlık sorunlarının teşhisi ve takibinde oldukça önemlidir.

HbA1c normal değer aralığı % 4,7 ila % 5,6 dir.

Bağırsaklardan emilen glikoz kana geçer. Kandaki glikozu hücre içine alırız ve mitokondride enerjiye (ATP) çevirip kullanırız.

Damarlarımızda dolaşan glikozun miktarı 4 ila 4.5 gramı geçmez. Damarlarımızda pek çok molekül dolaşır.

Eritrosit (RBC) içerisinde bulunan Hemoglobin

Kan tetkiklerinde HGB olarak gördüğümüz bu “hem-o-globin” karbondioksiti dışarıya, oksijeni hücrelere taşımakla görevlidir.

Kalp, karbondioksit yüklü kirli kanı akciğere pompalar, oksijeni yine hemoglobin yüklenir ve kalp vücuda pompalar. Düzenli temiz bir döngü.

Hemoglobin çok düşerse kansızlık (anemi) düşünürüz ki oksijen az taşıyacağı için vucutta yorgunluk, halsizlik renkte solgunluk görülür

Demir eksikliğinde anemi görülür, çünkü HEM = demir zaten. Yani hemoglobinler yoğun demir içerir.

B12, B9, B6 eksikliğinde de anemi görülür. Çünkü bu kez de hemoglobinin icinde bulunduğu kırmızı kan hücresi (RBC), eritrosit üretimi düşer. RBC üretimi için bu üç vitamin şarttır. RBC yoksa hemoglobinde olmaz.

İşte kanda dolaşan şeker (glikoz) %4.5 ila 5.5 oranında HEMOGLOBİN’e bağlanır.

Eritrositlerin ömrü 120 gündür. Lakin yeni oluşanı olduğu gibi 119. gününde olanı da var. Hepsinde glikoz bağlı. Biz bunun ortalaması olan 60 günlük ortalamayı alıp bağlanma oranına bakarız.

Örneğin: “HbA1c oranı 5.5” deriz..

Üç aylık olarak isimlendirsek de aslında 60 – 62 günlük şeker ortalamasıdır.

Kan glikoz oranınız günlük hatta saatlik olarak bile değişir.

FAKAT HbA1c değişmez. Daima son 60 günü verir.

HbA1c 5.6 üzeri sıkıntılıdır ve tip-2 diyabet sinyali verir.

Şimdi; oksijen taşıması gereken hemoglobine fazla şeker bağlanırsa. Mesela HbA1c 7,5 olsun. Bu oksijen bağlayacak yerin azalması, hemoglobinin sağlıksız olması demektir.

Oksijen en çok neresi için lazım?

Beyin için tabi ki.. Beyine, nöronlara oksijen az gider. Buradan itibaren

  • Hafıza sorunu
  • Odaklanma sorunu
  • Berrak düşüneneme
  • Amiloid plakların artması ve Alzheimer’a öncülü durum
  • Kronik yorgunluk ve halsizlik başlar

Bu nedenle HbA1c değeri aslında sadece diyabet – obezite için değil her durum için önemli bir parametredir.

HbA1c Nasıl kontrol altında tutulur?

Öncelikle kandaki glikoz seviyesini yüksek tutmamak. Bunun için ise o glikozun hücreye girmesi ve enerjiye dönüşmesi lazım

Harcadığın enerji, kalori kadar beslenme. Eğer harcadığınızdan fazlası vücuda giriyorsa bu önceleri yağ olarak depolansa da sonra yine glikoza çevrilip kana salınacaktır.

Az ye sık ye şeklinde beslenme ASLA YAPILMA – MA – LIDIR.

Ağzımıza attığımız her lokmada ki bağırsaktan emilip kana karışan glikoza karşı pankreas insülin üretir.

İnsülin gidip hücrede reseptöre dokunacak, reseptöre dokununca kas hücresinde GLUT-4 kapısı açılacak ve glikoz kandan hücreye girip enerjiye çevrilecek. Bu durum ilk bakışta gayet güzel

Lakin AZ YE-SIK YE ile sürekli salgılanan İnsüline karşı reseptör duyarsızlaşır ve GLUT-4 kapısı açılmaz, glikoz hücreye giremez ve kanda kalır. Bu glikoz hemoglobine bağlanır

Ayrıca İnsülinin dokunduğu reseptör krom elementi ile çalışır, vücutta krom eksik bırakılmayacak, gerekirse takviye alınmamalıdır.

Eğer hücre zarları oksitlenirse yine insülin respetörleri düzenli çalışmaz. Aşırı geçirgen bağırsak, kana geçen toksinler, pestisitler hücre zarlarını oksitler. Bunun önlemenin yolu gerekirse ANTİOKSİDAN (Glutatyon, Resveratrol, Hesperidin) kullanmaktır.

En önemli konu ise beslenmedir.

Karbonhidrat az, protein ve sağlıklı yağ ağırlıklı beslenme doğru olanıdır.

kesinlikle sıfır karbonhidrat şeklinde beslenme olmamalıdır. %20-25 civarı karbonhidrat alımı gerekir.

Öğle yemeği tamamen kalkmalıdır.

Bir diğer konu ise akşam yemeğidir. Aksam yemeği olabildiğince erken yenmeli ve gece mutlaka aç yatılmalı. Bunun üzerine günlük 30 dakika kadar tempolu yürüyüş (egzersiz) yapılmalıdır.

HbA1c değeri oldukça önemli olup arada kontrol edilmeli ve kesinlikle 5.5 üzerine çıkartılmamalıdır. Norolojik semptomlar dahil bir çok şeyi önlemek için önemlidir.

Dr Mustafa KEBAT

Tetkik OSGB İş Sağlığı ve Eğitim Koordinatörü

Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.

Daha Fazla